TRAFİK KAZALARI KAYNAKLI MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT DAVALARI
Günümüz Türkiyesinde sayısı günden güne artmakta olan ve ortalama bir insanın başına gelebilecek en büyük sorunlardan birisi de hiç şüphesiz trafik kazalarıdır. Trafik kazaları, insan sağlığını doğrudan etkileyen ve bunun yanında insanlara maddi ve manevi olarak çeşitli mağduriyetler yaşatabilecek belli başlı durumlar ortaya çıkarabilmektedir. Dünya geneline baktığımız zaman motorlu araç kullanımının artmasına bağlı olarak trafik kazalarının sayısında da ciddi bir artış gözlenmektedir. Son yıllarda Türkiye’de meydana gelen trafik kazalarında gözle görülür artış bununla ilgili yetkilileri önlemler almaya ve vatandaşları bilinçlendirme çalışmalarına süreklemiştir. Bu çalışmalar kitle iletişim araçları vasıtası ile çeşitli şekillerde yerine getirilebilmektedir. Trafik kazalarının insanlar üzerinde maddi ve manevi birtakım olumsuzluklara yol açtığını belirtmiştik. Bunun bir nebze önüne geçebilmek adına “zorunlu trafik sigortası” olarak nitelendirdiğimiz 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda düzenlenen ve trafiğe çıkan her araçta bulunması zorunlu olan bir sigorta çeşididir. Trafik sigortaları, trafik kazalarının yaşanması halinde karşı tarafın maddi ve manevi kayıplarını karşılamak adına güvence görevi üstlenen zorunlu bir sigorta türüdür. Ancak sadece karşı tarafla sınırlı kalmayarak trafik sigortaları ayrıca üçüncü kişilere verilen zararları hatta kamu mallarına verilen zararları dahi karşılayan sigorta türüdür. Trafik sigortaları; vücutta oluşan hasarları, tedavi giderlerini, varsa cenaze masrafları vb. haller oluştuğunda bunları karşılamakla mükellef olmaktadır. Biz oluşan bu giderleri ikiye ayırarak, maddi ve manevi tazminat olarak sınıflandırmaktayız ve bu doğrultuda maddi ve manevi tazminat taleplerinde bulunabilmekteyiz. Trafik kazası halinde dava açma hakkı, eğer mağdur hayatta ise açılacak olan hem maddi hemde manevi tazminat davaları bizzat mağdur tarafından açılabilmektedir. Eğer söz konusu kaza neticesinde bir ölüm hali meydana gelmiş ise ölen kişinin yakınları maddi ve manevi tazminat davası açabilmektedirler. Ölen kişinin yakınları dediğimizde anlaşılması gereken sadece anne, baba, eş ve çocuklar olarak algılanması yanlış olabilmektedir. Ölen kişi ile aranızda hiçbir kan bağı bulunmasa bile en azından manevi tazminat talebinde bulunabilirsiniz. Trafik kazaları sonucu açılacak davalar belli bir takım zamanaşımı sürelerine tabiidir. Bu süreler trafik kazasının yaralanmalı veya ölümlü olup olmamasına göre değişkenlik göstermektedir. Yaralanmalı bir trafik kazasında süre kaza tarihinden itibaren sekiz yıldır. Ölümlü trafik kazalarında üse bu süre on beş yıla çıkmaktadır. Hem ölümlü hemde yaralanmalı trafik kazalarında yine on beş yıllık süreyi esas almaktayız. Trafik kazaları neticesinde gerek mağdurun gerekse de mağdurun yakınlarının maddi ve manevi tazminat taleplerinde bulunabileceğinden bahsetmiştir. Ancak bilmemiz gereken bir diğer husus bu maddi ve manevi tazminat taleplerini hangi durumlarda hangi taleplerle ileri sürebileceğimiz konusu olmaktadır. Bu kısımda da kendimize göre üçlü bir ayrıma giderek yaralanmalı, sakatlanmalı ve ölümlü trafik kazaları olarak ayrı ayrı inceleme gereksinimi görmekteyiz. Yaralanmalı trafik kazalarında mağdur, tedavi giderlerini ve çalışamadığı süre içinde elde edemediği gelirlerini maddi tazminat yolu ile isteyebilmektedir ayrıca yaralanma neticesinde duyduğu üzüntü ve ıdırap içinde ayrıca manevi tazminat talebinde bulunabilmektedir. Sakatlanmalı trafik kazalarında ise ortaya çıkan sakatlık oranı neticesinde tüm ömrü boyunca ortaya çıkacak iş gücü kaybı ile birlikte tedavi giderlerini maddi tazminat yolu ile isteyebilmektedir. Ayrıca yine kaza neticesinde oluşan sakatlık durumunun kişide bıraktığı üzüntü ve psikolojik bozukluk durumunda manevi tazminat talebinde bulunabilmektedir. Ölümlü trafik kazalarında durum biraz daha farklılık göstermektedir. Yaralanmalı ve sakatlanmalı trafik kazalarında olduğu gibi burada da maddi ve manevi tazminat haklarımız bulunmaktadır. Ancak buradaki farklılık bu tazminat taleplerinin kimler tarafından isteneceği noktasında oluşmaktadır. Ölümlü trafik kazalarında ölen bir kişi kimseyi dava edemeyeceğinden veya haklarını arayacamayacağından dolayı bu hak arama süreci kişinin yakınları tarafından gerçekleşir. Ölen kişinin yakınları cenaze ve defin masrafları adı altında maddi tazminat talebinde bulunabilirler. Ayrıca ölen kişinin yakınları, ölen kişinin desteğinden yoksan kaldıkları gerekçesiyle yine maddi tazminat talebinde bulunabilirler. Bu talep sadece ölen kişi ile arasında kan bağı bulunan kişilerin öne sürebileceği bir şey olmamakla birlikte aksine ölen kişinin desteğine muhtaç olan herkes tarafından talepte bulunulabilmektedir. Ölen kişinin destekteğinden yoksan kalma tazminatı adı altında maddi tazminat talebinde bulunabileceğimiz gibi yine ölen kişinin ölümünden dolayı duyduğumuz üzüntü ve ızdıraptan dolayı da bir manevi tazminat talebinde bulunmamız mümkün olabilmektedir.