Reasürans ve Sigorta İlişkisi: Sigortalının Haklarına Etkisi Var mı?
Reasürans ve Sigorta İlişkisi: Sigortalının Haklarına Etkisi Var mı?
Giriş
Sigorta hukukunda sıkça duyulan ancak çoğu zaman sigortalı tarafından tam olarak anlaşılmayan bir kavram vardır: reasürans.
Basit bir ifadeyle reasürans, sigorta şirketlerinin kendi risklerini başka sigorta şirketlerine devretmesidir.
Yani reasürans, “sigortanın sigortası”dır.
Peki bu durumda sigortalının konumu ne olur?
Sigortalı, reasürans sözleşmesinden doğrudan hak talep edebilir mi?
Sigorta şirketinin iflası veya ödeme güçlüğü hâlinde reasürör (yeniden sigortacı) sigortalıya karşı sorumlu olur mu?
Bu soruların yanıtı, hem Türk Ticaret Kanunu (TTK) hem de Yargıtay içtihatları ışığında dikkatle değerlendirilmelidir.
1. Reasürans Kavramı ve Hukuki Dayanağı
1.1. Tanım
Reasürans, sigorta şirketinin üstlendiği rizikoyu bir başka sigorta şirketine devretmesi işlemidir.
Bu işlemde:
- Sigortacı (cedent), kendi poliçelerinden doğan riskin bir kısmını,
- **Reasürör (yeniden sigortacı)**ya devreder.
Yani reasürans, sigortacı ile reasürör arasında yapılan ayrı bir sigorta sözleşmesidir.
1.2. Hukuki Dayanak
Türk Ticaret Kanunu’nda reasürans doğrudan tanımlanmamıştır; ancak TTK m. 1401 ve devamı hükümleri, sigortacılık sisteminin tamamına uygulanabilir.
Ayrıca 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 12. maddesi, reasürans faaliyetlerini “sigorta teminatının sigortalanması” olarak tanımlar.
Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK), reasürans işlemlerinin gözetiminden sorumludur.
2. Reasüransın Sigortadan Farkı
Reasürans, sigorta sözleşmesinin tarafı değildir.
Bu nedenle sigortalı ile reasürör arasında doğrudan bir hukuki ilişki bulunmaz.
Unsur | Sigorta Sözleşmesi | Reasürans Sözleşmesi |
---|---|---|
Taraflar | Sigortalı – Sigortacı | Sigortacı – Reasürör |
Konu | Sigortalının zararı | Sigortacının üstlendiği risk |
Hak Sahibi | Sigortalı | Sigortacı |
Yasal Dayanak | TTK 1401 vd. | Sigortacılık Kanunu m.12 |
Amaç | Sigortalıyı korumak | Sigortacıyı korumak |
Dolayısıyla reasürans, sigortalı lehine değil, sigortacının mali riskini azaltma amacıyla yapılan bir teminat ilişkisidir.
3. Reasürans Türleri
3.1. Fakültatif (Seçmeli) Reasürans
Sigortacı her bir poliçe için reasüröre başvurur.
Risk bazlı değerlendirme yapılır.
Özellikle yüksek riskli yangın, denizcilik veya havacılık sigortalarında kullanılır.
3.2. Treaty (Sözleşmesel) Reasürans
Sigorta şirketi belirli bir portföyü topluca reasüröre devreder.
Bu durumda reasürör, poliçe bazında değil, genel bir teminat sağlar.
3.3. Oransal – Oransal Olmayan Reasürans
- Oransal reasüransta, risk belirli bir yüzde oranında paylaşılır.
- Oransal olmayan (excess of loss) reasüransta, sigortacı belli bir miktara kadar sorumludur, üzeri reasürör tarafından karşılanır.
4. Reasüransın Sigortalıya Etkisi
4.1. Doğrudan Hak İddiası Mümkün mü?
Türk hukukuna göre sigortalının reasüröre doğrudan başvurma hakkı yoktur.
Sigortalı, sadece sigorta şirketine (ilk sigortacıya) başvurabilir.
Yargıtay 11. HD 2017/2151 E., 2019/4980 K.:
“Reasürans sözleşmesi, sigortalı lehine yapılan bir üçüncü kişi sözleşmesi değildir. Sigortalı, reasüröre doğrudan başvuramaz.”
Bunun nedeni, reasüransın sigortacının iç ilişkisi olmasıdır.
Sigortalı, reasürans poliçesinin varlığından haberdar olsa dahi, bu poliçeden hak iddia edemez.
4.2. Sigortacının İflası Hâlinde Durum
Sigortacı iflas ederse, reasürör ödemeyi sigortalıya değil, sigortacının iflas masasına yapar.
Sigortalı, ancak alacaklı sıfatıyla masaya kayıt yaptırarak pay alabilir.
Yargıtay 11. HD 2019/4720 K.:
“Sigortacının iflası hâlinde reasürans bedeli, doğrudan sigortalıya ödenemez; çünkü reasürans sözleşmesinin tarafı sigortalı değildir.”
5. Sigortacı – Reasürör İlişkisi
5.1. Risk Paylaşımı
Sigortacı, prim karşılığında üstlendiği riskin bir kısmını reasüröre devreder.
Bu devrin oranı, genellikle %20 ile %90 arasında değişir.
Sigorta şirketi zarar ödemesi yaptığında, reasürör de kendi payı oranında sigortacıya geri ödeme yapar.
5.2. İyi Niyet İlkesi
Reasürans sözleşmeleri de iyi niyet (uberrima fides) ilkesine dayanır.
Sigortacı, reasüröre tüm rizikoyu dürüstçe bildirmek zorundadır.
Gerçeğe aykırı bilgi verilirse, reasürör ödeme yükümlülüğünden kurtulabilir.
5.3. Aydınlatma ve Bilgi Paylaşımı
Sigortacı, reasüröre poliçe portföyü, hasar istatistikleri ve tazminat ödemeleri hakkında düzenli bilgi sunar.
Bu süreç, Şeffaflık ve Risk Yönetimi ilkeleriyle uyumludur.
6. Sigortalının Dolaylı Faydaları
Her ne kadar sigortalı reasürörle doğrudan ilişkili olmasa da, reasürans sistemi dolaylı olarak sigortalıya şu avantajları sağlar:
- Mali Güvenlik:
Büyük ölçekli hasarlarda (örneğin deprem, sel, havacılık kazası), reasürans sayesinde sigorta şirketi ödeme gücünü korur. - Tazminat Güvencesi:
Sigortacının iflas etme ihtimali azaldığı için sigortalının tazminat alma olasılığı artar. - Prim Dengelemesi:
Riskin reasürans yoluyla dağıtılması, sigorta primlerinin makul seviyede kalmasını sağlar. - Uluslararası Denetim ve Güven:
Reasürans, uluslararası sermaye piyasalarını sigorta sektörüne dâhil eder; bu da güvenilirlik sağlar.
Dolayısıyla reasürans, sigortalının doğrudan hakkını etkilemese de, sigorta sisteminin sürdürülebilirliği açısından hayati önemdedir.
7. Yargıtay İçtihatları Işığında Reasüransın Etkileri
7.1. Yargıtay 11. HD 2018/6031 K.
“Reasürans sözleşmesi, sigortacının iç ilişkisi olup sigortalı lehine hüküm doğurmaz.”
7.2. Yargıtay 17. HD 2020/2403 K.
“Sigorta tazminatına ilişkin uyuşmazlıklarda, reasürör taraf değildir. Sigortacının ödemeyi yapmaması hâlinde sigortalı doğrudan reasüröre başvuramaz.”
7.3. Yargıtay 11. HD 2019/10345 E., 2021/4729 K.
“Reasürörün ödeme yükümlülüğü, ancak sigortacının reasüransa konu hasarı ödemesinden sonra doğar.”
Bu kararlar, reasürörün konumunun bağımsız ve dolaylı olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
8. Reasürans ve Devlet Destekli Sistemler
Türkiye’de özellikle Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) ve Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM), reasürans sistemiyle uluslararası teminat sağlar.
Bu kurumlar, riskin bir kısmını Lloyd’s of London veya diğer yabancı reasürörlere devreder.
Böylece, büyük ölçekli afetlerde bile tazminatlar güvenle ödenebilir.
Örneğin:
- 2023 Kahramanmaraş depremleri sonrasında DASK’ın reasürans kapasitesi sayesinde milyarlarca liralık ödeme yapılabilmiştir.
9. Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar
- Şeffaflık Eksikliği:
Sigortalılar çoğu zaman poliçelerinin reasüre edilip edilmediğini bilmez. Bu durum güven eksikliğine yol açar. - Reasürörün Ödeme Gecikmeleri:
Bazı durumlarda reasürörün sigortacıya geç ödeme yapması, sigortalının tazminat süresini uzatır. - İflas Durumları:
Sigortacının mali sıkıntıya düşmesi hâlinde, sigortalının reasüranstan doğrudan alacak talep edememesi mağduriyet yaratır. - Yabancı Reasürans Şirketleri:
Türkiye dışındaki reasürörler, uluslararası tahkim şartlarına dayanarak ödemeleri erteleyebilir.
10. Hukuki Çözüm ve Reform Önerileri
- Sigortalı Lehine Doğrudan Talep Hakkı (Direct Action) Tartışılmalı:
Özellikle büyük afetlerde, sigortalının doğrudan reasüröre başvurma hakkı sınırlı da olsa tanınabilir. - Poliçe Şeffaflığı Artırılmalı:
Sigortacı, poliçede reasürans bilgilerini açıkça belirtmelidir. - Ulusal Reasürans Kapasitesi Geliştirilmeli:
Türk Reasürans A.Ş. gibi yerli reasürans yapıları güçlendirilerek dışa bağımlılık azaltılmalıdır. - Tahkim ve Mahkeme Uygulamaları Birleştirilmeli:
Reasürans uyuşmazlıkları genellikle uluslararası tahkimde çözülmektedir. Bu süreç sigorta tahkimiyle entegre edilmelidir.
11. Sonuç
Reasürans sistemi, sigorta sektörünün istikrar ve güven mekanizmasıdır.
Ancak bu mekanizmanın hukuki sonuçları, sigortalı açısından doğrudan değil dolaylı koruma sağlar.
Türk hukukunda;
- Sigortalının reasüröre karşı doğrudan talep hakkı yoktur,
- Reasürans, sigortacının iç ilişkisi olup, sigorta sözleşmesinin ayrılmaz bir parçası değildir,
- Sigortacının ödeme yükümlülüğü, reasürörün değil, kendi sözleşmesel taahhüdüdür.
Yargıtay içtihatları da bu yönde istikrar kazanmıştır.
Bununla birlikte, sigorta bilincinin artması ve finansal güvenliğin sağlanması için reasürans sisteminin şeffaf ve denetlenebilir şekilde işlemesi büyük önem taşır.
Sonuç olarak, reasürans sigortalının doğrudan hakkını doğurmaz; fakat onun tazminatını güvence altına alan görünmez bir güvenlik ağı işlevi görür.
Bu yönüyle, sigorta hukukunda “arka plandaki kahraman” konumundadır.