Single Blog Title

This is a single blog caption

ESTETİK DOKTORLARININ HUKUKİ SORUMLULUKLARI: MALPRAKTİS VE TAZMİNAT DAVALARI

Estetik Doktorlarının Yaptıkları İşlemlerden Doğan Hukuki Sorumlulukları:

Estetik, insanların güzellik algısına hitap eden her şeydir. Ancak güzellik göreceli bir kavramdır. Bu da insanların, çoğunluğun güzellik algısına hitap edebilmek için estetik doktorlarının kapısını aşındırmasına neden olmaktadır. Günümüz teknolojisi sayesinde estetik operasyonlarla insanların hayal ettikleri yüze veya vücuda ulaşabilme imkanları çok daha fazla olmakla beraber bu estetik operasyonların göz ardı edilen yanları da vardır. Örneğin gerçekleştirilen estetik operasyon sonucunda istenilen görünüşün elde edilememesi veya operasyon sırasında hastada komplikasyonlar meydana gelmesi gibi.

Doktorlar, estetik işlemler öncesinde hastalarını; yapılacak işlemler, işlemin sonuçları ve işlem sırasında gelişebilecek komplikasyonlar hakkında detaylı bir şekilde bilgilendirmek zorundadır. Hasta bu bilgilendirme işlemi sonrasında işlemi kabul ederse yazılı bir rıza formu vermesi gerekir. Çünkü hastanın rızası olmadan yapılan işlemler hukuki sorunlara ve tazminat taleplerine sebep olabilir. Estetik doktorları, mesleklerini icra ederken mesleğin gerektirdiği dikkat ve özeni göstermek zorundadır. Eğer doktorlar mesleğin gerektirdiği dikkat ve özeni göstermezlerse ve bu hastada bir zarara sebebiyet verirse Malpraktis yani hatalı uygulama söz konusu olur. Böyle bir durumda doktorun hukuki ve mali sorumluluğu doğabilir.

Estetik doktorların yaptıkları işlemlerden doğan hukuki sorumluluk, hastaların haklarını koruma amacı güder ve sağlık hizmetinin standartlara uygun bir şekilde sunulmasını sağlar.

Hukuki Sorumluluğun Temel Unsurları:

  1. Sözleşmesel Sorumluluk:
    • Hasta-Doktor Sözleşmesi: Estetik işlemler genellikle hasta ile doktor arasında yapılan bir hizmet sözleşmesi kapsamında gerçekleştirilir. Bu sözleşme, doktorun hastaya belirli bir estetik sonuç sağlama taahhüdünü içerir. Sözleşme şartlarının ihlal edilmesi, doktorun sözleşmesel sorumluluğunu doğurur.
    • Bilgilendirme Yükümlülüğü: Doktor, yapılacak işlem, olası riskler, yan etkiler ve beklenen sonuçlar hakkında hastayı tam ve doğru bir şekilde bilgilendirmekle yükümlüdür. Bilgilendirme eksikliği veya hatalı bilgilendirme, sözleşmesel sorumluluk kapsamında değerlendirilebilir.
  2. Haksız Fiil Sorumluluğu:
    • Malpraktis (Tıbbi Hata): Doktorun tıbbi standartlara uymaması, gerekli özeni göstermemesi veya hatalı bir müdahalede bulunması, malpraktis olarak nitelendirilir. Bu tür durumlarda doktor, hastanın uğradığı zararları tazmin etmekle yükümlüdür.
    • Komplikasyonlar ve Beklenmeyen Sonuçlar: Her estetik işlem, belirli riskleri içerir. Ancak, bu riskler gerçekleştiğinde doktorun sorumluluğu, işlemin bu riskler doğrultusunda ve özenle yapılıp yapılmadığına bağlıdır. Beklenmeyen komplikasyonlar doktorun ihmalinden kaynaklanıyorsa, hukuki sorumluluk doğar.
  3. Maddi ve Manevi Tazminat:
    • Maddi Tazminat: Eğer hastanın mal varlığında bir azalma (örneğin ek tedavi masrafları, iş kaybı) meydana gelmişse, doktor bu zararları maddi tazminat yoluyla karşılamak zorundadır.
    • Manevi Tazminat: Estetik işlemlerden kaynaklanan hatalar, hastanın fiziksel ve psikolojik bütünlüğünü zedeleyebilir. Bu durum, hastanın yaşadığı manevi acılar ve stres nedeniyle manevi tazminat talebine konu olabilir.
  4. Ceza Sorumluluğu:
    • TCK Kapsamında: Türk Ceza Kanunu, tıbbi müdahalelerde hatalı uygulamalar sonucunda kişinin hayatına, sağlığına veya vücut bütünlüğüne zarar verilmesi durumunda ceza sorumluluğu öngörür. Bu bağlamda, estetik doktorlar hatalı uygulamalarından dolayı cezai yaptırımlarla karşılaşabilir.
  5. Mesleki Sorumluluk Sigortası:
    • Estetik cerrahlar ve doktorlar, olası malpraktis durumlarına karşı mesleki sorumluluk sigortası yaptırarak, hastaya ödenecek tazminatların sigorta kapsamında karşılanmasını sağlayabilirler.

Sorumluluğun İspatı:

Bir estetik doktorun hukuki sorumluluğunun belirlenebilmesi için, hastanın zararın oluştuğunu ve bu zararın doktorun hatalı veya kusurlu müdahalesinden kaynaklandığını ispat etmesi gerekir. Bu süreçte, uzman raporları, tanık beyanları ve tıbbi kayıtlar önemli rol oynar.

Hukuki Süreç:

  1. Dava Açma: Hastanın zarar görmesi durumunda, tazminat talebiyle hukuki süreci başlatabilir. Bu davalar genellikle asliye hukuk mahkemelerinde görülür.
  2. Uzman İncelemesi: Mahkeme, genellikle bir tıbbi bilirkişiden rapor alarak doktorun müdahalesinin tıbbi standartlara uygun olup olmadığını değerlendirir.
  3. Karar: Mahkeme, elde edilen deliller ve uzman raporları ışığında karar verir. Eğer doktor kusurlu bulunursa, maddi ve/veya manevi tazminat ödemekle yükümlü tutulabilir.

Estetik doktorların hukuki sorumluluğu, hasta haklarının korunması ve tıbbi hizmetlerin kalitesinin sağlanması açısından büyük önem taşır. Doktorların, gerçekleştirdikleri her müdahalede tıbbi standartlara uygun davranmaları ve hastalarını doğru bilgilendirmeleri, hukuki sorumluluklarının yerine getirilmesi açısından kritik bir rol oynar.

 

Malpraktis:

Doktorların mesleklerini icra ederken mesleğin gerektirdiği dikkat ve özeni göstermemesi veya hatalı bir uygulamada bulunarak hastaya zarar vermesi durumunda malpraktis söz konusudur. Malpraktisin varlığının hukuki olarak kabul edilebilmesi için doktorun hatalı veya ihmalkar davranışı sebebiyle hastada bir zarar meydana gelmiş olmalıdır. Malpraktis davaları çoğunlukla hastaların uğradığı zararların tazminine yönelik olduğundan bu tazminatlar, hastanın tedavi masraflarını, çalışamamaktan doğan gelir kaybını ve yaşadığı sıkıntıları gidermeye yöneliktir. Hatalı uygulama sonucunda hasta hayatını kaybederse veya ağır bir hasar meydana gelirse doktorun cezai sorumluluğu doğabilir.

 Malpraktis, özellikle hatalı teşhis, yanlış tedavi, yetersiz bakım veya tıbbi prosedürlerde yapılan hatalar sonucu ortaya çıkar ve bu durumlar hastanın sağlık durumunun kötüleşmesine, kalıcı hasarlara veya ölümüne neden olabilir.

Malpraktisin Unsurları:

  1. Görev İhlali: Sağlık profesyonelinin, mesleki standartlara uygun hareket etmemesi veya gerekli özeni göstermemesi durumudur. Örneğin, bir doktorun hastayı yeterince incelemeden yanlış teşhis koyması veya yanlış tedavi uygulaması.
  2. Zarar: Malpraktis iddiasının geçerli olabilmesi için hastanın bu ihmal veya hatadan dolayı zarara uğramış olması gerekir. Zarar fiziksel, psikolojik veya maddi olabilir.
  3. Nedensellik Bağı: Hastanın uğradığı zarar ile sağlık profesyonelinin hatalı uygulaması arasında doğrudan bir nedensellik bağı bulunmalıdır. Yani, hastanın zararı, doğrudan doktorun hatalı eyleminden kaynaklanmış olmalıdır.
  4. Kusur: Sağlık profesyonelinin bu zararı kusurlu bir şekilde (ihmal, dikkatsizlik, bilgi eksikliği vb.) meydana getirmesi gerekir.

Malpraktis Türleri:

  1. Teşhis Hataları: Yanlış teşhis, geç teşhis veya teşhisin hiç yapılmaması sonucu hastanın yanlış tedavi alması veya tedavisiz kalması durumudur.
  2. Tedavi Hataları: Yanlış tedavi yöntemi uygulanması, uygun tedavinin yapılmaması veya tedavi sırasında yapılan hatalar malpraktis kapsamına girer.
  3. Cerrahi Hatalar: Ameliyat sırasında yapılan hatalar, örneğin yanlış organın ameliyat edilmesi, ameliyat sırasında yabancı cisim unutulması gibi durumlar cerrahi malpraktis olarak değerlendirilir.
  4. İlaç Hataları: Yanlış ilaç yazılması, yanlış dozda ilaç verilmesi veya ilaç etkileşimlerinin göz ardı edilmesi durumları da malpraktis kapsamına girer.
  5. Doğum Hataları: Doğum sırasında yapılan hatalar, örneğin, doğum sırasında gerekli müdahalelerin yapılmaması veya hatalı müdahaleler sonucunda anne veya bebeğin zarar görmesi, doğum malpraktisi olarak kabul edilir.

Hukuki Sorumluluk:

Malpraktis sonucu hastaya zarar verilmesi durumunda, sağlık profesyonelleri hukuki sorumlulukla karşı karşıya kalabilirler. Bu sorumluluk genellikle üç şekilde ortaya çıkar:

  1. Ceza Sorumluluğu: TCK kapsamında, doktorun veya diğer sağlık profesyonellerinin malpraktis nedeniyle hastanın ölümüne veya ciddi zarar görmesine neden olması durumunda, cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalabilirler.
  2. Maddi Tazminat: Hastanın malpraktis nedeniyle doğrudan maddi zarar (örneğin, ek tedavi masrafları, iş gücü kaybı) görmesi durumunda, bu zararların karşılanması amacıyla tazminat davası açılabilir.
  3. Manevi Tazminat: Malpraktis sonucunda hastanın yaşadığı fiziksel acılar, psikolojik stres ve itibarı zedelenmesi gibi manevi zararlar için manevi tazminat talep edilebilir.

Malpraktis Davaları:

Malpraktis davaları, genellikle uzun ve karmaşık süreçlerdir. Bu tür davalarda, mahkeme, sağlık profesyonelinin mesleki standartlara uygun davranıp davranmadığını belirlemek için genellikle tıbbi bilirkişi raporlarına başvurur. Hastanın, zarar gördüğünü ve bu zararın doktorun ihmalinden kaynaklandığını ispatlaması gerekir.

Mesleki Sorumluluk Sigortası:

Birçok sağlık profesyoneli, olası malpraktis durumlarına karşı mesleki sorumluluk sigortası yaptırır. Bu sigorta, malpraktis nedeniyle ortaya çıkabilecek tazminat yükümlülüklerini karşılamayı amaçlar.

Malpraktis, tıbbi uygulamalarda yapılan hatalar nedeniyle hastaların zarar görmesi durumunu ifade eder ve sağlık profesyonelleri için ciddi hukuki ve mesleki sorumluluklar doğurur. Malpraktis davalarında hem hastaların haklarının korunması hem de sağlık hizmetlerinin kalitesinin artırılması hedeflenir.

 

Estetik Operasyonların Sözleşmesel Niteliği:

Estetik operasyonlar hem özel hukuk hem de kamu hukuku açısından çeşitli sözleşmelerin konusu olabilir. Bu operasyonların sözleşmesel niteliği temel olarak aşağıdaki unsurlardan oluşur:

Hizmet Sözleşmesi: Estetik operasyonlar, esas itibarıyla bir hizmet sözleşmesi niteliği taşır. Bu sözleşme; bir doktor veya sağlık kuruluşu ile hasta arasında yapılır ve doktorun, belirli bir estetik sonucu elde etmek amacıyla bir müdahalede bulunmasını içerir.

Eser Sözleşmesi: Estetik operasyonlar genel olarak eser sözleşmesi hükmündedir. Doktor, taahhüt ettiği sonucu gerçekleştirme hasta da bunun karşılığında işlemin bedelini ödeme borcu altına girer. Eğer estetik operasyon sonucunda taahhüt edilen görünüm elde edilmezse veya elde edilen sonuç tarafların anlaştığı kalite ve özellikleri taşımıyorsa bu durum, eser sözleşmesinde ayıplı eser olarak nitelendirilebilir. Böyle bir durumda hasta; eserin düzeltilmesini, bedel indirimi yapılmasını, zararının giderilmesini veya sözleşmenin feshedilmesini talep edebilir.

 

Hukuk Öğrenci Stajyeri Nursena İbanoğlu

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button