Dijital Dünyada Unutulma Hakkı: Kişisel Verilerin Silinme Talebinin Hukuki Boyutları
Unutulma Hakkı: Dijital Çağda Kişisel Verilerin Silinme Talebine Hukuki Bir Bakış
Giriş
Unutulma hakkı, bireylerin internet üzerindeki geçmişlerine dair verilerin silinmesini talep etme hakkı olarak tanımlanır ve özellikle dijital çağda giderek artan öneme sahip bir insan hakkı olarak ortaya çıkmıştır. Bu hak, bir yandan bireylerin kişilik haklarını ve itibarlarını korurken, diğer yandan internetin ve bilgiye erişimin sınırlandırılması gibi çeşitli hukuki ve etik soruları gündeme getirir. Avrupa Birliği’nin Genel Veri Koruma Tüzüğü (GDPR) ile global düzeyde daha görünür hale gelen unutulma hakkı, Türkiye’de de Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) çerçevesinde şekillenmiştir. Bu makalede unutulma hakkının hukuki temelleri, uygulamaları ve sınırları üzerinde durulacaktır.
1. Unutulma Hakkının Tarihsel ve Hukuki Gelişimi
Unutulma hakkı, ilk kez 2014 yılında Avrupa Adalet Divanı’nın (CJEU) Google Spain davasında aldığı kararla hukuk literatüründe yer buldu. Bu dava, bir bireyin eski bir borç ilanı nedeniyle internette hakkında çıkan haberlerin silinmesini talep etmesiyle başladı. Mahkeme, bireyin internette hakkında çıkan verilerin silinmesi için arama motoruna başvurabileceğine karar vererek, unutulma hakkını resmi bir hak olarak tanımladı. Bu karar sonrasında Avrupa Birliği ülkelerinde, kişilerin özel hayatının korunması amacıyla unutulma hakkı yaygın şekilde kabul gördü.
GDPR kapsamında unutulma hakkı, “Veri Sahibinin Silinme Hakkı” olarak yer almakta olup, bireylerin kişisel verilerinin gereksiz hale gelmesi veya meşru bir amaca hizmet etmemesi halinde bu verilerin silinmesini talep etme hakkını tanır. Türkiye’de ise KVKK’nın 7. maddesi ile veri sahiplerine benzer bir hak tanınmış olup, kanun kişisel verilerin işlenme şartlarının ortadan kalkması durumunda verilerin silinmesini, yok edilmesini veya anonim hale getirilmesini öngörmektedir.
2. Unutulma Hakkının Uygulama Alanları
Unutulma hakkı, en çok arama motorlarına ve sosyal medya platformlarına yapılan başvurular yoluyla uygulanmaktadır. Ancak bu hakkın kullanımı çeşitli kriterlere bağlıdır. Örneğin, unutulma hakkının devreye girmesi için verinin artık güncelliğini yitirmiş, amaca hizmet etmeyen veya hukuki gereklilikleri karşılamayan nitelikte olması gerekmektedir. Bu durumlarda birey, verilerin kaldırılmasını talep edebilir.
Özellikle Türkiye’de kişisel verilerin korunması konusunda yapılan başvurular, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ve Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK) tarafından incelenmekte ve uygun görüldüğü takdirde sonuçlandırılmaktadır. Ayrıca, başvuru sürecinde, bireyin verilerin kaldırılması talebinin meşru bir amaca dayandığı, verilerin artık gereksiz olduğu ve bireyin itibarını zedeleyici nitelikte olup olmadığı gibi kriterler göz önünde bulundurulur.
3. Unutulma Hakkının Sınırları ve İstisnaları
Unutulma hakkı, bilgi edinme özgürlüğü, basın özgürlüğü ve kamu yararı gibi ilkeler doğrultusunda sınırlandırılmıştır. Özellikle kamu yararına veya toplumsal hafızaya katkı sağlayan verilerin kaldırılması talep edildiğinde, bu talep reddedilebilir. Örneğin, bir kamu görevlisi hakkında yapılmış önemli bir haber veya mahkeme kararı, unutulma hakkı kapsamına girmez. Ayrıca, verilerin silinmesi talebi, yalnızca bireyin itibarını ve özel hayatını doğrudan etkileyen hallerde dikkate alınmaktadır.
Bunun yanı sıra, Türkiye’deki KVKK uygulamalarında, bireyin talebi doğrultusunda verilerin kaldırılması için arama motorları ve sosyal medya platformları gibi hizmet sağlayıcılarla iş birliği yapılması önemlidir. Ancak, bu platformların yurt dışı merkezli olması nedeniyle veri kaldırma taleplerinin uygulanmasında uluslararası anlaşmalar ve iş birliği önemli bir rol oynamaktadır.
4. Unutulma Hakkı ile İlgili Uyuşmazlıklar
Unutulma hakkı ile ilgili uyuşmazlıklar genellikle bireylerin verilerinin silinmesi talebinin arama motorları tarafından reddedilmesiyle ortaya çıkmaktadır. Böyle durumlarda, bireyler idari yargıya veya KVKK’ya başvurarak haklarını arayabilmektedir. KVKK, kişisel verilerin işlenme şartlarının sona erdiği durumlarda veri sorumlusunun verileri silmesini, yok etmesini veya anonim hale getirmesini talep etmektedir. Ancak, uluslararası platformların bu kararları uygulama süreci genellikle uzun sürebilmekte ve kullanıcılar bu konuda mağduriyet yaşayabilmektedir.
Sonuç
Unutulma hakkı, bireylerin geçmişlerinden gelen ve güncelliğini yitirmiş bilgilerin dijital dünyadan silinmesini talep etme hakkını kapsayan önemli bir insan hakkı olarak gelişmeye devam etmektedir. Bu hak, dijitalleşen dünyada kişisel mahremiyetin korunmasına katkıda bulunurken, bilgiye erişim özgürlüğü ve toplumsal hafıza gibi prensiplerle dengelenmektedir. Türkiye’de KVKK çerçevesinde düzenlenen unutulma hakkının uygulanmasında, başvuruların dikkatle değerlendirilmesi ve bireyin haklarının korunması için ulusal ve uluslararası platformlar arasında etkin bir iş birliği sağlanması gereklidir.
Bireylerin dijital izlerinin korunması ve silinmesi taleplerinin giderek arttığı bir dünyada, unutulma hakkının uygulanabilirliği ve sınırlarının yeniden değerlendirilmesi, birey hakları ile toplumsal çıkarların dengelenmesi açısından önem taşımaktadır.