Ürdün’de İltica Başvurusu Nasıl Yapılır ve Hangi Hakları Sağlar?
Giriş
Ortadoğu’nun istikrarlı ülkelerinden biri olan Ürdün, coğrafi konumu nedeniyle uzun yıllardır göç ve iltica hareketlerinin merkezinde yer almaktadır. Özellikle Filistin ve Suriye krizleri sonrasında milyonlarca insan güvenlik arayışıyla Ürdün’e sığınmıştır. Bugün Ürdün, dünyanın en fazla mülteci barındıran ülkelerinden biridir.
Ürdün’ün en önemli özelliği, 1951 Cenevre Mülteci Sözleşmesi’ne taraf olmamasına rağmen Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) ile yakın iş birliği içinde olmasıdır. Bu nedenle iltica başvuruları doğrudan devlet kurumlarına değil, büyük ölçüde UNHCR üzerinden yürütülmektedir.
Bu makalede, Ürdün’de iltica başvurusunun nasıl yapılacağı, sürecin hukuki dayanakları, başvuruculara tanınan haklar ve kurgusal bir örnek olay ele alınacaktır.
Ürdün’de İltica Başvurusunun Hukuki Temeli
Ürdün, resmi olarak mülteci statüsü tanımamakta; ancak uluslararası hukukun temel ilkelerini, özellikle de geri göndermeme (non-refoulement) ilkesini uygulamaktadır.
Bu çerçevede:
-
İltica başvuruları UNHCR tarafından kayda alınır.
-
Ürdün makamları, UNHCR tarafından verilen geçici kimlik belgelerini tanır.
-
Mülteciler, bu belgeler sayesinde sınır dışı edilmekten korunur.
İltica Başvurusu Nasıl Yapılır?
1. Başvuru Yeri
-
İltica başvurusu doğrudan Ürdün hükümetine değil, UNHCR Amman Ofisi veya ülke içindeki kayıt merkezlerine yapılır.
2. Gerekli Belgeler
-
Pasaport veya kimlik belgesi (yoksa beyan esas alınabilir).
-
Aile bireylerinin bilgileri.
-
İltica gerekçesini açıklayan kısa beyan.
3. Mülakat Süreci
-
Başvuran kişi, UNHCR görevlileri ile bireysel mülakata alınır.
-
Zulüm, savaş veya şiddet nedeniyle ülkesine dönemeyeceğini kanıtlaması istenir.
4. Kayıt ve Geçici Belge
-
Başvuru kabul edilirse, kişiye “asylum seeker certificate” adı verilen geçici bir belge verilir.
-
Bu belge, Ürdün’de yasal kalış hakkı tanır.
İltica Başvurusunda Sağlanan Haklar
1. Sınır Dışı Edilmekten Korunma
UNHCR’ye kayıtlı ilticacılar, keyfi olarak sınır dışı edilemezler.
2. Eğitim Hakkı
-
Çocuklar, devlet okullarına kayıt yaptırabilir.
-
Bazı bölgelerde UNHCR destekli eğitim merkezleri vardır.
3. Sağlık Hizmetleri
-
Mülteciler, devlet hastanelerinde indirimli sağlık hizmetlerinden yararlanabilir.
-
Ayrıca UNICEF ve diğer kuruluşlar aracılığıyla ücretsiz sağlık hizmetleri sağlanır.
4. Yardım Programları
-
UNHCR ve Dünya Gıda Programı aracılığıyla mültecilere nakdi yardım ve gıda yardımı yapılmaktadır.
5. Çalışma Hakkı (Sınırlı)
-
Ürdün, mültecilere tam kapsamlı bir çalışma izni tanımasa da, tarım, inşaat ve hizmet sektörlerinde sınırlı izinler verebilmektedir.
Kurgusal Örnek Olay
Taraflar:
-
Başvuran: N.A. (Suriyeli kadın, 32 yaşında)
-
Çocuk: R.A. (oğlu, 7 yaşında)
-
Kurum: UNHCR – Amman Ofisi
Olayın Özeti:
N.A., Suriye’deki iç savaş nedeniyle evini terk ederek Ürdün’e giriş yapmıştır. İlk etapta geçici olarak bir kamp bölgesine yerleşmiş, ardından Amman’a taşınmıştır. Ancak oturma izni olmadığı için polis kontrolünde sınır dışı edilme riskiyle karşılaşmıştır.
Hukuki Süreç:
-
N.A., UNHCR Amman ofisine giderek iltica başvurusu yapmıştır.
-
Mülakat sırasında Suriye’de yaşadığı saldırıları, eşinin kaybolduğunu ve oğlunun eğitim alamadığını ifade etmiştir.
-
UNHCR, başvuruyu kabul ederek N.A.’ya ve oğluna asylum seeker certificate vermiştir.
-
Bu belge sayesinde N.A. sınır dışı edilmemiş, oğlu devlet okuluna kayıt yaptırabilmiştir.
-
Ayrıca aile, Dünya Gıda Programı aracılığıyla aylık gıda yardımı almaya başlamıştır.
Sonuç:
Bu örnek olay, iltica başvurusunun mülteciler için hayati önem taşıdığını göstermektedir. Belgelenmiş başvurular, kişileri hem yasal güvence altına almakta hem de temel haklara erişim sağlamaktadır.
Ürdün’de İltica Sürecinin Zorlukları
Her ne kadar UNHCR aracılığıyla iltica mekanizması işler olsa da, uygulamada bazı sorunlar yaşanmaktadır:
-
Başvuru süreçlerinin uzun sürmesi,
-
Mülakat tarihlerinin gecikmesi,
-
Çalışma izninin sınırlı olması,
-
Sosyal uyum problemleri,
-
Bazı bölgelerde mültecilerin ayrımcılığa maruz kalması.
Çözüm Önerileri
-
Ürdün’ün 1951 Cenevre Sözleşmesi’ne taraf olması mülteci haklarının güçlenmesini sağlayabilir.
-
UNHCR’nin kapasitesinin artırılması, başvuru sürelerini kısaltabilir.
-
Mültecilere daha geniş kapsamlı çalışma hakkı tanınması, kayıt dışı istihdamı azaltabilir.
-
Eğitim ve sağlık alanında uluslararası fonların daha etkin kullanılması, mültecilerin yaşam kalitesini yükseltebilir.
Sonuç
Ürdün, bölgesel krizler nedeniyle milyonlarca mülteciye ev sahipliği yapan bir ülkedir. İltica başvuruları doğrudan devlet kurumları yerine UNHCR aracılığıyla yapılmaktadır. Başvuruda bulunan yabancılar, geri göndermeme ilkesi sayesinde sınır dışı edilmekten korunur, eğitim ve sağlık hizmetlerine erişir, yardım programlarından yararlanır.
Her ne kadar süreçte bazı zorluklar bulunsa da, iltica başvurusu yapmak, yabancılar için en temel güvenlik ve hak arama yoludur.
