Single Blog Title

This is a single blog caption

İdari İşlemin Hukuka Aykırılığı Kriterleri: Yetki, Şekil, Sebep, Konu ve Amaç Unsurlarının Uygulamadaki Önemi

Giriş

İdari işlemler, kamu gücüne dayanılarak tek taraflı irade açıklamalarıyla tesis edilen, hukuki sonuç doğuran ve idareye yüklenen görevlerin yerine getirilmesini sağlayan araçlardır. İdare hukukunun temel yapı taşlarından biri olan bu işlemlerin hukuka uygunluğu, hukuk devleti ilkesinin ve temel hakların korunması açısından hayati önem taşır.

Bir idari işlemin hukuka uygun olması için taşıması gereken beş temel unsur vardır: yetki, şekil, sebep, konu ve amaç. Bu unsurlardan bir veya birkaçında ortaya çıkan eksiklik ya da sakatlık, işlemin iptaline neden olacak bir hukuka aykırılık yaratır. Bu makalede, her bir unsur ayrı ayrı ele alınarak, teorik çerçevesi ve uygulamadaki önemi Danıştay kararları ışığında değerlendirilecektir.


1. Yetki Unsuru

1.1 Tanımı ve Niteliği

Yetki, idari işlemin kim tarafından yapılabileceğini ifade eder. İdari işlem yalnızca hukuken yetkilendirilmiş makamlarca tesis edilebilir. Yetkisiz bir kişi veya organın yaptığı işlem, yetki yönünden sakattır ve iptale tabidir.

1.2 Yetki Usulsüzlükleri

  • Kişi bakımından yetki: İşlemin yanlış makamca tesis edilmesi.

  • Yer bakımından yetki: Coğrafi yetkinin aşılması (örneğin bir belediyenin başka bir belediye sınırındaki taşınmaza yönelik işlem yapması).

  • Zaman bakımından yetki: Görev süresi dolmuş bir memurun işlem tesis etmesi.

  • Konu bakımından yetki: Bir makamın sadece başka bir makam tarafından yapılabilecek işlemi gerçekleştirmesi (örneğin, disiplin cezasını atamaya yetkili olmayan bir makamın vermesi).

1.3 Danıştay Kararı

Danıştay 8. D., 2018/5212 E., 2020/4132 K.:
“Disiplin cezası, kanunen yetkili olmayan bir merci tarafından tesis edildiğinden işlem yetki yönünden sakattır.”


2. Şekil Unsuru

2.1 Tanımı ve Uygulama Önemi

Şekil unsuru, idari işlemin belirli bir biçimsel kurala uygun olarak yapılmasını ifade eder. Bu kuralların amacı, hukuki güvenliği sağlamak ve işlemin denetlenebilirliğini artırmaktır.

2.2 Şekil Eksikliklerinin Etkisi

Her şekil eksikliği işlemi sakatlamaz. Ancak “esaslı şekil unsurları”nın eksikliği, işlemi hukuka aykırı kılar. Örneğin:

  • Gerekçe gösterilmemesi (Anayasa m. 125),

  • Savunma hakkı tanınmadan disiplin cezası verilmesi (AYİM Kararları, Danıştay 12. D.),

  • Tutanak düzenlenmemesi.

2.3 Danıştay Kararı

Danıştay 5. D., 2016/3281 E., 2019/7832 K.:
“İdari işlemin gerekçesiz olması, Anayasa’nın 125. maddesine aykırılık teşkil eder. Gerekçesiz işlem hukuka aykırıdır.”


3. Sebep Unsuru

3.1 Tanım ve İçerik

Sebep, işlemi tesis eden idarenin dayandığı olgusal ve hukuki nedenleri ifade eder. İşlemin dayandığı somut vakıaların doğru olmaması ya da hukuken geçerli olmaması durumunda işlem sebep yönünden sakatlanır.

3.2 Sebep – Sonuç İlişkisi

Sebep unsuru, işlemle sonuç arasında mantıksal bir bağ kurar. Hukuki sebep olmasa dahi, doğru sonuca ulaşılmış olması işlemi geçerli kılmaz.

3.3 Danıştay Kararı

Danıştay 6. D., 2017/4451 E., 2020/1261 K.:
“İşlemde belirtilen gerekçe ile dosya içeriğindeki bilgi ve belgeler uyuşmadığından, işlem sebep yönünden hukuka aykırıdır.”


4. Konu Unsuru

4.1 Tanım ve Yasal Sınırlar

Konu, idari işlemin hukuki etkisini yani doğurduğu sonucu ifade eder. Konu hukuka aykırı ise ya da kamu düzenine ve ahlaka açıkça aykırıysa işlem sakat olur.

4.2 Ölçülülük ve Konu

Konu unsuru ayrıca ölçülülük ilkesi ile de doğrudan ilişkilidir. Özellikle disiplin cezalarında verilen cezanın fiille orantılı olup olmaması, konu yönünden değerlendirilir.

4.3 Danıştay Kararı

Danıştay 2. D., 2019/2754 E., 2021/4559 K.:
“İdari işlemin doğurduğu sonuç orantısızdır; işlem kamu hizmetinin gereklerine uygun olmayıp konu yönünden hukuka aykırıdır.”


5. Amaç Unsuru

5.1 Tanım ve Yozlaşma Riski

Amaç, işlemin tesis edilme gerekçesindeki nihai kamu yararını ifade eder. İdari işlemler yalnızca kamu yararı amacıyla tesis edilmelidir. Kişisel çıkar, siyasi baskı ya da intikam gibi saiklerle tesis edilen işlemler “amaç yönünden sakat” olur.

5.2 Sapma: “Amaç Saptırması”

İşlemin görünürde hukuka uygun olması, eğer arkasındaki irade kötü niyetliyse, işlemi amaç yönünden sakatlar. Bu durum Yargıtay ve Danıştay kararlarında sıklıkla “muvazaa” kavramıyla da ilişkilendirilmiştir.

5.3 Danıştay Kararı

Danıştay 1. D., 2020/1652 E., 2021/2187 K.:
“İdari işlem görünüşte hukuka uygun olsa dahi, kişisel husumet nedeniyle tesis edildiği anlaşıldığından amaç yönünden hukuka aykırıdır.”


6. Tüm Unsurların Birlikte Değerlendirilmesi ve Uygulama Pratikleri

6.1 Unsurların Ayrı Ayrı ve Birlikte Değerlendirilmesi

Her idari işlemin yukarıda sayılan beş unsurla birlikte değerlendirilmesi gerekir. Uygulamada sıklıkla bir unsurun eksikliği diğerlerini de sakatlar:

  • Yetkisiz makam tarafından, gerekçesiz ve yanlış hukuki değerlendirmeyle tesis edilen bir işlem hem yetki, hem sebep, hem de şekil yönünden sakat olabilir.

  • Hukuki sebep ve konu doğru olsa da, kamu yararı dışında amaçla tesis edilen işlem iptale konu olur.

6.2 İptal Davalarında Unsur Analizinin Önemi

İptal davalarında dava dilekçesinin bu unsurlar temelinde yapılandırılması gerekir. Mahkemeler kararlarında genellikle bu unsurlar sırasıyla değerlendirilir. Danıştay, istikrar kazanmış kararlarında bu sistematiği korur.


7. Anayasa ve İnsan Hakları Perspektifi

7.1 Anayasa Mahkemesi

Anayasa Mahkemesi bireysel başvuru kararlarında, idari işlemlerin hukuka uygunluğu denetimini “mülkiyet hakkı”, “adil yargılanma hakkı” ve “kamu hizmetlerine eşit erişim” gibi temel haklar üzerinden değerlendirmektedir.

AYM, B. No: 2014/6542, 2016/135 K.:
“İdari işlemin gerekçesiz olması ve yargı denetimine açık olmaması, adil yargılanma hakkının ihlaline neden olur.”

7.2 Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi

AİHM ise idari işlemlerin keyfîliğini “mülkiyet hakkı”, “özel yaşamın gizliliği” ve “etkin başvuru hakkı” bağlamında incelemekte, etkili yargısal denetimin yapılmaması hâlinde ihlal kararı vermektedir.


Sonuç

İdari işlemler, kamu gücünün birey üzerindeki en etkili araçlarından biridir. Bu nedenle, işlemlerin hukuka uygun şekilde tesis edilmesi, hem bireyin temel haklarının korunması hem de hukuk devleti ilkesinin somutlaşması bakımından zaruridir.

Yetki, şekil, sebep, konu ve amaç unsurları, işlemin iptaline konu olabilecek başlıca denetim kriterleridir. Uygulamada, idari dava dilekçelerinin bu unsurlar ekseninde yapılandırılması ve her unsur için ayrı hukuki gerekçe ve delillerle desteklenmesi yargısal başarıyı doğrudan etkilemektedir.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button