Single Blog Title

This is a single blog caption

Kalp Krizi Geçiren İşçinin Hakları: İş Kazası ve Tazminat Süreci

Giriş

Kalp krizi, özellikle yoğun stres, ağır iş yükü ve zorlu çalışma koşullarının yaygın olduğu iş kollarında sıkça görülen ciddi bir sağlık sorunudur. İş hukuku açısından, kalp krizinin iş kazası sayılıp sayılmayacağı uzun yıllardır tartışma konusudur. Türk hukuk sisteminde iş kazası kavramı, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu (SSGSSK) ve Yargıtay içtihatları çerçevesinde geniş yorumlanmaktadır. Ancak kalp krizinin iş kazası olarak kabul edilebilmesi, olayın iş ile bağlantısı, ani ve dış bir etkiden kaynaklanıp kaynaklanmadığı gibi kriterlere bağlıdır.

Bu makalede kalp krizinin iş kazası sayılıp sayılmayacağı, ilgili kanun hükümleri, tazminat ve sigorta hakları, Yargıtay kararları ve uygulamadaki sorunlar detaylı şekilde ele alınacaktır.


1. İş Kazasının Tanımı

5510 sayılı Kanun’un 13. maddesi iş kazasını, sigortalının iş yerinde bulunduğu sırada veya işin yürütümü sırasında meydana gelen, sigortalıyı bedensel veya ruhsal olarak zarara uğratan ani olay olarak tanımlar.

Bu tanıma göre, iş kazası:

  • Ani ve beklenmedik bir olaydan kaynaklanmalı,

  • Sigortalıya zarar vermeli,

  • İş ile illiyet bağı bulunmalıdır.

Kalp krizi gibi tıbbi olayların iş kazası sayılıp sayılmayacağı, ani olay ve iş ile illiyet bağı kriterleri üzerinden değerlendirilir.


2. Kalp Krizi İş Kazası Sayılabilir mi?

Kalp krizi, genellikle kişinin sağlık geçmişi, genetik yatkınlık veya yaşam tarzıyla ilişkilendirilir. Ancak işyerindeki aşırı stres, yoğun çalışma temposu, ağır fiziksel koşullar veya psikolojik baskılar, kalp krizini tetikleyebilir.

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi birçok kararında, işyerinde veya işin yürütümü sırasında meydana gelen kalp krizini, olayın işin şartlarından kaynaklı olduğu durumlarda iş kazası olarak kabul etmiştir.

Dolayısıyla kalp krizi, tamamen kişisel bir sağlık sorunu olarak değil, işle bağlantılı tetikleyici unsurlar varsa iş kazası olarak değerlendirilebilir.


3. Kalp Krizinin İş Kazası Sayılabilmesi İçin Şartlar

3.1. Olayın İşle İlgili Olması

  • Kalp krizinin işyerinde, iş saatleri içinde veya işin yürütümü sırasında meydana gelmesi gerekir.

  • İşe gidiş geliş sırasında yaşanan kalp krizleri ise işverenin sağladığı araçta meydana gelmişse iş kazası sayılabilir (5510 m.13).

3.2. İlliyet Bağı

  • Kalp krizi ile iş arasında nedensellik bağı kurulmalıdır. Örneğin, aşırı iş yükü, vardiya stresleri, sıcak ortamda uzun süre çalışmak gibi faktörler illiyet bağını güçlendirir.

3.3. Ani Olay Niteliği

  • Kalp krizinin aniden ortaya çıkması ve çalışanın sağlığında ani bir bozulmaya yol açması gerekir. Yavaş gelişen kronik rahatsızlıklar iş kazası sayılmaz.


4. İşverenin Sorumluluğu

Kalp krizi iş kazası olarak kabul edildiğinde, işveren iş sağlığı ve güvenliği yükümlülüklerini yerine getirmediği ölçüde tazminat sorumluluğu doğabilir.

  • İşverenin sorumluluğu için kusur aranır.

  • İşveren, çalışanlarının sağlık durumunu göz önünde bulundurmak, gerekli önlemleri almak ve aşırı iş yükü gibi riskleri yönetmek zorundadır (4857 sayılı İş Kanunu m.77 ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu m.4).

Yargıtay bir kararında, işverenin işçiyi yüksek stres altında uzun saatler çalıştırmasının kalp krizini tetiklediği kabul edilmiş ve işverenin sorumluluğu onamıştır.


5. Tazminat ve Haklar

Kalp krizi iş kazası olarak kabul edilirse:

  • SGK Yardımları: İş kazası bildirimi ile sigortalıya geçici iş göremezlik ödeneği, sürekli iş göremezlik geliri veya ölüm halinde hak sahiplerine gelir bağlanır.

  • Maddi Tazminat: İş göremezlik nedeniyle gelir kaybı, tedavi giderleri.

  • Manevi Tazminat: Çalışanın yaşadığı acı ve yakınlarının manevi zararları.

  • Destekten Yoksun Kalma Tazminatı: Ölüm halinde hak sahipleri tarafından talep edilebilir.


6. İşverenin Önleyici Tedbirleri

  • İşverenin periyodik sağlık kontrollerini yaptırma yükümlülüğü vardır.

  • Aşırı stres ve iş yükünü azaltacak organizasyonel tedbirler alınmalıdır.

  • Risk değerlendirmesi ve çalışanların sağlığına uygun iş dağılımı sağlanmalıdır.

Bu önlemler alınmadığında, işverenin hem idari para cezaları hem de tazminat sorumluluğu gündeme gelir.


7. İspat ve Deliller

Kalp krizinin iş kazası sayılabilmesi için:

  • İş kazası tutanağı,

  • Sağlık raporları, otopsi veya adli tıp raporları,

  • Tanık beyanları,

  • Çalışma şartlarını gösteren belgeler,
    mahkemede önemli delil olarak değerlendirilir.


8. Uygulamadaki Sorunlar

  • Kalp krizinin iş ile bağlantısının ispatı çoğu zaman zordur.

  • SGK ve işverenler, kalp krizini kişisel sağlık sorunu olarak göstererek iş kazası sayılmasını engelleyebilir.

  • Bilirkişi raporları arasında çelişkiler çıkabilmektedir.

  • Manevi tazminat miktarlarının düşük tutulması mağdurlar için yeterli telafi sağlamamaktadır.


9. Kalp Krizi İş Kazası Sayıldığında Dava Süreci

  1. İş Kazası Bildirimi: İşveren, olayı 3 iş günü içinde SGK’ya bildirmekle yükümlüdür.

  2. SGK Tespiti: SGK, olayı iş kazası olarak tescil ederse sigorta hakları devreye girer.

  3. Tazminat Davası: İşçi veya yakınları, işverene karşı maddi ve manevi tazminat davası açabilir.

  4. Ceza Sorumluluğu: İşverenin ihmali veya kusuru varsa TCK m.85 (taksirle ölüm) kapsamında ceza davası da gündeme gelebilir.


Sonuç

Kalp krizi, her durumda iş kazası sayılmasa da, işin yürütümü veya işyeri koşullarının kalp krizini tetiklediği hallerde iş kazası olarak kabul edilmektedir. Bu durumda işçi veya hak sahipleri, SGK yardımlarından yararlanabilir ve işverenden maddi-manevi tazminat talep edebilir. Yargıtay, olayın iş ile illiyet bağı ve ani olay kriterlerini dikkate alarak her somut olayda ayrı değerlendirme yapmaktadır.

İşverenlerin, çalışanların sağlık durumunu göz önünde bulundurması, iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerini titizlikle uygulaması ve düzenli sağlık kontrollerini ihmal etmemesi, hem hukuki sorumluluklarını azaltacak hem de iş kazası riskini minimize edecektir.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button