Single Blog Title

This is a single blog caption

Yetki Sözleşmesi Nedir?

HMK m. 17 Kapsamında Yetki Sözleşmesi: Tanım, Şartlar, Geçerlilik Alanı ve Uygulamaya Yönelik Hazırlama Rehberi

1) Giriş: Neden Yetki Sözleşmesi?

Özel hukuk ilişkilerinde ihtilaf çıkması halinde hangi yer mahkemesinin davaya bakacağı, usul ekonomisi ve öngörülebilirlik açısından kritik öneme sahiptir. Yetki sözleşmesi, tarafların uyuşmazlıkları için yer itibariyle yetkili mahkemeyi (veya mahkemeleri) önceden belirlemesine yarayan usul sözleşmesidir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 17. maddesi, bu imkânı yalnızca tacirler ile kamu tüzel kişileri bakımından öngörür; 18. maddesi ise sözleşmenin geçerlilik şartlarını düzenler. Amaç, özellikle ticari aktörler arasında hız, güven ve öngörülebilirliği artırırken, zayıf konumdaki tarafların (tüketici, işçi vb.) korumasız bırakılmamasını sağlamaktır.

2) Tanım ve Hukuki Nitelik

Yetki sözleşmesi, usul hukukuna özgü, yer itibariyle yetkiyi taraf iradeleriyle belirleyen bir usul sözleşmesidir. Sözleşmede belirlenen mahkeme, kural olarak uyuşmazlığa bakmakta yetkili hale gelir. HMK m. 17’nin karakteristik yönü, “taraflar aksi kararlaştırmadıkça” seçimin münhasır sonuç doğurmasıdır; yani taraflar metne aksi bir kural koymadıkça dava yalnızca belirlenen mahkemede açılabilir. Bu münhasırlık, uygulamada yargılamanın tek bir yargı çevresinde toplanmasına ve masraf, süre, taktik öngörülebilirliği açısından taraflara ciddi avantaj sağlar.

3) Kimler Yetki Sözleşmesi Yapabilir?

HMK m. 17, taraf ehliyetini sınırlı tutar:

  • Tacirler (Ticaret siciline kayıtlı gerçek veya tüzel kişi tacirler),

  • Kamu tüzel kişileri (belediye, üniversite, kamu kurumları vb.).

Buna karşılık, tüketici veya işçi gibi zayıf taraflar ile yapılan sözleşmelerde yer alan yetki kayıtları geçersiz sayılır. Zira bu alanlarda ayrıca koruyucu özel yetki kuralları mevcuttur. Aynı şekilde, tacir olmayan sıradan bir gerçek kişiyle (tüketici niteliği bulunmasa da) yapılan sözleşmede yetki kaydı, HMK m. 17 kapsamına girmez.

4) Geçerlilik Şartları (HMK m. 18)

Yetki sözleşmesinin geçerli olabilmesi için üç temel şart aranır:

  1. Yazılı şekil: Geçerlilik şartıdır. Yetki kaydı bağımsız bir “yetki sözleşmesi” başlığı altında yapılabileceği gibi asıl sözleşmenin içine “yetki şartı” olarak da konulabilir. Fizikî yazılı metin kadar, güvenli elektronik imzalı sözleşmeler de yazılılık şartını karşılar.

  2. Belirli veya belirlenebilir hukuki ilişki: Yetki kaydı, hangi ilişkiden doğan uyuşmazlıkları kapsadığını gösterecek kadar somut olmalıdır. Belirsiz, tüm ilişkileri kapsayacak ölçüde geniş ve muğlak ibareler risk yaratır. Uygulamada, “bu sözleşmenin kurulması, geçerliliği, ifası, sona ermesi ve ihlâlinden doğan; sözleşmeyle bağlantılı haksız fiil veya sebepsiz zenginleşme talepleri dâhil tüm uyuşmazlıklar” gibi bağlantılı alanları kapsayacak, ama konuyu belirli tutacak bir ifade tercih edilir.

  3. Yetkili kılınan mahkemenin açık gösterimi: “İstanbul mahkemeleri” gibi muğlak ibareler yerine; “İstanbul (Çağlayan) Asliye Ticaret Mahkemeleri” veya “Ankara Asliye Ticaret Mahkemeleri” gibi yer ve mahkeme türü açıkça belirtilmelidir. HMK, bir veya birden fazla mahkemenin seçilebileceğini kabul eder; bu durumda da her bir mahkeme tereddüde yer vermeyecek biçimde yazılmalıdır.

Önemli: Yetki sözleşmesi usulî nitelikte ve çoğu zaman bölünebilir kabul edilir. Uygulamada, asıl sözleşmenin sakatlanması hâlinde dahi, yazılı şekilde kararlaştırılmış yetki şartının bağımsız şekilde ayakta kaldığı çözümlerle karşılaşılır. Bu etkiyi güçlendirmek için “bölünebilirlik (severability)” kaydına yer vermek pratik bir tedbirdir.

5) Münhasır Etki – “Aksi Kararlaştırılmadıkça”

HMK m. 17, taraflar aksini istemedikçe, sözleşmeyle belirlenen mahkemenin münhasır yetkili olacağını öngörür. Bu, uygulamada şu iki tasarıma yol açar:

  • Münhasır yetki şartı: “Taraflar, davaların yalnızca İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinde açılacağını kabul eder.”

  • Rekabet eden/alternatif yetki: Taraflar, münhasır etkiyi istemiyorsa bunu açıkça yazar: “Taraflar, HMK’daki genel ve özel yetki kuralları saklı kalmak üzere, İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerini seçimlik yetkili kılmışlardır.”

Varsayılan münhasır olduğundan, alternatiflik arzu ediliyorsa mutlaka açık yazılmalıdır.

6) Yapılamayacağı Haller (Kesin Yetki ve Tasarruf Edilemeyen Konular)

Yetki sözleşmesi, kanunun kesin yetkili kıldığı alanlarda yapılamaz ve yapılmışsa hüküm doğurmaz. Başlıca örnekler:

  • Taşınmazın aynına ilişkin davalar (HMK m. 12): Taşınmazın bulunduğu yer kesin yetkilidir; sözleşme ile değiştirilemez.

  • Tasarruf edilemeyen konular: Kişilik hâlleri, aile hukuku statüleri vb. konularda tarafların yetki üzerinde tasarrufu bulunmaz.

  • Özel koruma rejimleri: Tüketici ve iş uyuşmazlıklarında, ilgili koruyucu yetki kuralları sebebiyle yetki kaydı geçersiz sayılır.

Buna ek olarak, idari sözleşmeler ve idari yargının görev alanı söz konusu olduğunda, HMK m. 17 zaten uygulanmaz; çünkü sözleşmenin tarafı kamu tüzel kişisi olsa da ilişki özel hukuk ilişkisi değilse idari yargı yetkilidir.

7) Yetki Sözleşmesinin Kapsamı Nasıl Belirlenir?

Kapsam belirlenirken iki uçtan kaçınmak gerekir:
(i) Aşırı dar formülasyonlar (sadece “sözleşmenin ifasından doğan uyuşmazlıklar”) bazı talepleri dışarıda bırakabilir.
(ii) Aşırı geniş ve belirsiz formüller (tüm ilişkiler, tüm taraflar, tüm talepler) geçerlilik riskini artırabilir.

En sağlıklı yaklaşım, temel sözleşmesel çekirdeği merkez alıp, sözleşmeyle bağlantılı haksız fiil ve sebepsiz zenginleşme gibi tali talepleri de açıkça kapsama dâhil eden; fakat uyuşmazlığı belirlenebilir kılan dengeli bir metindir. Ayrıca, ihlal/yorum/geçerlilik/sona erme gibi sözleşmesel ihtilaf başlıklarının yazılması, çekişme alanlarının tamamını kapsama almaya yardımcı olur.

8) Birden Fazla Mahkeme Seçimi

HMK m. 17, tek bir mahkeme yerine birden fazla mahkemenin birlikte seçilebileceğini de kabul eder. Uygulamada iki farklı teknik kullanılır:

  • Eş düzeyde alternatif mahkemeler: “İstanbul veya Ankara Asliye Ticaret Mahkemeleri” gibi.

  • Birincil–yedek dizilimi: “Öncelikle İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri; bunların fiilen görev yapamadığı durumlarda Ankara Asliye Ticaret Mahkemeleri.”

İkinci yaklaşım, beklenmedik yargı çevresi değişiklikleri veya yargısal erişim sorunları karşısında pratik esneklik sağlar.

9) Milletlerarası Boyut: Yabancı Mahkeme Seçimi

Uyuşmazlık yabancılık unsuru içeriyorsa, yabancı bir mahkemenin yetkisini kabul eden yargı yeri anlaşması yapılabilir. Bununla birlikte, Türk hukukunda münhasır yetki ayrımları ve kamu düzeni sınırı gözetilir. Ayrıca, ileride verilecek bir yabancı mahkeme kararının Türkiye’de tanınması/tenfizi de düşünülmelidir. Tasarıma; seçilen yargı yeri, uygulanacak usul ve maddi hukuk, tebligat, delil temini ve tenfiz başlıklarında tamamlayıcı hükümler eklemek, riskleri azaltır.

10) İcra ve Takip Hukukuyla İlişki

Taraflar arası geçerli bir yetki kaydı, çoğu durumda ilamsız takip ve itiraz/şikâyet süreçlerinde de bağlayıcı kabul edilir. Bu sayede, takiplerin tek merkezde yürütülmesi mümkün olur. Ancak burada da iki husus önemlidir:

  • Yetki sözleşmesi kesin yetki doğurmaz; kural olarak ilk itiraz mahiyetindedir. Yani, davalı süresi içinde ileri sürmezse sözleşmeye aykırı açılmış bir davada mahkeme re’sen yetkisizlik kararı vermez.

  • Kesin yetki öngörülen alanlara yaygınlaştırma yapılamaz; örneğin taşınmazın aynına ilişkin takip/dava yine taşınmazın bulunduğu yerde yürütülür.

11) Arabuluculuk ve Yetki Sözleşmesi

Dava şartı arabuluculuk kapsamındaki uyuşmazlıklarda (ör. ticari, iş, tüketici alanının bir kısmı), başvuru yeri ve yetkili arabuluculuk bürosu kuralları HUAK ve ilgili yönetmeliklerde düzenlenir. Yetki sözleşmesi, arabuluculuk başvurusunun yapılacağı büroyu belirlemez; arabuluculukta kanuni yetki rejimi uygulanır. Buna rağmen, taraflar müzakerelerin nerede yapılacağına ilişkin lojistik düzenlemeler getirebilir; fakat bu, hukuki anlamda yetkili büroyu değiştirmez.

12) Yetki Sözleşmesi mi, Tahkim mi?

Yetki sözleşmesi, devlet yargısı içinde yer belirler; tahkim anlaşması ise uyuşmazlığın devlet yargısı dışında, hakemler önünde çözülmesini sağlar. Tahkim, HMK 413 ve devamında (ve Milletlerarası Tahkim Kanunu’nda) ayrı usul kurallarına tâbidir. Taraflar tahkim istiyorsa, “yetki” değil tahkim maddesi düzenlemelidir; aksi hâlde ikircikli bir metinle hem tahkim hem devlet yargısı yolları aynı anda öngörülmüş gibi bir belirsizlik doğabilir.

13) Uygulamada Sık Hata ve Riskler

  1. Taraf sıfatının atlanması: Her iki tarafın da tacir veya kamu tüzel kişisi olduğu doğrulanmadan yetki kaydı konulması.

  2. Muğlak mahkeme ibareleri: “İstanbul mahkemeleri” gibi belirsiz formüller; doğru olan, yer + mahkeme türünü yazmaktır.

  3. Aşırı geniş kapsam: “Taraflar arasındaki her türlü ilişki” gibi, kanunun aradığı belirlenebilirlik ölçütünü zayıflatan ibareler.

  4. Kesin yetki alanına yayma: Taşınmazın aynına ilişkin davalarda sözleşme ile yetki değiştirmeye çalışma.

  5. Münhasır–alternatif ayrımının açık yazılmaması: Varsayılan münhasır olduğundan, alternatif yetki isteniyorsa açıkça düzenlenmelidir.

  6. Arabuluculuğu yetki kaydıyla belirlemeye çalışma: HUAK’taki yetkili büro kuralları sözleşmeyle değiştirilemez.

  7. Milletlerarası dosyalarda tenfiz boyutunun unutulması: Yabancı mahkeme seçilse bile Türkiye’de tenfiz koşulları ayrıca planlanmalıdır.

14) Nasıl Hazırlanır? (Adım Adım Rehber)

A) Ön Kontrol Listesi

  • Tarafların tacir/kamu tüzel kişisi niteliği teyit edildi (ticaret sicili, MERSİS, statü belgeleri).

  • Uyuşmazlığın doğacağı hukuki ilişki belirli/belirlenebilir şekilde tanımlandı.

  • Kesin yetki ve tasarruf edilemeyen alanlar kapsam dışı bırakıldı.

  • Bir veya birden fazla mahkeme net ve açık biçimde gösterildi.

  • Münhasır mı, alternatif mi? Tercih açık yazıldı.

  • Elektronik ortamda yapılacaksa güvenli e-imza ile yazılılık sağlandı.

  • Milletlerarası unsur varsa yabancı mahkeme ve tenfiz boyutu planlandı.

  • Sözleşmeye bölünebilirlik (severability) ve usulî ilk itiraz vurgusu eklendi.

B) Kapsam Formülü (Örnek İfade Önerisi)
Bu sözleşmenin kurulması, geçerliliği, yorumlanması, ifası, sona ermesi ve/veya ihlâli ile bağlantılı olarak ortaya çıkabilecek tüm uyuşmazlıklar; sözleşme ile bağlantılı haksız fiil ve sebepsiz zenginleşme talepleri dâhil olmak üzere, işbu yetki şartının kapsamındadır.

C) Mahkeme Gösterimi (Örnek İfade Önerisi)
Taraflar, uyuşmazlıkların çözümü için İstanbul (Çağlayan) Asliye Ticaret Mahkemelerini yetkili kılmıştır.
Alternatifli olacaksa: “Taraflar, HMK’daki genel ve özel yetki kuralları saklı kalmak üzere, İstanbul (Çağlayan) Asliye Ticaret Mahkemeleri ile Ankara Asliye Ticaret Mahkemelerini seçimlik olarak yetkili kılmıştır.

D) Münhasırlık–Alternatiflik (Örnek İfade Önerisi)

  • Münhasır:Taraflar, işbu yetki kaydının münhasır olduğunu ve davaların yalnızca anılan mahkemelerde açılacağını kabul eder.

  • Alternatif:İşbu hüküm, HMK’daki genel ve özel yetki kurallarını bertaraf etmeyip davacı tarafa bu kurallara dayanma imkânını saklı tutar.

E) İlk İtiraz ve Usul (Örnek İfade Önerisi)
Taraflar, yetki itirazlarının HMK uyarınca ilk itiraz kapsamında süresinde ileri sürüleceğini; süresinde ileri sürülmeyen yetki itirazlarının dinlenmeyeceğini kabul eder.

F) Bölünebilirlik (Severability)
Asıl sözleşmenin herhangi bir nedenle hükümsüz kalması, yazılı şekilde kurulan bu yetki şartının geçerliliğini etkilemez.

G) Milletlerarası Unsur (Varsa)
Yabancılık unsuru bulunan uyuşmazlıklarda, taraflar … [ülke/şehir] mahkemelerini yetkili kılar. Tenfiz ve tebligat süreçlerine ilişkin yükümlülükler ayrı maddelerde düzenlenmiştir.

 Sık Sorulan Sorular (Pratik Mini Rehber)

S1. Tüketici sözleşmesinde yetki kaydı geçerli mi?
Genellikle geçersizdir. Tüketici lehine koruyucu yetki kuralları sebepli olarak, tüketici aleyhine yapılan yetki kaydı bağlayıcı kabul edilmez.

S2. İş sözleşmesinde yetki kaydı geçerli mi?
Hayır. İşçi tacir değildir; iş uyuşmazlıklarında işçiyi koruyan özel yetki kuralları uygulanır.

S3. Yetki sözleşmesi re’sen dikkate alınır mı?
Yetki sözleşmesi kesin yetki yaratmaz. Kural olarak ilk itiraz niteliğindedir; davalı süresinde ileri sürmezse mahkeme re’sen yetkisizlik kararı vermez. (Kesin yetki alanları bunun istisnasıdır.)

S4. Birden fazla mahkemeyi yazabilir miyiz?
Evet. HMK, bir veya birden fazla mahkemenin seçilmesine izin verir. Seçimler açık ve belirli olmalıdır.

S5. Elektronik sözleşmede yetki kaydı olur mu?
Güvenli e-imza ile imzalanmış elektronik sözleşmedeki yetki şartı, yazılılık şartını karşılar.

S6. Tahkimle birlikte yetki kaydı konabilir mi?
Tahkim ve yetki sözleşmesi farklı kurumlardır. Tahkim tercih ediliyorsa devlet yargısına yetki veren hükümle çakışmayacak biçimde düzenleme yapılmalıdır.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button