Start-Up Vizesi ile Kanada’da Şirket Kurarak Oturum Almak: Şartlar ve Stratejiler
Giriş
Girişimcilik dünyası sadece inovasyonla değil, aynı zamanda küresel hareketlilikle de şekillenmektedir. Kanada, bu dinamik ortamı desteklemek ve ülkeye yenilikçi iş fikirlerini taşıyacak girişimcileri çekmek için 2013 yılında Start-Up Visa (SUV) programını başlatmıştır. Bu program sayesinde, yüksek potansiyele sahip iş fikirleriyle gelen yabancı girişimciler Kanada’da oturum ve ilerleyen yıllarda vatandaşlık hakkı kazanabilmektedir.
Start-Up Vizesi, klasik yatırımcı vizelerinden farklı olarak, yalnızca sermaye gücüne değil, yenilikçilik, ölçeklenebilirlik ve istihdam yaratma potansiyeline dayanmaktadır. Bu makalede Start-Up Vizesi’nin yasal çerçevesi, başvuru şartları, destek alabilecek kurumlar, süreç adımları ve başarı stratejileri ayrıntılı olarak incelenecektir.
1. Start-Up Vizesi Nedir?
Start-Up Vizesi, Kanada Göçmenlik, Mülteciler ve Vatandaşlık Bakanlığı (IRCC) tarafından yürütülen kalıcı oturum programlarından biridir. Bu programın amacı, Kanada’da yenilikçi, küresel ölçekte büyüme potansiyeli olan ve yerel istihdam yaratabilecek girişimlerin kurulmasını teşvik etmektir.
Yani yalnızca bir şirket kurmak değil, teknoloji odaklı, yeni pazar yaratma kapasitesine sahip ve Kanada’da sürdürülebilir bir etki yaratacak bir iş fikri sunmak zorunludur.
2. Kimler Başvurabilir?
Adayların Start-Up Vizesi başvurusu yapabilmesi için dört temel şartı karşılaması gerekir:
2.1. Destekleyici Kuruluşlardan Onay Mektubu (Letter of Support)
Başvurunun temelini, Kanada hükümeti tarafından onaylanmış bir designated organizationdan alınacak destek mektubu oluşturur. Bu kurumlar üç gruptur:
- Venture Capital Firms: En az 200.000 CAD yatırım taahhüdü gerekir.
- Angel Investor Groups: En az 75.000 CAD yatırım taahhüdü gerekir.
- Business Incubators: Başvuran girişimcinin programa kabul edildiğini göstermelidir, doğrudan yatırım gerekmez.
Kurumlardan alınacak destek mektubu, iş fikrinin değerlendirildiğini ve desteklendiğini resmi olarak gösterir.
2.2. İşletmenin Yapısı
- Şirkette en fazla 5 ortak bulunabilir.
- Başvuru sahiplerinin her biri şirketin en az %10 hissesine sahip olmalıdır.
- Designated organization ile başvuru sahiplerinin toplam oy hakkı %50’nin üzerinde olmalıdır.
2.3. Dil Yeterliliği
- İngilizce veya Fransızca dillerinden birinde en az CLB 5 seviyesinde yeterlilik aranır.
- IELTS, CELPIP veya TEF sınavlarından alınan belgelerle kanıtlanmalıdır.
2.4. Finansal Geçim Kaynağı
Başvuru sahibinin ve varsa ailesinin Kanada’ya yerleştiğinde kendine yetebileceğini göstermesi gerekir. IRCC tarafından her yıl belirlenen geçim tablosuna göre minimum fon miktarının banka hesap özetleriyle kanıtlanması gerekir.
3. Başvuru Süreci
3.1. İş Planı ve Ön Görüşmeler
Başvuru öncesinde inovatif bir iş fikrinin detaylı iş planı ile sunulması gerekir. Bu plan, şirketin vizyonu, pazar stratejisi, büyüme potansiyeli, ekip yapısı, teknolojik yönleri ve finansal projeksiyonları gibi birçok alanı kapsamalıdır.
Ayrıca designated organizations ile toplantılar yapılmalı ve pitch sunumları hazırlanmalıdır.
3.2. Destek Mektubu Alımı
Başvuru sahibinin projesi, ilgili kuruluş tarafından kabul edildiğinde Letter of Support ve IRCC’ye gönderilecek Commitment Certificate düzenlenir.
3.3. Daimi Oturum Başvurusu
Bu belgelerle birlikte IRCC’ye kalıcı oturum başvurusu yapılır. Süreç ortalama 12-16 ay arası sürmektedir. Başvuru sahipleri bu sürede çalışma izni alarak Kanada’ya gidip projeyi başlatabilir.
4. Stratejik Başarı Faktörleri
4.1. Uygun Girişim Alanları
Kanada’da en çok tercih edilen start-up sektörleri:
- Sağlık Teknolojileri (HealthTech)
- Yapay Zekâ (AI)
- Tarım Teknolojileri (AgriTech)
- Eğitim Teknolojileri (EdTech)
- Yeşil Enerji ve Sürdürülebilirlik Girişimleri
4.2. Profesyonel Rehberlik
Başvurular ciddi teknik dokümantasyon, hukuki uygunluk ve pazarlama stratejileri gerektirir. Bu sebeple girişimcinin:
- Göçmenlik avukatı
- Start-up danışmanı
- Pitch hazırlama uzmanı
ile çalışması tavsiye edilir.
4.3. Ekip Uyum ve Rol Dağılımı
İş planı sunulurken, ekip üyelerinin görev tanımları net olarak yapılmalıdır. Başvuru sırasında sadece kağıt üstünde ortaklık değil, gerçek anlamda sorumluluk paylaşımı gösterilmelidir.
5. Start-Up Vizesi ile Oturumun Sağladığı Haklar
Start-Up Vizesi başvurusunda bulunan ve onay alan kişiler:
- Kalıcı oturum hakkı (permanent residency) kazanır.
- Kanada’da serbest çalışma, şirket kurma, vergi avantajlarından faydalanma gibi haklara sahip olur.
- Aile üyeleri de bu haktan yararlanabilir. Eş çalışma izni alabilir, çocuklar devlet okullarında ücretsiz eğitim alabilir.
- 5 yılın sonunda Kanada vatandaşlığı için başvuru yapılabilir.
6. Vatandaşlık Süreci
Start-Up Vizesi sahipleri, kalıcı oturum sahibi olduktan sonra 5 yıl içinde en az 1.095 gün (3 yıl) fiziksel olarak Kanada’da bulunmaları halinde vatandaşlığa başvurabilirler. Başvuruda ayrıca dil yeterliliği ve temel yurttaşlık bilgisi sınavları aranır.
7. Sık Yapılan Hatalar ve Reddedilme Nedenleri
- Başvuru evraklarının eksik sunulması
- Designated organization’dan alınan mektubun geçerlilik süresinin dolması
- Dil yeterliliği sınırlarının altında kalmak
- İş planının yeterince detaylı ve uygulanabilir olmaması
- Sadece “göçmenlik için şirket kurma” niyeti taşıyan yapay yapılar
Kanada hükümeti, gerçekten işletme kurma ve sürdürme niyeti olmayan başvuruları tespit etmekte oldukça titiz davranmaktadır.
8. Türkiye’den Başvurular Açısından Değerlendirme
Türk girişimciler arasında özellikle teknolojik çözümler ve yazılım tabanlı projeler, Kanada’daki designated kurumlar nezdinde daha fazla kabul görmektedir. Türkiye’deki yüksek enflasyon, kur riskleri ve yatırım ortamındaki belirsizlikler, Kanada’yı cazip bir alternatif haline getirmektedir.
Ayrıca Kanada’daki Türk girişimciler ağı, yeni gelenler için önemli bir destek platformu oluşturmaktadır.
Sonuç
Start-Up Vizesi, sadece Kanada’ya yerleşme değil; aynı zamanda küresel ölçekte bir girişim inşa etme fırsatıdır. İyi hazırlanmış bir iş planı, doğru destekçi kuruluşlarla temas ve disiplinli bir başvuru süreci sayesinde, girişimciler Kanada’da kalıcı oturum ve vatandaşlık elde edebilirler.
Bu süreç, doğru strateji ve uzman rehberliğiyle yürütüldüğünde sadece başvuru sahibine değil, ailesine de Kanada’da güvenli ve istikrarlı bir gelecek sunar.
About Post Author
