İrade Bozukluğu: Hatanın Hukuki Sonuçları
Giriş
Borçlar hukukunda irade beyanı esas alınırken, bu beyanın serbest ve sağlıklı bir iradeye dayanması büyük önem taşır. Ancak bazı durumlarda kişiler, sözleşme yaparken gerçekte istemedikleri veya istemediklerinden farklı bir şeyi beyan edebilir. Bu durumlar irade bozuklukları olarak adlandırılır. İrade bozukluklarının başında “hata” (yanılma) gelir.
Türk Borçlar Kanunu’nda hata, m.30 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Hatanın sözleşmenin geçerliliği üzerindeki etkisi, hatanın türü, sonuçları ve nasıl ileri sürülebileceği bu makalede detaylı olarak incelenecektir.
Hata (Yanılma) Kavramının Tanımı
Türk Borçlar Kanunu m.30/1’e göre:
“Bir irade beyanı, hata ile yapılmışsa ve bu hata esaslı nitelikteyse, beyanı yapan kişi, bu beyanla bağlı olmadığını ileri sürebilir.”
Hata, bir kimsenin irade beyanında bulunurken, gerçekle bağdaşmayan bir düşünce içerisinde olmasıdır. Burada kişi iradesini açıklamış olsa da, bu irade bozukluk içermekte, yani gerçeğe uygun olmayan bir algıya dayanmaktadır.
Hatanın Hukuki Niteliği
Hata, bir irade bozukluğu olup, sözleşmelerin geçerliliğini etkileyen hallerden biridir. Geçerli bir sözleşme kurulabilmesi için tarafların serbest iradeleriyle ve doğru bilgiyle hareket etmeleri gerekir.
Hatanın Şartları
Hatanın sözleşmenin geçerliliğini etkilemesi için şu koşullar birlikte gerçekleşmelidir:
-
Hatanın varlığı: Taraflardan biri gerçeğe aykırı bir düşünceyle sözleşme yapmalıdır.
-
Hatanın esaslı olması: Yapılan hata, sözleşmenin temel unsurlarına ilişkin olmalıdır.
-
Karşı tarafın iyi niyetli olmaması veya hatadan haberdar olması: Bazı durumlarda, karşı tarafın hatayı fark etmesi ya da bilmesi halinde hataya dayanma hakkı doğar.
TBK m.30-35 Kapsamında Hata Türleri
1. Beyan Hataları (İrade Beyanı ile İrade Arasındaki Uyumsuzluk)
Beyan hataları, kişinin beyan ettiği şeyle aslında kastettiği şeyin farklı olmasıdır.
a. İçerikte Hata (TBK m.30/1)
Kişi, sözleşmenin konusunu, bedelini veya önemli bir unsurunu yanlış algıladıysa, bu geçerli bir hatadır.
Örnek Olay: Ali, bir müzayede evinden orijinal olduğunu düşünerek bir tablo satın alır. Ancak tablo aslında kopyadır. Bu durumda Ali’nin yanılgısı “esaslı hata” niteliğindedir ve sözleşmeden dönebilir.
b. Kişide veya eşyada hata (TBK m.30/2)
Sözleşme yapılan kişinin kimliği, nitelikleri veya sözleşmenin konusu olan eşyanın türü konusunda yanılma.
Örnek: Ayşe, Ahmet yerine onun kardeşi Mehmet ile sözleşme yaptığını düşünüyorsa, bu kişi yönünden esaslı bir hatadır.
2. Motive Edici Hatalar (Maksatta Yanılma)
Kişi, sözleşme yaparken belli bir amacı dikkate alarak sözleşme yapar ve bu amaç hakkında yanılırsa, bu motive edici hatadır. Bu hata ancak karşı tarafın bu amacı bildiği veya bilmesi gerektiği hâllerde dikkate alınır.
Örnek: Bir iş insanı, satın aldığı iş makinesini yüksek performanslı sanarak alır, ancak makine düşük kapasiteli çıkar. Satıcı bu beklentiyi biliyorsa, alıcı hataya dayanarak sözleşmeyi iptal edebilir.
3. Hesap Hataları
Harf, rakam veya benzeri hesaplamalardaki açık yanlışlıklar esaslı hata sayılmaz. Ancak bunların düzeltilmesi istenebilir (TBK m.32).
Hatanın Esaslı Sayılması için Gereken Kriterler
Türk Borçlar Kanunu madde 30/1-2 uyarınca hatanın esaslı sayılması için:
-
Sözleşmenin yapılmasına neden olacak kadar etkili olması
-
Tarafın irade beyanını doğrudan etkilemesi
-
Karşı tarafın bu hatayı anlamış veya anlayabilecek durumda olması gerekir
Hatanın Hukuki Sonuçları
Eğer hata esaslıysa ve diğer şartlar da varsa, sözleşme hükümsüz sayılabilir. Ancak bu mutlak bir hükümsüzlük değil, iptal edilebilirliktir. Bu da demektir ki, hata iddiası ancak hataya uğrayan taraf tarafından ileri sürülmedikçe sözleşme geçerliliğini korur.
Hata nedeniyle sözleşmeyi iptal etmek isteyen taraf, bunu hak düşürücü süreler içinde ileri sürmelidir.
Hak Düşürücü Süre
Sözleşmenin iptali için hata ileri sürülecekse, TBK m.39 uyarınca:
-
İptal hakkı, hatanın öğrenildiği tarihten itibaren bir yıl içinde kullanılmalıdır.
-
Aksi takdirde iptal hakkı sona erer.
Hatanın İspatı
Hatanın ileri sürülmesi yeterli değildir. Hatanın:
-
Gerçekten var olduğunu,
-
Esaslı nitelikte olduğunu,
-
İrade beyanını etkilediğini
iddia eden taraf bunu delillerle ispat etmekle yükümlüdür. Bu bağlamda sözleşme öncesi yazışmalar, tanık beyanları, teknik raporlar ve fatura içerikleri kullanılabilir.
Pratikte Örnek Olay: Kiralanan Araç Yanılgısı
Senaryo: Ceren, lüks bir SUV araç kiraladığını düşünerek rezervasyon yapar. Ancak araç tesliminde kendisine düşük segment bir sedan verilir. Ceren’in beklentisi ve beyanı ile gerçekleşen teslim arasında ciddi fark vardır. Bu durumda Ceren esaslı hata sebebiyle sözleşmeden dönebilir.
Hatanın İyiniyetli Üçüncü Kişilere Etkisi
Sözleşme hata nedeniyle iptal edilse bile, bu durum iyiniyetli üçüncü kişilerin haklarını zedelememelidir. Örneğin iptal edilen sözleşmeye dayalı olarak mal satın alan bir üçüncü kişi iyiniyetliyse, bu satış geçerli kalabilir. Bu, ticari işlemlerde istikrar ilkesinin bir gereğidir.
Hata ile Diğer İrade Bozuklukları Arasındaki Fark
-
Hile: Bilerek karşı tarafı yanıltmak söz konusudur. Hata ise kasıtsızdır.
-
Korkutma: Fiziksel veya psikolojik baskı ile iradenin bozulmasıdır.
-
Hata: Tarafın kendi bilgi eksikliği veya yanlış algısıyla beyan vermesidir.
Sonuç
Hata, sözleşmenin geçerliliğini etkileyen önemli bir irade bozukluğudur. Ancak her hata, sözleşmeyi iptal ettirmez. Yalnızca esaslı ve sözleşme iradesini doğrudan etkileyen hatalar, Türk Borçlar Kanunu m.30 ve devamı maddeleri uyarınca iptal sebebi sayılır.
Hatalı beyanla yapılan sözleşmelerin iptali için süreye dikkat edilmeli, ispat yükü eksiksiz hazırlanmalı, karşı tarafın iyi niyeti araştırılmalı ve sözleşme ilişkisi çok yönlü değerlendirilmelidir.