HIRSIZLIK SUÇU: YARGITAY KARARLARI IŞIĞINDA ÖRNEK OLAY DEĞERLENDİRMESİ
I. GİRİŞ
Hırsızlık suçu, bireylerin malvarlığı haklarına karşı işlenen en temel ve yaygın suç tiplerinden biridir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 141. maddesinde düzenlenen bu suç, başkasına ait taşınır malın, sahibinin rızası dışında, zilyetliğinden alınarak failin fiili hakimiyetine geçirilmesini konu alır. Modern ceza hukukunda hırsızlık yalnızca mağdurun ekonomik kaybı olarak değil, aynı zamanda kamu güvenliğine ve sosyal düzenin istikrarına yönelik bir tehdit olarak değerlendirilir. Bu nedenle hem suçun oluşumuna ilişkin maddi ve manevi unsurlar titizlikle incelenmekte hem de failin kastının derecesi yargılamanın seyrini belirleyici rol oynamaktadır.
⚖️ II. HIRSIZLIK SUÇUNUN UNSURLARI
(TCK m.141 – m.142)
📌 A. Maddi Unsurlar
-
Fail: Herkes olabilir; özel fail aranmaz.
-
Mağdur: Zilyetlik hakkı ihlal edilen kişidir.
-
Suç Konusu Mal: Taşınır ve ekonomik değeri bulunan herhangi bir eşya.
-
Fiil: Malın zilyedin rızası dışında alınarak failin zilyetliğine geçirilmesi.
-
Zarar: Malın mülkiyetinden veya kullanımından doğan kayıp gerçekleşmelidir.
📌 B. Manevi Unsur
-
Kast: Failin malı kendisine veya başkasına kazandırma iradesidir. Taksirle işlenemez.
-
Suç kastı, failin davranış tarzı, malı gizleme çabası, kasaya uğramama gibi dolaylı göstergelerle tespit edilir.
🧪 III. ÖRNEK OLAY
Sanık Ahmet Yıldız, İstanbul’un Şişli ilçesinde bulunan “Güler Market” adlı zincir mağazaya 19.30 sıralarında girer. Mağaza, kapanış saatine yakın olduğundan kalabalık değildir. Ahmet, önce çeşitli reyonlarda dolaşır, ardından yaklaşık 750 TL değerinde kozmetik ve gıda ürününü sırt çantasına yerleştirir. Kasaya uğramadan doğrudan çıkış kapısına yönelir. Ancak mağaza girişinde bulunan dedektör alarm verir. Market çalışanları duruma müdahale ederek polisi çağırır. Güvenlik kameraları, Ahmet’in ürünü bilerek çantasına koyduğunu ve kasaya hiç yönelmediğini göstermektedir. Ahmet ifadesinde, “Aklım başka yerdeydi, dalgınlıkla aldım,” der. Fakat önceki haftalarda aynı mağazada benzer şekilde ürün eksilmesi yaşandığı ve kamera kayıtlarında aynı şahsın görüldüğü anlaşılır.
🛡️ IV. SAVUNMA DİLEKÇESİ
“Hırsızlık mı, Dalgınlık mı? Kastın Sınırlarında Gezinen Bir Eylem”
Sanık Ahmet Yıldız’ın söz konusu eylemi, ilk bakışta mülkiyet hakkını ihlal eden bir davranış gibi görünse de, eylemin oluş biçimi dikkate alındığında, kast unsurunun tartışmalı olduğu görülmektedir. Ahmet’in market içerisinde uzun süre dolaşması, elinde liste olması, çantasına ürünleri yerleştirdikten sonra kasaya uğramayı unutması, onun suç işleme kastıyla değil, dalgınlıkla hareket ettiğine işaret etmektedir.
Suçun manevi unsuru olan kasten alma iradesi, salt eylemin sonucu ile değil; eylem süreci, failin davranışları ve sonrasındaki tepkisiyle birlikte değerlendirilmelidir. Bu olayda sanık olay yerinden kaçmamış, ürünleri iade etmiş ve pişmanlığını açıkça beyan etmiştir. Dolayısıyla, TCK m.141 kapsamında hırsızlık suçu değil, en fazla haksız fiile konu olabilecek düzeyde bir ihmal söz konusudur.
⚖️ V. ŞİKÂYET DİLEKÇESİ
“Zilyetliğe Yönelik Bilinçli Müdahale: Alışveriş Görünümünde Hırsızlık”
Müvekkilimiz Ayşe Demir’in işletmesini yaptığı “Güler Market”te yaşanan bu olay, yalnızca bir ürün kaybı değil, sistematik olarak güvene dayalı ticari ilişkiyi istismar eden bir suç eylemidir. Ahmet Yıldız’ın önceki haftalarda da aynı yöntemle ürün alıp çıkması, olayın tesadüfi veya dalgınlıkla açıklanamayacak kadar bilinçli bir planlamaya dayandığını göstermektedir.
Kamera görüntüleri, sanığın niyetini ortaya koymakta; çantasına ürünleri yerleştirdikten sonra doğrudan çıkış kapısına yönelmesi, suç kastını açıkça ortaya koymaktadır. Bu kapsamda eylem, TCK m.141 gereğince hırsızlık suçu niteliğindedir ve sanığın cezalandırılması gerekmektedir.
📚 VI. YARGITAY KARARLARI IŞIĞINDA HUKUKİ DEĞERLENDİRME
🔹 Yargıtay 13. Ceza Dairesi, 2018/28022 E., 2019/10378 K.
“Sanığın, alışveriş yaptığı markette ürünleri çantasına yerleştirdikten sonra kasaya uğramadan çıkmaya çalışması hırsızlık kastının varlığına işaret eder. Failin dalgınlık savunması, kamera görüntüleriyle çürütülmüş; eylem kasten işlenmiştir.”
🔎 Bu kararda Yargıtay, failin davranış modelini dikkate alarak ödeme iradesi bulunmadığına ve mal edinme kastının mevcut olduğuna hükmetmiştir.
🔹 Yargıtay 6. Ceza Dairesi, 2016/7649 E., 2016/9870 K.
“Mağaza içerisindeki hareketler, alışveriş amacına değil; malı gizleyerek dışarı çıkarma kastına yönelmişse suç oluşur. Kasaya uğramama ve ürünleri poşete koyma davranışları bilinçli eylemlerdir.”
🔎 Yargıtay burada failin fiziksel davranışlarıyla kastın ortaya konabileceğini kabul etmektedir.
🔹 Yargıtay 13. CD, 2021/5421 E., 2022/7714 K.
“Sanığın, marketten ürünleri aldıktan sonra alarm cihazının ötmesi üzerine kaçmaya çalışması ve kamera görüntülerinde şüpheli hareketlerinin bulunması, kastın açık göstergesidir. Failin zararı gidermesi suçu ortadan kaldırmaz, ancak takdiri indirim nedeni olabilir.”
🔎 Burada suçun maddi ve manevi unsurları oluşmuş, sadece sonuçta pişmanlık indirim gerekçesi sayılmıştır.
🔹 Yargıtay 2. Ceza Dairesi, 2017/13289 E., 2019/2283 K.
“Sanığın fiilen zilyetliği devralmadan yalnızca malı yer değiştirmesi veya poşete koyması, henüz icrai hareket teşkil etmez. Ancak malı mağazanın dışına çıkarmaya yönelmesi hâlinde hırsızlık suçu tamamlanır.”
🔎 Bu kararda fiilin hangi aşamada tamamlandığına ilişkin teknik bir sınır çizilmiştir.
🔹 Yargıtay 6. CD, 2015/15244 E., 2016/12542 K.
“Sanığın cebine koyduğu ürünle kasadan geçmeden mağazadan ayrılması, kasten hırsızlık suçunun açık kanıtıdır. Suçun teşebbüs veya tamamlanmış hâli, eylemin dış dünyaya yansımasına göre belirlenir.”
🔎 Kastın objektif dış görünüşle belirlenebileceği net şekilde ifade edilmiştir.
🔹 Yargıtay 13. Ceza Dairesi, 2019/1231 E., 2019/9346 K.
“Kamera kayıtları ile desteklenen, failin alışveriş yapar gibi davranıp doğrudan çıkışa yönelmesi ve alarmın çalışması üzerine kaçması, bilinçli bir hırsızlık eylemidir. Kısmen ödeme yapılmış olması, kalan ürünlerin çalınmasını hukuka uygun hâle getirmez.”
🔎 Burada kısmi ödeme hırsızlığı ortadan kaldırmaz; suç kastı değişmez.
⚖️ SONUÇ NİTELİĞİNDE DEĞERLENDİRME
Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında;
Kasaya uğramadan mağazadan çıkma,
Ürünleri gizli şekilde çantaya veya cebine koyma,
Alarm sonrası kaçma girişimi,
Kamera kayıtlarıyla desteklenen sistematik davranış biçimi
kasten hırsızlık kastının varlığına güçlü delil olarak kabul edilmektedir.
Bu kararlar çerçevesinde, mağazalarda yaşanan bu tür olaylar, sanığın “dalgınlık” savunmasıyla bertaraf edilemeyecek kadar açık hırsızlık kastı taşıyan davranışlar olarak değerlendirilmektedir.
✅ VII. HUKUKİ SONUÇ
Olayın oluş şekli, sanığın kastının doğrudan mal edinmeye yönelik olduğunu ortaya koymaktadır. Özellikle önceki eylemler ve kamera kayıtları, dalgınlık savunmasını geçersiz kılar. Bu çerçevede:
-
Maddi unsur: Mağdura ait taşınır malın zilyetlikten rıza dışı alınması gerçekleşmiştir.
-
Manevi unsur: Ödeme kastı yoktur, kastla hareket edilmiştir.
➤ Sonuç olarak:
Sanık hakkında TCK m.141 uyarınca 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası öngörülür.
İlk defa suç işlemiş olması ve zararın giderilmesi hâlinde, HAGB uygulanması mümkündür.