Kollektif Şirkette Kar ve Zarar
Kollektif Şirkette Kar ve Zararın Dağılımı Nasıl Düzenlenir?
→ Sözleşme serbestisi, yoksa eşitlik ilkesi, emek-sermaye ayrımı
📌 İçindekiler
- Giriş: Kâr ve Zarar Dağılımının Ticari Önemi
- TTK’da Kar ve Zarar Paylaşımı Rejimi
- Sözleşme Serbestisi İlkesinin Uygulanması
- Sözleşmede Düzenleme Yoksa: Eşitlik İlkesi
- Emek-Seremaye Katkısı Dengesinin Gözetimi
- Sermaye Koymayan Ortaklar Kâr Alabilir mi?
- Sadece Zarar Ortaklığı Geçerli midir?
- Yargıtay Kararları Işığında Uygulama
- Vergisel Yansımalar ve Mali Sorumluluklar
- Uyuşmazlık Durumlarında Yargı Yolu
- Sonuç: Adil Dağılım İçin Sözleşme Şart
1. Giriş: Kâr ve Zarar Dağılımının Ticari Önemi
Kollektif şirketlerde, ortaklar yalnızca şirketin yöneticisi veya temsilcisi değildir. Aynı zamanda kâr ve zarar yükünü de paylaşan birer “ortak girişimci”dir. Ortaklar arasındaki menfaat dengesini doğrudan etkileyen bu paylaşım, şirket sözleşmesinde açıkça düzenlenmediyse, kanundan doğan hükümlere göre belirlenir. Bu yazıda, Türk Ticaret Kanunu ve Yargıtay kararları çerçevesinde bu paylaşımın nasıl şekillendiğini ele alacağız.
2. TTK’da Kar ve Zarar Paylaşımı Rejimi
Türk Ticaret Kanunu m. 218 ve devamı maddeler, kollektif şirketlerde ortaklar arası mali ilişkileri düzenler. Kar ve zararın paylaşımında temel yaklaşım:
- Sözleşme serbestisi önceliklidir.
- Aksi kararlaştırılmamışsa, eşit paylaşım esastır.
Bu hüküm, hem kârın dağıtımında hem de zararın karşılanmasında geçerlidir.
3. Sözleşme Serbestisi İlkesinin Uygulanması
TTK m. 218/1:
“Ortaklar, şirket sözleşmesinde kar ve zararın paylaşılma esaslarını serbestçe belirleyebilirler.”
Bu hüküm gereği:
- Kimi ortak yalnızca kâra, kimi hem kâr hem zarara katılabilir.
- Paylar orantısız olarak belirlenebilir.
- Emek veya sermaye katkısına göre özel oranlama yapılabilir.
📌 Uygulama Notu:
Sözleşmeye kâr dağılımına ilişkin açık oranlar konulmalı; aksi hâlde eşitlik karinesi işletilir.
4. Sözleşmede Düzenleme Yoksa: Eşitlik İlkesi
TTK m. 218/2:
“Sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa, kâr ve zarar eşit olarak paylaşılır.”
Yani şirketin sermaye yapısı veya işgücü katkısı ne olursa olsun:
- Her ortak eşit pay alır,
- Eşit zarar üstlenir.
Bu, özellikle sermaye katkısı yüksek olan ortaklar için riskli olabilir.
📌 Yargıtay 11. HD, 2016/10788 E., 2017/1454 K.:
“Sözleşmede açık hüküm yoksa, ortakların kâr ve zarar paylaşımı eşit kabul edilmelidir.”
5. Emek-Sermaye Katkısı Dengesinin Gözetimi
Uygulamada bazı ortaklar sermaye koymadan, yalnızca bilgi, zaman, işgücü ile katkı sağlar. Bu ortaklara kâr verilmesi mümkündür, ancak:
- Bu durum açıkça sözleşmede belirtilmelidir.
- Aksi hâlde kâr alması mümkün değildir.
📌 Örnek:
A, 1.000.000 TL sermaye koydu, B sadece çalıştı.
Sözleşmede “her biri %50 kâr alır” yazıyorsa sorun yok. Yazmıyorsa, B’nin payı tartışmalı hale gelir.
6. Sermaye Koymayan Ortaklar Kâr Alabilir mi?
Evet, alabilir. Ancak bu yalnızca şirket sözleşmesinde düzenlenmişse mümkündür. Aksi takdirde:
- TTK gereği kâr payı verilmesi mümkün değildir.
- Bu tür bir dağılım, diğer ortaklar tarafından dava konusu yapılabilir.
📌 Yargıtay 11. HD, 2017/3143 E., 2018/5987 K.:
“Sermaye koymayan ortağın kâra katılımı, ancak sözleşme ile belirlenmişse geçerlidir. Aksi hâlde eşitlik ilkesi sadece sermaye koyanlar için işler.”
7. Sadece Zarar Ortaklığı Geçerli midir?
Sadece zarar paylaşımına dair hükümler geçersizdir. Çünkü bu durum, “gerçek bir ortaklık ilişkisi”nin zedelendiği kabul edilir.
📌 TTK m. 218/3:
“Yalnız zarara katılma, yahut yalnız kara katılma öngörülen hükümler geçersizdir.”
Yani, sadece zarar taşımak üzere ortaklık kabul edilemez. Böyle bir madde sözleşmede yer alsa dahi geçersiz sayılır.
8. Yargıtay Kararları Işığında Uygulama
🔹 Yargıtay 11. HD, 2015/6872 E., 2016/7743 K.:
“Ortaklık sözleşmesinde kâr ve zararın sermaye oranına göre dağıtılacağı yazılmışsa, emek koyan ortağın kâra katılması mümkün değildir.”
🔹 Yargıtay 11. HD, 2014/3179 E., 2015/11549 K.:
“Sözleşmede her ortağın şirkete katkısı tanımlanmışsa ve bu katkıya göre dağılım belirlenmişse, eşitlik ilkesi uygulanmaz.”
9. Vergisel Yansımalar ve Mali Sorumluluklar
Kârın fiilen ortaklara dağıtılması, gelir vergisi stopajı doğurabilir. Kollektif şirketler, ortaklık düzeyinde değil, her ortak özelinde vergilendirilir:
- Her ortak kâr payını beyan eder,
- Zararda ise ortak, kendi payına düşeni zarar olarak gösterir.
📌 Not:
Dağıtılmamış kârlar üzerinden vergi doğmaz, ancak kârın ortak hesaplarına geçmesiyle vergi yükümlülüğü başlar.
10. Uyuşmazlık Durumlarında Yargı Yolu
Kâr ve zarar paylaşımıyla ilgili uyuşmazlıklar genellikle şu şekillerde yargıya taşınır:
- Kâr payı verilmemesi,
- Sözleşmeye aykırı pay dağılımı,
- Sermaye koymayan ortağın hak iddiası.
📌 Yargıtay 11. HD, 2016/7802 E., 2017/9281 K.:
“Kâr payı anlaşmaya aykırı dağıtılmışsa, zarar gören ortak iptal davası açabilir ve geriye dönük tazminat isteyebilir.”
11. Sonuç: Adil Dağılım İçin Sözleşme Şart
Kollektif şirketlerde kâr ve zarar paylaşımı:
- Ortaklık ilişkisinin temelidir,
- Sözleşmede açıkça düzenlenmelidir,
- Emek ve sermaye katkısı net olarak yazılmalıdır.
Eğer sözleşme suskunsa:
- Ortaklar eşit pay alır,
- Sermaye oranı ya da emek katkısı dikkate alınmaz,
- Bu da bazı durumlarda haksızlıklara yol açabilir.
Bu nedenle:
✅ Ortaklık kurarken sözleşme profesyonelce hazırlanmalı,
✅ Kâr ve zarar dağılımı net olarak belirtilmeli,
✅ Hukuki denetimden geçirilmelidir.