Kullanmak İçin Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Satın Alma Suçu
Suçun Oluşumu
Kullanmak amacıyla uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme ya da bulundurma suçunun oluşabilmesi için bu maddelerin ya satın alınmış ya da ücretsiz olarak kabul edilmiş olması gerekmektedir. Kişisel kullanım sınırlarını aşmamak koşuluyla, uyuşturucu ya da uyarıcı madde içeren bir madde ile yakalanan bir kişi, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma suçunu işlemiş sayılır. Bu suç, çeşitli yaptırımlarla karşı karşıya bırakılmaktadır.
Yargıtay, kişisel kullanım sınırlarını belirlemiştir. Esrar için günlük olarak “3 kez 1-1,5 gram” ve eroin için “60 miligram” sınırları belirlenmiştir. Bu sınırların aşılması durumunda, suç kullanma amacıyla bulundurma olarak değerlendirilemez. Bu durumda, Türk Ceza Kanunu’nun 188. maddesinde tanımlanan “Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti” suçu söz konusu olur ve bu suç, kullanma ve bulundurma suçundan daha ağır müeyyidelere tabidir.
Ceza hukukunun temel amacı, suçluyu cezalandırmak ve toplumsal hayattan uzaklaştırmaktan çok, suçlunun ıslahını sağlamaktır. Bu nedenle, uyuşturucu madde kullanan, bulunduran veya kabul eden bir kişiyi cezalandırmadan önce, ıslah edici tedbirler uygulanmaya çalışılır. Bu kapsamda “denetimli serbestlik” uygulaması devreye girer.
Cezalar
Kullanmak için uyuşturucu madde satın alan, kabul eden veya bulunduran bir kişi, Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesi uyarınca iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. Ancak, bu madde, suçla ilgili başlatılan soruşturmada şüpheli hakkında beş yıl süreyle kamu davasının ertelenmesine karar verilebileceğini de öngörür. Şüpheli, erteleme süresi boyunca kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getirmek zorundadır; aksi halde çeşitli müeyyidelerle karşılaşabilir.
Bu erteleme süresi boyunca, şüpheliye asgari 1 yıl süreyle denetimli serbestlik uygulanır ve savcının talebiyle bu süre üçer aylık periyotlarla, toplamda en fazla 1 yıl daha uzatılabilir. Denetimli serbestlik tedbiri altında olan kişi, gerek görülmesi durumunda tedaviye de tabi tutulabilir.
Eğer şüpheli erteleme süresi boyunca yükümlülüklerini yerine getirmez ve yeniden uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanır, satın alır veya kabul ederse, hakkında kamu davası açılır. Bu dava, yükümlülükleri ihlal etme üzerine açılır ve ayrıca başka bir soruşturma veya kovuşturma yapılmaz.
Eğer şüpheli, erteleme süresi boyunca yükümlülüklerine uygun davranır ve yasakları ihlal etmezse, hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilir.
Ayrıca, uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak gibi suçlar, okul, yurt, hastane, kışla ve ibadethane gibi toplu kullanım alanlarının çevresinde işlenirse, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Bu durumda ceza, üç yıldan yedi buçuk yıla kadar hapis cezası şeklinde değerlendirilebilir.
Uyuşturucu veya uyarıcı madde ile ilgili suçlar, etkin pişmanlık kapsamında ele alınabilir. Şüpheli, suçun resmi makamlar tarafından öğrenilmeden önce maddeleri kimden, nereden ve ne zaman temin ettiğini bildirdiğinde, suçluların yakalanmasını ve maddelerin ele geçirilmesini sağladığında ceza verilmez.
Ayrıca, yetkili makamlar tarafından suç hakkında bilgi alındıktan sonra, suçun ortaya çıkmasına ve diğer suçluların yakalanmasına yardım eden kişi hakkında verilecek ceza, yardımın niteliğine göre dörtte birden yarısına kadar indirilebilir.
Uyuşturucu madde kullanan bir kişi, soruşturma başlatılmadan önce resmi makamlara başvurarak tedavi edilmesini talep ederse, ceza verilmez.
Özetle, kanun koyucu, uyuşturucu madde kullanan veya bulunduran kişilere yönelik ıslah edici tedbirler ve cezalardan önce, etkin bir şekilde izlenecek yolları Türk Ceza Kanunu’nda belirlemiştir. Kişileri cezalandırmak, son aşamada ele alınmakta ve kötü alışkanlıklarından vazgeçmeyen kişiler hakkında ceza uygulanmaktadır.