Single Blog Title

This is a single blog caption

Yabancı Unsurlu Evliliklerin Tanınması ve Geçerliliği

1. Giriş

Küreselleşen dünyada bireylerin farklı ülke vatandaşlarıyla evlenmesi, milletlerarası özel hukukun en karmaşık alanlarından birini oluşturur. Yabancı unsurlu evlilikler, sadece bireylerin kişisel statülerini değil, vatandaşlık, miras, mal rejimi ve çocukların velayeti gibi alanlarda da derin sonuçlar doğurur. Türk hukuk sistemi bu konuda hem iç hukuk hem de milletlerarası özel hukuk kurallarıyla çok katmanlı bir çerçeve öngörmüştür.
Bu makalede, yabancı unsurlu evliliklerin kuruluş şartları, geçerliliği, Türkiye’de tanınması, kamu düzeni sınırlamaları, tescil süreci ve Yargıtay içtihatlarıyla birlikte ele alınacaktır.


2. Yabancılık Unsurunun Tanımı ve Hukuki Önemi

Bir evlilikte yabancılık unsuru, tarafların vatandaşlıklarının, ikametgahlarının veya evlenmenin yapıldığı yerin farklı devletlere ait olması durumunda ortaya çıkar.
Örneğin;

  • Türk vatandaşı ile yabancı vatandaşın evlenmesi,

  • İki yabancının Türkiye’de evlenmesi,

  • İki Türk vatandaşının yabancı ülkede evlenmesi,

  • Vatansız kişilerin evlenmesi

hallerinin tamamı yabancı unsurlu evlilik olarak değerlendirilir.

Bu unsurların varlığı hâlinde, evlenmeye uygulanacak hukuk, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK) hükümlerine göre belirlenir. Bu kanun, hem maddi evlenme şartlarının hem de şekil şartlarının hangi ülke hukukuna göre belirleneceğini düzenleyen bağlama kuralları getirir.


3. Evliliğin Maddi Şartlarına Uygulanacak Hukuk

MÖHUK’un 13. maddesine göre, “Evlilik ehliyeti ve evlenmenin maddi şartları, her bir tarafın evlenme anındaki millî hukukuna tabidir.”
Bu hüküm, taraflardan her biri için ayrı ayrı uygulanacak hukuk sistemlerini işaret eder.

3.1. Evlilik Ehliyeti

Evlilik ehliyeti; yaş, ayırt etme gücü, hısımlık derecesi, evlenme engelleri ve daha önceki evliliklerin varlığı gibi kişisel şartları kapsar.
Örneğin, Türk vatandaşı için Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 124–133. maddeleri uygulanır. Türk hukukunda evlenme yaşı 18’dir; 17 yaşında veli rızası, 16 yaşında hâkim izni şarttır.

Yabancı eş yönünden ise kendi millî hukuku esas alınır. Dolayısıyla Almanya vatandaşı bir kişi, Almanya hukukuna göre 18 yaşından önce evlenebiliyorsa, bu evlilik ancak Türk kamu düzenine açıkça aykırı olmamak kaydıyla tanınabilir.

3.2. Çifte Uygunluk İlkesi

Türk doktrininde ve Yargıtay uygulamasında çifte uygunluk ilkesi kabul edilir. Buna göre, evliliğin geçerli olabilmesi için her iki tarafın da kendi millî hukuklarına göre evlenmeye ehil olmaları gerekir.
Bu ilke, kamu düzeninin korunması ve ehliyetsiz kişilerin evlenmesini engellemek açısından önem taşır.


4. Evliliğin Şekline Uygulanacak Hukuk

Evliliğin şekline ilişkin temel düzenleme MÖHUK m. 14’tedir:
“Evliliğin şekli, evlenmenin yapıldığı yer hukukuna tabidir.”

Bu ilke lex loci celebrationis olarak bilinir. Yani evlilik hangi ülkede yapıldıysa, o ülkenin kanunlarında öngörülen şekli kurallar uygulanır.

4.1. Türkiye’de Yabancıların Evlenmesi

Türk Medeni Kanunu’nun 142. ve 143. maddeleri uyarınca evlenmeler, belediye evlendirme memuru veya nüfus müdürlüğü önünde yapılır.
Türkiye’de evlenecek yabancı uyruklu kişiler, kendi ülkelerinden evlenme ehliyet belgesi (certificate of no impediment) getirmeli ve belgeleri Türkçeye çevrilip noter onayından veya apostil tasdikinden geçirilmelidir.

4.2. Türk Vatandaşının Yurt Dışında Evlenmesi

Türk vatandaşı, yurt dışında:

  1. Türk konsolosu veya büyükelçi huzurunda Türk hukukuna göre,

  2. Veya yabancı ülkenin yetkili makamı önünde o ülke hukukuna göre evlenebilir.

Her iki durumda da evlenmenin Türkiye’de geçerli olabilmesi için usulüne uygun tescil şarttır.


5. Tescil (Nüfus Kaydına İşlenme) Süreci

Yabancı ülkede yapılan evliliklerin Türkiye’de geçerlilik kazanabilmesi için Nüfus Hizmetleri Kanunu m. 27 uyarınca bildirimin yapılması gerekir.
Taraflar evlendikten sonra:

  • 30 gün içinde Türk konsolosluğuna veya büyükelçiliğe başvurmalı,

  • Veya doğrudan Türkiye’deki nüfus müdürlüğüne apostilli evlilik kayıt örneği (Formül B) sunmalıdır.

Konsolosluklarca yapılan evlenmeler de aynı şekilde Türkiye’de aile kütüğüne tescil edilir.

Tescil, evliliği geçerli hale getiren unsur değil, var olan geçerli evliliğin resmi kayıtlara geçirilmesi niteliğindedir. Ancak nüfus kayıtlarına işlenmemiş bir evlilik, Türkiye’de birçok hukuki işlemde (örneğin soyadı, miras, ikamet, mal rejimi) sorun doğurur.


6. Kamu Düzeni Müdahalesi

MÖHUK’un 5. maddesi, kamu düzenine açıkça aykırı yabancı hukukun uygulanamayacağını düzenler.
Bu hüküm, çok eşlilik (poligami), reşit olmayanların evliliği, evlenmeye engel hısımlık dereceleri veya sadece dini merasimle yapılan evlilikler gibi durumlarda devreye girer.

Yargıtay, bu tür evliliklerin Türk toplum düzenine aykırı olduğu gerekçesiyle tanınamayacağına defalarca hükmetmiştir.
Örneğin, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 2017/7643 E., 2018/11703 K. sayılı kararında; yabancı ülkede dini törenle kıyılan ve resmi makam önünde yapılmayan bir evlilik, Türk kamu düzenine aykırı bulunarak geçersiz sayılmıştır.


7. Yargıtay Uygulamasından Örnekler

7.1. Konsolosluk Önünde Yapılan Evlilikler

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 2016/4231 E., 2017/7569 K. sayılı kararında; Türk vatandaşı ile Rus vatandaşı arasında Rusya’da Türk konsolosluğu önünde yapılan evliliğin geçerli olduğunu, evliliğin tescil edilmemesinin geçerliliği ortadan kaldırmayacağını belirtmiştir.

7.2. Dini Törenle Yapılan Evlilikler

Yargıtay 2. HD, 2019/2765 E., 2019/6784 K. kararında, Fas’ta yalnızca dini makam önünde yapılan nikâhın şeklen geçerli olmadığını, zira Fas hukukunun da resmi şekli aradığını, dolayısıyla bu evliliğin Türkiye’de tanınamayacağını hükmetmiştir.

7.3. Poligami Yasağı

Yargıtay, bir kişinin ilk evliliği sona ermeden ikinci evliliğini yabancı ülkede yapması halinde, bu evliliği Türk kamu düzenine açıkça aykırı bulmuş ve geçersizlik sonucuna ulaşmıştır (Yarg. 2. HD, 2015/7652 E., 2016/8751 K.).


8. Evliliğin Geçersizliği ve Butlan Halleri

Türk Medeni Kanunu’nun 145–160. maddeleri, mutlak ve nisbi butlan hallerini düzenler.
Yabancı unsurlu evliliklerde de, evlilik geçerli şekilde kurulmuş olsa dahi Türk kamu düzenine aykırılık varsa butlan hükümleri uygulanır.
Mutlak butlan nedenleri arasında:

  • Mevcut evlilik varken yeni evlenme,

  • Yakın hısımlık,

  • Ayırt etme gücünden yoksunluk,

  • Aynı cinsten kişiler arasında evlilik

sayılabilir.

Bu nedenlerden biri varsa, evlilik hiçbir şekilde tanınmaz ve mahkeme kararıyla hükümsüz sayılır.


9. Boşanma, Tanıma ve Tenfiz İlişkisi

Yabancı ülkede evlenen çiftlerin boşanma kararları, Türkiye’de tanıma veya tenfiz davası açılmadan hüküm doğurmaz.
2018 yılında yürürlüğe giren MÖHUK m. 58/A ile, bazı yabancı boşanma kararlarının idari yolla tanınması (nüfus müdürlüğü üzerinden) imkânı getirilmiştir.
Ancak bunun için:

  1. Kararın kesinleşmiş olması,

  2. Tarafların birlikte başvurması,

  3. Kararın Türk kamu düzenine aykırı olmaması gerekir.

Taraflardan biri itiraz ederse veya birlikte başvuru yapılmazsa, yine Aile Mahkemesi’nde tanıma-tenfiz davası açmak zorunludur.


10. Mal Rejimi ve Evliliğin Diğer Sonuçlarına Uygulanacak Hukuk

MÖHUK m. 15, evlilik birliğinin genel hükümlerine uygulanacak hukuku düzenler:
“Eşlerin müşterek millî hukuku, yoksa müşterek mutad mesken hukuku, bu da yoksa Türk hukuku uygulanır.”

Bu hükme göre:

  • Eşlerin aynı vatandaşlığa sahip olması durumunda o devlet hukuku uygulanır.

  • Farklı vatandaşlıklarda ise, fiilen birlikte yaşadıkları yer hukuku esas alınır.

Mal rejimi konusunda eşler, evlenmeden önce veya sonra yazılı anlaşmayla uygulanacak hukuku seçebilirler. Bu seçimin yokluğunda, mal rejimi, evlenme anında eşlerin mutad meskenlerinin bulunduğu ülke hukukuna göre belirlenir (MÖHUK m. 15/2).

Bu kurallar özellikle Türk vatandaşlarının yurt dışında edindiği mallar, taşınmazlar ve yatırım varlıklarının paylaşımında önem taşır.


11. Çocukların Vatandaşlığı ve Soybağı

Yabancı unsurlu evliliklerden doğan çocukların vatandaşlığı Türk Vatandaşlık Kanunu m. 7 uyarınca belirlenir.
Bir Türk vatandaşı ana veya babadan doğan çocuk, doğumla Türk vatandaşı olur.
Dolayısıyla Türk vatandaşı bir anne veya baba, yabancı eşle evli olsa dahi çocuk doğum anında Türk vatandaşıdır.

Soybağı bakımından ise TMK m. 282–284 hükümleri geçerlidir; çocuk evlilik içinde doğmuşsa babası koca sayılır. Yabancı ülkede doğan çocukların doğum belgeleri apostilli olarak Türkiye’de nüfusa tescil edilir.


12. Uygulamada Görülen Sorunlar

Yabancı unsurlu evliliklerde sıkça karşılaşılan problemler şunlardır:

  1. Belgelerin usule uygun düzenlenmemesi (apostil eksikliği, tercüme hataları),

  2. Evlilik ehliyet belgelerinin geçerlilik süresinin aşılması,

  3. Dini törenle yetinilmesi,

  4. Boşanma kararlarının tanıtılmaması,

  5. Kamu düzenine aykırılık gerekçesiyle tescilin reddi,

  6. Mal rejimi uyuşmazlıklarında yetki-kanun çatışması.

Bu sorunlar, çoğu zaman idari ret kararı veya mahkeme nezdinde geçersizlik iddialarına yol açmaktadır.


13. Avrupa Birliği Hukuku ve Karşılaştırmalı Perspektif

Avrupa Birliği ülkelerinde evliliklerin tanınmasına ilişkin Brüksel II bis Tüzüğü (2201/2003) uyarınca, üye devletler arasında evlilik kararları karşılıklı olarak tanınır.
Türkiye, AB üyesi olmamakla birlikte, Lahey Evlilik Sözleşmeleri ve apostil sistemi ile uluslararası belgelerin geçerliliğini kabul eder.

Almanya, Fransa ve İngiltere hukuklarında da “evliliğin şekli yapıldığı yer hukukuna tabidir” ilkesi benimsenmiştir. Bu yönüyle Türk hukuk sistemi, uluslararası standartlarla uyumludur.


14. Kamu Düzeninin Sınırları Üzerine Doktrinsel Görüşler

Türk doktrininde kamu düzeni müdahalesinin kapsamı tartışmalıdır.

  • Prof. Nomer’e göre, kamu düzeni, yalnızca Türk toplumunun temel değerleriyle açıkça çatışan hallerde uygulanmalıdır.

  • Prof. Doğan’a göre ise, aile hukukunun çekirdeğini oluşturan monogami, resmi nikâh ve kadın-erkek eşitliği ilkeleri kamu düzeninin mutlak sınırlarıdır.

Yargıtay uygulaması ikinci görüşe paraleldir. Özellikle çok eşlilik ve dini nikâh yoluyla yapılan evlilikler, kamu düzenine aykırılık gerekçesiyle reddedilmektedir.


15. Elektronik ve Uzaktan Evlilikler (Yeni Gelişmeler)

Pandemi sonrası dönemde bazı ülkelerde çevrim içi (online) evlilik uygulamaları gündeme gelmiştir. Türk hukukunda ise TMK m. 142 gereğince evlenme, bizzat evlendirme memuru önünde yapılmalıdır.
Dolayısıyla dijital ortamda kıyılan evlilikler Türk hukuk düzeni bakımından şeklen geçerli değildir.
Ancak tarafların bulundukları ülkede bu tür evlilikler geçerliyse, Türkiye’de lex loci celebrationis ilkesi çerçevesinde şekli geçerlilik tanınabilir.

Bu konuda yasal düzenleme yapılmamış olmakla birlikte, uygulamada Dışişleri Bakanlığı ve Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü, bu tür belgeleri “istisnai inceleme”ye tabi tutmaktadır.


16. Sonuç ve Değerlendirme

Yabancı unsurlu evliliklerin tanınması ve geçerliliği, Türk hukuk sisteminde karma nitelikli bir rejime tabidir.
Evliliğin maddi şartları tarafların millî hukukuna, şekli ise yapıldığı yer hukukuna göre belirlenir.
Türkiye’de tanınma ve tescil aşamasında kamu düzeni, monogami, resmi şekil ve ehliyet gibi temel ilkeler mutlak koruma altındadır.

Bu bağlamda;

  • Yurt dışında kıyılan evliliklerin geçerli olabilmesi için o ülke hukukunun öngördüğü şekil kurallarına uyulması,

  • Türk vatandaşının kendi hukuku bakımından evlenme ehliyetine sahip olması,

  • Evliliğin 30 gün içinde konsolosluk veya nüfus müdürlüğüne bildirilmesi,

  • Kamu düzenine aykırılığın bulunmaması şarttır.

Yargıtay kararları da bu esasları pekiştirmekte, kamu düzenine aykırılık ve şekil eksikliklerinde geçersizlik yönünde içtihat birliği oluşturmaktadır.

Sonuç olarak, yabancı unsurlu evliliklerin geçerliliği, yalnızca kişisel bir statü meselesi değil, aynı zamanda Türk aile düzeninin korunmasıyla ilgili bir kamusal menfaat alanıdır.
Bu nedenle Türk hukukunda, uluslararası evliliklerin tanınmasında hem bireylerin özel yaşam özgürlüğü hem de kamu düzeni hassas bir denge içinde korunmaktadır.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button