Single Blog Title

This is a single blog caption

Sigorta Ettirenin Aydınlatma Yükümlülüğü: TTK m. 1401 ve Sonrası Kapsamında Değerlendirme

 

Sigorta Ettirenin Aydınlatma Yükümlülüğü: TTK m. 1401 ve Sonrası Kapsamında Değerlendirme

Giriş

Sigorta sözleşmeleri, tarafların karşılıklı güvenine dayanan sözleşmelerdir. Bu güvenin temel dayanağı, sigorta ettirenin doğru ve eksiksiz bilgi verme (aydınlatma) yükümlülüğüdür.
Sigorta şirketi, üstlendiği rizikonun niteliğini ve derecesini ancak sigorta ettirenin beyan ettiği bilgilerle tespit eder. Bu nedenle, aydınlatma yükümlülüğünün ihlali, hem sigorta sözleşmesinin geçerliliğini hem de tazminatın kaderini belirler.

Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 1401 ve devamı maddeleri, bu yükümlülüğü ayrıntılı şekilde düzenlemiştir.


1. Hukuki Dayanak

TTK m. 1401:

“Sigorta ettiren, sözleşmenin yapılması sırasında sigortacının sözleşmeyi yapıp yapmamaya veya şartlarını belirlemeye etkili olabilecek bütün halleri doğru ve eksiksiz bildirmekle yükümlüdür.”

Bu hükümle birlikte, sigorta ettirenin beyan yükümlülüğü “aydınlatma yükümlülüğü” adıyla tanımlanmış; böylece sözleşmenin şeffaflık ilkesi güçlendirilmiştir.

Yine TTK m. 1403 ve 1404, bu yükümlülüğün ihlali hâlinde sigortacının sözleşmeden dönme, prim farkı talep etme veya tazminatı reddetme haklarını düzenler.


2. Aydınlatma Yükümlülüğünün Kapsamı

2.1. Sözleşme Kurulmadan Önce

Sigorta ettiren, sözleşme kurulmadan önce sigortacının rizikoyu doğru değerlendirmesi için gerekli tüm bilgileri vermelidir.
Örneğin:

  • Taşınmazın fiziksel durumu,
  • Sağlık sigortasında mevcut hastalıklar,
  • Trafik sigortasında aracın kullanım amacı,
  • Yangın sigortasında depolanan malların niteliği.

2.2. Sözleşme Süresince

TTK m. 1405, sözleşme süresince rizikoyu ağırlaştıran durumların da sigortacıya bildirilmesini zorunlu kılar.
Bu düzenleme, “rizikonun değişimi hâlinde ek beyan yükümlülüğü” olarak adlandırılır.

2.3. Beyanın Şekli

Aydınlatma yazılı olarak yapılır. Sigortacının beyan formunda açıkça sorduğu sorulara eksiksiz yanıt verilmelidir.
Yargıtay 11. HD 2019/4720 K.:

“Sigortacının özel sorularına eksik cevap verilmesi hâlinde, aydınlatma yükümlülüğü ihlal edilmiş sayılır.”


3. Sigortacının Soru Sorma Yükümlülüğü

TTK m. 1402/1:

“Sigortacı, sözleşmenin yapılması sırasında sigorta ettirene sorular yöneltir.”

Bu hükümle, yalnızca sigorta ettirene değil, sigortacıya da aktif bir araştırma yükümlülüğü getirilmiştir.

Sigortacı, genel ifadelerle yetinmeyip; sigorta konusuna özgü somut sorular yöneltmelidir.
Aksi takdirde, sigorta ettirenin bildirim eksikliği kusur sayılmaz.

Yargıtay 11. HD 2018/6031 K.:

“Sigortacı hastalık geçmişi hakkında açık soru sormamışsa, sigortalının beyan etmeme davranışı aydınlatma yükümlülüğünün ihlali değildir.”

Bu yaklaşım, sigorta ettiren lehine koruyucu bir dengedir.


4. Aydınlatma Yükümlülüğünün İhlali

4.1. Kast veya Ağır Kusurla İhlal

TTK m. 1403/1:

“Sigorta ettiren, kast veya ağır kusuruyla yükümlülüğünü ihlal etmişse, sigortacı sözleşmeden dönebilir.”

Örneğin sigorta ettiren, aracı ticari amaçla kullandığını gizlemiş veya kronik hastalığını saklamışsa, sigortacı sözleşmeden dönebilir.

4.2. Hafif Kusur veya Kusursuzluk

Sigorta ettiren ihlali hafif kusurla gerçekleştirmişse veya ihlal kasıtlı değilse, sigortacı sadece prim farkı talep edebilir (TTK m. 1403/2).

Yargıtay 11. HD 2021/2391 K.:

“Sigorta ettirenin gerçeğe aykırı beyanı kast içermiyorsa, sigortacının sözleşmeden dönme hakkı değil, prim farkı talep hakkı doğar.”

4.3. İhlalin Rizikoyla Bağlantısı

Sigortacı, beyan ihlali ile gerçekleşen zarar arasında illiyet bağı kurmak zorundadır.
Eğer gizlenen husus hasara etkili değilse, sigortacı tazminattan kaçınamaz.

Örneğin sigortalı kalp hastalığını beyan etmemiş ancak trafik kazasında hayatını kaybetmişse, bu durumda beyan ihlali tazminatı ortadan kaldırmaz.


5. İspat Yükü

Aydınlatma yükümlülüğünün ihlal edildiğini iddia eden taraf, bunu ispatla yükümlüdür.

Yargıtay 11. HD 2017/2151 E., 2019/4980 K.:

“Sigorta şirketi, aydınlatma yükümlülüğünün ihlal edildiğini somut delillerle ispat etmedikçe tazminat ödemekten kaçınamaz.”

Bu nedenle sigortacı,

  • Beyan formunu,
  • Sağlık raporlarını,
  • Eksper tespitlerini,
  • Taraf beyanlarını dosyaya sunmalıdır.

Sigorta ettiren ise, bilgileri dürüstlük kuralına uygun verdiğini kanıtlayabilir.


6. Sigortacının Hakları

İhlal hâlinde sigortacının üç temel hakkı vardır:

Hakkın Türü Şart Sonuç
Sözleşmeden Dönme Kast veya ağır kusur Prim iadesiz fesih
Prim Farkı Talebi Hafif kusur Poliçe devam eder
Tazminat Reddi İhlal zararla illiyetli Ödeme yapılmaz

Sigortacı bu haklardan birini ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren 15 gün içinde kullanmalıdır (TTK m. 1403/3).
Süre geçerse hak düşer.


7. Rizikonun Artması ve Bildirim Yükümlülüğü

TTK m. 1405:

“Sigorta süresi içinde rizikoyu ağırlaştıran bir hâlin meydana gelmesi hâlinde, sigorta ettiren bunu gecikmeksizin bildirmekle yükümlüdür.”

Örneğin:

  • Depoda tehlikeli madde bulundurulmaya başlanması,
  • Aracın ticari kullanıma çevrilmesi,
  • Sağlık sigortasında riskli tedavilerin başlaması.

Bu durum bildirilmeyip zarar meydana gelirse, sigortacı tazminattan tamamen veya kısmen kaçınabilir.

Yargıtay 11. HD 2020/2403 K.:

“Rizikonun ağırlaşmasına rağmen sigortacıya bildirim yapılmamışsa, sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü ortadan kalkar.”


8. Yargıtay İçtihatlarında Aydınlatma Yükümlülüğü

8.1. Yargıtay 11. HD 2018/3271 E., 2020/3486 K.

“Sigortalı, sözleşme yapılırken sağlık durumuna ilişkin gerçeğe aykırı beyanda bulunmuşsa, sigortacı sözleşmeden dönebilir.”

8.2. Yargıtay 17. HD 2019/6031 K.

“Sigortacı hastalıkla ilgili soru sormadıysa, sigortalının beyan yükümlülüğünü ihlal ettiği söylenemez.”

8.3. Yargıtay 11. HD 2019/10345 E., 2021/4729 K.

“Sigortacı, sigorta ettirenin beyan ettiği bilgilere dayanarak sözleşme yapmışsa, daha sonra eksik beyan iddiasında bulunabilmesi için illiyet bağı kurması gerekir.”

Bu kararlar, hem dürüstlük kuralının hem de denge ilkesinin sigorta hukukundaki yansımasıdır.


9. Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar

  1. Standart Form Soruları:
    Sigorta şirketleri genel ifadeli formlar kullanmakta, bu da yanlış anlamalara neden olmaktadır.
  2. Elektronik Beyan Sorunları:
    Online poliçelerde sigortalının kutucuk işaretlemesi, “aydınlatılmış rıza” sayılmakta; ancak Yargıtay bu tür beyanların yeterli açıklıkta olmadığını belirtmektedir.
  3. Eksper Raporlarının Yanlış Yorumlanması:
    Sigorta şirketleri, eksper raporlarında beyan ihlali bulunmadığı hâlde ödeme reddi yapabilmektedir.
  4. Rizikonun Bağlantısızlığı:
    Gizlenen bilginin hasarla ilgisi olmayan hâllerde sigortacılar haksız şekilde tazminat ödememektedir.

10. Çözüm Önerileri

  • Standart Beyan Formları Revize Edilmeli: Sigortacı, sözleşme türüne özgü spesifik sorular yöneltmelidir.
  • Dijital Şeffaflık Sağlanmalı: Elektronik sistemlerde beyan süreci kayıt altına alınmalıdır.
  • İlliyet Bağı Aranmalı: Her beyan ihlalinde otomatik ret yerine, zararla bağlantı araştırılmalıdır.
  • Sigortalı Lehine Yorum İlkesi: TTK m. 1451 uyarınca şüpheli durumlarda sigortalı lehine yorum yapılmalıdır.
  • Yargısal Birlik Sağlanmalı: 11. ve 17. Hukuk Daireleri arasında farklı yorumlar giderilmelidir.

11. Sonuç

Sigorta ettirenin aydınlatma yükümlülüğü, sigorta hukukunun dürüstlük ve denge ilkelerine dayanan en temel kavramlarından biridir.
Bu yükümlülüğün amacı, sigortacının üstlendiği riski doğru değerlendirmesini sağlamaktır.

TTK m. 1401–1406 hükümleri, hem sigorta ettiren hem de sigortacı açısından karşılıklı güveni düzenler.
Yargıtay içtihatları ise bu düzenlemeyi somutlaştırarak beyan – ispat – illiyet üçgeninde denge kurmaktadır.

Sonuç olarak, sigorta hukukunda adil sonuçlar için:

  • Sigorta ettiren dürüst ve tam beyan yapmalı,
  • Sigortacı açık soru sormalı,
  • Mahkemeler illiyet bağı olmadan tazminatı reddetmemelidir.

Bu yaklaşım, hem sigortalı güvenini hem de sektörel istikrarı güçlendirecektir.

Gözdenur TURNA

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button