Single Blog Title

This is a single blog caption

İş Kazası Tazminat Davası

İş kazası mevzuatımızda “işyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen engelli hâle getiren olay” şeklinde tanımlanmıştır.

İş kazaları ve buna dair açılan ceza, tespit ve en geneli tazminat davaları kazaya uğrayanın psikolojik, sosyoekonomik ve tazminat davaları çerçevesinde ailesinin akıbetinin salahiyeti açısından oldukça önemlidir.

Hukuki destek ve avukat vasıtasıyla iş takibi önem arzeder zira hem usul ekonomisi çerçevesinden dava sürecinin kısa sürmesi hem de masrafların daha az olması Türkiye Cumhuriyet döviz ve enflasyon verileri dolayısıyla kayda alınması gereken en asli unsurdur.

Hak kaybının önlenmesi ve istenilecek manevi tazminat ve ıslah kurumu ile talep konusu olacak maddi tazminat miktarlarının tespiti, ayrıca ödenmezse cebren kıymetin elde edilmesi gibi durumlar hızlı aksiyon alınması zaruri ve teknik meselelerdir.

Yukarıda tanımı yapılmış iş kazalarında mağdurun kendisi adına ya da kazaya uğrayanın ölmesi durumunda mağdur aile tarafından iş kaza kaynaklı olarak işveren tarafın tazminat ödemesi istemiyle açılan davadır.

Yukarıda belirtildiği gibi görev sorumluluğu neticesinde ihmal mevcutsa iş bu dava ceza davası ile de desteklenebilir.

 

İş Kazası Tazminat Davasını Kime Karşı Açılır

 

Yukarıda belirtildiği üzere işveren tarafa (şirket tüzel kişiliğine) karşı açılır.

Taşeron işçinin kaza mağduru olması durumunda İş kazası tazminat davası artık uygulamada alt işveren olarak anılan taşeron firmaya yahut asıl işi yaptıran işverene karşı müteselsil sorumluluklarına gidilerek açılabilir. Yani hem taşeron firma hem de asıl işveren birlikte ve tamamen sorumludurlar ve istenirse her ikisine istenirse aralarından birine dava açılabilir. Husumet dava şartı olduğundan iki tarafın sorumuluğuna da aynı dava içersinde gitmek en makulüdür.

 

 

İş Kazası Sayılan Haller Nelerdir?

İş kazası sayılan halleri 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda sayılmıştır. Bunlar:

MADDE 13- İş kazası;

  1. a) Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada,

 

  1. b) İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle veya görevi nedeniyle, sigortalı kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş veya çalışma konusu nedeniyle işyeri dışında,
  2. c) Bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
  3. d) Emziren kadın sigortalının, çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,
  4. e) Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında, meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen özüre uğratan olaydır.

İŞ KAZASI TAZMİNAT DAVASI NEREYE BİLDİRİLİR

İşçinin tazminat davası açabilmesi için öncelikle iş kazasını SGK’ya bildirmelidir. İşbu yükümlülük ifa edilmeden dava açılırsa Mahkeme davacı işçi tarafına ihbar için ek süre verir. Bu süre içerisinde kaza bildirimi SGK’ya yapılmalıdır. SGK durumu iş kazası olarak nitelendirirse dava devam eder. SGK davayı iş kazası olarak nitelendirmezse mahkeme “bekletici mesele” müessesi ile davacı-işçi-mağdur tarafa “iş kazası tespit davası” açması için süre verir.

İŞ KAZASI ZAMANAŞIMI

İşçinin uğradığı kaza sonucu tazminat davası açması, genel zamanaşımı 10 seneye tabiidir. Ceza Zamanaşımı süresi eğer 10 seneden fazla ise İş kazası tazminat davası da Ceza Zamanaşımı süresine eşit olacaktır. Örneğin: iş kazası eğer “taksirle adam yaralama suçu” olarak sübut buluyorsa o halde ceza zamanaşımı süresi 8 yıl olduğundan iş kazası tazminatı davası zamanaşımı 10 yıl olarak sabit kalacaktır. Fakat “taksirle adam öldürme” suç formu oluşmuş ise ceza zamanaşımı süresi 15 yıl olduğundan, iş kazası tazminat davası zamanaşımı da 15 yıl olarak yükselecektir.

İŞ KAZASI GEÇİRDİM, NE KADAR TAZMİNAT ALABİLİRİM

İş kazası sonucu açılacak tazminat davasında hem maddi hem manevi tazminat talep edilebilir. Öncelikle manevi tazminatı açıklayacak olursak;

Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir (BK m.56/2). Mevzuatımız manevi tazminatın tespitini analitik kurallara değil, somut ve soyut durumlardan yapılacak çıkarımlarla hakim tarafından tespit ve hüküm kurulması yoluna bırakmıştır

Yani durum o ki, tarafların maddi durumları, ortaya çıkmış manevi zararın hakim görecesine göre büyüklüğü, kusur ağırlığı ve TL para cinsinin hükmedilmesi öngörülen miktardaki gücü. Meramın kaliteli ve net izahı manevi tazminat için en önemli durumdur. Mevzuat formatındaki usülune uygun yahut düzeltilerek tasdik edilmiş, zararı büyüklüğü konusunda anlam ortaya koyan rapor, reçete, adli rapor ve tutanaklar mahkemeye zamanında sunulmalıdır.

Maddi tazminat ise şu şekilde belirtilebilir;

  1. Bedensel Zarar (Yaralanma) Halinde Maddi Tazminatın Kapsamı

Geçici işgöremezlik raporu ve akabinde meydana gelmiş kayıplar; yani tarih aralığında çalışamayan işçinin hesaplanabilir zararı.

Sürekli işgöremezlik nedeniyle oluşan kayıplar; Maluliyet oranı ile doğrudan ilişkilidir ve doktor raporu ile belirlenir. Doktor raporu; maluliyet oranını tespit eder. Maluliyet oranını üzerinden maddi tazminatı ilgili kısmı tayin edilir.

Tedavi süresi boyunca yapılmış her türlü sağlık-sosyal masraflar

Kaçırılan kar=zarar. İşbu durumunda kaçırılan fırsat da somut durumun özelliklerine göre talep edilmelidir.

  1. Ölüm Halinde Maddi Tazminatın Kapsamı

Ölüm halinde maddi tazminat davasının kapsamı Borçlar Kanunu m.53’te belirlenmiştir. Kanuna göre, ölüm hâlinde uğranılan ve istenebilecek maddi zararlar özellikle şunlardır:

Cenaze giderleri.

Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.

Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar. Destekten yoksun kalma tazminatı, maddi bir tazminattır ve iş kazası tazminat davası sırasında talebi mümkündür.

 

İş Kazası Tazminat Davası Nereye Açılır

İş kazalarında genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Davalı birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.

İş kazasının veya zararın meydana geldiği yerin iş mahkemesi de iş kazalarından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davalarına bakmaya yetkilidir.

İş kazası nedeniyle maluliyete uğrayan işçinin veya ölüm gerçekleşmişse ölen işçinin davacı yakınlarının yerleşim yeri iş mahkemesi de yetkilidir.

 

İş Kazası Tazminat Davası Ne Kadar Sürer

Artan enflasyon ve döviz gibi yatırım araçlarının istikrarsızlığı kişileri hesap yapmaya itmektedir. Yapılacak masraflar ve ödenecek harçlarda hesaba katıldığında iş kazası tazminat davasının ne kadar süreceği merak konusudur. İş kazalarından kaynaklı tazminat davaları kazaların ölümlü mü yoksa yaralanma içerikli mi olduğuna bağlıdır.

Yaralanmalı iş kazalarında doktor heyeti tarafından tespit edilen maluliyet oranına davalı taraf genellikle itiraz eder ve bu kısmende olsa davayı uzatır.

Yaralamalı iş kazalarında süre aşağı yukarı 5 yıldır. Ölümlü iş kazalarında ise süre 2-3 yıl dengindedir.

 

İş Kazalarında İşverenin Cezai Sorumluluğunun Menkul Yönden İncelenmesi

İş kazalarının organ kaybına neden olmadığı ve sair sert sonunçlarının ortaya çıkmadığı durumlar basit nitelikteki kasten yaralama suçlarını meydana getirir. Sözkonusu suç uzlaşmaya tabii kısa süre içerisinde uzlaşmak mümkündür. Uzlaşma müessesesi bir zenginleşme aracı olmadığından ciddi değerler pek tabii istenemez. Fakat gerekçelendirilmiş ve ortaya çıkmış zarar, örneğin kaçırılan kar, küllen talep edilebilir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button