Single Blog Title

This is a single blog caption

Türk Medeni Usul Hukukunda Mahkemeler ve Görevleri

 

Türk Medeni Usul Hukuku, bireyler arasında ortaya çıkan özel hukuk uyuşmazlıklarının çözümünde uygulanan kurallar bütünü olarak tanımlanabilir. Bu hukuk dalı, adil, hızlı ve etkin bir yargılamanın sağlanmasını hedefler. Medeni yargılama sürecinin en önemli aktörlerinden biri de mahkemelerdir. Türk hukuk sisteminde, medeni yargıya bakan çeşitli mahkemeler bulunmaktadır ve bu mahkemelerin görevleri, hangi tür uyuşmazlıklara bakabilecekleri kanunlarla düzenlenmiştir. Bu makalede, Türk Medeni Usul Hukuku çerçevesinde mahkemeler ve görevleri incelenecektir.

1. Mahkemelerin Sınıflandırılması

Türk hukuk sistemi, yargılamanın konusuna göre farklı mahkemeler öngörmüştür. Medeni yargıya bakan mahkemeler, genel görevli mahkemeler ve özel görevli mahkemeler olarak iki ana gruba ayrılabilir. Bu mahkemeler, işlevleri ve görev alanları açısından farklılık gösterir.

1.1. Genel Görevli Mahkemeler

Asliye Hukuk Mahkemeleri, Türk Medeni Usul Hukukunda genel görevli mahkemelerdir. Asliye Hukuk Mahkemeleri, kanunlarla başka bir mahkemeye özel görev verilmediği takdirde, her türlü medeni hukuk uyuşmazlıklarına bakmakla yükümlüdür.

– Asliye Hukuk Mahkemesi: Genel olarak, gayrimenkul davaları, sözleşme uyuşmazlıkları, borçlar hukuku ve eşya hukuku gibi geniş bir alanı kapsayan davalara bakar. Asliye Hukuk Mahkemesi, diğer bir mahkemenin görevli olmadığı her türlü medeni hukuk davasında genel görevli mahkeme olarak kabul edilir.

Asliye Hukuk Mahkemesi, tek hakimli bir mahkemedir ve davaların çoğunu bir hakim ile çözümler.

1.2. Özel Görevli Mahkemeler

Özel görevli mahkemeler, belirli uyuşmazlık türlerine bakmak üzere uzmanlaşmış mahkemelerdir. Bu mahkemelerin görev alanları, kanunlarda özel olarak düzenlenmiştir. Başlıca özel görevli mahkemeler şunlardır:

– Aile Mahkemeleri: Aile hukukuna ilişkin uyuşmazlıklara bakan mahkemelerdir. Boşanma davaları, velayet, nafaka, mal paylaşımı gibi davalar aile mahkemelerinin görev alanına girer. Türk Medeni Kanununun aile hukukuna ilişkin düzenlemelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklar burada çözülür.

– Tüketici Mahkemeleri: Tüketici işlemlerinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümü için kurulmuş özel görevli mahkemelerdir. Tüketicinin korunması ile ilgili yasal düzenlemeler kapsamında, tüketici ve satıcı arasındaki anlaşmazlıklar bu mahkemede görülür.

– İş Mahkemeleri: İş hukuku uyuşmazlıklarına bakan mahkemelerdir. İşçi ve işveren arasındaki iş sözleşmesine dayalı uyuşmazlıklar, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı gibi davalar iş mahkemelerinin görev alanına girer. İş Kanunu ve Sosyal Güvenlik Kanunu kapsamındaki uyuşmazlıklar burada çözülür.

– Kadastro Mahkemeleri: Gayrimenkul uyuşmazlıklarında, özellikle tapu ve kadastro işlemlerine ilişkin davalara bakan özel mahkemelerdir. Taşınmazların tespiti, sınırlarının belirlenmesi gibi konular bu mahkemelerin görev alanına girer.

– Ticaret Mahkemeleri: Ticari davaların görüldüğü mahkemelerdir. Şirketler arasındaki ticari sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklar, haksız rekabet davaları ve iflas davaları gibi ticaret hukuku kapsamındaki davalar, ticaret mahkemelerinde çözülür.

2. Mahkemelerin Görev Alanları ve Yetki İlkeleri

Mahkemelerin hangi davalara bakacağı, görev ve yetki kuralları ile belirlenmiştir. Görev, mahkemenin hangi tür uyuşmazlıklara bakacağını belirlerken, yetki, hangi coğrafi bölgede bulunan mahkemenin uyuşmazlığa bakacağını gösterir.

2.1. Görev İlkesi

Mahkemelerin görevleri, kanunlarla belirlenmiştir ve taraflar bu kuralları değiştiremezler. Bir davanın hangi mahkemede görüleceği, davanın konusuna göre belirlenir. Görev kurallarına uyulmaması durumunda mahkeme, davaya bakamayacağını belirterek görevsizlik kararı verebilir.

Örneğin, bir boşanma davası aile mahkemesinin görev alanına girer. Eğer bu dava asliye hukuk mahkemesinde açılırsa, mahkeme görevsizlik kararı vererek davayı aile mahkemesine gönderir.

2.2. Yetki İlkesi

Yetki kuralları, hangi coğrafi bölgede bulunan mahkemenin davaya bakacağını belirler. Genel yetki kuralı, davalının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğudur. Ancak, bazı özel durumlarda, davanın konusuna göre yetkili mahkeme değişebilir. Örneğin, gayrimenkul davalarında, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir.

Yetki kuralları, taraflar arasında yapılacak bir sözleşme ile değiştirilebilir. Ancak, bazı durumlarda yetki kuralları kamu düzenine ilişkin olduğu için değiştirilemez. Örneğin, taşınmazla ilgili davalarda yetki kamu düzenine ilişkin olup, yetkili mahkeme taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir.

3. Mahkemelerin Görev ve Yetki Uyuşmazlıkları

Türk Medeni Usul Hukukunda, mahkemeler arasında görev ve yetki uyuşmazlıkları da ortaya çıkabilir. Bu uyuşmazlıklar, mahkemeler arasında hangi mahkemenin görevli veya yetkili olduğuna ilişkin anlaşmazlıklardır. Görev ve yetki uyuşmazlıkları, davanın başlangıcında veya dava sırasında ortaya çıkabilir.

– Görevsizlik Kararı: Bir mahkeme, davanın kendi görev alanına girmediğine karar verdiğinde, görevsizlik kararı vererek davayı ilgili görevli mahkemeye gönderir. Bu durumda davanın görülmesine görevli mahkeme tarafından devam edilir.

– Yetkisizlik Kararı: Mahkeme, davanın kendi yetki alanına girmediğine karar verdiğinde yetkisizlik kararı verir ve dava, yetkili mahkemeye gönderilir.

Mahkemeler arasında çıkan görev veya yetki uyuşmazlıkları, yargı çevresi dahilinde çözümlenir. Yargıtay, bu tür uyuşmazlıkların çözümünde en üst yargı merciidir.

4. Sonuç ve Değerlendirme

Türk Medeni Usul Hukuku’nda mahkemelerin görev ve yetkileri, adil ve etkin bir yargılama sürecinin sağlanmasında önemli bir role sahiptir. Genel görevli mahkemeler olan asliye hukuk mahkemeleri, geniş bir yelpazede medeni hukuk uyuşmazlıklarına bakarken, özel görevli mahkemeler belirli alanlarda uzmanlaşmış ve daha dar kapsamlı davalara bakmaktadır. Mahkemelerin görev ve yetki kurallarına uyulması, yargılama sürecinde adaletin sağlanması açısından kritik öneme sahiptir.

Sonuç olarak, mahkemelerin görev ve yetkilerinin doğru bir şekilde belirlenmesi, yargılamanın hızlı, adil ve doğru bir şekilde yürütülmesini sağlar. Görev ve yetki kurallarına aykırı hareket edilmesi halinde, davalar yanlış mahkemelerde açılabilir ve bu da yargı sürecinin uzamasına neden olabilir. Bu nedenle, medeni usul hukukunda mahkemelerin görev ve yetkilerine ilişkin kuralların dikkatle takip edilmesi gerekir.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button