Sürdürülebilirlik ve Yeşil Etkinlik Kriterleri – Tesis İşletmelerinde Hukukî Yükümlülükler
1. Giriş
Spor tesisleri, yalnızca sportif faaliyetlerin değil, çevresel etkilerin de merkezindedir.
Enerji tüketimi, atık yönetimi, su kullanımı ve karbon salımı gibi unsurlar artık spor hukukunun çevre boyutu kapsamında değerlendirilmektedir.
Bu nedenle “yeşil etkinlik” ve “sürdürülebilirlik kriterleri” artık yalnız çevre politikası değil, aynı zamanda hukukî bir yükümlülük haline gelmiştir.
2. Hukuki Dayanak: Çevre ve Sürdürülebilirlik Mevzuatı
Türkiye’de sürdürülebilirlik ilkesi başta şu mevzuatlarda düzenlenmiştir:
-
2872 sayılı Çevre Kanunu,
-
Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Yönetmeliği,
-
ISO 20121: Event Sustainability Management Standard,
-
AB Yeşil Mutabakatı (EU Green Deal),
-
Paris İklim Anlaşması (2021’de TBMM onaylı).
Çevre Kanunu m. 3:
“Her türlü faaliyet, sürdürülebilir kalkınma ilkesi doğrultusunda çevreye zarar vermeyecek şekilde planlanır ve yürütülür.”
Bu hüküm, spor etkinliklerini ve tesis işletmelerini de kapsar.
3. Tesis İşletmelerinde Çevresel Sorumluluk
Bir spor kulübü veya tesis işletmecisi, çevresel açıdan “faaliyet sahibi” sıfatına sahiptir.
Bu kapsamda yükümlülükleri şunlardır:
-
Atık Yönetim Planı hazırlamak,
-
Enerji verimliliği önlemleri almak,
-
Su tasarrufu ve gri su dönüşümü sistemleri kurmak,
-
Karbon ayak izi ölçümü yapmak.
Yargıtay 14. HD 2020/3276 E., 2021/4743 K.:
“Faaliyet sahibi, çevresel zararın önlenmesi için gerekli tedbirleri almakla yükümlüdür; ihmali tazminat doğurur.”
Dolayısıyla spor tesislerinde meydana gelen çevresel zarar (örneğin kimyasal temizlik maddesi sızıntısı), doğrudan işletmeci sorumluluğu doğurur.
4. Yeşil Etkinlik (Green Event) Kavramı
“Yeşil etkinlik”, spor organizasyonlarında çevreye duyarlı yönetim süreçlerinin bütününü ifade eder.
Bu kavram, ISO 20121 standardıyla küresel düzeyde tanımlanmıştır.
Yeşil etkinlik kriterleri:
-
Yenilenebilir enerji kullanımı,
-
Atık azaltma ve geri dönüşüm,
-
Ulaşımda karbon dengeleme,
-
Sosyal kapsayıcılık politikaları,
-
Sürdürülebilir tedarik zinciri.
UEFA, 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası hazırlık sürecinde tüm stadyumlar için ISO 20121 belgesi zorunluluğu getirmiştir.
5. Sponsorluk ve Sürdürülebilirlik İlişkisi
Spor kulüplerinin sponsorları artık yalnız finansal katkı değil, çevresel uyum kriterleri de gözetmektedir.
Örneğin, Adidas ve Nike gibi markalar, “sürdürülebilirlik sertifikası” olmayan tesislerle çalışmamaktadır.
TBK m. 2 – Dürüstlük kuralı uyarınca, kulüplerin sponsorluk sözleşmelerinde çevre dostu faaliyet taahhüdü bulunması beklenir.
Aksi hâlde sözleşme “ayıplı ifa” nedeniyle feshedilebilir.
CAS 2022/A/8517 – Sponsor v. Club:
“Kulübün sürdürülebilirlik taahhüdünü yerine getirmemesi, sponsorun sözleşmeyi haklı nedenle feshetmesini meşrulaştırır.”
6. Enerji Verimliliği ve Karbon Raporlama
5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu, büyük spor tesislerini de enerji yönetimi yükümlüsü olarak tanımlar.
Bu kapsamda tesislerin:
-
Enerji performans sertifikası alması,
-
Aydınlatma sistemlerini yenilemesi,
-
Enerji tüketimini yıllık raporlaması gerekir.
Tesisin karbon ayak izini belgelememesi, idari para cezası ve faaliyet izni iptali riski doğurur.
7. Çevresel İzin ve Denetim Süreci
Çevre Kanunu m. 11’e göre, tesisler “Çevre İzni ve Lisansı Yönetmeliği” kapsamında denetlenir.
-
Gürültü, atık su, egzoz emisyonu limitleri aşılırsa, tesis faaliyeti geçici olarak durdurulabilir.
-
Spor salonları ve stadyumlar, özellikle ses seviyesi bakımından denetime tabidir.
Danıştay 6. Daire 2019/4678 E., 2020/5121 K.:
“Spor tesislerinde çevresel denetim yapılmadan ruhsat verilmesi, idari işlemin iptalini gerektirir.”
8. Yeşil Sertifikasyon Modelleri
Spor tesisleri için uygulanabilir başlıca sertifikalar:
-
LEED (Leadership in Energy and Environmental Design)
-
BREEAM (Building Research Establishment Environmental Assessment Method)
-
ISO 20121 (Event Sustainability)
Bu sertifikalar, kulüplere hem prestij hem de sponsorluk avantajı sağlar.
Türkiye’de Vodafone Park ve Başakşehir Fatih Terim Stadyumu, LEED sertifikalı örneklerdendir.
9. Kulüplerin Kurumsal Sosyal Sorumluluğu (KSS)
Sürdürülebilirlik, yalnız çevresel değil, aynı zamanda sosyal sorumluluk boyutunu da içerir:
-
Engelli erişimine uygun tribün tasarımı,
-
Kadın–erkek eşitliği projeleri,
-
Yerel topluluklara sosyal fayda sağlama.
UEFA Football Sustainability Strategy (2030):
“Her kulüp, çevre, sosyal adalet ve ekonomik sürdürülebilirlik ilkelerini içeren KSS raporu yayımlamalıdır.”
Bu yaklaşım, sporun toplumsal gücünü hukuki sorumlulukla bütünleştirir.
10. Sonuç ve Değerlendirme
Spor tesisleri artık yalnızca sportif faaliyet alanı değil, çevre hukuku ve sürdürülebilirlik bilincinin uygulama alanıdır.
Kulüplerin çevreye duyarlı politikaları, sadece etik değil; mevzuata dayalı bir zorunluluktur.
TFF, belediyeler ve çevre idareleri, yeşil etkinlik standartlarını denetlemeli; kulüpler ise ISO ve LEED gibi sertifikasyonlarla uyumu belgelemelidir.
Sürdürülebilir bir spor geleceği, fair play’in çevre boyutuyla tamamlanır: Adil rekabet sadece sahada değil, doğaya karşı da sürdürülmelidir.