Single Blog Title

This is a single blog caption

Türk Borçlar Hukukuna Göre Sorumsuzluk Anlaşması

 

Sorumsuzluk anlaşması, borç ilişkisinde taraflardan birinin, diğer tarafa karşı sorumluluğunun sınırlandırılmasını veya tamamen ortadan kaldırılmasını öngören bir sözleşme türüdür. Bu anlaşmalar, özellikle borçlunun belirli bir sorumluluk doğuran fiili gerçekleştirmesi veya özen yükümlülüğüne aykırı davranışta bulunması halinde alacaklının tazminat talep etmesini engeller. Türk Borçlar Hukukunda sorumsuzluk anlaşmaları, özgür irade ve sözleşme serbestisi ilkeleri çerçevesinde kabul edilmekle birlikte, bazı sınırlamalara tabidir. Bu makalede, sorumsuzluk anlaşmasının hukuki dayanağı, kapsamı ve geçerlilik şartları incelenecektir.

1. Sorumsuzluk Anlaşmasının Tanımı ve Hukuki Dayanağı

Sorumsuzluk anlaşması, bir sözleşme ilişkisinde taraflardan birinin sorumluluğunu sınırlandırmayı veya tamamen ortadan kaldırmayı amaçlayan bir anlaşmadır. Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 115. maddesine göre, taraflar, sorumluluğu tamamen veya kısmen kaldıran ya da sınırlandıran bir anlaşma yapabilirler. Bu anlaşmalar, özellikle işçi-işveren ilişkileri, taşımacılık sözleşmeleri ve ticari sözleşmelerde sıkça karşımıza çıkar.

Sorumsuzluk anlaşmaları, genel olarak sözleşme serbestisi ilkesi kapsamında değerlendirilir. Taraflar, sözleşmenin içeriğini ve şartlarını özgürce belirleyebilirler. Ancak Türk Borçlar Hukuku, kamu düzenini ve taraflar arasındaki adil dengenin korunmasını gözeterek, bazı durumlarda sorumsuzluk anlaşmalarını geçersiz kabul etmektedir.

2. Sorumsuzluk Anlaşmasının Kapsamı

Sorumsuzluk anlaşmasının kapsamı, tarafların ne kadar sorumluluğu ortadan kaldırmak istediklerine göre değişir. Bu tür anlaşmalar iki temel başlık altında incelenebilir:

– Tam sorumsuzluk anlaşması: Taraflardan biri, her türlü sorumluluğunu tamamen ortadan kaldırmayı hedefler. Bu durumda, borçlu, kusurlu dahi olsa herhangi bir sorumluluk taşımayacaktır.
– Kısmi sorumsuzluk anlaşması: Bu tür anlaşmalarda, borçlunun sorumluluğu belirli sınırlar içinde azaltılır. Örneğin, borçlu sadece hafif kusurlarından sorumlu tutulmayacak, ancak ağır kusurlarında sorumluluk devam edecektir.

Sorumsuzluk anlaşmaları, genellikle özen yükümlülüklerinin ihlali, malın zayi olması veya üçüncü kişilere verilen zararlar gibi borçluya yüklenebilecek sorumlulukların sınırlandırılmasına veya tamamen ortadan kaldırılmasına ilişkin düzenlemeleri içerir.

3. Sorumsuzluk Anlaşmasının Geçerlilik Şartları

Sorumsuzluk anlaşmalarının geçerli olabilmesi için bazı koşulların yerine getirilmesi gerekir. TBK, bu tür anlaşmaların geçerliliği için iki temel şart öngörmektedir:

3.1. Kusurun Derecesi
Sorumsuzluk anlaşmalarında, borçlunun kusur derecesi önemli bir faktördür. Türk Borçlar Kanunu’na göre, bir kişinin kasıtlı davranışları veya ağır kusuru (ağır ihmal) sonucu meydana gelen zararlardan dolayı yapılan sorumsuzluk anlaşmaları geçersizdir. Yani, borçlu kasıtlı olarak veya ağır ihmal sonucu zarara neden olmuşsa, bu durumda alacaklıya karşı sorumluluktan kaçınmak amacıyla yapılan bir sorumsuzluk anlaşması geçersiz kabul edilir.

Örneğin, bir işverenin, iş güvenliği kurallarını ihmal ederek bir iş kazasına sebep olması halinde, işçiye karşı sorumluluğunu ortadan kaldırmak için yaptığı sorumsuzluk anlaşması geçersiz olacaktır. Ancak, işverenin sadece hafif kusurları nedeniyle sorumluluktan kaçınmak üzere yaptığı bir sorumsuzluk anlaşması geçerli olabilir.

3.2. Kamu Düzeni ve Dürüstlük Kuralı
Sorumsuzluk anlaşmalarının kamu düzenine ve dürüstlük kuralına aykırı olmaması gerekir. TBK, kamu düzenine ve ahlaka aykırı anlaşmaların geçersiz olduğunu hükme bağlamaktadır (TBK m. 27). Buna göre, taraflar arasında yapılan sorumsuzluk anlaşması, toplumsal düzeni bozacak veya bir tarafı aşırı derecede mağdur edecek şekilde düzenlenmişse, bu anlaşma geçersiz sayılacaktır.

Örneğin, bir taşımacılık sözleşmesinde, taşıyıcının her türlü sorumluluğunu tamamen ortadan kaldıran bir sorumsuzluk anlaşması, alıcının haklarını tamamen ortadan kaldıracağı ve adil bir dengeyi bozacağı için geçersiz sayılabilir.

4.Sorumsuzluk Anlaşmalarının Uygulama Alanları

Sorumsuzluk anlaşmaları, genellikle işçi-işveren ilişkilerinde, ticari sözleşmelerde ve taşımacılıkta karşımıza çıkar. Bu alanlarda, taraflar arasında yapılan anlaşmalarla sorumluluk sınırlandırılmak istenebilir.

4.1.İş Hukukunda Sorumsuzluk Anlaşmaları
İş hukukunda işçi ve işveren arasında yapılan sorumsuzluk anlaşmaları yaygın olarak kullanılır. Ancak bu tür anlaşmaların geçerliliği sınırlıdır. İşverenin, iş sağlığı ve güvenliği kurallarına uymaması sonucu meydana gelen iş kazalarından sorumluluğunu ortadan kaldıran sorumsuzluk anlaşmaları geçersizdir. Yine de işveren, işçinin hafif kusurundan doğan zararlara karşı sorumluluğunu sınırlandırabilir.

4.2. Ticari Sözleşmelerde Sorumsuzluk Anlaşmaları
Ticari sözleşmelerde, sorumsuzluk anlaşmaları taraflar arasında riskleri paylaşmak ve ticari ilişkileri güvence altına almak amacıyla yapılır. Örneğin, bir taşeron ile ana yüklenici arasındaki sözleşmede, taşeronun sadece belirli koşullarda sorumlu tutulacağına ilişkin bir sorumsuzluk anlaşması yapılabilir. Ancak bu anlaşma, taraflardan birinin ağır kusurundan doğan sorumluluğu ortadan kaldıramaz.

4.3. Taşımacılık Sözleşmelerinde Sorumsuzluk Anlaşmaları
Taşımacılık sözleşmelerinde de sorumsuzluk anlaşmalarına sıklıkla rastlanır. Taşıyıcılar, malın zayi olması veya hasar görmesi durumunda sorumluluklarının sınırlandırılması için bu tür anlaşmalara başvurabilirler. Ancak taşıyıcının kasıtlı olarak veya ağır kusurlu hareket etmesi halinde, sorumsuzluk anlaşmaları geçersiz sayılır.

5. Sorumsuzluk Anlaşmasının Sınırları

Sorumsuzluk anlaşmaları, belirli sınırlar dahilinde geçerli kabul edilmektedir. Türk Borçlar Hukukuna göre, aşağıdaki durumlarda yapılan sorumsuzluk anlaşmaları geçersizdir:

– Kasıtlı fiillerden sorumluluk: Borçlu, kasıtlı olarak bir zarara sebep olmuşsa, bu durum için yapılan sorumsuzluk anlaşması geçersizdir. Kasıtlı bir davranışla zarar veren kişi, sorumsuzluk anlaşması yapsa bile bu anlaşma hukuki sonuç doğurmaz.

– Ağır kusurdan sorumluluk: Borçlunun ağır ihmali sonucu meydana gelen zararlar için yapılan sorumsuzluk anlaşmaları geçersizdir. Ağır kusur, borçlunun özen yükümlülüğüne ciddi şekilde aykırı hareket etmesi anlamına gelir ve bu durumda sorumluluktan kaçınılamaz.

– Kamu düzenine aykırı anlaşmalar: Kamu düzenini zedeleyen ve adalet duygusunu yaralayan sorumsuzluk anlaşmaları geçersizdir. Tarafların özgür iradeleriyle yaptıkları sözleşmelerde bile kamu düzeni göz önüne alınmalıdır.

6. Sonuç ve Değerlendirme

Türk Borçlar Hukukunda sorumsuzluk anlaşması, tarafların hukuki sorumluluklarını sınırlandıran veya ortadan kaldıran bir sözleşme türüdür. Bu tür anlaşmalar, borç ilişkilerinde tarafların riskleri paylaşmasına imkan tanır. Ancak, Türk hukuku, sorumsuzluk anlaşmalarının geçerliliğini kasıt, ağır kusur ve kamu düzeni gibi unsurlarla sınırlandırmıştır. Taraflar, bu sınırlar dahilinde sorumluluklarını sınırlandırabilir veya kaldırabilirler.

Sonuç olarak, sorumsuzluk anlaşmaları, ticari ilişkilerde ve iş hayatında sıkça

karşımıza çıkmakta olup, bu anlaşmaların hukuka uygun şekilde yapılması ve tarafların menfaatlerinin dengeli bir şekilde korunması önem arz etmektedir.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button