Single Blog Title

This is a single blog caption

VAR Kararlarının Hukuki Denetimi

Giriş: Futbolda Teknolojik Dönüşüm ve Hukuki Sorumluluk Meselesi

Video Yardımcı Hakem (VAR) sistemi, spor müsabakalarında adaletin sağlanması amacıyla getirilmiş olsa da, uygulamada futbol hukukunun en tartışmalı alanlarından biri hâline gelmiştir. VAR kararlarının hakemlik müessesesinin bağımsızlığıyla, federasyon talimatlarıyla ve spor kulüplerinin ekonomik haklarıyla iç içe geçen çok boyutlu bir hukuki etkisi bulunur. Hatalı bir VAR müdahalesi, kulüpler için milyonlarca Euro değerindeki yayın geliri, sıralama avantajı, sponsorluk ve sportif başarı kaybı anlamına gelebilmekte; bu nedenle hakem kararlarından kaynaklanan hukuki sorumluluk spor hukukçularının en önemli inceleme alanlarından biri hâline gelmiştir.

Türk spor hukukunda hakem kararlarının “kesinliği” ilkesi uzun yıllardır kabul edilmekle birlikte, bu kesinliğin sınırlarının özellikle VAR sonrası yeniden tartışıldığı görülmektedir. Nitekim güncel Yargıtay içtihatlarında da teknik hakem kararlarının mahkeme denetimine kapalı olduğu vurgulansa da, disiplin, tazminat ve federasyonun organizasyon kusuru gibi başlıklarda yargısal denetimin mümkün olabileceği yönünde eğilimler bulunmaktadır.


1. VAR Sistemi ve Hukuki Statüsü

VAR, FIFA Oyun Kuralları gereğince bir “yardımcı teknoloji”dir ve hakem kararını bağlayıcı biçimde değiştirme yetkisi yoktur; nihai karar sahadaki hakeme aittir. Bu durum, hukuki sorumluluk tartışmalarında kritik bir ayrımdır çünkü:

  • Hakemin takdir yetkisi korunmaktadır,

  • VAR’ın yalnızca “öneri” niteliğinde değerlendirme yaptığı kabul edilmektedir,

  • Bu nedenle temel sorumluluk müsabaka hakemi ve federasyon organizasyon yapısı üzerinde yoğunlaşmaktadır.

VAR’ın hukuki statüsü, federasyon talimatlarında düzenlenmiş olup, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) tarafından yayımlanan talimatlar sporcular, kulüpler ve hakemler yönünden bağlayıcı idari düzenlemelerdir. Bu nedenle bir VAR müdahalesinin hukuka uygunluğu hem talimatlar, hem genel spor hukuku ilkeleri, hem de idarenin hizmet kusuru bağlamında değerlendirilebilir.


2. Hakem Hataları, Yargısal Denetim ve Sorumluluk Tartışmaları

A. Hakem Kararlarının Yargı Denetimine Kapalı Olması İlkesi

Türk yargısında yerleşik yaklaşım, teknik-hakem kararlarının yargı denetimine konu olamayacağı yönündedir. Çünkü hakem kararı oyunun akışı içinde verilen bir teknik değerlendirmedir. Yargıtay’ın çeşitli kararlarında:

  • Hakem hatalarının tazminat sorumluluğu doğurmayacağı,

  • Hakemin değerlendirmesinin “yetki aşımı” olmadığı sürece hukuka aykırı kabul edilmemesi gerektiği,

  • Müsabaka sonucunun yargı kararıyla değiştirilemeyeceği

benimsenmiştir.

Bu durum, hakemlik müessesesinin bağımsızlığı açısından önem taşısa da VAR sonrası tartışmaların odağı değişmiştir.

B. VAR müdahalesi sonrası sorumluluk karmaşıklaşmaktadır

Çünkü:

  • VAR görüntülerinin yanlış yorumlanması,

  • Eksik açıların hakeme iletilmesi,

  • Protokole aykırı çağrı yapılması,

  • Çağrı yapılması gerekirken yapılmaması,

  • OFR’ye (On-Field Review) davet edilmemesi

gibi unsurlar, artık yalnızca “hakem takdiri” değil, teknolojik süreç hatası olarak ele alınmaktadır.

Bu nedenle hukuki denetimin kapsamı genişlemektedir.


3. Federasyonun Hizmet Kusuru ve Tazminat Sorumluluğu

Kulüpler, hatalı VAR uygulamasının maddi zarara yol açtığı durumlarda federasyona karşı sorumluluk iddiasında bulunabilir. Yargıtay’ın kamu hizmeti niteliği taşıyan federasyon faaliyetlerine ilişkin yaklaşımına göre:

  • Federasyonun organizasyon kusuru,

  • Gözetim eksikliği,

  • Talimatlara aykırı uygulama,

  • Disiplin/teknik komitelerin hatalı işlemleri

tazminat sorumluluğuna yol açabilir.

Örneğin bir VAR kaydının doğru açılmaması, teknik cihaz arızası veya protokole açıkça aykırı müdahale durumunda sorumluluk değerlendirmesi yapılabilir. Bu kapsamda kulüplerin zarar kalemleri:

  • Yayın gelir kaybı,

  • Sponsorluk kaybı,

  • Avrupa kupalarına katılamama nedeniyle gelir kaybı,

  • Taraftar gelirlerinde düşüş

olarak somutlaştırılabilir.


4. Disiplin Hukuku Boyutu: Hakem, VAR ve Kulüp Sorumluluğu

VAR kayıtlarının disiplin hukuku açısından kullanılabilirliği büyük önem taşır. Talimatlara göre hakem raporları, temsilci raporları ve VAR kayıtları disiplin süreçlerinde dikkate alınabilir.

Kulüpler, hakem performansı hakkında yaptıkları açıklamalar nedeniyle disiplin yaptırımı ile karşılaşabilir. Ancak kulüplerin hukuki savunmalarında sıkça dile getirdikleri argüman şudur:

“Hakem ve VAR kararları federasyon talimatına aykırı ise kulübün tepki hakkı vardır.”

Bu argüman kimi kararlarda hafifletici sebep olarak görülse de kulüpler için kesin bir koruma sağlamaz.


5. CAS Yaklaşımı: Hakem Hatası mı, Protokol İhlali mi?

CAS (Spor Tahkim Mahkemesi), hakem kararlarını teknik alanın parçası sayarak genelde denetime kapalı kabul eder. Ancak CAS’ın önemli ayırımı şudur:

  • Hakem hatası denetlenmez,

  • Protokol ihlali denetlenebilir.

Bu fark VAR tartışmalarında hayati önemdedir. Çünkü protokolün açıkça ihlal edilmesi:

  • Örneğin “açık ve bariz hata yokken VAR müdahalesi yapılması”,

  • OFR çağrısı yapılması gerekirken yapılmaması,

  • Hakeme eksik veya yanlış görüntünün iletilmesi

gibi durumlarda hukuki denetim alanını genişletir.

Türk hukukunda da bu yaklaşım giderek daha fazla kabul görmektedir.


6. Kulüplerin Başvurabileceği Hukuki Yollar

Kulüplerin VAR süreçlerindeki hatalara karşı kullanabileceği hukuki yollar:

1. TFF İç Hukuku Başvuruları

  • Müsabaka Talimatı uyarınca itiraz,

  • Disiplin kurullarına başvuru,

  • Tahkim Kurulu başvurusu.

2. Tahkim Yolu (TFF Tahkim)

Çoğu durumda nihai mercidir; sportif kararlar burada kesinleşir.

3. CAS Başvurusu

Sınırlı hallerde mümkündür; özellikle Avrupa kupaları, uluslararası müsabakalar, FIFA talimatlarına ilişkin süreçlerde.

4. Tazminat Davaları

Federasyonun hizmet kusuruna dayanarak genel mahkemelerde sorumluluk davası açmak teorik olarak mümkündür; ancak Yargıtay’ın mevcut içtihatları dikkate alınarak son derece dar bir çerçevede değerlendirilir.


7. Taraftar ve Sporcu Hakları Açısından VAR Tartışması

VAR’ın şeffaf olmaması, görüntülerin yalnızca federasyon tarafından kontrol edilmesi ve karar gerekçelerinin kamuoyu ile paylaşılmaması, taraftar ve sporcu hakları bağlamında şeffaflık eksikliği sorununu doğurmaktadır.

Ayrıca sporcu açısından:

  • Haksız kart,

  • Haksız penaltı,

  • Gol iptali

gibi kararlar, hem kariyer hem de sözleşme değerini etkileyebilmekte; bu da hukuki tartışmanın bireysel haklar boyutunu güçlendirmektedir.


Sonuç

VAR sistemi futbolun adaletini artırma amacı taşırken, hukuki sorumluluk tartışmalarını daha karmaşık hâle getirmiştir. Hakem kararlarının yargısal denetimden büyük ölçüde muaf olması ilkesi korunmakla birlikte, protokol ihlalleri, organizasyon kusuru, federasyon sorumluluğu, tazminat talepleri ve disiplin süreçleri artık daha derin bir incelemeyi gerektirmektedir.

Türk spor hukuku ile CAS içtihadı birlikte değerlendirildiğinde ortaya çıkan tablo şudur:

  • Teknik hakem hatası denetlenemez,

  • Protokol ihlali denetlenebilir,

  • Federasyonun organizasyon kusurunda tazminat sorumluluğu gündeme gelebilir,

  • Kulüplerin hak arama yolları genişlemektedir.

Bu nedenle VAR sadece teknolojik bir sistem değil, aynı zamanda spor hukuku açısından yeni bir yargısal denetim ve sorumluluk rejiminin kapısını aralamaktadır.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button