Tahkim Kararlarının İptali: Hangi Hallerde Mümkündür?
1. Giriş
Tahkim, klasik yargı sistemlerinin yavaşlığı, uzmanlık eksikliği ve kamuya açıklık gibi dezavantajlarına alternatif olarak geliştirilmiş, özellikle uluslararası ticari uyuşmazlıklarda tercih edilen bir özel yargı yoludur. Taraflar, sözleşmelerine koydukları tahkim şartlarıyla uyuşmazlık halinde devlet mahkemeleri yerine hakemler vasıtasıyla çözüm arayacaklarını önceden kararlaştırırlar. Bu bağlamda verilen tahkim kararları nihai ve bağlayıcıdır; ancak bu kararların mutlak surette dokunulmaz olduğu anlamına gelmez.
Tahkim kararları, yalnızca belirli ve sınırlı hukuki sebeplerle, yetkili devlet mahkemeleri nezdinde açılacak bir iptal davası yoluyla ortadan kaldırılabilir. Bu yazıda, Türk tahkim mevzuatına göre tahkim kararlarının hangi hallerde iptal edilebileceği ayrıntılı olarak ele alınacak; Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi kararları ışığında uygulamadaki yansımaları incelenecektir.
2. Tahkim Kararlarının Hukuki Niteliği
Tahkim kararı, mahkeme kararı gibi hüküm doğuran, taraflar arasında bağlayıcılığı olan ve icra edilebilir nitelikte bir karardır. Bu karar, hakem veya hakem kurulu tarafından verilir ve çoğu durumda taraflar için son karardır. Ancak bu kararlar da kamu düzenine aykırılık veya usul haklarının ihlali gibi gerekçelerle sınırlı bir denetime tabidir.
4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 407–444. maddeleri, tahkim kararlarının iptali için başvurulabilecek yolları düzenlemiştir. Her iki düzenlemede de iptal sebepleri numerus clausus olup, taraflar bu nedenler dışında bir sebeple tahkim kararına karşı iptal davası açamaz.
3. Milletlerarası Tahkimde İptal Sebepleri (4686 Sayılı Kanun)
4686 sayılı Kanun madde 15’e göre iptal sebepleri şunlardır:
-
Tahkim anlaşmasının geçersizliği veya tarafların ehliyetsizliği,
-
Hakemlerin usulüne uygun olarak atanmamış olması,
-
Kararın yetkisiz bir konuda verilmiş olması,
-
Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmaksızın yargılamaya devam edilmesi,
-
Hakem kararının kamu düzenine aykırı olması,
-
Tahkim süresinin aşılmış olması.
Bu nedenlerin varlığı halinde taraflar, kararın kendilerine tebliğinden itibaren 30 gün içinde iptal davası açabilir. Bu dava, İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi‘nde görülmektedir.
4. İç Tahkimde İptal Sebepleri (HMK m.439)
6100 sayılı HMK’ya göre iç tahkimde iptal sebepleri ise şunlardır:
-
Tahkim sözleşmesinin geçersizliği,
-
Hakemlerin usule uygun seçilmemesi,
-
Kararın tahkim yetkisini aşacak şekilde verilmiş olması,
-
Taraflardan birine usulüne uygun tebligat yapılmaksızın karar verilmiş olması,
-
Hakem kararının kamu düzenine aykırılığı,
-
Hakem kararının gerekçesiz olması,
-
Tahkim süresinin aşılması.
Bu hallerde, kararın taraflara tebliğinden itibaren 1 ay içinde görevli asliye hukuk mahkemesinde iptal davası açılabilir.
5. Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar ve Örnekler
-
Tebligat Eksikliği: Tahkime davet yazısının veya duruşma çağrılarının usule uygun yapılmaması.
-
Hakemlerin Tarafsızlığı: Hakemin taraflardan biriyle geçmişte iş ilişkisi olması.
-
Kamu Düzenine Aykırılık: Faiz yasağının ihlal edilmesi veya vergi düzenlemelerine aykırılık.
-
Yetki Aşımı: Tahkime elverişli olmayan bir uyuşmazlığa ilişkin karar verilmesi.
6. Tahkim Kararının İptali ile Tenfiz Reddi Arasındaki Fark
İptal davası kararın geçerliliğine ilişkin bir denetim iken, tenfiz davası yalnızca kararın Türkiye’de icra edilebilir olup olmadığını değerlendirir. Bir karar iptal edilirse, artık uluslararası düzeyde geçersiz sayılır. Ancak tenfiz reddi yalnızca yerel etki doğurur.
7. Yargıtay ve AYM Uygulamaları
Yargıtay, tahkim kararlarının esası yerine yalnızca şekli yönden denetimini kabul eder. 15. HD 2017/3152 E., 2018/2105 K. sayılı kararında açıkça “hakem kararlarının esasına girilemeyeceği” belirtilmiştir.
Anayasa Mahkemesi ise bireysel başvurular çerçevesinde adil yargılanma hakkının ihlal edilip edilmediğini değerlendirir. Tebligat eksikliği, taraf dinlenilmeden karar verilmesi gibi durumlarda ihlal kararı verilebilir.
8. Uluslararası Hukukta Yaklaşım
New York Sözleşmesi (1958), iptal edilmiş bir tahkim kararının başka bir ülkede tanınmasını da engeller. Bu nedenle iptal davasının etkisi yalnızca ulusal değil, uluslararası boyutta da sonuç doğurur. İptal edilen kararın başka bir ülkede icrası mümkün değildir.
9. Sonuç
Tahkim kararlarının iptali, tahkim yargılamasının hukuki güvenlik içerisinde yürütülmesini sağlamak için önemli bir kontrol mekanizmasıdır. Ancak bu denetimin sınırlı olması, tahkim kararlarının bağlayıcılığını korumaya yöneliktir. Bu nedenle taraf vekillerinin tahkim sürecinde usul kurallarına tam uyum göstermesi, tebligat, hakem seçimi ve yargılamaya katılım gibi konularda yüksek dikkat göstermesi gerekir.
Aksi takdirde taraflar hem kararın iptali riskine maruz kalır, hem de büyük bir zaman ve maliyet kaybı yaşarlar. Tahkim kararlarının korunması için yalnızca hakemlerin değil, taraf vekillerinin de ciddi sorumluluğu vardır. Bu sebeple de tahkim konusunda uzman bir avukata danışmak büyük önem arz etmektedir.
Stj.Öğr.Esmanur AKTAŞ