Suça Azmettirme, Yardım Etme ve İştirak
Suça Azmettirme, Yardım Etme ve İştirak: Kim Hangi Ölçüde Sorumlu Olur?
GİRİŞ
Suça azmettirme, yardım etme ve iştirak kavramları, Türk Ceza Hukukunun en kritik ve en çok tartışılan alanlarından biridir. Bir suçun işlenmesinde birden fazla kişi rol aldığında, kim fail, kim azmettiren, kim yardım eden, kim de müşterek fail sayılacak; hepsi aynı oranda mı, yoksa farklı derecelerde mi sorumlu tutulacaktır? Özellikle TCK’nın 37–40. maddeleri kapsamında düzenlenen iştirak hükümleri, uygulamada da soruşturma ve kovuşturmanın seyrini doğrudan etkiler.
1. İştirak Kavramı Nedir?
1.1. İştirakın Tanımı
İştirak, en temel anlamıyla bir suçun işlenmesine birden fazla kişinin hukuken önem taşıyan katkı sunmasıdır. Tek bir suç fiili vardır; ancak bu fiilin işlenmesine farklı rollerle birden çok kişi katılır. Bu kişiler arasında:
-
Suçu bizzat işleyen veya işlenmesinde hâkimiyet kuran fail/müşterek fail,
-
Faili suç işlemeye sevk eden azmettiren,
-
Suçun işlenmesini kolaylaştıran veya destekleyen yardım eden
gibi ayrımlar yapılır.
1.2. Hukuki Dayanak: TCK’daki İştirak Hükümleri
Türk Ceza Kanunu’nda iştirak hükümleri esas olarak şu maddelerde düzenlenir:
-
TCK m. 37 – Fail ve müşterek faillik
-
TCK m. 38 – Azmettirme
-
TCK m. 39 – Yardım etme
-
TCK m. 40 – Bağlılık kuralı ve iştirak ilişkisi
Bu maddelerde, kimin fail, kimin azmettiren, kimin yardım eden sayılacağı ve her birinin hangi ölçüde sorumlu olacağı genel prensipler halinde ortaya konulmuştur.
1.3. Bağlılık Kuralı
İştirakin temelinde “bağlılık kuralı” bulunur. Bu kurala göre:
-
İştirak sorumluluğu, işlenen bir “asli” suç fiiline bağlıdır.
-
Ortada hukuka uygun bir davranış varsa iştirak de söz konusu olamaz.
-
Suçun hukuka aykırılığı ortadan kalkmışsa (örneğin meşru savunma), iştirakçiler de bu suçtan dolayı sorumlu tutulamaz.
Ancak, her iştirakçinin kendi kastının sınırları içinde sorumlu olacağı suça katılma iradesinin ve katkının niteliğinin ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği unutulmamalıdır.
2. Fail, Müşterek Fail ve Dolaylı Fail Ayrımı
2.1. Fail (Doğrudan Fail)
Fail, suçun kanuni tanımında yer alan fiili bizzat gerçekleştiren kişidir.
2.2. Müşterek Fail
Birden çok kişi, suçun icrası üzerinde ortak hâkimiyet kurarak suçu birlikte işlerse, bunlar müşterek fail sayılır. Burada önemli olan, herkesin eylemi “yönlendirme ve kontrol etme” gücüne sahip olmasıdır. Örneğin bir kişiye karşı birlikte plan yaparak, birlikte saldıran ve darp eden iki kişi müşterek fail olarak değerlendirilir.
2.3. Dolaylı Fail
Dolaylı faillikte, fail, suçu bizzat kendi eliyle değil, araç gibi kullandığı bir başka kişi üzerinden işlettirir. Örneğin:
-
Fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını bilmeyen bir kişiye sahte evrak imzalatmak,
-
Kusur yeteneği olmayan bir çocuğa hukuki anlamını bilmediği bir fiili yaptırmak,
gibi durumlarda fiili yapan kişi “araç”, onu yönlendiren ise “dolaylı fail”dir.
Bu ayrımlar, iştirak hükümlerinden bağımsız gibi görünse de, ceza sorumluluğunun derecelendirilmesinde ve fail-azmettiren-şerik ayrımında kritik rol oynar.
3. Suça Azmettirme: Faili Suça Sürükleyen Kişinin Sorumluluğu
3.1. Azmettirme Nedir?
Azmettirme, bir kişiyi, daha önce suç işlemeye karar vermemişken, belirli bir suçu işlemeye yöneltmek, onu bu yönde karar almaya ikna etmektir.
Önemli unsurlar:
-
Azmettiren, hedeflediği suçu belirli olarak failin zihnine yerleştirir.
-
Fail, azmettirme etkisiyle suç işlemeye “karar verir”.
-
Failin suç işleme kararı özgür iradesini tamamen ortadan kaldırmasa bile, azmettirenin etkisi belirleyici olmalıdır.
Basit bir tavsiye, soyut bir övgü (örneğin “herkes seni kandırıyor, sen de kendini düşün”) çoğu zaman azmettirme değil, manevi yardım sayılabilir. Azmettirme için, somut bir suça yönlendirme gerekir.
3.2. Azmettirme Araçları
Azmettirme;
-
Sözlü telkin,
-
Yazılı talimat,
-
Sosyal medya mesajları,
-
Para veya menfaat vaadi,
-
Tehdit veya baskı,
-
“Emir-komuta” ilişkisi içeren talimatlar
gibi pek çok yolla gerçekleşebilir. Önemli olan failin suç işlemeye karar vermesinde azmettirenin etkisinin belirleyici olmasıdır.
3.3. Azmettirenin Sorumluluk Düzeyi
Azmettiren, TCK sisteminde fail gibi sorumlu tutulur. Yani:
-
Azmettirilen suçun cezası ne ise,
-
Azmettiren, aynı suç tipinden, aynı ceza tehdidi altında sorumludur.
Örneğin:
-
Kasten yaralama suçuna azmettiren, kasten yaralama suçunun cezasıyla,
-
Dolandırıcılığa azmettiren, dolandırıcılık cezasıyla,
faille aynı suçtan ve kural olarak aynı oranda cezalandırılır.
3.4. Azmettirmede Kastın Kapsamı ve Aşan Fiil
Azmettirenin kastı, genellikle belirli bir suç tipine yöneliktir. Ancak fail, azmettirilenden daha ağır bir fiil işlerse, şu ayrım yapılır:
-
Azmettirilen suç gerçekleşirse: Azmettiren, bu suçtan fail gibi sorumludur.
-
Fail, azmettirilenden daha ağır bir suç işlerse (örneğin yaralama yönlendirilirken öldürme gerçekleşirse):
-
Azmettiren, kastının kapsamındaki suçtan sorumlu tutulabilir;
-
Failin “aşan fiilinden” sorumlu tutulması ise kastın genişliği, öngörülebilirlik ve somut olayın özelliklerine göre değerlendirilir.
-
Bu noktada, hangi suça azmettirdiğinin ve azmettirme iradesinin kapsamının ispatı kritik önemdedir.
4. Suça Yardım Etme (Şeriklik): Suçu Kolaylaştırmanın Sorumluluğu
4.1. Yardım Etme Kavramı
Yardım etme, suçun icrasına fail gibi hâkim olunmayan, ancak suçun işlenmesini kolaylaştıran, destekleyen veya güçlendiren katkıları ifade eder. Burada kişi:
-
Suçu bizzat işlememekte,
-
Suçu işlemeye karar verilmiş failin fiiline katkıda bulunmaktadır.
Yardım etme, failin suç işleme kararından sonra gerçekleşen katkıları kapsar. Karar aşamasına etki edenler ise azmettirme veya manevi yardım sınırında değerlendirilir.
4.2. Manevi Yardım ve Maddi Yardım Ayrımı
Yardım etme iki ana kategoride incelenir:
a) Manevi Yardım
-
Faili suç işlemeye teşvik etmek, cesaretlendirmek,
-
Suçu işlemeye kararlı olan faile “yanındayım, korkma” diyerek moral destek vermek,
-
Suçun işlenişini kolaylaştıran plan ve tavsiyelerde bulunmak,
-
Failin suç işleme kararlılığını güçlendiren telkinlerde bulunmak.
Bu tür davranışlar, genellikle maddi katkı içermese bile, “manevi yardım” olarak cezai sorumluluk doğurabilir.
b) Maddi Yardım
-
Failin suçta kullanacağı araçları (silah, araç, sahte belge, şifre vb.) temin etmek,
-
Faili suç mahalline götürmek veya kaçmasına yardım etmek,
-
Suçun işlenmesi için lojistik imkân sağlamak (yer temini, saklanma imkânı, kasa açma aleti sağlama vb.),
-
Suçun işlenmesinden önce veya icrası sırasında gözcülük yapmak, yol göstermek, kapıda bekleyip uyarı vermek.
Bu katkılar, fiilin icrası üzerinde hâkimiyet oluşturmuyorsa, çoğu durumda yardım etme kapsamında değerlendirilir; ancak bazı olaylarda, somut katkının ağırlığı müşterek faillik seviyesine çıkabilir.
4.3. Yardım Edenin Sorumluluk Derecesi
Yardım eden, ceza sorumluluğu açısından fail ve azmettiren kadar ağır sorumlu değildir. Türk Ceza Kanunu sisteminde:
-
İşlenen suçun cezası esas alınır,
-
Yardım edenin cezası, suçun temel cezası üzerinden belli oranlarda indirim yapılarak belirlenir (örneğin üçte birine kadar indirilebilmesi gibi oranlar sistematikte öngörülür).
Böylece, hem suçun icrasına doğrudan hâkim olan fail ile, sadece kolaylaştırıcı katkıda bulunan yardım eden arasında orantılılık sağlanmış olur.
5. Kim Hangi Ölçüde Sorumlu Olur? (Fail – Azmettiren – Yardım Eden)
5.1. Failin Sorumluluğu
-
Suçun kanuni tanımında yer alan fiili bizzat gerçekleştiren veya icra üzerinde hâkim olan kişi,
-
Suçun tüm unsurlarından ve sonuçlarından sorumludur.
-
Teşebbüs, içtima, nitelikli hâller gibi kurumlar, öncelikle fail üzerinden değerlendirilir.
5.2. Azmettirenin Sorumluluğu
Azmettirenin tipik görünümü:
-
Fail önceden suça karar vermemişken,
-
Azmettirenin etkisiyle suça karar verir ve suçu işler.
Azmettiren:
-
İşlenen suçtan fail gibi sorumlu tutulur.
-
Teşebbüs halinde suç tamamlanmamışsa, azmettiren de teşebbüs hükümlerine göre sorumlu olur.
-
Fail, suç işlemeye başlamadan önce azmettiren etkisini ortadan kaldırmak için ciddi çaba sarf ederse, kendi lehine iştirak hükümlerinden doğan bazı sonuçlar gündeme gelebilir; bu noktada gönüllü vazgeçme kurumuyla bağlantı kurulmalıdır.
5.3. Yardım Edenin Sorumluluğu
Yardım eden:
-
Suçun işlenmesini kolaylaştırdığı ölçüde sorumludur.
-
Suçun niteliği (ağırlaştırıcı nitelikli hâller, mağdurun durumu, suçun konusu) fail için ne ise; yardım eden de aynı suç tipine iştirak etmiş sayılır; fakat cezası yardım hükmü nedeniyle indirime tabi tutulur.
-
Yardımın derecesi, zamanlaması, zorunluluğu ve vazgeçme imkânı, cezanın takdirinde ayrıca rol oynar.
5.4. Aşan İştirak ve Kastın Sınırları
İştirak ilişkilerinde önemli sorunlardan biri de aşan iştiraktir. Örneğin:
-
İki kişi mağduru “darp etme” konusunda anlaşmış; ancak taraflardan biri mağduru öldürmüşse,
-
Kavga sırasında planlanan basit yaralamayı aşan, hayati tehlike yaratan ağır fiiller ortaya çıkmışsa,
diğer iştirakçinin sorumluluğu, kendi kastının sınırları ve öngörülebilirlik ilkesi çerçevesinde değerlendirilir.
Özetle:
Her iştirakçi, “kendi planladığı ve öngördüğü neticeler” bakımından sorumludur.
Failin, iştirak ilişkisini aşan, tamamen öngörülmeyen ve plan dışı bir davranışı varsa, diğer kişiler bu “aşan kısım”dan sorumlu tutulmayabilir.
6. İştirak, Teşebbüs ve Gönüllü Vazgeçme İlişkisi
6.1. Suça Teşebbüs Halinde İştirak
Suç, teşebbüs aşamasında kalmışsa:
-
Fail, başladığı icra hareketlerini kendi iradesi dışında bir engel nedeniyle tamamlayamamış olabilir,
-
Azmettiren ve yardım eden de, suçun işlenmesine katkıları oranında, teşebbüs hükümlerine göre sorumlu tutulur.
Örneğin:
-
Birini yaralamak için azmettiren,
-
Failin silah temini için para veren,
-
Faille birlikte mağdurun yanına giden ancak müdahalede bulunmayan kişi,
suç, son anda kolluk müdahalesiyle engellense bile, teşebbüs düzeyinde iştirak nedeniyle cezalandırılabilir.
6.2. Gönüllü Vazgeçmenin İştirakçilere Etkisi
Gönüllü vazgeçme, failin kendi iradesiyle, suçun tamamlanmasını engellemek için ciddi çaba sarf etmesini ifade eder.
-
Fail, gönüllü vazgeçerse ve suç tamamlanmazsa, lehine sonuç doğar.
-
Azmettiren veya yardım eden, daha sonra pişman olup suçun işlenmesini engellemek için ciddi çaba sarf ederse, bu durum kendi lehine değerlendirilir.
7. İştirakin Mümkün Olmadığı Suçlar ve Özel Görünüm Şekilleri
7.1. Özgü Suçlar ve İştirak
Bazı suçlar, kanunen sadece belirli sıfatlara sahip kişiler tarafından işlenebilir (örneğin kamu görevlisi, belli meslek mensubu vb.). Bu tür suçlara özgü suç denir.
-
Örneğin, sadece kamu görevlisinin işleyebileceği bir suçta,
-
Kamu görevlisi olmayan kişi, ancak yardım eden veya bazı hâllerde “azmettiren” olarak sorumlu tutulabilir.
Burada, “fail sıfatını taşıma” koşulu, iştirak biçimini belirleyebilir.
7.2. Şahsi Cezasızlık veya İndirim Sebeplerinin İştirakçilere Etkisi
Bazı suçlarda:
-
Fail ile mağdur arasındaki özel ilişki,
-
Aile bağı,
-
Yaş küçüklüğü, akrabalık gibi şahsa özgü sebepler
fail için cezasızlık veya ceza indirim sebebi olabilir.
İştirak halinde:
-
Şahsi cezasızlık sebebi, kural olarak sadece ilgili kişiye uygulanır.
-
Diğer iştirakçiler (azmettiren, yardım eden), aynı sebep onların şahsında yoksa, tam ceza ile sorumlu tutulabilir.
8. Uygulamada Örnek Senaryolar: Kim Hangi Sıfatla Sorumlu?
8.1. “Git Şunu Döv, Hakkını Ara” Diyen Kişi
A, B’ye “git C’yi döv, sana destek olurum” diyerek C’ye karşı kasten yaralama suçu işlemesini istiyor.
B, bu telkin sonrası C’yi bulup dövüyor ve kasten yaralama suçu gerçekleşiyor.
Değerlendirme:
-
A, B’nin daha önce böyle bir kararı yokken onu bu suça yönelttiği için azmettiren olarak,
-
B ise fail olarak,
aynı suç tipinden sorumludur.
8.2. Kavga Esnasında Sadece Gözcülük Yapan Kişi
İki kişi mağduru darp ediyor, üçüncü kişi olay yerinde “kimse geliyor mu” diye gözcülük yapıyor.
Değerlendirme:
-
Gözcülük yapan saldırıyı fiilen gerçekleştirmiyor; ancak fiilin icrasını kolaylaştırıcı bir rol oynuyor.
-
Bu nedenle çoğu durumda, yardım eden olarak sorumlu tutulur.
-
Ancak olayın örgütlü, planlı ve birlikte icra edildiği durumlarda, rolün yoğunluğuna göre müşterek faillik de gündeme gelebilir.
8.3. Sosyal Medyada Linç Çağrısı
Bir kişi, sosyal medyada belirli bir kişiye karşı saldırı veya zarar verme çağrısında bulunuyor,
Bu çağrı sonucu bazı kişiler mağdura saldırıyor veya mala zarar veriyor.
Değerlendirme:
-
Çağırıyı yapan kişinin sorumluluğu, mesajlarının niteliğine göre azmettirme veya manevi yardım kapsamında değerlendirilebilir.
-
Genel, soyut ve muhatabı belirsiz çağrılar çoğu zaman azmettirme sayılmayabilir; ancak somut, belirli bir kişiye karşı, belirli fiile yönlendiren çağrılar azmettirme niteliği kazanabilir.
8.4. Şirket Yöneticisinin Talimatı
Bir şirket yöneticisi, çalışanına “şu ihaleyi ne pahasına olursa olsun al, gerekli bağlantıları kur” diyor;
Çalışan, ihaleye fesat karıştırma suçunu işliyor.
Değerlendirme:
-
Yöneticinin talimatının içeriği, neyi kastettiği, “her yolu mubah” iması, açık suç talimatı olup olmadığı önemlidir.
-
Yöneticinin fiili, belirli bir suç işlenmesini amaçlayan talimat seviyesindeyse azmettirme;
-
Daha genel bir baskı ve yönlendirme ise manevi yardım veya bazı hâllerde sorumsuzluk şeklinde değerlendirilebilir.
-
Çalışan ise somut fiili gerçekleştirdiği ölçüde fail sıfatını taşır.
9. Sonuç: Suça Azmettirme, Yardım Etme ve İştirakte Denge Arayışı
Suça azmettirme, yardım etme ve iştirak hükümleri, ceza hukukunda adalet ve orantılılık dengesini sağlamaya yönelik yapılardır. Bir suçun işlenmesinde:
-
Fail, fiilin merkezinde yer alır ve icra üzerinde hâkimiyet kuran kişidir.
-
Azmettiren, failin suç işleme kararını doğrudan şekillendirir ve çoğu kez fail kadar ağır sorumluluk taşır.
-
Yardım eden, suçu kolaylaştırır veya destekler; bu nedenle sorumluluğu daha sınırlıdır ve cezası indirime tabidir.
Her somut olayda:
-
İştirak kastının varlığı,
-
Katkının niteliği (manevi/maddi),
-
Suç planının kapsamı,
-
Ortaya çıkan neticenin öngörülebilirliği,
-
Özgü suç, şahsi cezasızlık ve indirim sebebi gibi özel durumlar
ayrıntılı olarak değerlendirilmelidir. Böylece, bir suçun arkasında yer alan her kişinin, yalnızca kendi payına düşen kusur ve kast ölçüsünde cezalandırılması sağlanabilir.
Sık Sorulan Sorular
1. Sadece “kışkırtıcı konuşma” azmettirme sayılır mı?
Her kışkırtıcı ifade azmettirme değildir. Azmettirme için, somut bir suça yöneltme ve fail üzerinde belirleyici etki aranır. Genel ve soyut kızgınlık ifadeleri çoğu zaman azmettirme değil, manevi yardım veya cezasız bir tutum olarak değerlendirilebilir.
2. Yardım eden, işlenen suçun türünü bilmek zorunda mı?
Yardım eden, en azından suç işleneceğini ve kendi katkısının bu suça hizmet ettiğini bilmelidir. Tam teknik tanımını bilmesi gerekmez; ancak suçun mahiyetini kabaca idrak edebilecek durumda olmalıdır.
3. Azmettiren, mağdurdan habersiz olabilir mi?
Evet, bazı hâllerde azmettiren, mağduru tanımayabilir veya adını bilmeyebilir. Önemli olan, suçun konusunu ve niteliğini bilerek fail üzerinde suç işleme kararı oluşturmasıdır.
4. Aynı olayda hem azmettirme hem yardım etme olabilir mi?
Aynı kişi, hem azmettiren hem de fiilen yardımcı rolü üstlenmiş olabilir. Örneğin hem suça karar verdirip hem de suç aletini temin eden kişi, azmettiren ve yardım eden sıfatlarını birlikte taşıyabilir; ancak ceza hukuku değerlendirmesinde genellikle daha ağır rol (azmettirme/fail) esas alınır.
5. Suçun işlenmesinden sonra yardım eden de iştirakçi midir?
Suç tamamlandıktan sonra, örneğin failin kaçmasına yardım etmek gibi fiiller, çoğu zaman suçun işlenmesine iştirak değil, ayrı bir suç (örneğin suçluyu kayırma) olarak değerlendirilir. İştirak, esasen suçun icrasına yönelik katkıları kapsar.