Organ ve Doku Kaçakçılığı: Türk Ceza Hukukunda Yaptırımlar ve Uluslararası Boyut
GİRİŞ
Tıp biliminin ilerlemesiyle birlikte organ ve doku nakilleri, birçok insanın yaşamını sürdürebilmesinin temel aracı hâline gelmiştir. Ancak bu gelişim, etik ve hukuki açıdan ciddi sorunları da beraberinde getirmiştir. Bunların başında, organ ve doku kaçakçılığı gelmektedir. Özellikle yoksul ülkelerden zengin ülkelere yönelen organ ticareti, uluslararası ölçekte insan hakları ihlalleri yaratmaktadır.
Türkiye’de organ ve doku ticareti, hem Türk Ceza Kanunu (TCK) hem de Organ ve Doku Nakli Hizmetleri Yönetmeliği ile düzenlenmiş ve ağır cezai yaptırımlara bağlanmıştır. Bu makalede; suçun tanımı, hukuki dayanaklar, yargı kararları, suçun unsurları ve uluslararası yükümlülükler incelenecektir.
1. ORGAN VE DOKU KAÇAKÇILIĞI SUÇUNUN TANIMI VE HUKUKİ DAYANAKLARI
1.1. Türk Ceza Kanunu’nda Düzenleme
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 90. maddesi, organ veya doku ticaretini şu şekilde düzenler:
“Kişinin rızası olmaksızın organ veya doku alınması, nakledilmesi veya satılması yasaktır. Rıza olsa dahi karşılığında maddi menfaat temin edilmesi hâlinde suç oluşur.”
Ceza: 5 yıldan 12 yıla kadar hapis ve 10.000 güne kadar adli para cezası.
1.2. Özel Mevzuat
-
2238 sayılı Organ ve Doku Alınması, Saklanması, Aşılanması ve Nakli Hakkında Kanun
-
Organ ve Doku Nakli Hizmetleri Yönetmeliği
-
İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi (Oviedo Sözleşmesi)
Bu düzenlemeler, rıza, denetim, kayıt ve etik kurallara ilişkin ayrıntıları içerir.
2. SUÇUN UNSURLARI
2.1. Maddi Unsur
-
Fail: Sağlık çalışanı, aracı, alıcı, satıcı, organize suç örgütü mensubu olabilir.
-
Mağdur: Rızası alınmamış ya da rızası istismar edilmiş birey.
-
Eylem: Organın alınması, satılması, taşınması, saklanması, nakledilmesi gibi fiiller.
2.2. Manevi Unsur
Organ ve doku kaçakçılığı suçu, kasten işlenebilen bir suçtur. Failin maddi menfaat sağlama amacı taşıması gerekir.
2.3. Hukuka Aykırılık Unsuru
-
Rıza yoksa veya geçerli değilse,
-
Rıza olsa bile maddi menfaat varsa,
-
Tıbbi zorunluluk bulunmuyorsa,
-
Sağlık Bakanlığı onaylı merkez dışında işlem yapılıyorsa hukuka aykırılık oluşur.
3. RIZA KAVRAMININ ÖNEMİ
Rıza, organ nakli hukukunun merkezinde yer alır. Ancak rızanın:
-
Aydınlatılmış olması (kişinin bilgilendirilmiş olması),
-
Hür iradeye dayanması (zorla, tehdit ya da baskı altında olmaması),
-
Ücretsiz olması (herhangi bir menfaat karşılığı olmaması),
gerekmektedir. Aksi hâlde, rıza geçersiz sayılır.
🔹 Yargıtay 1. CD., 2018/4136 E., 2019/2332 K.:
“Fakirlik nedeniyle böbreğini satmaya razı olan kişinin rızası, hukuken geçerli kabul edilemez.”
4. ORGAN TİCARETİ VE İNSAN TİCARETİ İLİŞKİSİ
Organ kaçakçılığı, sıklıkla insan ticareti suçu ile iç içe geçmektedir. TCK m. 80 çerçevesinde, özellikle dezavantajlı bireylerin kandırılarak organlarının alınması hem insan ticareti hem de organ kaçakçılığı suçu doğurur.
🔹 Yargıtay 8. CD., 2017/4567 E., 2019/7432 K.:
“Sanığın, mağduru iş vaadiyle kandırarak yurt dışına götürmesi ve organını aldıktan sonra terk etmesi; insan ticareti ve organ ticareti suçlarını birlikte oluşturur.”
5. ULUSLARARASI HUKUKTA ORGAN KAÇAKÇILIĞI
5.1. Oviedo Sözleşmesi
Türkiye’nin taraf olduğu 1997 tarihli İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi, organ naklinde tıbbi gereklilik ve rızayı zorunlu kılar.
Madde 21:
“Bir kimsenin organ ya da dokusunun, ona karşılık herhangi bir mali kazanç sağlanması amacıyla kullanılması yasaktır.”
5.2. Palermo Protokolü
Birleşmiş Milletler’e bağlı Sınıraşan Örgütlü Suçlara Karşı Palermo Sözleşmesi, organ ticaretini organize suç kapsamında değerlendirir.
6. UYGULAMADA KARŞILAŞILAN SORUNLAR
6.1. Rızanın İspatı
Birçok olayda, mağdur işlemi kabul ettiğini belirtse de rızanın özgür iradeye dayanıp dayanmadığı belirsizdir. Bu noktada savcılık ve mahkemelerin mağdurun sosyoekonomik koşullarını dikkate alması gerekir.
6.2. Organ Aracılarının Takibi
Organ naklinde aracı olan kişilerin yakalanması zordur. Özellikle uluslararası bağlantılı suçlarda Interpol ve Europol iş birliği önem kazanmaktadır.
6.3. Tıp Personelinin Rolü
Bazı olaylarda, lisanssız veya etik kurallara aykırı hareket eden sağlık personellerinin yer aldığı görülmektedir. Bu kişiler hakkında ayrıca meslekten men ve ilgili tabip odası disiplin cezaları gündeme gelir.
7. CEZA SORUMLULUĞU VE YAPTIRIMLAR
Eylem | Cezai Yaptırım |
---|---|
Organın rıza olmadan alınması | 5-12 yıl hapis + adli para cezası |
Maddi menfaat karşılığı nakil | 5-12 yıl hapis + adli para cezası |
Organ temininde aracı olmak | 2-6 yıl hapis + para cezası |
Sağlık personelinin suça iştiraki | Meslekten men + ek yaptırımlar |
İnsan ticareti ile birleşme durumu | 8-15 yıl hapis + ağırlaştırıcı sebep |
8. ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
-
Bağımsız Etik Kurullar daha aktif denetim yapmalı,
-
Yoksullukla mücadele, organ satışının önlenmesinde kilit roldedir,
-
Sağlık Bakanlığı, tüm nakil süreçlerini şeffaf hale getirmelidir,
-
CMK m. 236 kapsamında mağdur koruma daha etkin sağlanmalıdır.
SONUÇ
Organ ve doku kaçakçılığı, yalnızca bireysel mağduriyet değil, aynı zamanda sistematik bir insan hakkı ihlalidir. Hukuk devleti ilkesinin gereği olarak, bu tür suçların hem cezai hem idari yollarla etkin şekilde soruşturulması ve kovuşturulması gerekmektedir.
Türk Ceza Kanunu, özel sağlık mevzuatı ve uluslararası sözleşmelerle suçun çerçevesi net çizilmiş olsa da uygulamada karşılaşılan sorunlar hâlen ciddi boyuttadır. Dolayısıyla savcılıklar, adli tıp kurumları, etik kurullar ve uluslararası iş birliği mekanizmalarının eşgüdüm içinde çalışması elzemdir.