Single Blog Title

This is a single blog caption

Marketler ve Mağazalar Tescilli Markaları İzin Almadan Kullanabilir mi?

1. Giriş

Günümüzde marketler, perakende zincirleri ve mağazalar, satışlarını artırmak amacıyla farklı tanıtım ve pazarlama yöntemlerine başvurmaktadır. Bu süreçte tescilli markaların kullanımı, tüketici nezdinde güven ve kalite algısı yaratmada önemli bir rol oynar. Ancak burada kritik bir hukuki soru ortaya çıkar: Marketler ve mağazalar, tescilli markaları hak sahibinden izin almadan kullanabilir mi?

Bu sorunun yanıtı, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK), marka hukukunun temel ilkeleri, uluslararası anlaşmalar ve uygulamada karşılaşılan somut durumlar çerçevesinde değerlendirilmelidir.


2. Marka Kavramı ve Tescilli Marka Hakları

Marka, bir teşebbüsün mal veya hizmetlerini diğer teşebbüslerin mal veya hizmetlerinden ayırt etmeyi sağlayan işaretlerdir. SMK m. 7 uyarınca marka hakkı, tescil ile doğar ve tescil sahibine markayı kullanma konusunda münhasır hak tanır.

Tescilli markanın sahibine tanıdığı başlıca haklar şunlardır:

  1. Markayı kullanma yetkisi – Ticari amaçla markayı kullanmak yalnızca marka sahibine veya onun yetki verdiği kişilere aittir.

  2. Başkasının izinsiz kullanımını engelleme yetkisi – Marka sahibi, markasının tescil kapsamındaki mal veya hizmetlerde izinsiz kullanılmasına karşı hukuki yollara başvurabilir.

  3. Tazminat talep etme hakkı – İhlal sonucu uğranılan zararın tazminini isteyebilir.


3. Marketler ve Mağazalar Açısından Marka Kullanımı

Marketler ve mağazalar, tescilli markaları farklı şekillerde kullanabilir:

  • Satışa sundukları ürünlerin üzerinde (örneğin, markalı paketlenmiş gıdalar).

  • Reklam ve broşürlerde (örneğin, “Bu hafta X markası çamaşır deterjanında indirim”).

  • Mağaza içi raf ve tanıtım alanlarında (örneğin, markalı stantlar).

Bu noktada ayrım önemlidir:

  • Ürün marka sahibinden veya yetkili distribütörden temin edilmişse ve marka sadece ürünü tanıtmak amacıyla kullanılıyorsa, bu genellikle hukuka uygun kabul edilir.

  • Ancak marka, ürün dışında, marka sahibinin izni olmadan veya marka ile ilişkilendirme yaratan şekilde kullanılıyorsa ihlal söz konusu olabilir.


4. Teorik Çerçeve: İzin Almadan Kullanımın Hukuki Sonuçları

4.1. Tescilli Markanın İhlali (SMK m. 29)

SMK m. 29’a göre, marka sahibinin izni olmaksızın markanın ticari amaçla kullanılması ihlaldir. Bu kapsama giren fiiller:

  • Markanın mal veya ambalaj üzerinde kullanılması.

  • Markanın ticari belgelerde, reklamlarda, sosyal medyada veya mağaza tabelasında kullanılması.

  • Markayı taklit ederek benzerini kullanmak.

4.2. Tüketici Yanıltma Riski

Marka hukuku yalnızca marka sahibini değil, aynı zamanda tüketiciyi korur. Bir market veya mağaza, markayı öyle bir şekilde kullanır ki, tüketici markanın bu işletmeye ait olduğunu veya marka sahibiyle ortaklığı olduğunu düşünebilir; bu durumda tüketicinin yanıltılması söz konusu olur.

4.3. Uluslararası Düzenlemeler

Türkiye’nin taraf olduğu Paris Sözleşmesi ve TRIPS Anlaşması, markaların izinsiz kullanımına karşı koruma öngörmektedir. Özellikle tanınmış markalar açısından, ihlalin kapsamı daha geniştir.


5. İstisnalar: İzin Almadan Hukuka Uygun Kullanım

Marka sahibinin izni olmadan markanın kullanılması her zaman ihlal sayılmaz. SMK m. 7/3 uyarınca:

  1. Tüketiciyi bilgilendirme amacıyla (örneğin, “A markalı ürün satılmaktadır”).

  2. Yedek parça ve aksesuar satışı için ürün uyumunu belirtme amacıyla (“B markalı cihazla uyumludur”).

  3. Meşru ticari faaliyet sırasında, markanın ayırt edici karakterine zarar vermeden ve haksız rekabet yaratmadan yapılan kullanım.


6. Pratik Örnekler

Örnek Olay 1 – Hukuka Uygun Kullanım

Market A, üretici B Ltd.’den doğrudan satın aldığı “B” markalı çikolataları haftalık indirim broşüründe “B markalı sütlü çikolata – 20 TL” şeklinde tanıtıyor.

  • Burada markanın kullanım amacı ürünü tanıtmak ve tüketiciyi bilgilendirmek olduğu için ihlal söz konusu değildir.

Örnek Olay 2 – Hukuka Aykırı Kullanım

Mağaza C, D markasına ait tescilli logoyu kendi mağaza girişine asarak “D ürünlerinin ana satış noktası” izlenimi yaratıyor, ancak D markasıyla yetkili satıcılık sözleşmesi bulunmuyor.

  • Bu kullanım, marka sahibinin izni olmadan marka ile bağlantı algısı yaratması nedeniyle ihlal teşkil eder.

Örnek Olay 3 – Tanınmış Marka Taklidi

Zincir market E, tanınmış “F” markasının logosuna çok benzeyen bir logoyu kendi private label ürünlerinde kullanıyor.

  • Bu durum hem marka hakkına tecavüz hem de haksız rekabet oluşturur.

Örnek Olay 4 – Uyum Belirtme Amaçlı Kullanım

Teknik ürün satan mağaza G, ilanında “H markalı blender ile uyumlu yedek bıçak” ifadesine yer veriyor.

  • Bu ifade, ürün uyumunu belirtme amacıyla ve tüketiciyi yanıltmayacak şekilde kullanıldığından hukuka uygundur.


7. Hukuki Riskler ve Yaptırımlar

Marka hakkına tecavüzün sonuçları hem hukuki hem de cezai olabilir.

7.1. Hukuki Yaptırımlar

  • İhlalin durdurulması ve önlenmesi davası

  • Marka hakkına tecavüzün tespiti

  • Maddi ve manevi tazminat talepleri

  • El koyma ve imha (ihlal konusu ürünlerin imhası)

7.2. Cezai Yaptırımlar (SMK m. 30)

Marka hakkına tecavüz eden kişi hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası öngörülmektedir.


8. Önleyici Stratejiler

Marketler ve mağazalar, tescilli markaları kullanırken aşağıdaki adımlara dikkat etmelidir:

  1. Yetkili satıcı sözleşmesi yapılmalı.

  2. Kullanım amacının bilgilendirme niteliğinde olduğundan emin olunmalı.

  3. Marka sahibinin onayı olmadan markanın logoları, özel tasarımları veya kurumsal kimlik unsurları kullanılmamalı.

  4. Reklam ve promosyonlarda marka sahibinin imajına zarar verecek içeriklerden kaçınılmalı.


9. Sonuç

Marketler ve mağazalar, tescilli markaları izinsiz olarak kullanmaları halinde marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet iddialarıyla karşı karşıya kalabilirler. Ancak meşru ticari faaliyet sırasında, markayı yalnızca ürün tanıtımı ve bilgilendirme amacıyla kullanmak, hukuka uygun kabul edilebilir. Bu nedenle işletmelerin, marka kullanımı konusunda SMK hükümlerini, uluslararası anlaşmaları ve ticaret ahlakı kurallarını göz önünde bulundurmaları büyük önem taşır. Hukuka uygun bir marka kullanımı, hem işletmenin güvenilirliğini artırır hem de olası hukuki riskleri ortadan kaldırır.

Hukuk Fakültesi Öğrencisi Gamze Akbulut

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button