Yazılım Korsanlığı ile İlgili Ceza Soruşturmaları: Uygulamada Karşılaşılan Delil Problemleri
Giriş
Yazılım korsanlığı; lisanssız yazılım kullanımı, çoğaltılması, dağıtılması veya satılması suretiyle gerçekleşen ciddi bir bilişim suçudur. Türkiye’de bu tür eylemler 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamında suç olarak düzenlenmiştir. Ancak uygulamada karşılaşılan en büyük sorunlardan biri, bu suçların delillendirilmesi ve bilgisayar sistemlerinde hukuka uygun şekilde tespit edilmesi sürecidir.
Bu yazıda yazılım korsanlığına ilişkin ceza soruşturmalarında yaşanan delil problemleri, Yargıtay içtihatları ve savcılık uygulamaları çerçevesinde hukuki bir bakışla incelenecektir.
1. Suçun Tanımı: Yazılım Korsanlığı Nedir?
FSEK m.71 kapsamında yazılım korsanlığı:
- Yazılımın rızasız çoğaltılması,
- Ticari amaçla kullanılması,
- Yayılması veya satılması,
- Lisans sözleşmesinin ihlaliyle kullanılması şeklinde ortaya çıkar.
TCK m.244 ve 245 ise bilişim sistemlerine hukuka aykırı müdahaleleri ve izinsiz erişimleri ayrıca suç sayar.
2. Ceza Soruşturmasının Dayanağı Nedir?
Yazılım korsanlığı ile ilgili soruşturmalar genellikle:
- Yazılım üreticisi firmaların şikâyeti,
- Ticaret Bakanlığı veya Emniyet Siber Suçlarla Mücadele Şubesi tarafından yapılan denetimler,
- Noter tespiti ile belgelenen ihlaller
üzerine başlatılmaktadır.
Ancak soruşturmanın başarıya ulaşması için en kritik unsur: hukuka uygun ve teknik olarak geçerli delil elde edilmesidir.
3. Uygulamada Karşılaşılan Başlıca Delil Problemleri
a) Delilin Elde Edilme Yöntemi
- Kolluk tarafından yapılan baskınlarda, yazılımın lisanssız olduğuna ilişkin belgeler bulunamaması.
- Harddisk imajlarının usule aykırı alınması.
- Şirket içinde yapılan iç yazışmaların kişisel veri sayılıp sayılmayacağı tartışmaları.
b) Lisans İhlalinin Teknik Tespiti
- Yazılımın kırılmış sürüm mü, deneme sürümü mü olduğunun tespiti.
- Kullanılan sürümün ticari kullanım sınırlaması içerip içermediği.
- Bir yazılımın orijinal mi yoksa korsan mı olduğunun bilgisayar üzerinden somut delil ile tespiti.
c) Tespit Zamanının Gecikmesi
- Şikâyet konusu olaydan çok sonra yapılan tespitlerde delillerin yok olması,
- Sistemlerin formatlanmış ya da cihazların yenilenmiş olması,
- Log kayıtlarının silinmiş olması.
4. Delil Niteliği Tartışmalı Unsurlar
| Delil Türü | Hukuki Niteliği | Yorum |
|---|---|---|
| Ekran görüntüsü | Tek başına yetersiz | Noter tespitiyle desteklenmeli |
| USB içinde crack dosyası | Cezai sorumluluğu doğurabilir | Fail ile bağlantı kurulmalı |
| Log kayıtları | Teknik delil sayılır | Mahkeme kararı ile alınmalı |
| E-posta ile lisans uyarısı | Başlangıç şüphesi doğurur | Tek başına ceza verdirmez |
| Anti-virüs/korsan tespit yazılımı sonucu | Bilirkişi desteği gerekir | Yazılımın güvenilirliği sorgulanır |
5. Yargı Kararlarıyla Değerlendirme
Yargıtay 7. Ceza Dairesi, 2017/3672 E., 2018/1961 K.
“…lisanssız yazılım bulunduğu iddiasıyla yapılan aramada, harddiskin usulüne uygun imajı alınmadan delil elde edilmesi hukuka aykırıdır…”
Yargıtay 11. HD, 2019/4135 E., 2020/3218 K.
“…FSEK’e aykırı olarak ticari kullanım tespit edilmiş, sanığın yetkisiz kurulum yaptığı sabit olmakla, mahkûmiyet kararı yerindedir.”
6. Savunma Stratejileri Açısından Değerlendirme
Sanık veya şüpheli vekili açısından aşağıdaki noktalar sorgulanmalıdır:
- Delil elde etme süreci hukuka uygun mu?
- Lisans ihlali gerçekten mevcut mu, yoksa yanlış tespit mi?
- Yazılım kişisel kullanımda mı yoksa ticari amaçla mı kullanılmış?
- Sanık bu kurulumu bizzat mı yaptı yoksa başkasının eylemi mi?
Bu tür soruşturmalar, yalnızca yazılım korsanlığı değil, hukuka uygun delil elde edilmesi ilkesi bakımından da çok hassastır.
7. Koruyucu Hukuki Önlemler
- İş yerlerinde lisans envanteri ve yazılım politikası oluşturulmalı.
- Kullanıcı sözleşmelerine açık lisans hükümleri yazılmalı.
- Düzenli iç denetim ve dış danışmanlık alınmalı.
- Yazılım firmaları, lisans takibi için kullanıcı verilerini hukuka uygun şekilde tutmalı.
8. Sonuç ve Değerlendirme
Yazılım korsanlığına ilişkin ceza soruşturmalarında, yalnızca şikâyet yeterli değildir. Teknik bulguların hukuka uygun yöntemlerle tespit edilmesi, bilirkişi incelemesiyle desteklenmesi ve delil ile fail arasında bağ kurulması gerekir. Aksi halde yargı süreci sanık lehine sonuçlanabilmektedir.
Bu nedenle hem suçun oluşumu hem de savunma açısından, delil rejimi hayati önem taşır. Bu süreçte bir avukattan destek almak hayati önem taşır.
Stj.Öğr. Esmanur AKTAŞ
