GÖÇMEN KAÇAKÇILIĞI SUÇUNDA ETKİN PİŞMANLIK
GİRİŞ
Göç olgusu, tarih boyunca insanlıkla birlikte var olmuş, modern dönemde ise savaşlar, yoksulluk, siyasi baskılar ve küresel eşitsizlikler nedeniyle karmaşık bir hal almıştır. Bu karmaşık göç dinamikleri içerisinde yer alan göçmen kaçakçılığı, devletlerin sınır egemenliğini ihlal eden, kamu düzenini bozan ve aynı zamanda insan hakları yönünden de ciddi sorunlar doğuran organize bir suç halini almıştır.
Türk Ceza Kanunu’nun 79. maddesinde düzenlenen göçmen kaçakçılığı suçu, özellikle Türkiye gibi hem hedef hem de transit ülke konumundaki ülkelerde ciddi bir yargı pratiği oluşturmaktadır. Bu suç bakımından, failin itirafı ve etkin pişmanlık göstermesi, ceza yargılamasında önemli etkiler doğurabilmektedir.
Bu makalede, göçmen kaçakçılığı suçunda failin etkin pişmanlık göstermesi ya da suçu itiraf etmesinin, ceza sorumluluğuna etkisi mevzuat, içtihatlar ve doktrinsel görüşler çerçevesinde incelenecektir.
I. GÖÇMEN KAÇAKÇILIĞI SUÇUNUN KISA HUKUKİ ÇERÇEVESİ
A. Yasal Düzenleme
Türk Ceza Kanunu’nun 79. maddesi göçmen kaçakçılığı suçunu şu şekilde düzenlemiştir:
“Bir yabancıyı, ülkeye yasa dışı yollarla sokan veya ülkede kalmasına olanak sağlayan ya da bir yabancının başka bir ülkeye yasa dışı yollardan çıkmasına olanak sağlayan kimseye, beş yıldan sekiz yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adlî para cezası verilir.”
Bu suçun, menfaat karşılığı işlenmesi gerekliliği Yargıtay içtihatlarında vurgulanmaktadır. Suçun tamamlanması için bir göçmenin fiilen taşınmış olması aranmaz; organizasyon aşaması dahi suçun oluşumu için yeterli olabilir.
II. ETKİN PİŞMANLIK KAVRAMI VE GENEL HÜKÜMLER
A. Etkin Pişmanlık Nedir?
Etkin pişmanlık, failin suçu işledikten sonra kendi özgür iradesiyle hukuka dönmesi, zararları gidermesi ya da suçun etkilerini azaltması anlamına gelir. Türk Ceza Kanunu’nun çeşitli özel hükümlerinde (örneğin TCK m.168 – hırsızlık, m.221 – örgüt suçları) açıkça düzenlenmiştir.
B. TCK 79’da Etkin Pişmanlık Hükmü Var mı?
TCK 79. maddede etkin pişmanlık hükümlerine ilişkin özel bir düzenleme yer almamaktadır. Bu nedenle etkin pişmanlık kurumu bu suç tipi bakımından genel hükümler ya da takdiri indirim kapsamında değerlendirilmektedir.
III. SUÇUN İTİRAFI VE ETKİLERİ
Failin suçunu açıkça itiraf etmesi, bazı durumlarda yalnızca vicdani bir davranış değil, aynı zamanda kolluk kuvvetlerinin soruşturmasına veya suç örgütlerinin çözülmesine de katkı sağlayabilir. Bu nedenle, aşağıdaki başlıklarda bu itirafların cezai sorumluluğa etkisi incelenmelidir:
A. TCK m.62 Kapsamında Takdiri İndirim
Suçunu erken aşamada, gönüllü olarak itiraf eden fail lehine, mahkeme TCK m.62 kapsamında takdiri indirim uygulayabilir. Bu indirimin uygulanabilmesi için;
-
Suçun tüm yönleriyle açıklanması,
-
Failin başkaca failleri deşifre etmesi,
-
Suçun sonuçlarının azaltılmasına katkı sağlaması gerekir.
B. Örgütlü Suçlarda TCK m.221 Uygulaması
Eğer göçmen kaçakçılığı suçu örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmişse, TCK m.221 uyarınca örgütten ayrılan ve örgütü deşifre eden kişi lehine etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilir.
IV. UYGULAMADA YAŞANAN SORUNLAR VE DEĞERLENDİRME
A. Etkin Pişmanlık Hükmünün Bulunmaması
TCK 79 kapsamında özel bir etkin pişmanlık hükmü yer almaması, uygulamada çelişkilere yol açmaktadır. Aynı eylemi örgüt faaliyeti dışında gerçekleştiren biri itirafta bulunsa dahi indirimden sınırlı yararlanırken, örgütlü suçta yer alan biri daha avantajlı bir hukukî konuma gelebilmektedir.
B. Standart Uygulama Eksikliği
Mahkemeler arasında itiraf ve işbirliği beyanlarının değerlendirilmesinde yeknesaklık bulunmamaktadır. Aynı nitelikte itiraflara farklı oranlarda indirim yapılması, adalet duygusunu zedeleyebilmektedir.
C. Kötü Niyetli İtiraflar
Uygulamada bazı faillerin, yalnızca ceza indirimi amacıyla, gerçeğe aykırı beyanlarda bulundukları tespit edilmiştir. Bu gibi durumlarda, kolluk birimlerinin teknik takip, delil desteği ve çapraz sorgulama yöntemleriyle itirafın gerçekliği teyit edilmelidir.
V. DEĞERLENDİRME VE ÖNERİLER
-
TCK 79’a Etkin Pişmanlık Hükmü Eklenmelidir: Özellikle ilk kez suça karışan, örgüt bağlantısı olmayan, itirafta bulunan failler için özel bir etkin pişmanlık düzenlemesi ceza adaletine katkı sağlayacaktır.
-
Mahkemelerce Objektif Kriterler Geliştirilmelidir: İtirafın kapsamı, zamanlaması ve soruşturmaya etkisi gibi unsurlar için standart puanlama sistemi geliştirilebilir.
-
Delil Desteği Aranmalıdır: Etkin pişmanlık ve itiraf yalnızca beyanla sınırlı kalmamalı; teknik veri ve tanık ifadeleriyle desteklenmelidir.
SONUÇ
Göçmen kaçakçılığı suçu, toplumsal güvenlik kadar insan haklarını da etkileyen çok boyutlu bir suç tipidir. Bu suçu işleyen faillerin itiraf ve etkin pişmanlık yoluyla hukuka dönüş sağlamaları, hem yargılamayı kolaylaştırmakta hem de ceza adaletini sağlamaktadır.
Ancak TCK 79 kapsamında açık bir etkin pişmanlık hükmü bulunmaması, uygulamada belirsizlik yaratmakta, failin katkısının ceza sorumluluğunu ne ölçüde etkileyeceği konusunda yargı organları arasında farklılıklara neden olmaktadır. Bu nedenle, hem yasa koyucu hem de uygulayıcı merciler, itiraf ve pişmanlığı teşvik ederken, keyfîliği önleyecek hukuki araçları geliştirmelidir.