TRAMPA SÖZLEŞMELERİ: HUKUKİ YÜKÜMLÜLÜKLER, UYGULAMALAR VE YARGITAY KARARLARI
TRAMPA SÖZLEŞMELERİ: HUKUKİ BOYUTLAR VE UYGULAMALAR
GİRİŞ
Trampa sözleşmeleri, iki tarafın karşılıklı olarak mal veya hizmet değişimi yaptığı anlaşmalardır. Bu tür sözleşmeler, günümüzde daha nadir kullanılsa da özellikle ticaretin ilk dönemlerinde yaygın olarak uygulanmıştır. Türk Borçlar Kanunu’nda (TBK) düzenlenen trampa sözleşmeleri, günümüzde hala hukuki geçerliliğini korumaktadır. Bu makalede, trampa sözleşmelerinin hukuki boyutlarını, uygulanma alanlarını ve yargı kararları ışığında önemini ele alacağız.
TRAMPA SÖZLEŞMESİ NEDİR?
Trampa sözleşmesi, bir mal veya hizmetin başka bir mal veya hizmetle değiştirilmesini öngören sözleşme türüdür. Bu sözleşmede para yerine mal veya hizmet değiş tokuşu yapılır. Trampa, mal değişimi anlamına gelir ve özellikle para ekonomisinin gelişmediği dönemlerde önemli bir ticaret aracı olmuştur.
TRAMPA SÖZLEŞMESİNİN HUKUKİ DAYANAĞI
Türk Borçlar Kanunu, trampa sözleşmelerini açıkça düzenlemektedir. TBK’nın ilgili maddeleri, trampa sözleşmesinin nasıl yapılacağı, tarafların hak ve yükümlülükleri ile ilgili hükümleri içerir.
- TBK Madde 282:
- Trampa sözleşmesi, iki tarafın karşılıklı olarak bir mal veya hizmetin başka bir mal veya hizmetle değiştirilmesi konusunda anlaşmaları ile kurulur. Trampa, satım sözleşmesine benzer hükümler içerir.
- TBK Madde 283:
- Trampa sözleşmesinde, tarafların karşılıklı olarak edimleri belirlenir ve bu edimlerin değeri, tarafların anlaşması ile belirlenir. Her iki taraf da mal veya hizmetin mülkiyetini devretmekle yükümlüdür.
- TBK Madde 284:
- Trampa sözleşmesinde, taraflar edimlerini yerine getirmekle yükümlüdür. Eğer taraflardan biri edimini yerine getirmezse, diğer taraf borçlunun temerrüdü hükümlerine göre hareket edebilir.
TRAMPA SÖZLEŞMESİNİN UYGULAMA ALANLARI
Trampa sözleşmeleri, çeşitli alanlarda uygulanabilir. Özellikle ticaret, tarım, inşaat ve sanat alanlarında yaygın olarak kullanılır. İşte trampa sözleşmesinin uygulanabileceği bazı alanlar:
- Ticaret:
- İki şirket arasında mal veya hizmet değişimi yapılabilir. Örneğin, bir şirket üretim fazlası ürünlerini başka bir şirketin hizmetleri ile değiştirebilir.
- Tarım:
- Çiftçiler, ürünlerini başka çiftçilerle veya tüccarlarla farklı ürünler veya hizmetler karşılığında değiştirebilirler.
- İnşaat:
- İnşaat firmaları, inşaat malzemelerini veya işçilik hizmetlerini başka malzemeler veya hizmetler karşılığında değiştirebilirler.
- Sanat:
- Sanatçılar, eserlerini diğer sanatçılarla veya koleksiyonerlerle başka eserler veya hizmetler karşılığında değiştirebilirler.
TRAMPA SÖZLEŞMESİNİN HUKUKİ SONUÇLARI
Trampa sözleşmelerinin hukuki sonuçları, tarafların hak ve yükümlülüklerini belirler. İşte trampa sözleşmesinin bazı hukuki sonuçları:
- Mülkiyetin Devri:
- Trampa sözleşmesinde, her iki taraf da mal veya hizmetin mülkiyetini karşı tarafa devretmekle yükümlüdür. Mülkiyetin devri, teslim veya ifa ile gerçekleşir.
- Ayıplı Mal veya Hizmet:
- Trampa sözleşmesinde, taraflardan biri ayıplı mal veya hizmet sunarsa, diğer taraf satım sözleşmesindeki ayıplı mal hükümlerine göre hareket edebilir. Bu durumda, ayıplı malın düzeltilmesi veya tazminat talep edilebilir.
- Temerrüt:
- Trampa sözleşmesinde, taraflardan biri edimini yerine getirmezse, diğer taraf borçlunun temerrüdü hükümlerine göre hareket edebilir. Bu durumda, temerrüde düşen taraf, zararın tazmini ile yükümlü olabilir.
TRAMPA SÖZLEŞMESİ VE YARGI KARARLARI
Trampa sözleşmeleri ile ilgili olarak Türk yargı sisteminde çeşitli emsal kararlar bulunmaktadır. Bu kararlar, trampa sözleşmesinin uygulanması ve tarafların haklarının korunması açısından önemli rehberler sunmaktadır.
Örneğin, Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’nin 2013/13093 E., 2013/15426 K. sayılı kararı, trampa sözleşmeleri ile ilgili önemli bir emsal teşkil etmektedir. Bu karar, trampa sözleşmesinin hukuki geçerliliği ve tarafların sorumluluklarını detaylı bir şekilde ele almıştır.
YARGITAY KARARLARI
14. Hukuk Dairesi 2013/13093 E., 2013/15426 K.
“İçtihat Metni” MAHKEMESİ: Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.11.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, davalı ile haricen yapılan trampa sözleşmesine dayalı olarak davalı … …’ nın 04.04.2005 tarihli meclis kararı ile kendisine ait 9235 parsel sayılı taşınmaz ile davalı belediyenin mülkiyetinde bulunan bir taşınmazın trampasının kararlaştırıldığını, bahsi geçen trampa sözleşmesi gereğince adına tescili kararlaştırılan taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescilini ikinci kademede bedelinin tahsilini olmadığı takdirde ecrimisil ile uğradığı zararın tazminini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Burada öncelikle, trampa aktinin hukuki niteliği üzerinde durulması gerekecektir. Trampa, kelime anlamı olarak bir malın bir başka malla değiştirilmesi demektir. Borçlar Kanununun 232. maddesi hükmüne göre, trampada satım hükümleri uygulanır. Trampa konusu taşınmaz tapuda kayıtlı bir taşınmaz ise Borçlar Kanununun 213. maddesi gereğince trampanın resmi senede bağlanarak yapılması zorunludur. Aksi takdirde, trampaya değer tanıma olanağı yoktur (geçersizdir). Buna göre, davacının dayandığı trampa akti resmi biçim koşuluna uyulmadığından geçersiz olup bu sözleşmeye dayanılarak tapu iptali ve tescil istenemez. Ecrimisil ise haksız işgal nedeniyle uğranılan zararın karşılığıdır. Davacı, davalıyı taşınmazdan men ettiğine ilişkin herhangi bir belge sunamadığından davacının ecrimisil talep etmesi de mümkün değildir. Ne var ki, davacı taşınmazının davalının burada fidan üretmesi nedeniyle bozulduğunu, değerinin düştüğünü ileri sürüp uğradığı zararın tazminini talep ettiğinden bu hususta inceleme ve araştırma yapılarak varsa zararının tespit edilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 10.12.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
SONUÇ
Trampa sözleşmeleri, iki tarafın mal veya hizmet değişimi yaptığı anlaşmalar olarak ticaretin önemli bir parçasıdır. Türk Borçlar Kanunu’nda detaylı olarak düzenlenen bu sözleşmeler, tarafların hak ve yükümlülüklerini belirler. Trampa sözleşmeleri, ticaret, tarım, inşaat ve sanat gibi çeşitli alanlarda uygulanabilir. Tarafların trampa sözleşmesinin hukuki sonuçlarını ve sorumluluklarını bilmesi, bu tür sözleşmelerin sağlıklı bir şekilde uygulanmasını sağlar. Yargıtay kararları, trampa sözleşmelerinin hukuki geçerliliği ve tarafların sorumlulukları konusunda önemli rehberler sunmaktadır.
Hukuk Öğrencisi Stajyeri
Osman Recep Gülşen