PATENT DAVALARI : ARBİTRAJ VE MEDİASYON
Patent Davalarının Çözümünde Alternatif Uyuşmazlık Çözüm Yöntemleri: Arbitraj ve Mediasyon
Giriş
Patent davaları, özellikle teknoloji ve inovasyon sektörlerinde sıkça karşılaşılan hukuki uyuşmazlıklar arasında yer almaktadır. Bu uyuşmazlıkların çözümü genellikle uzun ve maliyetli süreçleri içermektedir. Bu bağlamda, alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemleri, yani arbitraj ve mediasyon, patent davalarının daha hızlı ve etkili bir şekilde çözülmesine olanak sağlamaktadır.
Arbitraj ve Mediasyon: Genel Kavramsal Çerçeve
Arbitraj ve mediasyon, uyuşmazlıkların çözümünde kullanılan iki temel alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemidir.
Arbitraj: Tarafların, uyuşmazlığın bir veya daha fazla hakem tarafından çözüme kavuşturulmasını kabul ettikleri bir süreçtir. Hakemler, tarafların önceden belirlediği veya seçtiği uzman kişiler olabilir. Arbitraj süreci genellikle resmi bir yargı sürecine göre daha hızlıdır ve tarafların özel ihtiyaçlarına göre uyarlanabilir.
Mediasyon: Tarafların, bir üçüncü kişinin (medyatör) yardımıyla uyuşmazlıklarını çözmeye çalıştıkları bir yöntemdir. Medyatör, taraflar arasında iletişimi kolaylaştırır ve bir çözüm bulmalarına yardımcı olur, ancak karar verici bir yetkiye sahip değildir.
Türkiye’de Arbitraj ve Mediasyonun Hukuki Çerçevesi
Türkiye’de alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin hukuki çerçevesi, hem ulusal mevzuat hem de uluslararası sözleşmelerle belirlenmiştir.
1. Arbitraj
Türkiye’de arbitraj, 4686 sayılı Uluslararası Tahkim Kanunu (UTK) ile düzenlenmektedir. UTK, Türkiye’nin uluslararası arbitraj uygulamalarıyla uyumlu olmasını sağlamak amacıyla kabul edilmiştir. Kanun, UNCITRAL Model Kanunu’na dayanmaktadır ve tarafların serbestçe karar verebileceği bir tahkim süreci öngörmektedir.
Arbitraj, taraflar arasındaki uyuşmazlıkların mahkeme yerine bağımsız bir hakem veya hakemler kurulunun kararına dayalı olarak çözülmesi sürecidir. Arbitraj, tarafların mahkemeye gitmeden, daha hızlı ve özel bir çözüm arayışında oldukları durumlarda tercih edilir.
Tarafların Anlaşması: Arbitraj süreci, tarafların aralarındaki uyuşmazlıkları çözüme kavuşturmak için bir tahkim anlaşması yapmaları ile başlar. Bu anlaşma, tarafların uyuşmazlıklarını tahkim yoluyla çözmeyi kabul ettiklerini belirtir.
Bağımsız Hakemler: Uyuşmazlıkları çözmek için seçilen hakemler, genellikle konu hakkında uzman kişilerden oluşur ve tarafsızdırlar. Hakemler, uyuşmazlıkları tarafların belirlediği kurallar ve standartlar çerçevesinde değerlendirirler.
Gizlilik: Arbitraj süreci genellikle mahkeme süreçlerinden daha gizlidir. Taraflar, uyuşmazlıkların ve tahkim sürecinin detaylarını kamuoyundan saklayabilirler.
Hız ve Esneklik: Arbitraj, genellikle daha hızlı ve esnek bir süreç sunar. Taraflar, tahkim sürecinin kurallarını ve detaylarını belirleyebilirler.
2. Mediasyon
Mediasyon, Türkiye’de 6325 sayılı Mediasyon Kanunu ile düzenlenmiştir. Bu Kanun, 2012 yılında yürürlüğe girmiştir ve uyuşmazlıkların dostane bir şekilde çözülmesini teşvik eder.
Hukuki anlamda mediasyon, taraflar arasındaki uyuşmazlıkların çözümünde kullanılan bir alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Mediasyon, tarafların bir anlaşmazlığı mahkeme yerine bir medyatör aracılığıyla çözmeye çalıştıkları bir süreçtir. Medyatör, tarafsız bir üçüncü kişi olarak, uyuşmazlık taraflarının kendi aralarında anlaşmaya varmalarına yardımcı olur.
Yargıtay İçtihatları Üzerinden Arbitraj ve Mediasyon
Arbitraj ve Yargıtay İçtihatları
1. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2020/2155 E. ve 2021/453 K. Sayılı Kararı:
Bu karar, tahkim anlaşmasının geçerliliği ve tahkim sürecinin denetimi konularında önemli bir örnek teşkil etmektedir. Davada, taraflar arasındaki tahkim anlaşmasının geçerli olup olmadığı ve tahkim kararının icra edilebilirliği üzerine yapılan tartışmalar ele alınmıştır.
- Geçerlilik: Yargıtay, tahkim anlaşmasının geçerliliği konusunda, tarafların tahkim şartlarını açıkça belirlemiş olmaları gerektiğini vurgulamıştır. Anlaşmanın geçerli olması için tarafların tahkim yoluna gitmeyi kabul etmeleri ve tahkim kurallarını net bir şekilde belirlemeleri gerekmektedir. Yargıtay, bu bağlamda, tahkim anlaşmasının açık ve kesin bir biçimde ifade edilmesinin önemini belirtmiştir.
- Tahkim Kararının İcrası: Yargıtay, tahkim kararlarının icra edilebilirliği konusunda, uluslararası tahkim anlaşmaları çerçevesinde hareket edilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Tahkim kararının uluslararası standartlara uygun olması durumunda, kararın icra edilmesinin önündeki engellerin kaldırılması gerektiğine dikkat çekmiştir.
Bu karar, tahkim sürecinin denetimi ve tahkim anlaşmalarının geçerliliği konularında önemli bir yol gösterici olarak kabul edilmektedir.
2. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2022/1689 E. ve 2022/1095 K. Sayılı Kararı:
Bu karar, tahkim sürecinde hakemlerin tarafsızlığı ve bağımsızlığı konularına odaklanmıştır. Davada, tahkim hakemlerinin tarafsızlığı ve bağımsızlığına ilişkin yapılan itirazlar incelenmiştir.
- Hakemlerin Tarafsızlığı: Yargıtay, tahkim hakemlerinin tarafsız ve bağımsız olmaları gerektiğini, aksi takdirde tahkim sürecinin adil bir şekilde yürütülemeyeceğini belirtmiştir. Hakemlerin tarafsızlığına dair itirazlar, tahkim kararlarının geçerliliğini etkileyebilir. Yargıtay, bu tür itirazların ciddi şekilde değerlendirilmesi gerektiğini vurgulamıştır.
- Bağımsızlık: Kararda, tahkim hakemlerinin bağımsızlığının sağlanması gerektiği ve bu bağlamda yapılan itirazların titizlikle incelenmesi gerektiği ifade edilmiştir. Hakemlerin bağımsızlığı, tahkim sürecinin güvenilirliğini artırır ve tarafların adil bir şekilde temsil edilmesini sağlar.
Mediasyonun Zorunluluk Halleri: Yargıtay, belirli uyuşmazlık türlerinde mediasyonun zorunlu hale gelebileceğini belirtmiştir. Bu bağlamda, bazı davalarda mediasyon sürecine katılımın zorunlu olduğunu, tarafların bu sürece uymalarının önemini vurgulamıştır.
Tarafların Yükümlülükleri: Yargıtay, mediasyon sürecinde tarafların aktif bir şekilde katılım göstermeleri gerektiğini ve mediasyon sürecinin etkinliğinin, tarafların bu yükümlülüklere uymasıyla sağlanacağını ifade etmiştir. Taraflar, mediasyon sürecinde işbirliği yapmalı ve çözüm arayışına katkıda bulunmalıdır.
2. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 2019/14425 E. ve 2020/254 K. Sayılı Kararı:
Bu karar, mediasyon sürecinin başarıyla tamamlanıp tamamlanmadığı ve medyatörün rolü üzerine odaklanmıştır. Davada, medyatörün taraflar arasındaki iletişimi nasıl yönettiği ve mediasyon sürecinin sonuçları değerlendirilmiştir.
- Mediyatörün Rolü: Yargıtay, medyatörün taraflar arasındaki iletişimi kolaylaştırma görevini üstlendiğini ve bu rolün etkili bir şekilde yerine getirilmesinin önemini vurgulamıştır. Medyatör, tarafların anlaşmazlıklarını anlamalı ve çözüm arayışlarına destek olmalıdır.
- Mediasyonun Sonuçları: Kararda, mediasyon sürecinin sonucunda tarafların anlaşmaya varıp varmadığına dair değerlendirmeler yapılmıştır. Mediasyon sürecinin etkinliği, tarafların anlaşma sağlama kapasitesine bağlıdır ve medyatörün rolü bu sürecin başarısında kritik bir faktördür.
Patent Davalarında Arbitraj ve Mediasyonun Uygulama Alanları
Patent davalarında, özellikle karmaşık teknik detaylar ve yüksek maliyetler nedeniyle, arbitraj ve mediasyon tercih edilmektedir. Her iki yöntem de patent uyuşmazlıklarının çözümünde çeşitli avantajlar sunar.
Arbitrajın Avantajları:
- Uzmanlık: Arbitrajda hakemler genellikle teknik konularda uzman kişilerdir. Bu, patent uyuşmazlıklarının teknik detaylarının daha iyi anlaşılmasını sağlar.
- Gizlilik: Arbitraj süreçleri genellikle daha gizli yürütülür, bu da ticari sırların korunmasını sağlar.
- Hız: Arbitraj süreci, mahkeme süreçlerine göre genellikle daha hızlı tamamlanır.
Mediasyonun Avantajları:
- Maliyet: Mediasyon süreçleri genellikle daha düşük maliyetli olabilir.
- İşbirliği: Mediasyon, taraflar arasında işbirliği ve daha iyi ilişkiler geliştirmeye olanak sağlar.
- Esneklik: Mediasyon süreci, tarafların daha esnek ve yaratıcı çözümler bulmalarına imkan tanır.
Sonuç
Patent davalarının çözümünde alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemleri olan arbitraj ve mediasyon, taraflara çeşitli avantajlar sunmaktadır. Türkiye’deki hukuki çerçeve, bu yöntemlerin etkin bir şekilde uygulanmasını destekleyecek şekilde düzenlenmiştir. Arbitraj, teknik uzmanlık ve hız açısından önemli avantajlar sağlarken, mediasyon ise işbirliği ve maliyet açısından öne çıkmaktadır. Her iki yöntem de, patent uyuşmazlıklarının çözümünde önemli bir rol oynamaktadır ve tarafların ihtiyaçlarına göre uygun yöntemlerin seçilmesi önemlidir.
Öğrenci Stajyer
Behiye Zeynep Öztürk