Basın Yoluyla Kişilik Haklarına Saldırı Nedeniyle Manevi Tazminat Davası Dilekçesi
NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE
İSTANBUL
DAVACI: [Adı ve Soyadı] – (T.C. Kimlik No: [TC Kimlik No]) – [Adres]
VEKİLİ: [Avukat Adı ve Soyadı] – [Adres]
DAVALI: [Adı ve Soyadı] – [Adres]
KONU: Basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle [TL Miktarı] TL manevi tazminat talebidir.
DAVA DEĞERİ: [TL Miktarı] TL
AÇIKLAMALAR:
- Davalı [Davalı Adı] haberinin [Tarih] tarihli [Haber Başlığı] başlıklı yazısında, müvekkilimiz hakkında gerçeği yansıtmayan bir olayın yani müvekkilmizin başka kadınlarla ilişkisi olduğu yönünde bir haber yapılarak kendisi hakkında gerçek dışı bir izlenim yaratılmış ne yazık ki diğer gazate sayfalarında bu durumun gerçekliğini araştırmaksızın haber yapılmıştır. Bu durum açıktır ki müvekkilmizin milletvekili aday adayı olması üzerine cerayan eden ve kişilik haklarını ihlal eder niltelikteki bir haberdir.
- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 28. maddesi ve 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 1 ve 3. maddelerinde basın özgürlüğü güvence altına alınmıştır. Basın özgürlüğü, toplumun sağlığı, güvenliği ve mutluluğu için bilgi aktarımı sağlamalıdır. Ancak basın, bilgi verirken olayları doğru ve güncel bir şekilde araştırmalı ve objektif sınırlar içinde kalmalıdır.Zira hiçbir hürriyet sınırsız değildir.Basın özgürlüğü de bu sınırdan nasibini alır.Bu şu demektir, basın özgürlüğünün sınırı, olayın gerçek olması, kamu yararının bulunması ve haberin objektif bir şekilde verilmesidir.Milletvekili aday adayı hakkında yapılacak olan haberin gündemde yer tutacağından bahisle bu hürriyetin arkasına sığındamak tek başına bir neden olmamalıdır.
- Somut olayımızda, davalı tarafından yayınlanan haberler gerçek dışıdır.
- Ayrıca, müvekkilimizin milletvekili olması ve kamu kurumlarında çalıştığı, buradan elde ettiği gelirlerle sevgilisine ada aldığı yönündeki gerçekle yakından ilişkisi olamayacak şekilde kurgusal beyanlar da gerçek dışıdır.
- Davalı [Davalı Adı] internet sitesinde [Tarih] tarihinde yapılan düzeltme yazısında, daha önceki haberlerdeki unsurların doğru olmadığını ve müvekkilimizden özür dilediğini belirtmiştir. Bu durum, haberin gerçek dışı olduğunu doğrulamaktadır.
- Basın özgürlüğü sınırsız değildir ve Anayasa’nın Temel Haklar ve Özgürlükler maddelerine, 4721 sayılı TMK’nın 24 ve 25. maddelerine aykırı olarak kişilik haklarına saldırıda bulunulması yasal bir zorunluluktur. Yargıtay uygulamasına göre, haberin verilişinde gereksiz niteleme ve kuşku yaratacak ifadeler kullanılması kişilik haklarıyla çatışır (YHGK E. 2004/4-149, K. 2004/146, T. 10.03.2004).
- Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 27.09.2006 tarihli, E. 2006/4-540, K. 2006/601 sayılı kararında, yayınların toplum yararını gözeterek ve objektif sınırlar içinde kalması gerektiği belirtilmiştir. Somut olayımızda, kişisel katkılar eklenmiş ve müvekkilimizin kamuoyunda küçük düşürülmesine neden olunmuştur. Ayrıca haberin içeriğine uygun düşmeyen ve tahrik edici üslup kullanılmıştır.
- Tazminat hukuku ilkeleri gereğince eleştiri hakkı, toplumun olumlu yönde oluşması için kullanılmalıdır. Ancak söz konusu haberler, müvekkilimizin kişisel çıkarlarını düşünen biri olarak algılanmasına ve okuyucularda yanlış kanaat oluşmasına neden olmuştur. Bu durum, müvekkilimizin manevi varlığının zedelendiğini ve manevi tazminat talebini gerektirmektedir.
DELİLLER:
- [Belediye/Makam] Başkanlığı’nın [Tarih] tarihli yazısı
- İnternet haber sitesinin ilgili konuyu içeren [Tarih] tarihli yazısı
- [Tarih] tarihli gazete kupürleri ve diğer yasal deliller
HUKUKİ SEBEPLER: TBK, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 1 ve 3. maddeleri, Anayasa’nın 28. maddesi, 4721 sayılı TMK’nın 24 ve 25. maddeleri ve diğer yasal mevzuat.
Davacı Vekili
Avukat Adı ve Soyadı
İmza