Kadın Sporcuların Hamilelik Sürecinde Sözleşmesel Hakları Nelerdir?
Giriş
Spor hukukunda, kadın sporcuların hamilelik döneminde sözleşmesel haklarının korunması, hem cinsiyet eşitliği hem de spor kariyerinin sürdürülebilirliği açısından oldukça önemlidir. Profesyonel sporcuların büyük bir kısmı kulüplerle belirli süreli sözleşmeler imzalamakta ve bu sözleşmeler, performans kriterleri, ücret, prim, sponsorluk yükümlülükleri gibi pek çok detayı içermektedir. Ancak hamilelik süreci, sporcunun performansını doğrudan etkilediği için, kulüp ile sporcu arasındaki sözleşmesel ilişkilerde çeşitli tartışmalar doğabilir.
Uluslararası spor hukuku (özellikle FIFA, UEFA, IOC kuralları) ve Türk iş hukuku hükümleri, kadın sporcuların hamilelik nedeniyle sözleşmesel hak kaybına uğramamasını güvence altına almaktadır. Bu makalede, hamilelik sürecinde kadın sporcuların sözleşmesel hakları, ilgili yasal düzenlemeler, FIFA talimatları, Türk hukuku ve örnek bir kurgusal olay çerçevesinde detaylı şekilde ele alınacaktır.
1. Hamilelik ve Sporcu Sözleşmeleri: Hukuki Çerçeve
Kadın sporcular genellikle “belirli süreli iş sözleşmesi” veya “profesyonel sporcu sözleşmesi” imzalar. Bu sözleşmelerde, sporcunun kulübe karşı performans yükümlülüğü olduğu gibi kulübün de sporcunun ücret, prim ve sosyal haklarını sağlama yükümlülüğü bulunmaktadır.
Türk İş Hukuku Açısından:
-
4857 sayılı İş Kanunu m. 74 gereği, kadın çalışanlar doğumdan önce 8 hafta, doğumdan sonra 8 hafta olmak üzere toplam 16 haftalık doğum iznine sahiptir. Sporcular, işçi statüsünde değerlendirildiğinde bu hükümden yararlanabilir.
-
Hamilelik nedeniyle sporcunun işten çıkarılması, 4857 sayılı Kanun m. 18 ve 19 uyarınca ayrımcılık yasağına aykırıdır ve geçersiz fesih sayılır.
Uluslararası Spor Hukuku Açısından:
FIFA’nın 2021 yılında yürürlüğe giren Kadın Futbolcular için Hamilelik ve Doğum Talimatı, hamilelik sürecindeki kadın futbolcuların sözleşmesel haklarının korunmasını zorunlu kılmıştır. Bu talimata göre:
-
Hamilelik nedeniyle sporcunun sözleşmesi feshedilemez.
-
Sporcu doğum izni boyunca maaşının %100’ünü almaya devam eder.
-
Doğum sonrası dönemde sporcunun sözleşme hakları kaldığı yerden devam eder.
2. Hamilelik Nedeniyle Fesih Yasağı
Hem ulusal hem uluslararası hukukta, hamilelik bir fesih sebebi olamaz. 4857 sayılı İş Kanunu m. 5 uyarınca cinsiyet ve hamilelik nedeniyle farklı muamele yapılamaz. Kulüplerin “performans düşüklüğü” veya “müsabakalara katılamama” gerekçesiyle sözleşmeyi tek taraflı feshetmesi hukuka aykırıdır.
CAS Karar Örneği:
CAS Kararında, bir kadın sporcunun hamileliği nedeniyle sözleşmesinin feshedilmesi haksız bulunmuş ve kulüp, sporcunun tüm maaşlarını ödemekle yükümlü kılınmıştır.
3. Hamilelik Döneminde Maaş ve Prim Hakları
Kadın sporcular, hamilelik sürecinde kulüp ile yaptıkları sözleşmede öngörülen maaş, prim ve sponsorluk gelirlerinden mahrum bırakılmamalıdır. FIFA Hamilelik Talimatı m. 18 uyarınca:
-
Hamile sporcular, tıbbi rapor ile doğum öncesi müsabakalardan çekilse dahi sözleşmedeki mali haklarını korur.
-
Hamilelik nedeniyle eksik performans gerekçesiyle maaş kesintisi yapılamaz.
Türk Hukuku Bakımından:
Hamile sporcuların iş sözleşmesi devam ettiği sürece, ücret hakları korunur. Ayrıca Sosyal Güvenlik Kurumu, doğum izni döneminde geçici iş göremezlik ödeneği sağlar.
4. Hamilelik Döneminde Sözleşmesel Düzenlemeler
Kulüpler, kadın sporcularla imzaladıkları sözleşmelere hamilelik durumunda uygulanacak özel hükümler ekleyebilir. Ancak bu hükümler, kadın sporcuların aleyhine olacak şekilde düzenlenemez. Örneğin;
-
“Hamilelik halinde sözleşme feshedilir” hükmü geçersizdir.
-
“Hamilelik nedeniyle ücret ödenmez” maddesi, emredici yasal düzenlemelere aykırıdır ve hükümsüzdür.
5. Sponsorluk ve Reklam Sözleşmeleri
Kadın sporcuların hamilelik sürecinde en çok tartışma yaratan konulardan biri, sponsorluk gelirleridir. Sponsorluk anlaşmalarında performans yükümlülüğü, ürün tanıtımı veya müsabakalara katılım gibi şartlar bulunur. Hamilelik döneminde sporcu bu yükümlülükleri yerine getiremese dahi, bu durum “mücbir sebep” veya doğal bir süreç olarak değerlendirilir.
FIFA talimatları, hamile sporculara karşı sponsorların ayrımcı tutumlarını engellemeyi amaçlayan düzenlemeleri desteklemektedir.
6. Kurgusal Olay
Olay:
Profesyonel basketbolcu Ayşe Y., 2024 sezonunda İstanbul Spor Kulübü ile 2 yıllık sözleşme imzalamıştır. Sözleşmeye göre Ayşe Y.’ye aylık 150.000 TL maaş ve performans primleri ödenecektir. 2025 sezonunun başında hamile olduğunu öğrenen Ayşe Y., kulübe tıbbi rapor sunarak müsabakalardan çekilmiştir. Kulüp yönetimi, Ayşe Y.’nin sözleşmesini “performans eksikliği” gerekçesiyle feshetmiş ve ödemeleri durdurmuştur.
Hukuki Değerlendirme:
-
Kulübün feshi, 4857 sayılı İş Kanunu m. 5 ve FIFA Hamilelik Talimatı m. 18’e aykırıdır.
-
Ayşe Y., hem ödenmeyen maaşları hem de tazminat talep edebilir.
-
Fesih geçersiz sayılacak ve kulüp, sözleşme süresinin kalan dönemi için tüm mali yükümlülükleri yerine getirmek zorunda kalacaktır.
-
Ayşe Y., ayrıca manevi tazminat davası açabilir.
7. Doğum Sonrası Dönemde Sporcu Hakları
Hamilelik izninin ardından kadın sporcular, kulüplerine geri dönme hakkına sahiptir. Kulüp, sporcunun geri dönmesini engelleyemez veya sözleşmeyi tek taraflı sonlandıramaz. Ayrıca sporcunun yeniden forma girmesi için gereken rehabilitasyon süreci, kulüp tarafından desteklenmelidir.
8. Uluslararası Koruma Mekanizmaları
FIFA Kadın Futbol Talimatı ve ILO’nun (Uluslararası Çalışma Örgütü) C190 sayılı Sözleşmesi, kadın sporcuların hamilelik ve doğum sonrası haklarını güvence altına alır. Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 14. maddesi (ayrımcılık yasağı) çerçevesinde, hamilelik nedeniyle ayrımcılığa uğrayan sporcular AİHM’e başvurabilir.
9. Kulüpler İçin Öneriler
-
Sözleşmelere, kadın sporcuların hamilelik döneminde haklarını güvence altına alan hükümler eklenmelidir.
-
Hamile sporcular için özel sağlık ve rehabilitasyon programları oluşturulmalıdır.
-
Sponsorluk anlaşmalarında hamilelik nedeniyle gelir kesintisi uygulanmamalıdır.
-
Kulüpler, FIFA ve IOC’nin cinsiyet eşitliği politikalarına uyum sağlamalıdır.
Sonuç
Kadın sporcuların hamilelik sürecinde sözleşmesel hakları, hem ulusal hem de uluslararası hukuk tarafından güçlü bir şekilde korunmaktadır. Hamilelik, bir fesih sebebi olamayacağı gibi, sporcunun maaş, prim ve diğer sözleşmesel hakları da kesintiye uğratılamaz. Kurgusal olayda görüldüğü üzere, hamilelik gerekçesiyle sözleşmeyi fesheden kulüpler, hem tazminat hem de hukuki sorumlulukla karşılaşmaktadır.
Kadın sporcuların haklarını güvence altına almak için kulüplerin sözleşmeleri cinsiyet eşitliği perspektifinden gözden geçirmesi ve FIFA talimatlarıyla uyumlu hale getirmesi büyük önem taşır.
Hukuk Fakültesi Öğrencisi Gamze Akbulut