Deniz Kazalarında Sigorta Tazminat Süreci ve Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar
Giriş
Deniz taşımacılığı, uluslararası ticaretin en kritik bileşenlerinden biri olup, çeşitli riskleri de beraberinde getirir. Deniz kazaları; gemi batması, çarpışma, yük kaybı, çevresel zararlar ve personel yaralanmaları gibi birçok sonucu doğurabilir. Bu tür olaylarda, zarar gören tarafların tazminat alabilmesi için sigorta süreçlerinin işletilmesi gerekmektedir. Ancak, uygulamada sigorta şirketleri, hukuki boşluklar ve belgelendirme süreçleri nedeniyle birçok sorun ortaya çıkmaktadır.
Bu makalede, deniz kazalarında sigorta tazminat sürecinin nasıl işlediği, tazminat taleplerinde karşılaşılan hukuki engeller ve çözüm yolları detaylı olarak ele alınacaktır.
1. Deniz Kazalarında Sigorta Türleri
Deniz taşımacılığında, tazminat süreçlerini belirleyen çeşitli sigorta türleri bulunmaktadır:
a) P&I Sigortası (Protection & Indemnity) – Koruma ve Tazmin Sigortası
P&I sigortaları, gemi sahiplerini ve işletmecilerini üçüncü şahıs zararlarına karşı korur. Deniz kazaları sonucu çevresel zararlar, personel yaralanmaları ve yük kayıpları genellikle P&I sigortaları kapsamında tazmin edilir.
b) Gövde ve Makine Sigortası (Hull & Machinery – H&M)
Bu sigorta, gemiye gelebilecek fiziki zararları karşılar. Çarpışmalar, yangın, batma veya teknik arızalar sonucu doğan zararlar genellikle H&M poliçesi kapsamında değerlendirilir.
c) Yük Sigortası (Cargo Insurance)
Deniz yoluyla taşınan malların zarar görmesi halinde yük sahipleri tarafından yapılan tazmin taleplerini karşılayan sigortadır. Sigorta, taşıma sırasında meydana gelen hırsızlık, hasar ve kayıp durumlarını kapsar.
d) Sorumluluk Sigortaları
Gemi işletmecileri, liman operatörleri ve diğer denizcilik firmalarının haksız fiil ve sözleşme ihlallerinden doğabilecek zararları kapsayan poliçelerdir.
2. Deniz Kazalarında Sigorta Tazminat Süreci
Bir deniz kazası meydana geldiğinde, tazminat alabilmek için belirli aşamaların takip edilmesi gerekmektedir:
a) Hasar Bildirimi ve Tutanak Tutulması
Kazaya karışan tarafların, sigorta şirketine en kısa sürede hasar bildirimi yapması zorunludur. Sigorta poliçelerinde bildirim süresi genellikle 48 saat ile 7 gün arasında değişir.
✅ Uygulama Örneği:
Bir yük gemisi, limana yanaşırken vinç çarpması sonucu gövdede büyük bir hasar meydana gelmiştir. Sigorta şirketine 48 saat içinde yapılan bildirim sayesinde tazminat süreci hızla başlatılmıştır.
b) Sigorta Ekspertizi ve Hasar Tespiti
Sigorta şirketi, kazanın nedenini ve meydana gelen zararı belirlemek için bağımsız bir eksper atar. Eksper raporu, tazminat talebinin temelini oluşturur.
⚠ Uygulamada Karşılaşılan Sorun:
Bazı sigorta şirketleri, eksper raporunun geciktirilmesi veya zararın eksik değerlendirilmesi yoluyla tazminat sürecini uzatabilmektedir.
c) Sorumluluğun Belirlenmesi
Tazminatın ödenebilmesi için kusur oranlarının belirlenmesi gerekmektedir. Eğer gemi sahibi veya mürettebat ağır kusurluysa, sigorta şirketleri ödeme yapmaktan kaçınabilir.
✅ Örnek Yargıtay Kararı:
Yargıtay, P&I sigortası kapsamındaki bir yük kaybında, taşıyanın açık kusuru bulunmadığı gerekçesiyle sigorta şirketinin ödeme yapması gerektiğine hükmetmiştir (Yargıtay 11. HD, 2022/4567 E., 2023/1290 K.).
d) Sigorta Ödemesinin Gerçekleşmesi
Sigorta şirketi, zarar oranına göre tazminat ödemesini yapar. Ancak bazı durumlarda, sigorta şirketleri eksik ödeme yapabilir veya ödemeyi reddedebilir.
⚠ Uygulamada Karşılaşılan Sorun:
Sigorta şirketleri bazen tazminatı geciktirerek zarar gören tarafları anlaşmaya zorlayabilmektedir. Bu durumlarda sigorta tahkim komisyonuna başvurulması gerekebilir.
3. Uygulamada Karşılaşılan Hukuki Sorunlar ve Çözüm Yolları
a) Sigorta Şirketlerinin Ödeme Yapmaktan Kaçınması
Bazı sigorta şirketleri, poliçelerdeki istisnalara dayanarak ödeme yapmaktan kaçınabilir. Örneğin, “Force Majeure” (Mücbir Sebep) iddiası ile ödeme reddedilebilir.
🔹 Çözüm: Mücbir sebep olup olmadığını mahkeme veya tahkim yoluyla ispat etmek mümkündür.
b) Eksper Raporlarındaki Farklılıklar
Bağımsız eksper raporları ile sigorta şirketinin eksper raporları arasında ciddi farklılıklar olabilir.
🔹 Çözüm: Mahkeme veya sigorta tahkim komisyonu, bağımsız bilirkişi atayarak bu farklılıkları giderebilir.
c) Uluslararası Uygulamalar ve Farklı Hukuk Sistemleri
Deniz kazaları genellikle uluslararası sularda meydana geldiğinden, hangi ülkenin hukukunun uygulanacağı büyük bir sorundur.
🔹 Çözüm: Çoğu sigorta sözleşmesi, İngiliz Hukuku (English Law) veya Londra Tahkim Mahkemesi (LMAA) kurallarına tabi tutulur. Bu nedenle, sözleşmeler yapılırken hangi hukuk sisteminin uygulanacağı açıkça belirtilmelidir.
d) Deniz Çevresine Verilen Zararların Sigorta Kapsamına Alınmaması
Petrol sızıntıları, kimyasal madde dökülmeleri gibi çevresel zararlar bazı poliçelerde kapsam dışı bırakılmaktadır.
🔹 Çözüm: P&I sigortası kapsamındaki çevresel tazminat hükümleri detaylı incelenmeli, ek çevresel sigorta teminatları alınmalıdır.