DENİZ TİCARET HUKUKUNDA GEMİ NEDİR?
Deniz ticareti, küresel ekonomi için hayati öneme sahip olup, ticaretin büyük bir kısmı deniz yolları aracılığıyla gerçekleştirilmektedir. Bu bağlamda, deniz ticaret hukukunun ana unsurlarından biri olan gemi kavramı, ticari işlemlerin temel taşıdır. Türk Hukuku’nda gemi tanımı, Türk Ticaret Kanunu (TTK) ve uluslararası sözleşmeler çerçevesinde ayrıntılı bir şekilde ele alınmıştır. Bu yazıda, gemi kavramı, geminin hukuki durumu, gemi siciline kayıt zorunluluğu ve ilgili diğer hususlar detaylı bir şekilde incelenecektir.
1. Gemi Kavramının Tanımı
Türk Ticaret Kanunu’na göre gemi, “denizde kullanılması amaçlanan ve 18 groston ve daha büyük tonajlı her türlü deniz aracıdır” şeklinde tanımlanmıştır. Bu tanım, gemiyi, ticari, askeri, bilimsel veya diğer amaçlarla denizde kullanılabilecek her türlü deniz aracı olarak geniş bir şekilde tanımlar. Ancak, bu genel tanım içinde bazı kriterler, bir aracın “gemi” olarak kabul edilip edilmeyeceğini belirler.
1.1. Denizde Kullanılma Amacı
Bir aracın gemi olarak kabul edilebilmesi için denizde kullanılma amacı taşıması gerekmektedir. Bu, denizde seyir yapabilen ve denizle ilgili faaliyetlerde bulunan tüm araçları kapsar. Burada sadece yolcu veya yük taşımacılığı değil, balıkçılık, araştırma, kurtarma ve askeri amaçlarla kullanılan deniz araçları da gemi tanımına dahil edilir. Bu nedenle, yalnızca ticari faaliyetlerde kullanılan gemiler değil, aynı zamanda özel, bilimsel ve askeri faaliyetler için kullanılan deniz araçları da bu tanıma dahildir.
1.2. Tonaj Şartı
Türk Hukuku’nda, bir aracın gemi sayılabilmesi için belirli bir tonaj şartı bulunmaktadır. TTK’ya göre, bir aracın gemi olarak kabul edilebilmesi için en az 18 groston ağırlığında olması gerekmektedir. Bu ağırlık sınırının altında kalan deniz araçları, kanun önünde gemi olarak kabul edilmez ve farklı hukuki düzenlemelere tabi tutulur. Bu tonaj sınırı, küçük tekneler, yatlar veya botlar gibi deniz araçlarının gemi statüsüne girmesini engellemektedir.
1.3. Gemi ve Diğer Deniz Araçları
Gemi tanımı ile deniz ticaretinde kullanılan diğer araçlar arasında belirgin bir fark bulunmaktadır. TTK’da yer alan “deniz aracı” terimi, gemi dışındaki denizde kullanılan diğer araçları ifade eder. Bu kapsamda, tonajı 18 grostonun altında olan deniz araçları, gemi olarak değil, deniz aracı olarak kabul edilir ve bu araçlar üzerinde TTK’nın gemilere ilişkin hükümleri uygulanmaz.
2. Geminin Hukuki Statüsü
Geminin hukuki statüsü, Türk Ticaret Kanunu’nda detaylı bir şekilde düzenlenmiştir. Bu statü, geminin mülkiyeti, sicile kaydı, bayrak hakkı ve uluslararası deniz hukukuna uygun olarak işletilmesini içerir.
2.1. Gemi Sicili ve Kaydı
Türk hukukunda, gemiler üzerinde mülkiyet ve diğer ayni hakların doğabilmesi için geminin sicile kaydedilmesi gerekmektedir. Gemi sicili, geminin kimlik bilgilerini, sahibini ve gemi üzerindeki ayni hakları kaydeden resmi bir defterdir. Gemi siciline kayıt zorunluluğu, geminin hukuki durumunu belirlemek ve uluslararası deniz ticaretinde yasal bir statü sağlamak amacıyla getirilmiştir. Bu kayıt, geminin Türk bayrağı taşıma hakkını kazanmasını da sağlar.
2.2. Gemi Üzerinde Mülkiyet Hakları
Gemi üzerinde mülkiyet hakları, taşınmaz mülkiyetine benzer bir şekilde düzenlenmiştir. Sicile kaydedilen gemi, tapu siciline kayıtlı taşınmazlar gibi değerlendirilir ve gemi üzerindeki mülkiyet hakkı sicil kaydı ile tescil edilir. Gemi üzerinde ipotek tesis edilebilir, haciz konulabilir ve çeşitli hukuki işlemler yapılabilir. Bu nedenle, geminin sicile kayıt edilmesi, hukuki işlemlerin güvenliğini sağlamak açısından büyük önem taşır.
2.3. Bayrak Hakkı ve Ulusal Mevzuat
Bir geminin hangi ülkenin bayrağını taşıyacağı, geminin tabi olduğu hukuki düzenlemeleri belirler. Türk Ticaret Kanunu, bir geminin Türk bayrağı taşıyabilmesi için Türk siciline kayıtlı olması gerektiğini öngörür. Türk bayrağı taşıyan gemiler, Türk hukukuna tabidir ve Türk makamlarının denetimine açık olur. Ayrıca, uluslararası deniz hukukuna göre, bir gemi sadece bir ülkenin bayrağını taşıyabilir ve bu bayrak, geminin milli statüsünü belirler.
3. Geminin Fonksiyonlarına Göre Sınıflandırılması
Türk Deniz Ticaret Hukuku’nda gemiler, fonksiyonlarına göre çeşitli sınıflara ayrılabilir. Bu sınıflandırma, geminin kullanım amacına, taşıma kapasitesine ve denizcilik faaliyetlerindeki rolüne göre yapılır.
3.1. Ticaret Gemileri
Ticaret gemileri, yük veya yolcu taşımak amacıyla kullanılan gemilerdir. Bu gemiler, deniz ticaretinin ana unsurlarını oluşturur ve uluslararası ticaretin büyük bir kısmını gerçekleştirir. Ticaret gemileri, taşıdıkları yük türüne göre tanker, konteyner gemisi, dökme yük gemisi gibi alt sınıflara ayrılır.
3.2. Yolcu Gemileri ve Feribotlar
Yolcu gemileri, insan taşımacılığı için kullanılan gemilerdir. Bu gemiler, genellikle yolcu kapasitelerine ve sağladıkları konfor seviyelerine göre sınıflandırılır. Feribotlar ise kısa mesafelerde hem yolcu hem de araç taşımacılığı için kullanılır.
3.3. Askeri Gemiler
Askeri gemiler, savunma amaçlı kullanılan deniz araçlarıdır ve genellikle devlet mülkiyetindedir. Bu gemiler, Türk Ticaret Kanunu’na değil, askeri mevzuata tabi olup, savaş gemisi, denizaltı, destroyer gibi farklı sınıflara ayrılır.
4. Gemilerin Uluslararası Deniz Hukukundaki Yeri
Gemiler, yalnızca ulusal hukuk düzenlemelerine tabi olmakla kalmaz, aynı zamanda uluslararası deniz hukukuna da tabidir. Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) ve çeşitli uluslararası sözleşmeler, gemilerin güvenliği, çevre koruma ve denizcilik standartları gibi konularda küresel düzenlemeler getirir. Türkiye de bu sözleşmelere taraf olarak, gemilerin bu standartlara uygun olmasını sağlamakla yükümlüdür.
Sonuç
Türk Deniz Ticaret Hukuku’nda gemi kavramı, geniş bir yelpazede tanımlanmış ve detaylı düzenlemelere tabi tutulmuştur. Gemi, hem ulusal hem de uluslararası hukukta kritik bir role sahip olup, geminin tanımı, sicili, mülkiyeti ve diğer hukuki statüleri, deniz ticaretinin güvenli ve etkin bir şekilde yürütülmesini sağlamaktadır. Bu nedenle, denizcilik sektöründe faaliyet gösteren kişilerin ve hukukçuların gemi tanımını ve hukuki statüsünü iyi anlamaları büyük önem taşır.