Haksız Tutuklama, Gözaltı ve Elkoyma Nedeniyle Tazminat Davaları
Giriş
Ceza muhakemesi sürecinde bireylerin özgürlüğünün kısıtlanması, demokratik hukuk devletlerinde sıkı güvencelere bağlanmıştır. Haksız tutuklama, hukuka aykırı gözaltı ve malvarlığına elkoyma işlemleri, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkını doğrudan etkiler. Bu nedenle, Anayasa (m.19), Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS m.5) ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) bireylerin korunması için açık düzenlemeler öngörmüştür.
Bu makalede haksız tutuklama, gözaltı ve elkoyma işlemlerinin hukuki dayanakları, tazminat şartları, dava süreci, Yargıtay ve AYM içtihatları ile uygulamadaki sorunlar ayrıntılı olarak ele alınacaktır.
1. Hukuki Dayanaklar
1.1. Anayasal Güvence
Anayasa m.19/9: “Kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlali halinde, ilgililerin tazminat talep etme hakkı vardır.” Bu hüküm, haksız gözaltı ve tutuklamalar karşısında devletin sorumluluğunu açıkça ortaya koyar.
1.2. CMK Hükümleri
-
CMK m.141-144: Haksız gözaltı, tutuklama veya elkoyma işlemleri nedeniyle zarar gören kişilere tazminat hakkı tanır.
-
CMK m.141/1: Haksız yere gözaltına alınan, tutuklanan veya hakkında elkoyma kararı verilen kimseler devletten maddi ve manevi tazminat talep edebilir.
1.3. AİHS Düzenlemeleri
AİHS m.5/5, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkının ihlali durumunda “etkili bir tazminat yolu” öngörmektedir. Türkiye, AİHS’in bu hükmüne taraf olduğundan, uygulamada AİHM (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) kararları da belirleyicidir.
2. Tazminat Davasının Konusu ve Amacı
Haksız tutuklama ve gözaltı tazminatı, bireyin özgürlüğünden mahrum bırakıldığı dönemde yaşadığı fiziksel, psikolojik ve ekonomik kayıpları telafi etmeyi amaçlar.
-
Maddi zarar: Kaybedilen gelir, tedavi ve yol masrafları, iş gücü kaybı.
-
Manevi zarar: Kişinin haksız olarak özgürlüğünden yoksun kalmasından doğan acı, ıstırap ve toplumda uğradığı itibar kaybı.
3. Tazminat Talep Edebilecek Kişiler
CMK m.141 uyarınca:
-
Kanuni şartlar oluşmadan gözaltına alınanlar.
-
Tutuklama nedenleri bulunmadan veya ölçüsüz şekilde tutuklananlar.
-
Haklarında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilen veya beraat eden sanıklar.
-
Elkoyma işlemi haksız veya gereksiz yere yapılan kişiler.
Örneğin, Yargıtay 12. HD, 2016/21378 E., 2018/5445 K. kararında, uzun süre haksız tutuklu kalan sanığa 150.000 TL manevi tazminat ödenmesi gerektiğine hükmedilmiştir.
4. Görevli ve Yetkili Mahkeme
-
Görevli Mahkeme: CMK m.142 uyarınca, tazminat talepleri Ağır Ceza Mahkemeleri tarafından karara bağlanır.
-
Yetkili Mahkeme: Haksız işlemi yapan soruşturma veya kovuşturma mercilerinin bağlı olduğu yer ağır ceza mahkemesi yetkilidir.
5. Tazminat Davası Açma Süresi
CMK m.142/1 uyarınca tazminat istemi, kararın kesinleşmesinden itibaren 3 ay içinde ve her halde 1 yıl içinde yapılmalıdır. Bu süre hak düşürücüdür. Aksi halde tazminat hakkı ortadan kalkar.
6. Tazminat Miktarı ve Hesaplama
-
Maddi tazminat: Gözaltı/tutukluluk süresine bağlı olarak, kişinin çalışmadığı günler için ortalama gelir kaybı hesaplanır.
-
Manevi tazminat: Hakimin takdirine bağlıdır; mağdurun sosyal ve psikolojik durumuna göre belirlenir.
Yargıtay 12. HD, 2017/1531 E., 2018/2486 K. kararında, 8 ay haksız tutuklu kalan bir kişiye 80.000 TL manevi tazminat ödenmesi onanmıştır.
7. Elkoyma Nedeniyle Tazminat
CMK m.141/1-e, haksız şekilde eşya veya malvarlığına elkoyulan kişilere de tazminat hakkı tanır.
Örneğin, suçla ilgisi bulunmayan bir aracın el konulması ve uzun süre iade edilmemesi durumunda, malik devlet aleyhine tazminat davası açabilir.
Yargıtay 12. HD, 2015/3245 E., 2016/4482 K. kararında, suçla ilgisi bulunmayan şirketin banka hesaplarına haksız şekilde el konulması nedeniyle maddi tazminata hükmedilmiştir.
8. İspat ve Yargılama Usulü
-
Davacı, haksızlığa uğradığını kanıtlayan belgelerle (gözaltı tutanağı, beraat kararı vb.) başvuru yapmalıdır.
-
Mahkeme, tazminatın miktarını belirlerken gözaltı/tutukluluk süresini, kişinin gelir düzeyini ve maruz kaldığı mağduriyeti dikkate alır.
-
Dava basit yargılama usulüne tabidir.
9. Anayasa Mahkemesi ve AİHM Kararları
-
AYM, Mehmet Eren Kararı (2013): Uzun süreli tutukluluğun “makul süre” ilkesine aykırı olduğu ve manevi tazminat gerektiği belirtilmiştir.
-
AİHM, Demir/Türkiye (2015): Haksız gözaltı ve kötü muamele iddialarında devletin etkili bir tazminat yolu sunması gerektiği vurgulanmıştır.
10. Uygulamadaki Sorunlar
-
Tazminat miktarlarının düşük tutulması.
-
Mahkemeler arasında tazminat hesaplamalarında birlik olmaması.
-
Uzun yargılama süreleri.
-
Haksız tutuklamalarda mağdurun iş ve sosyal hayatının geri dönülmez şekilde zarar görmesi.
Yargıtay, 2021/7465 E., 2022/1248 K. sayılı kararında, düşük tazminat miktarlarının mağdurun uğradığı zararı karşılamadığına dikkat çekmiştir.
11. Tazminatın Devlete Karşı Talep Edilmesi
CMK m.141 gereğince tazminat davası devlete karşı açılır. Devlet, ödediği tazminat için kusurlu hâkim veya savcıya rücu edebilir (Anayasa m.129/5). Ancak uygulamada rücu davalarının oldukça sınırlı kaldığı görülmektedir.
12. Haksız Tutuklamalarda Adli Yardım
Tazminat davaları harca tabi değildir. Maddi imkanı olmayan kişilere CMK uyarınca adli yardım sağlanabilir ve dava masrafları devlet tarafından karşılanır.
Sonuç
Haksız tutuklama, gözaltı ve elkoyma tazminat davaları, bireylerin temel hak ve özgürlüklerini koruyan en önemli hukuki mekanizmalardandır. Türk hukukunda CMK m.141-144, Anayasa m.19 ve AİHS m.5 hükümleriyle güvence altına alınan bu hak, yargısal denetim sayesinde somut hale gelir.
Ancak uygulamada tazminat miktarlarının yetersizliği, yargılama sürelerinin uzunluğu ve mağduriyetlerin tam anlamıyla telafi edilememesi gibi sorunlar bulunmaktadır. Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi kararları, bu davalarda tazminatların artırılması ve etkili bir telafi mekanizması oluşturulması yönünde gelişme sağlamaktadır.