Single Blog Title

This is a single blog caption

Tedarikçi Sözleşmeleri Due Diligence Sürecinde Hangi Riskleri Ortaya Koyar?

Giriş

Tedarikçi sözleşmeleri, işletmelerin üretim, pazarlama ve operasyon süreçlerinin sürdürülebilirliği açısından kritik öneme sahiptir. Bir şirketin dış kaynaklı ürün veya hizmet tedariki yoluyla kurduğu iş ilişkileri, sadece mali değil aynı zamanda hukuki riskler de barındırır. Bu nedenle, birleşme, devralma ya da yatırım süreçlerinde yürütülen due diligence (hukuki ve finansal inceleme) kapsamında tedarikçi sözleşmeleri detaylı olarak analiz edilmelidir. Bu analiz; sözleşme hükümlerinin bağlayıcılığı, tedarik sürekliliği riskleri, cezai şartlar ve özellikle münhasırlık hükümleri gibi başlıklar etrafında şekillenir.

Bu makalede, tedarikçi sözleşmelerine ilişkin due diligence süreci tüm yönleriyle incelenecek, örnek olaylarla pekiştirilecek ve yatırımcı açısından kritik uyarılar sunulacaktır.


1. Tedarikçi Sözleşmeleri Due Diligence Sürecinde Neden Önemlidir?

Due diligence süreci, yatırım öncesi veya birleşme-devralma gibi işlemlerde şirketin tüm hukuki ve ticari yükümlülüklerinin tespiti amacıyla yürütülür. Tedarikçi sözleşmeleri bu süreçte şu nedenlerle öne çıkar:

  • Üretim veya hizmet sürekliliği için hayati olabilir.

  • Ciddi cezai şartlar ve tazminat yükümlülükleri içerebilir.

  • Münhasırlık gibi rekabeti sınırlandırıcı hükümler taşıyabilir.

  • Sözleşmelerin süresi ve fesih koşulları yatırım planlarını etkileyebilir.

  • Tedarikçinin iflası, devri veya performans düşüklüğü şirkete zincirleme zarar verebilir.


2. Tedarik Sürekliliği Riski Nasıl Değerlendirilir?

a) Sözleşme Süresi ve Otomatik Yenileme

Bir sözleşmenin belirli süreli mi yoksa belirsiz süreli mi olduğu, yatırımcı açısından operasyonel planlamada kritik bir rol oynar. Ayrıca “otomatik yenileme” hükmü bulunup bulunmadığı kontrol edilmelidir.

b) Tedarik Miktarı ve Termin Taahhütleri

  • Asgari tedarik yükümlülüğü bulunan sözleşmeler, performans riski doğurabilir.

  • Teslimatın gecikmesi veya eksik yapılması durumunda uygulanacak yaptırımlar (örneğin gecikme cezaları) değerlendirilmelidir.

c) Alternatif Tedarik Kanalları

Sözleşmede tedarikçinin tek kaynak olup olmadığı incelenmelidir. Şirket başka tedarikçilerle de çalışabiliyorsa risk azalmaktadır. Aksi takdirde tek kaynağa bağımlılık riski doğar.


3. Cezai Şartlar Due Diligence Açısından Nasıl Yorumlanmalıdır?

a) Aşırı Orantısız Cezai Şartlar

Türk Borçlar Kanunu m.182 gereğince cezai şartlar hâkimin müdahalesine açıktır. Ancak uygulamada %20’yi aşan cezai şartlar, Yargıtay nezdinde dahi aşırı görülebilir. Due diligence sürecinde:

  • Sözleşmede yer alan cezai şartlar açıkça tespit edilmelidir.

  • İfa engelleri, mücbir sebepler ve gecikme cezaları ayrı ayrı değerlendirilmelidir.

b) Sözleşmenin Her İhlalinde Cezai Şart Var mı?

Cezai şartların, yalnızca teslimat süresi gibi sınırlı alanlarda mı, yoksa genel sözleşme ihlalleri için mi öngörüldüğü kontrol edilmelidir. Aksi durumda şirketin küçük bir ihlali dahi büyük tazminatlara yol açabilir.


4. Münhasırlık (Exclusive Supply) Kayıtları Hangi Riskleri Taşır?

a) Rekabet Hukuku Boyutu

Münhasırlık hükümleri, Rekabetin Korunması Hakkında Kanun ve ilgili Kurul kararları gereğince incelemeye açıktır. Özellikle:

  • Uzun süreli münhasırlık,

  • Coğrafi sınırlama,

  • Fiyat belirleme içeren kayıtlar,
    rekabet hukuku ihlali sayılabilir.

b) Yatırımcının Alternatif Tedarikçi Kullanmasını Engelleyebilir

Münhasırlık hükümleri, yeni yatırımcının farklı tedarikçi ağlarıyla çalışmasını engelleyebilir. Bu durum stratejik esneklik kaybı anlamına gelir.


5. Fesih Şartları ve Sözleşme Esnekliği

Tedarikçi sözleşmeleri incelenirken, tek taraflı fesih hakkı olup olmadığı, fesih bildirim süresi ve herhangi bir cezai yaptırımın olup olmadığı dikkatle incelenmelidir.

  • Ani fesih hakkı, yatırımcıya esneklik kazandırır.

  • Süreli sözleşmelerde fesih bildirimi süresi, nakit akışı ve stok yönetimi açısından önemlidir.


6. Uyuşmazlık Çözüm Hükümleri ve Tahkim Kayıtları

Tedarikçi sözleşmelerinde yer alan uyuşmazlık çözüm hükümleri, tahkim kayıtları veya yetkili mahkeme seçimleri de değerlendirilmelidir.

  • Tahkim varsa, tahkim yeri, dili ve kuralları analiz edilmelidir.

  • Yabancı tedarikçilerle yapılan sözleşmelerde Lex Mercatoria veya CISG gibi uluslararası hukuk kurallarının uygulanıp uygulanmadığı kontrol edilmelidir.


7. Örnek Olay – Sözleşme Bağımlılığı Krizi

Olay: Türkiye’de faaliyet gösteren bir otomotiv yan sanayi firması, Almanya merkezli bir ana tedarikçiden yıllık 8 milyon euro’luk hammadde temin etmektedir. Münhasır tedarik ilişkisi nedeniyle başka bir firmadan alım yapması yasaklanmıştır. Ancak tedarikçinin iflası üzerine tüm üretim hattı durmuş, firmanın satış gelirleri %60 oranında azalmıştır.

Değerlendirme: Bu olay, due diligence sürecinde münhasır tedarik ilişkilerinin yaratabileceği operasyonel ve mali riskin en somut örneklerinden biridir. Tedarik çeşitliliği olmayan firmalar ciddi kırılganlık taşır.


8. Uyum (Compliance) ve KVKK Açısından Tedarikçi Sözleşmeleri

Tedarikçilerle paylaşılan veriler, kişisel veri ya da ticari sır niteliğinde olabilir. Sözleşmelerde:

  • Gizlilik sözleşmesi,

  • KVKK’ya uygun veri aktarım hükümleri,

  • İhlal durumunda tazmin sorumluluğu olup olmadığı değerlendirilmelidir.


9. Yatırımcılar İçin Kontrol Listesi (Checklist)

Tedarikçi sözleşmelerinin due diligence sürecinde incelenmesi için bir kontrol listesi:

  • Sözleşme süresi ve fesih koşulları
  • Tedarik yükümlülükleri ve cezai şartlar
  • Münhasırlık ve rekabet sınırlamaları
  • İhlal halinde öngörülen tazminatlar
  • Uyuşmazlık çözüm yolu ve tahkim kayıtları
  • Sözleşmede yer alan ek protokoller ve gizlilik hükümleri
  • Tedarikçi ile varsa açılmış dava/uyuşmazlık geçmişi
  • Sigorta, garanti ve teminat yükümlülükleri
  • KVKK ve GDPR uyumluluğu

Sonuç

Tedarikçi sözleşmeleri, yatırım kararını etkileyen en kritik unsurlar arasında yer alır. Sözleşmelerin süresi, cezai şartları, münhasırlık kayıtları ve ihlal durumları, şirketin operasyonel ve hukuki risklerini doğrudan etkiler. Bu nedenle her tedarikçi sözleşmesi, due diligence sürecinde hukukçu, mali müşavir ve sektör uzmanı iş birliğiyle detaylı analiz edilmelidir. Uygun olmayan sözleşme koşulları, yatırım sonrası geri dönülmesi zor maliyetlere ve sözleşme bağımlılığına yol açabilir.

Hukuk Fakültesi Öğrencisi Gamze Akbulut

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button