TAM YARGI DAVASININ TANIMI VE ÖZELLİKLERİ
1. Tam Yargı Davasının Tanımı
Tam yargı davası, kamu idarelerinin eylem veya işlemlerinin sonuçları nedeniyle bireylerin uğradığı zararın giderilmesi için açılan bir davadır. Bu dava türü, Türk hukukunda kamu idarelerinin zarar verme sorumluluğuna dayanmaktadır. Tam yargı davası, yalnızca idari yargı mahkemelerinde görülebilir ve idarenin haksız eylemlerinin sonuçlarının tazminini amaçlar.
2. Tam Yargı Davasının Özellikleri
Tam yargı davasının bazı belirgin özellikleri şunlardır:
- İdare Sorumluluğu: Tam yargı davasında, idarenin zarardan sorumlu tutulabilmesi için, idarenin hukuka aykırı bir eylem veya işlemde bulunması gerekmektedir.
- Zararın Belirtilmesi: Davacının, uğradığı zararın somut bir şekilde ortaya konulması zorunludur. Maddi zararlar (mal kaybı, gelir kaybı) ile manevi zararlar (ruhsal sıkıntı, üzüntü) bu kapsamda değerlendirilebilir.
- Mahkeme Yetkisi: Tam yargı davaları, idare mahkemelerinde açılır. İlgili mahkeme, davanın niteliğine göre yetkili mahkeme olarak belirlenir.
- Dava Açma Süresi: Tam yargı davası, idarenin eylem veya işleminin öğrenildiği tarihten itibaren belirli bir süre içinde açılmalıdır. Bu süre genellikle 60 gündür.
3. Tam Yargı Davası Neden Açılır?
Tam yargı davası, çeşitli nedenlerle açılabilir:
- Hukuka Aykırılık: İdarenin hukuka aykırı bir işlem yapması sonucunda, bireylerin zarar görmesi durumunda tam yargı davası açılabilir. Örneğin, bir kamulaştırma işleminde hukuka aykırılık bulunması.
- Kamu Görevlilerinin Hatalı Eylemleri: Kamu görevlileri tarafından gerçekleştirilen hatalı eylemler nedeniyle bireylerin uğradığı zararlar için tam yargı davası açılabilir. Örneğin, polis tarafından yapılan haksız bir gözaltı sonucu maddi veya manevi zarar gören birey.
- İdarenin Yetersiz Hizmeti: İdarenin sunduğu hizmetlerin yetersiz olması veya eksikliği nedeniyle bireylerin zarar görmesi durumunda tam yargı davası açılabilir. Örneğin, bir altyapı eksikliği sonucu meydana gelen zararlarda.
4. Dava Süreci
Tam yargı davası açmak için izlenmesi gereken süreç şu şekildedir:
- Dava Dilekçesi Hazırlama: Davacı, dava dilekçesinde; davalı idarenin kimliği, olayın detayları, uğranılan zararın miktarı ve taleplerini açık bir şekilde belirtmelidir.
- Belgelerin Sunulması: Dava dilekçesi ile birlikte, zararın kanıtlarını destekleyen belgelerin (fatura, rapor, tanık beyanları gibi) sunulması gerekmektedir.
- Mahkemeye Başvuru: Dava dilekçesi ve ek belgeler, yetkili idare mahkemesine teslim edilerek başvuru yapılır.
- Dava Harcı: Dava açarken, mahkemeye belirli bir harç ödenmesi gerekecektir. Harç miktarı, davanın niteliğine ve değerine göre değişiklik gösterir.
- Dava Sürecinin Takibi: Mahkeme, davayı kabul ederse duruşma tarihi belirler. Davacı, duruşmada kendini savunma ve delil sunma hakkına sahiptir.
5. Mahkeme Kararı
Mahkeme, delilleri değerlendirerek bir karar verir. Karar, davanın kabulü veya reddi şeklinde olabilir. Davanın kabul edilmesi durumunda, idare zararın tazminine hükmedilir.
- Karara İtiraz: Mahkeme kararına itiraz hakkı bulunmaktadır. İtiraz, üst mahkemeye yapılabilir.
6. Sonuç
Tam yargı davası, kamu idarelerinin eylem veya işlemlerinden doğan zararın tazmini için önemli bir hukuki yoldur. İdarelerin hukuka aykırı eylemleri sonucu bireylerin uğradığı zararlar, bu davalar aracılığıyla giderilebilir. Tam yargı davasının başarılı bir şekilde yürütülmesi için dava sürecinin doğru bir şekilde takip edilmesi, gerekli belgelerin sunulması ve hukuki bilgiye sahip olunması büyük önem taşır.
Bu bağlamda, tam yargı davalarının, kamu hizmetlerinin etkinliği ve bireylerin haklarının korunması açısından kritik bir rol oynadığını söylemek mümkündür. Bu nedenle, tam yargı davası açmayı düşünen bireylerin, bir avukattan yardım alması önerilmektedir.
Stajyer Hukuk Fakültesi Öğrencisi
Mert mir Balcı