Single Blog Title

This is a single blog caption

İletişimin Tespiti, Dinlenmesi ve Kaydedilmesi

Giriş

İletişimin tespiti, dinlenmesi ve kaydedilmesi; bireyin özel hayatının gizliliği ile kamu güvenliği arasındaki hassas dengeyi doğrudan ilgilendiren, hem ceza muhakemesinde hem de insan hakları hukukunda tartışmalı bir konudur.
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte telefon görüşmeleri, e-postalar, sosyal medya mesajları ve anlık ileti uygulamaları (WhatsApp, Telegram vb.) üzerinden yapılan haberleşmeler, suç soruşturmalarında önemli delil haline gelmiştir. Ancak bu delillerin hukuka uygun şekilde elde edilmesi, adil yargılanma hakkı açısından belirleyici rol oynamaktadır.

Türkiye’de bu alan Anayasa m. 20 ve 22, CMK m. 135-138, TCK m. 132-133 ile düzenlenmiş; uluslararası boyutta ise AİHS m. 8 (özel hayat ve haberleşme özgürlüğü) kapsamında koruma altına alınmıştır.
Bu nedenle hem Anayasa Mahkemesi hem de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), iletişim tedbirlerinin hukuka uygunluğu konusunda birçok emsal karara imza atmıştır.


Türk Hukukunda İletişimin Tespiti, Dinlenmesi ve Kaydedilmesi

1. Yasal Dayanaklar

  • CMK m. 135: Şüpheli veya sanığın telekomünikasyon yoluyla yaptığı iletişimin dinlenmesi ve kayda alınması, hâkim kararıyla mümkündür.

  • CMK m. 136: Bu tedbirler yalnızca katalog suçlar için uygulanabilir.

  • CMK m. 137: Tedbir süresi başlangıçta en fazla iki ay, bazı durumlarda bir ay daha uzatılabilir.

  • CMK m. 138: Tesadüfen elde edilen delillerin kullanımı ancak belirli şartlarda mümkündür.

2. Tedbir Türleri

  • İletişimin Tespiti: Sadece arama ve mesaj kayıtlarının (HTS verileri) alınması, görüşme içeriklerine erişilmez.

  • İletişimin Dinlenmesi: Telefon konuşmalarının gerçek zamanlı olarak dinlenmesidir.

  • İletişimin Kaydedilmesi: Dinlenen konuşmaların kayıt altına alınmasıdır.

3. Hukuka Uygunluk Şartları

  • Hakim kararı (acil hallerde Cumhuriyet savcısının emri, ancak 24 saat içinde hakimin onayı gerekir)

  • Tedbirin ölçülü olması

  • Tedbirin yalnızca katalog suçlar için uygulanması

  • Tedbir süresinin aşılmaması


AİHM Kararları Işığında İletişim Tedbirleri

AİHM, haberleşme özgürlüğünü koruma altına alan AİHS m. 8 kapsamında pek çok ülke hakkında ihlal kararı vermiştir.

  • Kruslin/Fransa (1990) ve Huvig/Fransa (1990): Telefon dinlemelerinin ancak açık, ulaşılabilir ve öngörülebilir bir yasa çerçevesinde yapılabileceği vurgulanmıştır.

  • Khan/Birleşik Krallık (2000): Yasadışı dinleme yoluyla elde edilen delillerin yargılamada kullanılmasının adil yargılanma hakkını ihlal edebileceği belirtilmiştir.

  • Bykov/Rusya (2009): Gizli teknik takip ve kayıtların hukuka uygunluğu, elde ediliş yöntemi ve yargılamadaki ağırlığı dikkate alınarak değerlendirilmelidir.


Yargıtay Karar Özetleri

1. İletişim Tespiti İçin Hâkim Kararı Zorunluluğu (19. Ceza Dairesi, 2015/11602 E., 2015/7501 K.)
Olay: Sanık hakkında yürütülen soruşturmada hâkim kararı olmadan telefon kayıtları alınmış, bu kayıtlar delil olarak dosyaya girmiştir.
Karar: Yargıtay, hâkim kararı olmaksızın elde edilen iletişim kayıtlarının hukuka aykırı delil olduğunu belirterek hükmü bozmuştur.

2. WhatsApp Yazışmaları Delil Olabilir mi? (11. Hukuk Dairesi, 2023/3407 E., 2024/6599 K.)
Olay: Sanığın WhatsApp yazışmaları, karşı tarafın telefonundan alınarak dosyaya sunulmuştur.
Karar: Yargıtay, rızaya dayalı olarak elde edilen yazışmaların hukuka uygun delil olabileceğini, ancak gizlice elde edilen mesajların hukuka aykırı sayılacağını belirtmiştir.

3. Tesadüfen Elde Edilen Deliller (5. Ceza Dairesi 2014/10080 E. , 2018/91 K. )
Olay: Bir dinleme sırasında başka bir suçla ilgili konuşmalar kayda alınmıştır.
Karar: Yargıtay, tesadüfen elde edilen delillerin CMK m. 138’e göre yalnızca katalog suçlarla ilgiliyse kullanılabileceğini vurgulamıştır.

4. Hukuka Aykırı Dinleme ile Mahkûmiyet (10. Ceza Dairesi, 2020/7807 E., 2022/6171 K.)
Olay: Yetkisiz şekilde yapılan dinlemelerle elde edilen kayıtlar, mahkûmiyetin tek delilini oluşturmuştur.
Karar: Yargıtay, hukuka aykırı delile dayanılarak mahkûmiyet kararı verilemeyeceğini belirterek beraat kararı verilmesi gerektiğine hükmetmiştir.


Günümüzdeki Sorunlar

  • HTS kayıtlarının kapsamı: İçerik değil, kimin kiminle, ne zaman, ne kadar süre görüştüğü bilgisi.

  • Sosyal medya yazışmaları: Facebook, Instagram, Telegram mesajlarının delil değeri tartışmaları.

  • Gizli soruşturma tedbirlerinin ölçülülüğü: Soruşturma süresinin uzun tutulması, özel hayatın aşırı ihlali.

  • Dijital güvenlik: Kriptolu iletişim uygulamalarında veri çözümleme sorunları.


Sonuç

İletişimin tespiti, dinlenmesi ve kaydedilmesi, hem suçla mücadelede etkinlik hem de temel hak ve özgürlüklerin korunması bakımından hassas bir konudur.
Yargıtay ve AİHM kararları, bu tedbirlerin sıkı usul kurallarına bağlı olarak uygulanması gerektiğini, aksi halde elde edilen delillerin hukuka aykırı sayılacağını ortaya koymaktadır.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button