Kurucu Ortaklar Arasında Anlaşmazlıkların Hukuki Çözümü
Kurucu Ortaklar Arasında Anlaşmazlıkların Hukuki Çözümü
Startup’lar, genel olarak birkaç kurucu kişinin bir araya gelip kurduğu yeniliğe açık teknoloji şirketleridir.Ancak,bünyesinde büyümeye açık hızlı bir çalışma temposuna sahip bir şirkette sürekli karar almanın kaçınılmazlığı ile beraber zaman içerisinde birtakım anlaşmazlıklar var olabilir. Böylesi anlaşmazlıklar tabiki de şirketin büyümesine engel olacaktır.Kurucuların arasında böylesi anlaşmazlıklar çıkabileceğinden hareketle bu anlaşmazlıkların öngörülerek hukuki çözümlerin üretilmesi önem taşır.
1. Kurucu Ortak Anlaşmazlıklarının Nedenleri
Kurucu ortaklar arasındaki anlaşmazlıklar, genel olarak birkaç nedenden kaynaklanır. Bu nedenler, şirketin stratejik yönü, finansal kararlar, hisselerin dağılımı, yönetim yetkileri ve kişisel anlaşmazlıklar gibi nedenler olabilir.
Stratejik Vizyon Farklılıkları: Ortaklar, şirketin gelecek zaman dilimi içerisinde nasıl bir yönde gelişeceğini ortaya koyabilir ve ortaklar arasında bu hususta bir farklılık gündeme gelebilir.Örneğin şirketin hedeflediği büyüme stratejileri, sahip olduğu ürünlerin geliştirtirilmesi için benimsenmek istenen planlar veya pazar hedefleri gibi konular uyuşmazlık konuları olabilir.
Finansal Kararlar ve Hisselerin Dağılımı: Şirketin kâr düzeyi, yatırımlar hakkında verdikleri kararlar, hisselerin dağılımı gibi mali konular, ortakların arasındaki anlaşmazlıkların kaynağı olabilir.Özellikle yeni bir yatırım alınacağı zaman,hisselerin yeniden dağılması gibi duurmlarda da ortaklar arasındaki denge önemli olucaktır.
Yönetim Yetkileri ve Roller: Ortakların şirket içindeki rolleri,yetkileri zaman içerisinde
değişebilir.Böylesi değişiklikler şirket ortakları arasındaki anlaşmazlıkları ortaya çıkabilir.
Kişisel Anlaşmazlıklar: İş dışında kurulan kişisel ilişkilerde yaşanan sorunların iş ortamına yansıması da mümkün.Böylesi anlaşmazlıklar da iş ilişkilerini etkileyebilir anlaşmazlıklara yol açabilir.
2. Anlaşmazlıkların Önlenmesi İçin Hukuki Önlemler
Kurucu ortaklar arasındaki anlaşmazlıkların önlenmesi için, şirket kurulurken belirli hukuki düzenlemelerin yapılması önemlidir. Bu düzenlemeler, taraflar arasında şeffaflık ve güven oluşturulmasına yardımcı olur.
Ortaklık Sözleşmesi: Ortaklık sözleşmesi, kurucu ortaklar arasında yapılan ve ortakların hak ve yükümlülüklerinin düzenlendiği bir hukuki belgedir.
Bu sözleşme ile şirketin yönetim yapısını,ortakların oy haklarını,kar konusundaki paylaşım haklarını ortakların şirketten ayrılma süreçlerini düzenleyen bir belgedir. Ortaklık sözleşmesinin detaylı ve tarafların ihtiyaçlarına uygun olarak hazırlanması, ileride doğabilecek anlaşmazlıkların önlenmesine yardımcı olur.
Hissedarlar Sözleşmesi: Hissedarlar sözleşmesi, hissedarların hakları ile ilgili sorumlulukları ile ilgili düzenlemelerin yer aldığı bir hukuki sözleşmedir.Bu sözleşme, hisse devri, ön alım hakkı, likidite önceliği gibi konuları kapsar. Hissedarlar sözleşmesi, şirketin yapısal bütünlüğünü korurken, hissedarlar arasında denge sağlar.
Gizlilik ve Rekabet Yasağı Sözleşmeleri: Ortakların,şirketin ticari sırlarını koruma ve rekabet yasağına uyma yükümlülükleri, gizlilik ve rekabet yasağı sözleşmeleri ile güvence altına alınabilir. Bu tür sözleşmeler, ortaklar arasında güvenin tesis edilmesine katkıda bulunur.
3. Anlaşmazlıkların Hukuki Çözüm Yolları
Kurucu ortaklar arasında bir uyuşmazlığın varlığı hukuki olarak çözüm yollarına başvurulmasını gerektirebilir.Bu süreç tarafların haklarını korumayı ve şirketin zarar görmesini engelleyecek nitelikte olmalıdır.
Arabuluculuk ve Müzakere: Taraflar her zaman hukuki çözüm yolu olarak davalar ile uyuşmazlıkların çözümü istemez.Bazan da ilk adım olarak müzakere yahut arabuluculuk yöntemleri de denenebilir.Arabuluculuk, tarafların arasındaki uyuşmazlığın bağımsız bir üçüncü kişi tarafından dostanne bir çözüm yöntemi üretilerek giderilmesidir. Arabuluculuk süreci, mahkeme sürecine göre daha hızlı ve maliyet etkin bir çözüm sunar.”Zira sulh bütün hükümlerin efendisidir.”
Tahkim: Taraflar arasında yapılmış olan sözleşmede tahkim şartı söz konusu ise artık o uyuşmazlığın tahkim ile çözüme kavuşturulacağından bahsedilir.Tahkim bağısmız ve tarafsız hakem heyeti aracılığıyla bağlayıcı nitelikte kararlar veren bir kurumdur.
Mahkeme Süreci: Taraflar arasında müzakere veya arabuluculukla çözüm sağlanamadığı durumlarda, anlaşmazlıklar yargı yoluna taşınabilir. Mahkeme süreci, tarafların haklarının yasal zeminde korunmasını sağlar ancak uzun sürebilir ve maliyetli olabilir. Mahkeme kararları, taraflar için bağlayıcı niteliktedir ve bu nedenle hukuki güvence sunar.
4.Hisse Satışı veya Çıkış Stratejileri: Anlaşmazlıklar çözülmediği hallerde taraflar hisselerini satması ve çıkış stratejisi geliştirmesi mümkündür.Bu tür durumlar, şirketin operasyonel devamlılığını sağlamak için önemlidir. Hisse devir süreçleri, hisse devir sözleşmesi ve ilgili hukuki prosedürler çerçevesinde gerçekleştirilir.
Sözün Özü
Kurucu ortaklar arasında yaşanan anlaşmazlıklar, startup’ların büyüme ve başarı potansiyelini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, anlaşmazlıkların önlenmesi ve ortaya çıkan sorunların çözümü için hukuki önlemlerin alınması gereklidir. Ortaklık ve hissedarlar sözleşmeleri, taraflar arasında şeffaflığı ve güveni tesis ederken, arabuluculuk, tahkim ve mahkeme süreçleri gibi hukuki yollar, anlaşmazlıkların çözümünde etkili araçlar sunar. Kurucu ortaklar, startup’ın sürdürülebilirliği ve başarısı için hukuki süreçlerin doğru bir şekilde yönetilmesine özen göstermeli ve gerektiğinde profesyonel hukuki danışmanlık almalıdır.