Sadece Sanığın İkrarı ile Uyuşturucu Kullanma Suçundan Ceza Verilebilir mi?
Giriş
Ceza yargılamasında en temel prensiplerden biri, “suçun her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delillerle ispat edilmesi” ilkesidir. (CMK m.217)
Uyuşturucu kullanma suçlarında (TCK m.191), sanığın çoğu zaman kendi beyanları davanın seyrini belirler. Soru şu noktada önem kazanır:
📌 Sanığın yalnızca ikrarı, yani suçunu kabul etmesi, mahkûmiyet için yeterli midir?
İkrarın Ceza Hukukundaki Niteliği
-
CMK m.148/4: “İkrarın tek başına mahkûmiyet hükmüne esas olamayacağı” açıkça düzenlenmiştir.
-
Yani sanığın suçunu kabul etmesi, mahkemeyi bağlamaz; mutlaka başka delillerle desteklenmesi gerekir.
-
Çünkü ceza hukukunda ikrarın mutlak delil olması, masumiyet karinesine aykırıdır.
Uyuşturucu Kullanma Suçunda İkrar
1. İkrarın Desteklenmesi Gereken Deliller
Sanığın ikrarı, şu delillerle desteklendiğinde hükme esas alınabilir:
-
Kan, idrar, saç veya tükürük testleri,
-
AMATEM raporları,
-
Üzerinde veya evinde ele geçirilen uyuşturucu madde,
-
Tanık beyanları veya kolluk tespitleri.
2. Yargıtay Kararları
📌 Yargıtay 10. CD, 2016/4827 E., 2017/6342 K.
Sanığın yalnızca “esrar kullandım” şeklindeki beyanı dışında delil bulunmamıştır. Yargıtay, sadece ikrara dayanarak mahkûmiyet hükmü kurulamayacağını belirtmiştir.
📌 Yargıtay 20. CD, 2018/3546 E., 2019/4723 K.
Sanık, esrar kullandığını kabul etmiştir. İdrar testinde metabolitler de çıkmıştır. Yargıtay, ikrarın laboratuvar raporuyla desteklenmesi nedeniyle mahkûmiyetin yerinde olduğuna karar vermiştir.
📌 Yargıtay CGK, 2014/10-123 E., 2016/245 K.
“Sanığın ikrarı, ancak diğer somut delillerle birlikte değerlendirilirse hükme esas alınabilir; tek başına yeterli değildir.”
Somut Olaylar
Olay 1 – Yalnızca İkrar (Lehe)
Sanık A., kollukta “Ben esrar kullanıyorum” demiştir. Ancak üzerinde uyuşturucu bulunmamış, idrar testinde de metabolit çıkmamıştır. Mahkeme, yalnızca ikrara dayanarak ceza vermiştir. Yargıtay, hukuka aykırı delillendirme nedeniyle bozma kararı vermiştir.
Olay 2 – İkrar + Bilimsel Delil (Aleyhe)
Sanık B., “Dün metamfetamin kullandım” demiştir. İdrar testinde metamfetamin metaboliti pozitif çıkmıştır. Bu durumda sanığın ikrarı delil ile desteklenmiş olduğundan mahkûmiyet kararı verilmiştir.
Olay 3 – İkrar + Şüpheli Delil (Tartışmalı)
Sanık C., “Esrar içtim” demiştir. İdrar testi yapılmamış, yalnızca üzerinde boş kilitli poşet bulunmuştur. Mahkeme mahkûmiyet kararı verse de Yargıtay, bu delillerin yeterli olmadığını, sanığın lehine şüpheden yararlanma ilkesi gereği beraat verilmesi gerektiğini belirtmiştir.
Savunma Stratejileri
-
Sanığın yalnızca ikrarına dayanılarak hüküm kurulmuşsa, CMK m.148/4 ihlali ileri sürülmelidir.
-
Test raporlarının olmaması veya usule aykırı alınması, savunmada güçlü bir argümandır.
-
AMATEM raporu talep edilerek, sanığın bağımlılık durumu veya kullanım geçmişi değerlendirilmelidir.
-
“Şüpheden sanık yararlanır” ilkesi (in dubio pro reo) vurgulanmalıdır.
Sonuç
-
Sanığın ikrarı tek başına mahkûmiyet için yeterli değildir.
-
Mutlaka bilimsel raporlar veya başka objektif delillerle desteklenmelidir.
-
Yargıtay içtihatları da bu doğrultuda istikrarlıdır.
-
Savunmada ikrarın yanında başka delil bulunmadığı vurgulanmalı, aksi halde cezanın hukuka aykırı olacağı ileri sürülmelidir.
Kollukta Alınan İkrarın Hukuka Uygunluğu ve CMK 148 İhlalleri
Giriş
Ceza muhakemesinde en kritik konulardan biri, sanığın beyanının delil olarak kullanılıp kullanılamayacağıdır. Özellikle uyuşturucu suçlarında sanıklar çoğu zaman kollukta baskı altında ikrarda bulunmakta, daha sonra ise bu beyanlarından vazgeçmektedir.
Burada temel soru şudur:
📌 Kollukta alınan ikrar her zaman geçerli midir? Yoksa hukuka aykırılık nedeniyle hükme esas alınamaz mı?
Bu makalede, CMK m.148 hükümleri, Yargıtay içtihatları ve somut örnekler ışığında kollukta alınan ikrarın hukuka uygunluğu ele alınacaktır.
CMK 148 ve İkrar
CMK m.148, şüpheli veya sanığın ifadesinin alınmasında uygulanacak esasları düzenler.
1. Yasak Yöntemler (CMK 148/3)
Şüpheli veya sanığın ifadesi alınırken;
-
Kötü muamele, işkence,
-
Hile, yalan vaat,
-
Zorlama, baskı,
-
Alkol veya uyuşturucu etkisi altında ifade alma,
yasaktır.
2. Avukat Huzuru (CMK 148/1)
Sanığın müdafii olmadan alınan ifadesi, sanığın rızası dışında alınmışsa geçersizdir. Özellikle uyuşturucu suçlarında bu husus kritik önemdedir.
3. İkrarın Değeri (CMK 148/4)
“İkrar tek başına mahkûmiyet hükmüne esas alınamaz.”
Yani kollukta alınan ikrarın mutlaka başka delillerle desteklenmesi gerekir.
Yargıtay Kararları
📌 Yargıtay CGK, 2013/10-592 E., 2015/19 K.
Sanığın kollukta müdafii olmadan verdiği ifade, mahkûmiyet için esas alınmıştır. Yargıtay, CMK 148 ihlali nedeniyle hükmü bozmuştur.
📌 Yargıtay 20. CD, 2017/3245 E., 2018/4327 K.
Sanık, kollukta uyuşturucu kullandığını itiraf etmiş, ancak duruşmada reddetmiştir. Yargıtay, yalnızca kolluk ikrarına dayanılarak mahkûmiyet verilemeyeceğini, başka delil gerektiğini belirtmiştir.
📌 Yargıtay 10. CD, 2019/4521 E., 2020/6543 K.
Sanık kollukta baskı altında alınan ifadesini reddetmiş, mahkeme yine de bu ifadeyi esas almıştır. Yargıtay, “hukuka aykırı elde edilen delil hükme esas alınamaz” gerekçesiyle kararı bozmuştur.
Somut Olaylar
Olay 1 – Müdafisiz İfade
Sanık A., gözaltında avukatı olmadan “esrar kullandım” demiştir. Daha sonra ifadesinden dönmüştür. Mahkeme bu beyana dayanarak ceza vermiştir. Yargıtay, CMK 148/1 ihlali nedeniyle kararı bozmuştur.
Olay 2 – Baskı Altında İkrar
Sanık B., kollukta “satıcıyım” demiştir. Ancak mahkemede baskı gördüğünü söylemiş, lehine tanıklar dinlenmiştir. Yargıtay, beyanın hukuka aykırı yöntemlerle alındığı ihtimalini göz ardı edilemeyeceğini belirterek beraat vermiştir.
Olay 3 – İkrar + Delil
Sanık C., kollukta “metamfetamin kullandım” demiştir. İdrar testinde metabolitler çıkmıştır. Burada ikrar bilimsel delille desteklendiği için mahkûmiyet hükmü verilmiştir.
Savunma Stratejileri
-
İkrarın hangi koşullarda alındığı araştırılmalı. Müdafii olmadan alınmışsa derhal hukuka aykırılık itirazı yapılmalı.
-
Baskı, tehdit, hile gibi unsurlar varsa CMK 148/3 ihlali ileri sürülmeli.
-
İkrarın tek başına yeterli olmayacağı vurgulanmalı (CMK 148/4).
-
Mahkemeden hukuka aykırı delil çıkarma (CMK 206/2-a, 217/2) talep edilmeli.
Sonuç
-
Kollukta alınan ikrar, CMK 148 hükümlerine aykırı yöntemlerle alınmışsa geçersizdir.
-
Sanığın avukatı olmadan alınan ifadesi, hukuka aykırıdır.
-
İkrar tek başına mahkûmiyet için yeterli değildir, mutlaka başka delillerle desteklenmelidir.
-
Savunma açısından, kollukta alınan beyanın hangi şartlarda elde edildiği mutlaka sorgulanmalıdır.
Hukuk Fakültesi Öğrenci Ada Ceren KENDİGELEN