Single Blog Title

This is a single blog caption

Ticari Defter Tutma Zorunluluğu

Ticari Defter Tutma Zorunluluğu: Kimler Tutmak Zorunda, Tutulmazsa Hangi Cezalar Uygulanır?


1. Giriş: Ticari Defter Neden Bu Kadar Önemli?

Ticari hayata adım atan herkes için en kritik yükümlülüklerden biri, ticari defterleri usulüne uygun şekilde tutmak ve saklamaktır. Ticari defterler sadece vergi dairesinin görmek istediği “mecburi evraklar” değildir; aynı zamanda:

  • İşletmenin mali durumunu ve nakit akışını gösteren,
  • Alacak–borç ilişkilerini izlemeye yarayan,
  • Vergi idaresi, alacaklılar ve ortaklar karşısında şeffaflık sağlayan,
  • Dava ve icra süreçlerinde delil olarak kullanılabilen

resmî kayıtlardır.

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) ticari defterlere ilişkin temel hükümler 64 ila 88. maddeler arasında düzenlenmiş; bu defterlerin türü, tutulma şekli, düzenlenme ilkeleri ve saklanması ayrıntılı şekilde belirlenmiştir.

Ticari defter tutmamak ya da usule aykırı tutmak; hem TTK anlamında idari/adli para cezalarına, hem de Vergi Usul Kanunu (VUK) anlamında vergi ve usulsüzlük cezalarına yol açabilir. Ayrıca ticari defterlerini düzgün tutmayan bir tacir, mahkemede alacağını ispat ederken ciddi dezavantajlarla karşılaşabilir.

Bu yazıda, kimlerin ticari defter tutmak zorunda olduğunu, hangi defterlerin zorunlu olduğunu, defterlerin nasıl tutulması gerektiğini ve tutulmaması veya usule aykırı tutulması hâlinde uygulanacak yaptırımları detaylı ve SEO uyumlu biçimde ele alacağız.


2. Hukuki Dayanak: Ticari Defter Zorunluluğunun Kaynağı

Ticari defter tutma yükümlülüğünün hukuki dayanağı birden fazla kanun ve ikincil düzenlemeden oluşur:

  • 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu
    • Ticari defter tutma, şekil şartları, saklama ve delil niteliği esas olarak TTK m.64–88 arasında düzenlenmiştir.
  • 213 sayılı Vergi Usul Kanunu (VUK)
    • Hangi mükelleflerin hangi defterleri tutacağı, defterlerin tasdiki, kayıt zamanı ve vergi açısından sonuçlar VUK’ta düzenlenir.
  • Ticari Defterlere İlişkin Tebliğ
    • TTK hükümlerini somutlaştıran, tutulacak defter türleri, elektronik defter, tasdik ve benzeri teknik ayrıntıları belirleyen tebliğdir.

Bu düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde; bir işletmenin ticari defter tutma, tasdik ettirme, kayıtları zamanında ve doğru şekilde işleme ve belirli sürelerle saklama yükümlülükleri açıkça ortaya çıkar.


3. Ticari Defter Nedir? Ticari Defter Türleri

3.1. Ticari Defter Kavramı

Ticari defter; bir tacirin, ticari işletmesine ilişkin tüm işlemlerini ve malvarlığı durumunu sistematik ve kronolojik biçimde gösteren, kanunda öngörülmüş şekil şartlarına tabi, resmi nitelikteki hesap ve karar kayıtlarıdır.

TTK’ya göre ticari defterler sadece muhasebe defterlerinden ibaret değildir; aynı zamanda şirketin karar organlarının faaliyetlerini gösteren bazı defterler de ticari defter sayılır.

3.2. Zorunlu Ticari Defterler

TTK ve ilgili tebliğlere göre tutulması zorunlu başlıca ticari defterler şunlardır:

  1. Yevmiye Defteri (Günlük Defter)
    • İşletmeye ilişkin işlemler günü gününe kronolojik sırayla kaydedilir.
    • Her işlem için tarih, borçlu/alıcık hesabı, tutar ve açıklama yazılır.
  2. Defter-i Kebir (Büyük Defter)
    • Yevmiye defterindeki kayıtlar, hesaplara göre sınıflandırılarak burada toplanır.
    • İşletmenin hangi hesapta ne kadar borcu veya alacağı olduğunu göstermek için kullanılır.
  3. Envanter Defteri
    • Hesap dönemi sonunda işletmenin malvarlığı unsurlarının (stoklar, demirbaşlar, alacaklar, borçlar vb.) ayrıntılı dökümü yer alır.
    • Gerçeğe uygun bir bilanço hazırlanabilmesi için zorunludur.
  4. Pay Defteri (Sermaye şirketlerinde)
    • Ortakların pay sayıları, pay devirleri, pay üzerindeki sınırlı ayni haklar gibi bilgiler bu defterde tutulur.
  5. Genel Kurul Toplantı ve Müzakere Defteri
    • Anonim ve limited şirket genel kurullarında alınan kararlar, hazırun cetveli, toplantı tutanakları burada yer alır.
  6. Yönetim Kurulu veya Müdürler Kurulu Karar Defteri
    • Şirket yönetim organlarının aldığı kararlar bu deftere yazılır.

Bunların yanında, stok defteri, kasa defteri, bordro kayıtları, yardımcı defterler gibi ek defterler de işletmenin büyüklüğüne ve faaliyet çeşidine göre kullanılabilir. Ancak TTK anlamında “zorunlu ticari defterler” yukarıdakilerdir.


4. Kimler Ticari Defter Tutmak Zorunda?

4.1. Tacirler

Ticari defter tutma yükümlülüğü, esas olarak tacir sıfatına bağlı bir yükümlülüktür.  Bununla birlikte tacirler ticari defterleri bizzat tutmak zorunda değildir. Ancak ticari defteri bizzat tutacak kişi gerekli bilgiye sahip uzman kimseler tarafından seçilir. Tacir dışında ticari defteri tutan uzman kişilerin tuttukları ticari defterler tacirin kendisi tarafından tutulmuş gibi etkilerini doğurur. TTK’ya göre tacir, bir ticari işletmeyi kısmen dahi olsa kendi adına işleten kişidir. Ticari işletme ise esnaf faaliyeti sınırını aşan, bağımsız şekilde yürütülen, devamlı ve gelir elde etme amacı güden organizasyonlu faaliyettir.

Dolayısıyla, bir faaliyet:

  • Süreklilik gösteriyorsa,
  • Esnaf ölçüsünü aşıyorsa,
  • Organizasyon ve sermaye unsuru içeriyorsa,
    faaliyeti yürüten kişi tacir sayılır ve ticari defter tutmak zorundadır.

4.2. Gerçek Kişi Tacirler

Bireysel olarak ticari işletme işleten kişiler (örneğin; toptan ticaret yapan bir tüccar, imalatçı, lojistik işletmesi sahibi vb.) gerçek kişi tacir olarak kabul edilir ve:

  • Yevmiye defteri
  • Defter-i kebir
  • Envanter defteri

tutmakla yükümlüdür.

4.3. Tüzel Kişi Tacirler (Şirketler)

Sermaye şirketleri (Anonim şirket, limited şirket vb.) ve şahıs şirketleri (kollektif, komandit şirket) tacir sıfatına sahiptir. Bu şirketler için ticari defter tutma yükümlülüğü daha kapsamlıdır:

  • Yevmiye defteri
  • Defter-i kebir
  • Envanter defteri
  • Pay defteri (şahıs şirketleri hariç)
  • Genel kurul toplantı ve müzakere defteri
  • Yönetim kurulu veya müdürler kurulu karar defteri

Bu defterlerin tamamı şirket türüne göre değişen ayrıntılarla tutulmalıdır.

4.4. Tacir Sayılanlar ve Tacir Gibi Sorumlu Tutulanlar

TTK, bazı kişileri fiilen işletme işletmeseler bile tacir sayılma veya tacir gibi sorumluluk kapsamına alabilir (örneğin, ticaret şirketleri dışındaki bazı kamu tüzel kişileri, donatma iştiraki vb.). Bu kişiler de kanunun öngördüğü ölçüde ticari defter tutmakla yükümlü kabul edilir. Tacir sayılanlar tacirlerin tüm hak ve yetkilerine haizken tacir gibi sorumlu tutulanlar tacirin sadece külfetlerinden sorumlu tutulurlar. Ticari defter tutmak da tacir için külfet sayıldığından tacir gibi sorumlu olanlar da ticari defter tutmakla yükümlüdürler.

4.5. Esnaf ile Tacir Ayrımı ve Defter Yükümlülüğü

Esnaf faaliyeti, TTK anlamında ticari işletme düzeyine ulaşmayan, daha küçük ölçekli faaliyetlerdir. Esnaf:

  • Esnaf ve sanatkâr siciline kayıtlıdır,
  • Gelir elde etme amacı olmakla birlikte faaliyet hacmi sınırlıdır.

Esnaf genellikle VUK’a göre işletme hesabı esasında defter tutar veya basit usulde vergilendirilir. Ticari defterler, esas itibarıyla tacirlere yönelik bir yükümlülük olduğundan, esnafın ticari defter tutma yükümlülüğü tacire göre daha sınırlıdır; ancak vergi mevzuatı gereği yine defter ve belge düzeni sorumluluğu vardır.


5. Ticari Defterlerin Tutulmasında Uyulması Gereken Temel İlkeler

TTK ve VUK’a göre ticari defter tutarken uyulması gereken bazı vazgeçilmez ilkeler vardır:

5.1. Doğruluk ve Gerçeğe Uygunluk

Defterlerde yer alan kayıtların gerçek durumu yansıtması zorunludur. Sahte fatura, hayali işlem, gerçeğe aykırı stok, örtülü ortaklık gibi kayıtlar:

  • Hem TTK bakımından yükümlülüğün ihlali,
  • Hem de VUK anlamında vergi suçu

oluşturabilir.

5.2. Tamlık ve Sistematiklik

Tüm işlemler, eksiksiz ve sistematik biçimde kaydedilmelidir. Bazı işlemleri kayda almamak, nakit hareketleri ile bankadaki kayıtları örtüştürmemek, kasa hesabını gerçekte olduğundan farklı göstermek; ticari defterlerin düzenli tutulmadığı anlamına gelir.

5.3. Türkçe ve Türk Parası ile Tutma

TTK uyarınca ticari defterler kural olarak Türkçe tutulur. Ayrıca kayıtlar, genel olarak Türk lirası cinsinden yapılır. Yabancı para işlemlerinde, Türk lirası karşılığının da gösterilmesi gerekir.

5.4. Zamanında Kayıt

VUK’a göre ticari işlemler, belirli süreler içerisinde defterlere kaydedilmelidir. Faturalar, ödeme dekontları, stok giriş–çıkışları; aylarca bekletilerek toplu şekilde değil, kanunda öngörülen süreler içinde işlenmelidir.

5.5. Açıklık ve Anlaşılabilirlik

Defterler, dışarıdan bir uzman (örneğin bağımsız denetçi, mahkeme bilirkişisi) tarafından incelendiğinde:

  • İşletmenin mali durumu,
  • Kar–zarar durumu,
  • Alacak–borç ilişkileri

açıkça anlaşılabilir olmalıdır. Karmaşık, gizleyici veya kasıtlı olarak karartılmış bir defter düzeni, tacir aleyhine sonuç doğurur.


6. Ticari Defterlerin Tasdiki (Açılış ve Kapanış Onayı)

6.1. Açılış Tasdiki

Ticari defterler kullanılmaya başlanmadan önce:

  • Ticari işletmenin bulunduğu yer ticaret sicili müdürlüğüne veya notere ibraz edilir,
  • Defterin kaç sayfadan oluştuğu yazılır,
  • Resmî mühür ve imza ile onaylanır.

Şirketler bakımından bu açılış tasdikinin ticaret sicili müdürlükleri tarafından yapılabilmesi de mümkündür.

6.2. Kapanış Tasdiki

Yevmiye defteri ve yönetim kurulu/müdürler kurulu karar defteri gibi bazı defterler için kapanış tasdiki de zorunludur. Dönem sonunda defterin son sayfasına kapanış onayı yaptırılmalıdır.

Bu tasdik işlemlerinin kanunda belirtilen süreler içinde yapılmaması, ticari defterlerin usulüne uygun tutulmadığı anlamına gelir ve yaptırıma konu olur.


7. Elektronik Ticari Defter (e-Defter) Uygulaması

Günümüzde birçok tacir ve şirket, ticari defterlerini elektronik ortamda tutmaktadır. TTK ve VUK hükümleri, Ticari Defterlere İlişkin Tebliğ ile birlikte elektronik defter tutma imkânı tanır.

Elektronik defterlerde:

  • Gelir İdaresi Başkanlığı’nın belirlediği standart format ve teknik kılavuzlara uyulmalı,
  • e-defter beratları zamanında alınmalı ve saklanmalı,
  • Defterlerin değiştirilemez ve geriye dönük olarak müdahale edilemez yapıda olması sağlanmalıdır.

Fizikî defter tutma yükümlülüğünden farklı gibi görünse de, e-defter de özünde ticari defterdir ve aynı hukuki sonuçlara tabidir. Hangi tacirlerin e-defter kullanmak zorunda olduğuna dair eşik değerler ve şartlar VUK ve ilgili tebliğlerde gösterilmiştir.


8. Ticari Defter Tutmamanın Sonuçları: Genel Bakış

Ticari defter yükümlülüğünün ihlali farklı biçimlerde karşımıza çıkar:

  • Hiç defter tutmamak,
  • Eksik defter tutmak (örneğin sadece yevmiye defteri tutmak),
  • Defterleri tasdik ettirmemek,
  • Kayıtları zamanında işlememek,
  • Defterleri Türkçe tutmamak,
  • Defterlerde gerçeğe aykırı kayıtlar yapmak,
  • Kanundaki süre boyunca defterleri saklamamak,
  • Mahkeme veya vergi idaresi istediğinde defter ibraz etmemek.

Bu durumların her biri, TTK kapsamında idari/adli para cezalarına, VUK kapsamında vergi ve usulsüzlük cezalarına ve ayrıca ispat hukuku bakımından olumsuz sonuçlara yol açabilir.

Aşağıda bu sonuçları ayrıntılı biçimde ele alalım.


9. TTK’ya Göre Cezalar: Ticari Defter Tutmamanın Adli/İdari Sonuçları

TTK m.562, ticari defterler konusunda kanundaki yükümlülüklerin ihlalini çeşitli idari ve adli para cezalarına bağlamıştır. Bu maddede;

  • Defter tutmama,
  • Defterleri kanuna aykırı tutma,
  • Tasdik ettirmeme,
  • Saklama yükümlülüğüne uymama

gibi fiiller için farklı ceza türleri öngörülmektedir.

Örneğin:

  • Hiç ticari defter tutmayan veya kanuna uygun tutmayan tacir hakkında adli para cezası uygulanabilir.
  • Defterlerin açılış veya kapanış tasdikini yaptırmayan tacirler, idari para cezası ile karşılaşabilir.
  • Defterleri kanuni saklama süresi boyunca muhafaza etmeyenler hakkında da yine TTK m.562 kapsamında yaptırım uygulanır.

Ceza miktarları, her yıl yeniden değerleme oranları dikkate alınarak güncellenen tutarlara ve TCK’daki adli para cezası hükümlerine göre belirlenir; bu nedenle güncel rakamlar için en son mevzuat ve uygulamaya bakmak gerekir.


10. VUK’a Göre Cezalar: Vergi Açısından Sonuçlar

Ticari defterler, vergi idaresi için en önemli kontrol aracıdır. VUK’a göre defter tutma yükümlülüğüne aykırılık hâlinde çeşitli cezalar söz konusudur:

10.1. Re’sen Takdir Sebebi

Defterlerin:

  • Hiç tutulmaması,
  • Tasdik ettirilmemesi,
  • Tahrif edilmiş olması,
  • İbraz edilmemesi

durumlarında vergi idaresi, mükellef beyanlarını esas almadan re’sen takdir yoluna gidebilir. Bu, mükellefin vergi matrahının vergi inceleme elemanlarınca takdir komisyonuna başvurularak belirlenmesi anlamına gelir ve genellikle yüksek vergi ve ceza riskini beraberinde getirir.

10.2. Vergi Ziyaı Cezası

Ticari defterlerin hiç veya usule uygun tutulmaması sebebiyle beyannamede eksik vergi beyanı yapılmışsa, ortaya çıkan vergi farkı için vergi ziyaı cezası uygulanır. Bu ceza, çoğu durumda ziyaa uğratılan verginin bir katı (bazı hallerde daha yüksek) olarak kesilir.

10.3. Usulsüzlük ve Özel Usulsüzlük Cezaları

  • Defter ve belgelerin şekil şartlarına uyulmaması,
  • Belge düzenine riayet edilmemesi,
  • Fatura ve benzeri belgelerin hiç düzenlenmemesi veya gerçeğe aykırı düzenlenmesi,

hallerinde usulsüzlük/özel usulsüzlük cezaları söz konusu olur.

Dolayısıyla, ticari defterler sadece TTK anlamında değil, vergi hukuku açısından da kritik öneme sahiptir.


11. Ticari Defterlerin Saklanmaması ve Zayi Belgesi

TTK m.82 uyarınca ticari defterler ve belgeler, son kaydın yapıldığı hesap döneminin bitiminden itibaren 10 yıl süreyle saklanmak zorundadır. Bu süre ticari defterlere son kaydın yapıldığı veya muhasebe belgelerinin oluştuğu takvim yılının bitişiyle başlar. Gerçek kişi tacirin ölümüyle birlikte ticari defterlerin saklanma yükümlülüğü mirasçılarına geçer.

Yangın, sel, hırsızlık gibi elde olmayan sebeplerle ticari defterler yok olursa, tacirin:

  • Durumu derhâl mahkemeye bildirip “zayi belgesi” alması gerekir. Zayi belgesinin, tacirin zıyaı öğrendiği tarihten itibaren 30 gün içerisinde alması gerekir.
  • Zayi belgesi alınmazsa, ileride defter ibrazı istendiğinde tacir zor durumda kalır; hem cezai yaptırımla karşılaşabilir hem de ispat açısından önemli bir araçtan mahrum kalır. (Daha fazlası için bkz: https://ferhatkule.av.tr/ticari-defterlerin-ziyai/ )

12. Ticari Defterlerin İspat Gücü: Yargılama Süreçlerindeki Etkisi

Ticari defterlerin önemi sadece ceza ve idari yaptırım açısından değil, ispat hukuku bakımından da büyüktür.

TTK ve HMK hükümlerine göre:

  • Usulüne uygun tutulmuş ticari defterler, takdiri delil niteliğindedir.
  • Taraflar tacir ise, uyuşmazlık konusunda her iki tarafın defterleri birlikte incelenir; birbirini doğrulayan kayıtlar mahkemece güçlü delil olarak kabul edilir.
  • Defterlerin usulüne uygun tutulmamış olması hâlinde, tacirin kendi defterlerine dayanması mümkün olmayabilir; buna karşılık karşı tarafın defterleri aleyhine kullanılabilir.

Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre:

  • Ticari defterlerini kanuna uygun şekilde tutmayan tacir, alacağını ispat etmek için defterlerine dayanamaz; bu durumda tanık delili, fatura, irsaliye gibi diğer delillere başvurmak zorunda kalır.
  • Defterlerini mahkemeye ibraz etmeyen tacirin aleyhine, karşı tarafın defterlerindeki kayıtlar esas alınabilir.

Dolayısıyla ticari defter tutmamak, bazen doğrudan davanın kaybedilmesi sonucunu dahi doğurabilecek kadar ciddi bir risk taşır. (Daha fazlası için BKZ.https://ferhatkule.av.tr/ticari-defterlerin-delil-niteligi/ )


13. Hangi Haller “Tutmamak” Sayılır? Uygulamada Sık Yapılan Hatalar

Ticari defterlerin hiç tutulmaması kadar, usulüne uygun tutulmaması da sorun yaratır. Uygulamada sık karşılaşılan hataları şöyle özetleyebiliriz:

  1. Defter tasdikini yaptırmamak
    • Açılış veya kapanış tasdiki yapılmamış defterler, çoğu durumda hukuken geçersiz sayılır.
  2. Defterleri başka bir dilde tutmak
    • Yabancı ortaklı şirketlerde kayıtların sadece İngilizce tutulması, Türkçe kayıt yapılmaması TTK’ya aykırıdır.
  3. Kayıtları aylar sonra toplu işlemek
    • Faturaların ve banka hareketlerinin zamanında işlenmemesi, vergi incelemesinde ciddi eleştiri konusu olur.
  4. Gerçek dışı kayıtlar yapmak
    • Sahte fatura, hayali stok, örtülü ortak işlemleri; hem vergi suçu hem de TTK ihlali doğurur.
  5. Defterleri fiilen tutup, saklama süresince muhafaza etmemek
    • Defterleri erken imha etmek veya belge arşivini korumamak, ziya ve saklama yükümlülüğünün ihlali anlamına gelir.

Bu davranışların tamamı, “ticari defter tutma zorunluluğuna aykırılık” kapsamında değerlendirilir ve hem TTK hem VUK yaptırımlarını tetikler.


14. Ticari Defter Tutmamanın Dolaylı Sonuçları

Yalnızca para cezaları değil, ticari defterlerin usule aykırı tutulmasının bazı dolaylı sonuçları da vardır:

  • Bankalardan kredi kullanırken mali analiz yapılır; sağlıklı defter ve finansal tablo sunamayan işletmelerin kredi notu düşer.
  • Ortaklar arası uyuşmazlıklarda, özellikle kar payı dağıtımı ve ortaklıktan çıkma/çıkarma davalarında, düzenli tutulmuş defterler hayati önem taşır.
  • İflas ve konkordato süreçlerinde, borçlunun defter ve kayıt düzeninin bozuk olması, “iyi niyetli borçlu” algısını zedeler ve süreci olumsuz etkiler.
  • Vergi incelemesinde, defterler aleyhe yorumlanırsa ciddi vergi farkları ve cezalarla karşılaşılabilir.

Kısacası ticari defter, işletmenin hukuki ve ekonomik itibarı için de kritik bir enstrümandır.


15. Uygulamada Tacirler İçin Pratik Öneriler

Ticari defter tutma zorunluluğuna uyarken şu adımlar büyük kolaylık sağlar:

  1. Kuruluş Aşamasından İtibaren Mali Müşavirle Çalışmak
    • Şirketin kuruluşunda doğru defter türlerini belirlemek, tasdik tarihlerini kaçırmamak, vergi mevzuatına uygun işlem yapmak için profesyonel destek şarttır.
  2. Defter Tasdik Takvimini Yıllık Planlamak
    • Her yıl başında açılış tasdikleri, yıl sonunda kapanış tasdikleri için takvim oluşturulmalı; noter veya ticaret sicili randevuları son günlere bırakılmamalıdır.
  3. Elektronik Defter ve e-Fatura Sistemlerine Geçmek
    • e-defter, e-fatura ve e-arşiv uygulamaları; kayıtların düzenini ve izlenebilirliğini artırır, denetim sürecini kolaylaştırır.
  4. Düzenli İç Kontrol Mekanizmaları Kurmak
    • Kasa sayımı, stok sayımı, banka mutabakatı gibi kontrollerle defter kayıtlarının işletmedeki fiili durumu yansıtması sağlanmalıdır.
  5. Defter ve Belgeleri Güvenli Ortamda Saklamak
    • Fizikî defterler yangın, sel, hırsızlık risklerine karşı; elektronik kayıtlar ise yedekleme ve siber güvenlik önlemleriyle korunmalıdır.
  6. Önemli İşlemler Öncesinde Avukata Danışmak
    • Özellikle ortaklar arası ilişkilere, büyük alım–satımlara, devir ve birleşmelere ilişkin işlemlerde defter kayıtlarının hukuki sonuçlarını değerlendirmek için avukattan görüş alınmalıdır.

16. Sonuç: Ticari Defter Tutmak Bir Formalite Değil, Hayati Bir Yükümlülük

Ticari defter tutma zorunluluğu, tacirler için sadece “bürokratik bir zorunluluk” değildir. Doğru ve usule uygun tutulan ticari defterler:

  • İşletmenin gerçek durumunu ortaya koyar,
  • Vergi idaresi ve alacaklılar karşısında güven sağlar,
  • Mahkemede güçlü bir delil işlevi görür,
  • Yöneticilerin sağlıklı karar almasına imkân tanır.

Buna karşılık:

  • Defter tutmamak,
  • Eksik veya usulsüz defter tutmak,
  • Tasdik yaptırmamak,
  • Defterleri saklamamak veya ibraz etmemek

hem TTK hem VUK anlamında ciddi para cezaları, vergi farkları, hatta bazı hallerde adli sonuçlar doğurabilir. Ayrıca ticari uyuşmazlıklarda tacirin ispat gücünü zayıflatır ve davaların kaybedilmesi riskini artırır.

Bu nedenle ticari işletme sahibi olan, şirket kuran veya tacir sayılabilecek düzeyde faaliyette bulunan herkesin, ticari defter tutma yükümlülüğünü başından itibaren ciddiyetle planlaması, mali müşavir ve gerektiğinde avukat desteğiyle süreci yönetmesi büyük önem taşır.


Sık Sorulan Sorular (SSS)

1. Kimler ticari defter tutmak zorundadır?

Ticari defter tutma zorunluluğu, tacir sıfatını taşıyan gerçek ve tüzel kişilere aittir. Bir ticari işletmeyi kısmen dahi olsa kendi adına işleten herkes tacir sayılır ve ticari defter tutmakla yükümlüdür. Anonim şirket, limited şirket, kollektif şirket gibi ticaret şirketleri ile belli büyüklüğü aşan gerçek kişi işletmeleri bu kapsamdadır.


2. Hangi ticari defterleri tutmak zorunludur?

TTK’ya göre başlıca zorunlu defterler şunlardır:

  • Yevmiye Defteri (Günlük Defter)

  • Defter-i Kebir (Büyük Defter)

  • Envanter Defteri

  • Pay Defteri (sermaye şirketlerinde)

  • Genel Kurul Toplantı ve Müzakere Defteri

  • Yönetim Kurulu/Müdürler Kurulu Karar Defteri

Şirket türüne ve faaliyetin niteliğine göre zorunlu defter seti değişebilir.


3. Ticari defterler kaç yıl saklanmak zorundadır?

Ticari defterler ve bunlara dayanak teşkil eden belgeler, son kaydın yapıldığı hesap döneminin bitiminden itibaren 10 yıl süreyle saklanmak zorundadır. Bu süre içinde hem mahkemeler hem de vergi idaresi defter ve belge ibrazını talep edebilir.


4. Ticari defter tutmamanın cezası nedir?

Ticari defter tutmamak veya kanuna aykırı tutmak;

  • TTK’ya göre idari/adli para cezalarına,

  • VUK’a göre vergi ziyaı, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarına,

  • Ayrıca re’sen takdir ve yüksek vergi tarhiyatlarına

sebep olabilir. Cezaların miktarı her yıl güncellenen tutarlara ve somut ihlalin niteliğine göre değişir.


5. Defterlerimi tasdik ettirmezsem ne olur?

Açılış ve gerektiğinde kapanış tasdiki yapılmamış defterler, çoğu durumda hukuken geçerli ticari defter olarak kabul edilmez. Bu durumda:

  • TTK m.562 kapsamında para cezası gündeme gelebilir.

  • Vergi incelemesinde defterleriniz geçersiz sayılabilir, re’sen takdir sebebi doğabilir.

  • Mahkemede defterlerinize dayanarak alacak veya borç ispatı yapmanız zorlaşır.


6. Elektronik defter (e-defter) tutmak yeterli mi, yine de tasdik gerekir mi?

Elektronik defter, Gelir İdaresi ve ilgili mevzuatta belirlenen usule uygun şekilde tutuluyorsa fizikî defter tutma zorunluluğu yerine geçer. Ancak e-defter için:

  • Standart formatlara uyulması,

  • Zamanında berat alınması,

  • Kayıtların değiştirilmez ve doğrulanabilir yapıda olması
    zorunludur. Klasik anlamda noter tasdiki yerine, sistemin kendi hukuki güvenlik mekanizmaları devreye girer.


7. Ticari defterleri Türkçe tutmak zorunlu mu?

Evet. TTK uyarınca ticari defterlerin kural olarak Türkçe tutulması zorunludur. Yabancı para cinsinden işlemler yapılabilir, ancak kayıtların Türk lirası karşılığının gösterilmesi gerekir. Sadece yabancı dilde tutulan kayıtlar hukuken sorun yaratabilir.


8. Ticari defterler mahkemede delil olarak kullanılabilir mi?

Usulüne uygun şekilde tutulmuş, tasdik edilmiş ve saklama kurallarına uyulmuş ticari defterler;

  • Tacirler arasındaki uyuşmazlıklarda güçlü bir delil niteliği taşır.

  • Tarafların defterleri karşılaştırılır, birbirini doğrulayan kayıtlar mahkemece dikkate alınır.
    Aykırılıklar veya usulsüzlükler ise tacirin ispat gücünü ciddi şekilde zayıflatır.


9. Defterlerim yangın, sel, hırsızlık gibi bir nedenle yok olursa ne yapmalıyım?

Böyle bir durumda tacir, derhâl mahkemeye başvurarak “zayi belgesi” almak zorundadır. Zayi belgesi alınmazsa, ileride defter ibrazı istendiğinde:

  • TTK ve VUK açısından sorumluluk doğabilir,

  • İspat yükü ve delil durumu tacir aleyhine ağırlaşabilir.


10. Küçük esnaf da ticari defter tutmak zorunda mı?

Esnaf; TTK anlamında tacir sayılmasa da VUK’a göre defter tutma yükümlülüğüne genellikle tabidir. Çoğunlukla işletme hesabı esasında defter tutulur veya basit usulde vergilendirme söz konusu olur. Ancak ticari işletme düzeyine geçen, ciro ve organizasyon olarak esnaf sınırını aşan kişiler artık tacir sayılır ve ticari defter tutma zorunluluğu kapsamına girer.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button