Hassas Terazi Bulundurmak Suç mudur?
Türk Ceza Kanunu’nda doğrudan “hassas terazi bulundurmak” başlığı altında bir suç tanımı bulunmamaktadır. Dolayısıyla tek başına hassas teraziye sahip olmak, başlı başına cezalandırılacak bir fiil değildir. Ancak uygulamada hassas teraziler, özellikle uyuşturucu madde ticareti suçları ile sıkça ilişkilendirildiği için önem arz eder.
Yargıtay kararlarına göre, bir kişinin evinde ya da aracında uyuşturucu madde ile birlikte hassas terazi bulunması, TCK m.188 kapsamında ticaret amacıyla bulundurma karinesi olarak değerlendirilmektedir. Çünkü hassas terazi, uyuşturucu maddelerin küçük paketler halinde satışa hazırlanmasında kullanılan tipik bir araçtır. Bu nedenle, tek başına delil olmasa da, diğer bulgularla birlikte “ticaret kastı”nı gösteren ciddi bir emare kabul edilmektedir.
Öte yandan, sanığın mesleği veya yaşam tarzı gereği hassas teraziyi meşru amaçlarla (örneğin kuyumculuk, aktar işletmeciliği, laboratuvar kullanımı) bulundurması mümkündür. Bu durumda, savunma açısından terazinin kullanım amacı açıklanmalı ve delillerle desteklenmelidir.
Sonuç olarak, hassas terazi bulundurmak tek başına suç değildir; ancak uyuşturucu madde ile birlikte ele geçirilmesi halinde TCK m.188 kapsamında suçun ispatında önemli rol oynar. Dolayısıyla her somut olay, delillerin bütünlüğü içinde değerlendirilmelidir.
Bununla ilgili bir yargıtay kararı inceleyelim:
Yargıtay Karar Örneği
Yargıtay 10. Ceza Dairesi, 2017/4358 E., 2019/2211 K.
Olay:
Sanığın evinde yapılan aramada, bir miktar esrar maddesi, ayrıca uyuşturucu tartımında kullanılan hassas terazi ele geçirilmiştir. Sanık, uyuşturucu maddelerin yalnızca kendi kullanımına ait olduğunu, teraziye de aktar dükkânında çalıştığı için sahip olduğunu savunmuştur.
Bunun üzerine yerel mahkeme ,sanığın beyanlarına dayanarak TCK m.191 “uyuşturucuyu kullanmak için bulundurma” suçundan ceza vermiştir. Fakat dosya Yargıtay incelemesine gittiğinde, Daire şu gerekçeleri öne sürmüştür:
-
Ele geçirilen uyuşturucu miktarı, kişisel kullanım sınırlarının çok üzerinde bulunmuştur.
-
Hassas terazinin varlığı, uyuşturucu maddelerin ticaret amacıyla bulundurulduğunu gösteren güçlü bir delildir.
-
Sanığın savunması hayatın olağan akışına aykırı görülmüştür.
Sonuç olarak Yargıtay, yerel mahkemenin kararını bozmuş; sanığın TCK m.188 kapsamında “uyuşturucu madde ticareti suçu”ndan cezalandırılması gerektiğine hükmetmiştir.
Bu karar, hassas terazinin tek başına suç oluşturmasa da, uyuşturucu madde ile birlikte bulunması halinde “ticaret kastı” yönünde önemli bir delil olarak kabul edildiğini göstermektedir. Yargıtay uygulamasında, özellikle miktar, paketleme ve terazi gibi yan deliller birlikte değerlendirilmektedir.
yani özet Yargıtay kararında da incelediğimiz üzere hassas terazi bulundurmak tek başına bir suç teşkil etmese de uyuşturucu ticareti yapıldığına dair çok güçlü bir delildir.