Single Blog Title

This is a single blog caption

Türk Hukukunda Deniz Araçlarının Haczi ve Satışı Süreci

GİRİŞ

Deniz taşımacılığı, uluslararası ticaretin belkemiğini oluştururken, yüksek ekonomik değer taşıyan deniz araçları da birçok ticari ilişkinin merkezinde yer alır. Bu bağlamda, borçlunun deniz aracından doğan borcunu ödememesi hâlinde, alacaklının alacağını tahsil edebilmesi amacıyla gemi haczi ve gerektiğinde gemi satışı yoluna başvurması hukuki bir zorunluluk haline gelir.

Türk hukukunda, gemi üzerindeki haciz ve satış işlemleri, taşınmazlara benzer özel prosedürlere tabidir. Bu yazıda, Türk Ticaret Kanunu, İcra ve İflas Kanunu ve uluslararası düzenlemeler ışığında, gemi haczi ve satışı süreci detaylarıyla ele alınacaktır.


I. DENİZ ARAÇLARININ HUKUKİ STATÜSÜ

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (TTK), gemiyi özel bir taşınır türü olarak kabul eder. Ancak uygulamada, geminin ekonomik ve ticari değeri ile taşınması zorluğu nedeniyle taşınmazlara benzer özel usullere tabi tutulduğu görülür. Gemi siciline tescil, ipotek konulması ve cebri icra işlemleri, bu özel nitelikleri yansıtır.


II. GEMİ HACZİNİN HUKUKİ DAYANAKLARI

1. Türk Ticaret Kanunu (TTK)

TTK’nın 1320 ila 1371. maddeleri arasında, gemi alacakları, ihtiyati haciz, icrai haciz ve satış prosedürü düzenlenmiştir. Bu maddeler, alacaklının gemi üzerinde alacağını teminat altına almasına imkân verir.

2. İcra ve İflas Kanunu (İİK)

İcra süreci, İİK hükümleri çerçevesinde yürütülür. Gemi, taşınır olmasına rağmen taşınmaz satış hükümlerine benzer şekilde satışa konu edilir.

3. Uluslararası Sözleşmeler

Türkiye, 1993 tarihli Uluslararası Gemi Alacakları ve İpoteklerin Tanınmasına İlişkin Cenevre Sözleşmesi’ne taraftır. Bu sözleşme, farklı ülkelerdeki gemi ipoteklerinin ve alacakların tanınmasını ve öncelik sırasını düzenler.


III. GEMİ ALACAKLARI VE HACİZ TALEBİ

1. Deniz Alacağı Tanımı

TTK m.1320 uyarınca “deniz alacağı”, gemiyle ilgili olarak doğan, aşağıda sayılan nitelikteki borçları ifade eder:

  • Navlun ücretleri

  • Gemi adamlarına ait ücret ve tazminatlar

  • Kaza, kurtarma ve yardım masrafları

  • Liman, demirleme, rıhtım ücretleri

  • Yakıt, kumanya ve donatım malzemesi temini

  • Çatma kaynaklı zararlar

Bu alacaklara dayanılarak ihtiyati haciz talebinde bulunulabilir.


IV. İHTİYATİ HACİZ SÜRECİ

1. Başvuru ve Şartları

Alacaklı, deniz alacağına dayanarak yetkili mahkemeye ihtiyati haciz başvurusunda bulunabilir. Bu talebin kabulü için:

  • Deniz alacağının varlığını gösteren yazılı belge sunulmalı,

  • Teminat yatırılmalı (genellikle %15 oranında),

  • Haciz uygulanacak gemi belirtilmeli,

  • Mahkeme kararı alınmalıdır.

2. Haciz Kararının Uygulanması

Haciz kararı, geminin bulunduğu liman başkanlığına bildirilir ve gemi hareket ettirilmez. Uygulama, icra müdürlüğü veya liman zabıtası marifetiyle gerçekleştirilir.


V. HACZİN TESCİLİ VE ETKİLERİ

  • Haciz kararı, gemi siciline şerh edilir (TTK m.954).

  • Haciz şerhi, üçüncü kişilere karşı da hüküm ifade eder.

  • Gemi hareket ettirilemez; mülkiyet devri kısıtlanır.

  • Gemi üzerindeki hak sahipleri (örneğin ipotek alacaklıları), satış sürecinde sıralı alacaklı olarak değerlendirilir.


VI. İCRAI HACİZ VE SATIŞ

1. İcra Takibi

İhtiyati haciz sonrası alacaklı, icra takibine geçer. Borcun ödenmemesi hâlinde gemi üzerinde icrai haciz tesis edilir. Haciz kararına rağmen ödeme yapılmazsa satış süreci başlatılır.

2. Kıymet Takdiri ve Satış İlanı

  • Bilirkişi marifetiyle kıymet takdiri yapılır.

  • Satış ilanı, Resmî Gazete ve ulusal gazeteler aracılığıyla duyurulur.

  • Satış günü belirlenerek açık artırma gerçekleştirilir.

3. Satış Usulü ve Mülkiyet Geçişi

  • Satış genellikle taşınmaz hükümlerine benzer şekilde yapılır.

  • En yüksek teklifi veren kişi satış bedelini yatırmakla yükümlüdür.

  • Satışın kesinleşmesiyle geminin mülkiyeti alıcıya geçer ve gemi siciline tescil edilir.


VII. ALACAKLILAR ARASI SIRA

Gemi satışı sonrası elde edilen bedel, alacaklılar arasında belirli bir sıra dâhilinde dağıtılır. TTK m.1321 uyarınca öncelikli alacaklılar:

  1. Gemi adamı ücretleri

  2. Kurtarma masrafları

  3. Liman ücretleri

  4. Yakıt ve kumanya bedelleri

  5. Navlun alacakları

  6. Gemi ipoteği sahipleri

Bu sıralama, Cenevre Sözleşmesi’ne uygun şekilde belirlenmiştir.


VIII. GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME

İhtiyati haciz ve satış taleplerinde görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi olup, yetkili mahkeme ise:

  • Gemi Türk bayraklı ise kayıtlı olduğu sicil yeri mahkemesi,

  • Yabancı bayraklı gemiler için ise bulunduğu yer mahkemesidir.


IX. UYGULAMADA KARŞILAŞILAN SORUNLAR

  • Teminat Miktarının Aşırı Belirlenmesi: Alacaklılar için ihtiyati haciz taleplerini caydırıcı olabilir.

  • Süreçteki Gecikmeler: Satış prosedürleri uzun sürdüğünden gemi değer kaybına uğrayabilir.

  • Uluslararası Tanıma Sorunu: Yabancı bayraklı gemilerde, haciz kararlarının yabancı sicilde tanınması gerekebilir.


SONUÇ

Türk hukukunda deniz araçlarının haczi ve satışı, alacaklıların etkin şekilde korunmasını sağlamakla birlikte, söz konusu işlemlerin usulüne uygun ve dikkatli bir şekilde yürütülmesi gerekir. Gemi, sıradan bir taşınır mal olmaktan çok, taşınmazlara benzer şekilde işlem gören özel bir ekonomik kıymettir. Haciz ve satış sürecinin doğru işletilmesi, hem alacaklının tatmini hem de ticari güvenliğin korunması bakımından önemlidir.

Bu nedenle gemi alacaklılarının, deniz hukuku ve icra hukuku alanında uzman avukatlardan destek alarak süreci yürütmeleri, hak kayıplarının önüne geçilmesini sağlayacaktır.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button