TRAFİK KAZALARI SONUCUNDA KİMLER DAVA AÇABİLİR?
Trafik kazaları artık hayatımızın acı bir gerçeği haline gelmiş durumdadır. Her insan günlük yaşamı içerisinde yaya trafiğine veya araç trafiğine çıkmaktadır. Trafikte bulunduğumuz her an olası bir kazaya sebebiyet vermemiz veya olası bir kazanın mağduru haline gelmemiz muhtemel bir durumdur. Her ne kadar trafik sigortası sebebiyet vermiş olduğumuz kazalarda mağduriyet yaşattığımız kişilere karşı zararlarını karşılasada, kanunen belirlenmiş miktarları aşan kısımları bizim ödememiz gerekebilir. Başka bir olası durum ise bizim ağır kusurumuzun bulunduğu durumlarda çok daha büyük miktarlarda tazminat ödemek durumunda kalabiliriz. Kusurlu taraf olmasak bile mağdur durumunda kaldığımız trafik kazalarında, kazanın oluşması veya kazanın sebebi ile ortaya çıkan zararın artmasında kusurumuz olduğu belirlendiği takdirde normal şartlarda almamız gereken tazminatın altında bir tazminat bedeli alabiliriz. İşte bu türden farklı kombinasyonlar içeren durumlarda farklı sonuçlar meydana gelmektedir. Her trafik kazasında kazanın meydana gelmesine sebep olan kişiler, kusurlu sorumluluk sahipleri veya kusursuz sorumluluk sahipleri değişkenlik gösterebilmektedir. Öncelikle bir trafik kazası meydana geldiğinde oluşan zararlara göre maddi ve manevi tazminat hakkımızın bulunduğunu bilmemiz gerekmektedir. Bu meydana gelen zararlar zorunlu olarak yaptırılan trafik sigortası ile güvence altına alınmıştır. Buradaki güvenceden kastımız kendimizi yani bir kazada kusurlu olduğumuz tespit edilmiş ise mağdur tarafın kayıplarını telefi etmek adına kullanılan bir güvencedir. Kusurumuzun bulunduğu trafik kazalarında trafik sigortamız sayesinde mağdur tarafın kayıplarını sizin adınıza sigorta şirketleri, önceden kanunen belirlenmiş miktarını karşılamaktadır. Trafik kazalarının mağdurunun ve yakınlarının tazminat talebinde bulunma hakkı kanunen tanınmış bir haktır. Trafik kazasının yaralanma veya ölüm haliyle gerçekleşmesi bakımından değişiklik göstermekle beraber mağdur veya yakınları tazminat taleplerinde bulunabilir. Öncelikle trafik kazası halinde aracımız zarar görmüş ise bu maddi zararımızı karşı tarafın sigorta şirketi tarafından tazmin edebiliriz. Daha sonrasında eğer trafik kazası sonucunda bir yaralanma durumu söz konusu ise bu yaralanma nedeniyle çalışamadığımız sürede mahrum kaldığımız gelirlerimizi, yaralanma nedeniyle tedavi masraflarımızı isteyebilmekteyiz. Ayrıca kaza nedeni ile yaşadığımız elem ve ızdırabı manevi olarak tazmin etmemiz mümkündür, Yaralanmalı trafik kazalarında tazmin isteminde sadece mağdur bulunabilir. Mağdurun yakınları tazminat talebinde bulunamaz. Ancak bu her durum için geçerli değildir. Ağır bir bedensel yaralanma veya organ kaybının gerçekleştiği kazalarda mağdur tarafin yakınları duydukları elem ve üzüntüden dolayı tazminat talebinde bulunabilir. Aynı şekilde ağır bedensel zarar veya organ kaybının gerçekleştiği kazalarda bizzat mağdur kişi sakatlık oranına ve tüm ömrünün geri kalanına göre meydana gelecek iş gücü kaybına yönelik zararını, tedavi masraflarını maddi tazminat olarak talep edebilecek ve duyulan acı ve ızdırap nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunabilecektir. Trafik kazası neticesiyle ölüm meydana gelmiş ise bu durumda farklı kişiler farklı tazminat taleplerinde bulunabilirler. Ölümlü trafik kazalarında vefat eden kişinin tazminat talebinde bulunması mümkün olamayacağından ölen kişinin yakınları maddi ve manevi tazminat taleplerinde bulunabilirler. Bu tazminat haklarından bahsetmeden önce yukarıda belirtmiş olduğumuz “yakınlık” kavramını açıklamamız doğru olacaktır. Ölen kişinin yakınları dediğimizde aklımıza sadece kan bağı bulunan kişilerin gelmemesi gerekmektedir. Çünkü bu tazminat taleplerinde sadece ölen kişinin kan bağı bulunduğu yakınları değil, kişi ile duygusal anlamda bir yakınlığı mevcut olan kişilerde bulunabilmektedir. Vefat eden kişinin anne, baba, eş, çocukları, kardeşlerinin tazminat talebinde bulunabileceği gibi nişanlısı, sözlüsü, arkadaşları da ölen kişinin ölümünde dolayı duyduğu acı ve üzüntüsünü manevi olarak tazmin etmesi mümkündür. Ayrıca ölümlü trafik kazalarında ölen kişinin yakınları maddi tazminat talebinde de bulunabilmektedir. Ölen kişinin yakınları cenaze masrafları ve eğer ölüm aniden değilde hastanede tedavinin ardından gerçekleşmiş ise hastane masraflarını talep etme hakkına sahiptir. Trafik kazalarında mağdurun ve yakınlarının ne kadar tazminat alabileceği konusunda kesin bir şey söylemek yanlış olacaktır. Çünkü bu hesaplamalar alanında uzman kişiler tarafından yapılmaktadır. Hesaplamalar yapılırken hayatını kaybeden kişinin yaşı, aile ekonomisine katkısı, geride kalan kişilerin sayısı göz önünde bulundurularak hesaplanmaktadır. Tazminat hesaplanmasında ölen kişinin ve kazazedenin ekonomik durumu ve uğramış olduğu zararın tam olarak tespiti çok önemlidir. Eğer bu tür hususlar dikkate alınmadan yapılacak bir hesaplamada olması gerekenden çok daha düşük tazminatlar alınması muhtemeldir. Ayrıca tazminatın belirlenmesinde kazanın meydana geliş şekli ve tarafların kusur oranları da dikkate alınması gereken önemli konulardandır.
FURKAN YILDIRIM