Single Blog Title

This is a single blog caption

Rekabet Hukuku’nda Uzun Süreli Kiralama Sözleşmelerinde Kontrol Değişikliği

Giriş

Rekabet hukuku, piyasalarda etkin rekabetin korunması ve tüketici refahının sağlanması amacıyla düzenlenmiş en önemli hukuk dallarından biridir. Özellikle uzun süreli kiralama sözleşmeleri, hem ticari hayatta yaygın olarak kullanılan hem de rekabet hukuku bakımından kritik etkiler doğurabilen sözleşmelerdir. Bu sözleşmeler, tarafların belirli bir ekonomik varlık üzerinde uzun vadeli haklar elde etmesini sağlamakta, kimi zaman da fiilen bir “devralma” veya “kontrol değişikliği” etkisi yaratabilmektedir.

Türk rekabet hukukunda kontrol değişikliği, esasen 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 7. maddesi ile birleşme ve devralmalar tebliğlerinde düzenlenmiştir. Ancak uygulamada uzun süreli kira sözleşmeleri, her ne kadar klasik anlamda bir “devralma” olmasa da, ilgili varlık veya teşebbüs üzerinde kontrolün el değiştirmesine yol açtığında birleşme ve devralma bildirimine tabi hale gelebilir.

Bu makalede, uzun süreli kiralama sözleşmelerinin rekabet hukuku bakımından değerlendirilmesi, kontrol değişikliğinin hangi hallerde gerçekleştiği, Rekabet Kurulu’nun ve Avrupa Komisyonu’nun uygulamaları, ilgili hukuki çerçeve ve sözleşme tipleri ayrıntılı şekilde ele alınacaktır.


I. Rekabet Hukukunda Kontrol Kavramı

1. Kontrolün Tanımı

Kontrol, bir teşebbüs üzerinde karar alma gücünün tek başına veya ortaklaşa kullanılabilmesidir. Rekabet hukuku bakımından kontrol, yalnızca mülkiyet hakkı devriyle değil, aynı zamanda sözleşmesel haklar aracılığıyla da elde edilebilir.

4054 sayılı Kanun m.7’de öngörülen düzenlemeye göre;

  • Bir teşebbüsün tümünün veya bir kısmının devralınması,

  • Hakim durum yaratılması veya mevcut hakim durumun güçlendirilmesi sonucunu doğuruyorsa, kontrol değişikliği söz konusu olur.

2. Sözleşmesel Kontrol

Kontrol, kira, lisans, işletme hakkı devri gibi uzun vadeli sözleşmeler yoluyla da gerçekleşebilir. Burada önemli olan husus, sözleşmenin tarafına tanınan hakların ekonomik varlığın yönetimini fiilen belirlemesine imkan verip vermediğidir.

Örneğin;

  • 15-20 yıllık bir havalimanı işletme hakkı kiralaması,

  • Bir akaryakıt istasyonunun tüm operasyonlarının uzun süreli kiralama yoluyla devredilmesi,

  • Altyapı tesislerinin 20-30 yıl süreyle özel sektöre kiralanması,

rekabet hukuku bakımından devralma olarak nitelendirilebilir.


II. Uzun Süreli Kiralama Sözleşmeleri

1. Genel Özellikler

Uzun süreli kiralama sözleşmeleri, genellikle 10 yıldan uzun süreler için akdedilen, kiracıya geniş yetkiler tanıyan ve mülkiyet hakkına yakın düzeyde kullanım hakkı sağlayan sözleşmelerdir.

Bu sözleşmelerin tipik özellikleri:

  • Kiracının kullanım hakkının mülkiyet benzeri genişlikte olması,

  • Sözleşmenin uzun süreli olması nedeniyle ekonomik varlık üzerindeki tasarrufun devredilmesi,

  • Çoğu zaman bakım, onarım, işletme gibi asli sorumlulukların kiracıya geçmesi,

  • Yenileme hakkı ve sözleşme sonrası mülkiyet devri ihtimalinin bulunmasıdır.

2. Sektörel Görünümler

Uzun süreli kiralama sözleşmeleri özellikle şu sektörlerde karşımıza çıkar:

  • Enerji sektöründe (elektrik üretim tesisleri işletme hakkı devri),

  • Ulaştırma sektöründe (liman işletmeleri, havalimanları, metro sistemleri),

  • Perakende ve dağıtım (akaryakıt istasyonları, market zincirleri),

  • Gayrimenkul ve turizm sektörü (otel, AVM işletmeleri).


III. Kontrol Değişikliğinin Kiralama Yoluyla Ortaya Çıkması

1. Hukuki Çerçeve

Bir uzun süreli kiralama sözleşmesinin kontrol değişikliği doğurup doğurmadığı üç kritere göre incelenir:

  • Süre: Ne kadar uzun? Rekabet hukuku bakımından 10 yıl ve üzeri sözleşmeler genellikle kontrol devri niteliğinde kabul edilir.

  • Yetki ve Haklar: Kiracıya işletme stratejilerini belirleme, personeli yönetme, yatırım kararları alma gibi haklar tanınıyor mu?

  • Ekonomik Varlığın Kimliği: Kiralama konusu mal veya tesis, ilgili pazarda bağımsız bir teşebbüs olarak faaliyet gösterebilecek mi?

2. Rekabet Kurulu Kararları

Rekabet Kurulu, birçok kararında uzun süreli kiralamaları devralma kapsamında değerlendirmiştir. Örneğin:

  • Liman işletmelerinin 30 yıl süreyle kiralanması,

  • Akaryakıt istasyonlarının bayilik/kiralama modeliyle devri,

  • Altyapı işletmelerinin kamu-özel işbirliği ile kiralanması

rekabet hukuku anlamında kontrol değişikliği olarak kabul edilmiştir.


IV. Avrupa Birliği Hukuku ile Karşılaştırma

Avrupa Komisyonu, Birleşme Tüzüğü (EC Merger Regulation) çerçevesinde uzun süreli kira sözleşmelerini incelemiştir. Komisyon uygulamasına göre:

  • 15 yıl ve üzeri süreli kiralamalar, ekonomik mülkiyet devri olarak kabul edilmektedir.

  • Kiracıya işletme hakkının yanında yatırım ve stratejik karar alma yetkisi verilmişse, bu durum birleşme bildirimi gerektirir.

  • Kısa süreli kiralamalar ise, genellikle devralma olarak değerlendirilmez.

Bu yaklaşım Türk rekabet hukuku bakımından da yol göstericidir.


V. Rekabet Hukuku Açısından Doğabilecek Sorunlar

1. Hakim Durumun Güçlenmesi

Uzun süreli kiralama yoluyla pazarda güçlü bir teşebbüsün daha da güçlenmesi, hakim durumun kötüye kullanılması riskini doğurabilir.

2. Pazar Giriş Engelleri

Rakiplerin pazara girişi engellenebilir. Örneğin, akaryakıt dağıtımında tüm istasyonların uzun süreli kiralanması, rakiplerin yer bulamamasına yol açabilir.

3. Tüketici Refahı

Kiralama yoluyla tekelleşme eğilimi, fiyat artışı ve kalite düşüşü gibi tüketici aleyhine sonuçlar doğurabilir.


VI. Sözleşme Hazırlarken Dikkat Edilecek Hususlar

  • Sözleşme süresi, kontrol değişikliği yaratmayacak şekilde makul tutulmalıdır.

  • Kiracıya verilen yetkiler, işletmenin stratejik kararlarını belirleme gücüne dönüşmemelidir.

  • Rekabet Kurulu’na bildirim yükümlülüğü doğup doğmadığı mutlaka değerlendirilmelidir.

  • AB ve Türk rekabet hukuku uygulamaları dikkate alınarak “ön izin” süreçleri planlanmalıdır.


VII. Uygulama Örnekleri

  1. Liman İşletmeleri: TCDD limanlarının özel sektöre 30 yıl süreyle kiralanması.

  2. Akaryakıt İstasyonları: Dağıtıcı şirketlerin bayileri uzun süreli kiralamalar yoluyla kontrol etmesi.

  3. Enerji Santralleri: Hidroelektrik santrallerin 49 yıllığına işletme hakkı devri.

Bu örneklerde kontrol değişikliği tartışması yoğun şekilde gündeme gelmiştir.


Sonuç

Uzun süreli kiralama sözleşmeleri, Türk rekabet hukuku bakımından sadece kira ilişkisi değil, çoğu zaman kontrol değişikliği niteliğinde bir birleşme/devralma işlemidir. Bu nedenle, sözleşmenin süresi, kapsamı ve taraflara tanınan yetkiler titizlikle incelenmeli; Rekabet Kurulu’na bildirim yükümlülüğü göz ardı edilmemelidir.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button