Single Blog Title

This is a single blog caption

DENİZ HUKUKU VE İNSAN HAKLARI: DENİZDE ÇALIŞANLARIN, MÜLTECİLERİN VE GÖÇMENLERİN HAKLARI

Deniz Hukuku ve İnsan Hakları:

Deniz hukuku; denizlerin kullanımı, koruma ve yönetimi ile ilgili uluslararası ve ulusal hukuk kurallarının tümünü kapsayan geniş bir alandır. İnsan hakları ise, tüm bireylerin doğuştan sahip olduğu ve devletin koruması gereken temel hak ve özgürlüklerdir. Bu iki alan, özellikle denizde yaşayan veya çalışan insanların hakları konusunda kesişmektedir.

Deniz Hukuku ve İnsan Hakları Arasındaki İlişki

Deniz hukuku, insan hakları hukukuyla birçok noktada iç içe geçmektedir. Örneğin:

  • Denizde Çalışanların Hakları: Denizde çalışan denizciler, balıkçılar ve diğer deniz işçileri, uluslararası deniz iş sözleşmeleri ve insan hakları belgeleriyle korunmaktadır. Bu belgeler, çalışma koşulları, ücret, dinlenme, sağlık ve güvenlik gibi konularda minimum standartlar belirler.

Uluslararası Düzeyde Denizde Çalışanların Hakları

  • Uluslararası Deniz İş Sözleşmesi (MLC): Denizde çalışanların çalışma ve yaşam koşullarını iyileştirmek amacıyla 2006 yılında kabul edilen bu sözleşme, denizcilerin temel haklarını (barınma, beslenme, sağlık hizmetleri, ücret, dinlenme vb.) kapsamlı bir şekilde düzenlemektedir.
  • Uluslararası İşçi Örgütü (ILO) Sözleşmeleri: ILO, denizde çalışanların haklarını korumak amacıyla çeşitli sözleşmeler hazırlamıştır. Bu sözleşmeler, denizcilerin iş güvenliği, sağlık, sosyal güvenlik ve ücret gibi konularda minimum standartlar belirler.

Türkiye’de Denizde Çalışanların Hakları

Türkiye’de denizde çalışanların hakları, Deniz İş Kanunu ile düzenlenmektedir. Bu kanun, uluslararası sözleşmelerde belirtilen standartlara uygun olarak hazırlanmış olup, denizcilerin çalışma koşullarını, ücretlerini, sosyal güvenlik haklarını ve diğer haklarını düzenlemektedir.

Deniz İş Kanunu’nda yer alan başlıca haklar:

  • Ücret: Denizciler, yaptıkları işe ve hizmet süresine göre belirlenen bir ücret alırlar. Ayrıca, fazla çalışma, gece çalışması ve tehlikeli işlerde çalışma gibi durumlar için ek ücretlere hak kazanırlar.
  • Dinlenme: Denizciler, haftalık belirli sayıda saat dinlenme hakkına sahiptirler. Ayrıca, yıllık ücretli izin hakları da bulunmaktadır.
  • Barınma ve beslenme: Gemide uygun barınma ve beslenme koşullarının sağlanması zorunludur.
  • Sağlık hizmetleri: Gemide bir sağlık görevlisi bulundurulması ve denizcilerin sağlık durumlarının takip edilmesi gerekmektedir.
  • Sosyal güvenlik: Denizciler, diğer çalışanlar gibi sosyal güvenlik haklarından yararlanırlar.
  • İş güvenliği ve sağlığı: Gemilerin güvenli bir şekilde işletilmesi ve denizcilerin iş kazalarına karşı korunması için gerekli önlemler alınmalıdır.
  • İş Sözleşmesi: Deniz İş Kanunu, deniz iş sözleşmelerinin yazılı olarak yapılması ve içeriğinde bulunması gereken hususları düzenlemektedir.
  • İşten Ayrılma: Denizcilerin iş sözleşmesini feshetme veya feshedilme durumlarında uygulanacak hükümler belirlenmiştir.
  • Uyuşmazlıkların Çözümü: Deniz işçileri ile işveren arasında ortaya çıkan uyuşmazlıkların çözümüne ilişkin usuller düzenlenmiştir.

 

Denizde Çalışanların Karşılaştığı Sorunlar ve Haklarını Koruma Yolları

Denizde çalışanlar, uzun süreli denizde kalma, yabancı ülkelerde çalışma, dil bariyerleri gibi çeşitli zorluklarla karşılaşabilirler. Bu durum, haklarının ihlal edilmesine yol açabilir. Denizciler, haklarını korumak için aşağıdaki yollara başvurabilirler:

  • Sendika üyesi olmak: Bir denizci sendikasına üye olmak, toplu pazarlık gücünü artırır ve hakların korunmasına yardımcı olur.
  • Yasal yollara başvurmak: Hakları ihlal edilen denizciler, mahkemeye başvurarak haklarını arayabilirler.
  • Uluslararası kuruluşlara başvurmak: Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) gibi uluslararası kuruluşlara başvurarak destek alabilirler.

Türk Deniz İş Kanununa Göre Denizcilerle İşverenler Arasındaki Uyuşmazlıkların Çözümü

Türk Deniz İş Kanunu, denizcilerle işverenler arasında ortaya çıkabilecek uyuşmazlıkların adil ve hızlı bir şekilde çözülmesi için çeşitli mekanizmalar öngörmektedir. Bu mekanizmalar, hem bireysel hem de toplu iş sözleşmesi ile ilgili uyuşmazlıklara uygulanabilir.

Uyuşmazlıkların Çözümünde Kullanılan Yöntemler

  1. Pazarlık:
    • Toplu Sözleşme Pazarlıkları: Denizciler adına sendika veya temsilciler, işveren veya işveren sendikaları ile toplu sözleşme görüşmeleri yapar. Bu görüşmelerde ücret, çalışma koşulları gibi konularda anlaşmaya varılarak uyuşmazlıklar çözülmeye çalışılır.
    • Bireysel Pazarlık: Denizci ile işveren arasında doğrudan yapılan görüşmelerdir. Genellikle ücret, izin, işten ayrılma gibi konularda bireysel anlaşmazlıkların çözümünde kullanılır.
  2. Arabuluculuk:
    • Taraflar arasında tarafsız bir üçüncü kişinin katılımıyla yapılan bir çözüm yöntemidir. Arabulucu, tarafları dinleyerek anlaşmaya varmaları için yardımcı olur.
  3. Tahkim:
    • Tarafların önceden kararlaştırdığı bir veya birkaç hakem tarafından bağlayıcı bir karar verilmesi yöntemidir. Deniz işlerinde sıklıkla kullanılan bir çözüm yöntemidir.

Özetle, denizde çalışanlar, uluslararası ve ulusal mevzuatlar tarafından korunmakta olan önemli haklara sahiptirler. Bu hakların bilinmesi ve korunması, denizcilerin daha iyi çalışma koşullarında görev yapmalarını sağlayacaktır.

 

  • Mülteciler ve Göçmenler: Deniz yoluyla göç eden mülteciler ve göçmenler, uluslararası insan hakları hukukunun koruması altındadır. Kıyı devletleri, bu kişilerin insan haklarına saygı göstermek zorundadır.

Uluslararası Hukuk Çerçevesi

  • Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi (UNCLOS): Denizlerin kullanımı ve korunması ile ilgili temel ilkeleri belirleyen bu sözleşme, mülteci ve göçmenlerin denizde kurtarılması ve karaya çıkarılması konularında da bazı hükümler içerir.
  • 1951 Mültecilerin Hukuki Statüsüne İlişkin Sözleşme: Mültecilerin tanımı, hakları ve devletlerin mültecilere karşı yükümlülükleri konusunda temel bir metindir. Bu sözleşme, deniz yoluyla gelen mülteciler için de geçerlidir.
  • Uluslararası Deniz İş Sözleşmesi (MLC): Denizde çalışanların çalışma koşullarını düzenleyen bu sözleşme, denizde kurtarılan mülteci ve göçmenlerin insanca muamele görmelerini de kapsar.
  • İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi: Herkesin doğuştan sahip olduğu temel hak ve özgürlükleri belirtir. Bu bildirge, denizde bulunan tüm kişilerin, mülteci veya göçmen olmalarına bakılmaksızın, temel haklarından yararlanma hakkına sahip olduğunu vurgular.

Denizde Mülteci ve Göçmenlerin Karşılaştığı Sorunlar

  • Kurtarma ve Karaya Çıkarma: Denizde zor durumda kalan mülteci ve göçmenlerin kurtarılması ve güvenli bir limana getirilmesi konusunda devletler arasındaki koordinasyon eksikliği sıklıkla yaşanmaktadır.
  • İnsan Hakları İhlalleri: Sıkışık ve sağlıksız koşullarda deniz yolculukları yapan mülteci ve göçmenler, insan ticaretine maruz kalma, işkence ve kötü muamele gibi insan hakları ihlalleri ile karşılaşabilmektedir.
  • Geri Gönderme Yasakları: Mülteci ve göçmenler, zulüm görecekleri ülkelere geri gönderilemezler. Ancak, bazı devletler, mülteci ve göçmenleri güvenli olmayan ülkelere geri itmektedir.
  • Yasal Durumun Belirsizliği: Denizde kurtarılan mülteci ve göçmenlerin yasal statüleri belirsiz olabilir ve bu durum, haklarından tam olarak yararlanmalarını engelleyebilir.

 

Türkiye’nin Durumu

Türkiye, coğrafi konumu nedeniyle deniz yoluyla gelen mülteci ve göçmenlerin geçiş güzergahı üzerinde yer almaktadır. Türkiye, uluslararası hukuk çerçevesinde mültecilere insani yardım sağlamakta ve sığınma başvurularını değerlendirmektedir. Ancak, büyük sayıda mülteciye ev sahipliği yapması nedeniyle Türkiye, önemli zorluklarla karşı karşıyadır.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button