Single Blog Title

This is a single blog caption

Geri Göndermeme İlkesi Nedir?

Göç ve mülteci hukuku, son yıllarda uluslararası hukukun en dinamik alanlarından biri haline gelmiştir. Milyonlarca insan savaş, zulüm, siyasi baskı veya çevresel felaketler nedeniyle ülkelerini terk etmekte ve başka ülkelerden korunma talep etmektedir. Bu noktada en temel güvence, **geri göndermeme ilkesi (non-refoulement)**tir.

Geri göndermeme ilkesi, mülteci veya sığınmacının hayatı ya da özgürlüğü tehlike altında olacak bir ülkeye iade edilmesini yasaklayan, uluslararası teamül haline gelmiş bir insan hakları normudur.

Bu makalede geri göndermeme ilkesinin tanımı, hukuki dayanakları, kapsamı, uluslararası ve ulusal uygulamaları, AİHM içtihatları, Türkiye’deki yeri, ihlal örnekleri ve sonuçları ayrıntılı şekilde incelenecektir.


Geri Göndermeme İlkesinin Tanımı

Geri göndermeme ilkesi, bir devletin sığınmacıyı veya mülteciyi, zulme uğrayacağı veya yaşamının ciddi tehlikeye düşeceği ülkeye iade etmemesi gerektiğini ifade eder.

  • İngilizce karşılığı: non-refoulement

  • Uluslararası hukukun jus cogens (emredici norm) niteliğinde kabul edilmektedir.


Hukuki Dayanaklar

1. 1951 Cenevre Mülteci Sözleşmesi

  • m.33/1: “Hiçbir Taraf Devlet, bir mülteciyi, ırkı, dini, tabiiyeti, belirli bir sosyal gruba mensubiyeti veya siyasi fikirleri nedeniyle hayatı veya özgürlüğü tehdit altında olacak ülkeye geri göndermeyecektir.”

2. 1967 Protokolü

  • Mülteci statüsünün kapsamını genişletmiştir.

3. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS)

  • m.3: İşkence ve insanlık dışı muamele yasağı.

  • AİHM, bu maddeyi geri göndermeme ilkesinin dayanağı olarak yorumlamaktadır.

4. İşkenceye Karşı Sözleşme (1984)

  • Taraf devletler, işkence riski olan ülkelere kişileri geri gönderemez.

5. Türk Hukuku

  • 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu (YUKK) m.4:
    “Hiç kimse işkenceye, insanlık dışı veya onur kırıcı cezaya veya muameleye tabi tutulacağı ülkeye geri gönderilemez.”


Geri Göndermeme İlkesinin Kapsamı

  1. Mülteciler: Zulüm gören kişiler için doğrudan koruma sağlar.

  2. Sığınmacılar: Başvurusu henüz sonuçlanmamış kişiler de bu korumadan yararlanır.

  3. Geçici Koruma Altındakiler: Kitlesel göç durumlarında uygulanan özel statü.

  4. Suçlular ve Terör Şüphelileri: Ağır suç işleseler bile işkence veya ölüm riski olan ülkeye gönderilemezler.


İstisnalar

Cenevre Sözleşmesi m.33/2’ye göre:

  • “Mülteci, ciddi bir suçtan hüküm giymişse veya ev sahibi ülkenin güvenliği için tehlike oluşturuyorsa” geri gönderilebilir.
    Ancak AİHM kararları, işkence riski varsa bu istisnanın uygulanamayacağını vurgulamaktadır.


Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi İçtihatları

  • Soering / Birleşik Krallık (1989): Ölüm cezası riski olan ülkeye iade AİHS m.3’e aykırıdır.

  • Chahal / Birleşik Krallık (1996): Terör şüphelisi dahi olsa işkence riski varsa iade edilemez.

  • MSS / Belçika ve Yunanistan (2011): Sığınmacıların kötü koşullar altında olduğu ülkeye gönderilmesi ihlaldir.

  • Hirsi Jamaa / İtalya (2012): Libya’ya toplu geri göndermeler hukuka aykırıdır.


Türkiye’de Geri Göndermeme İlkesi

Türkiye, YUKK m.4 ile geri göndermeme ilkesini iç hukuka almıştır.

Uygulama Alanları

  • Sığınmacı başvuruları

  • Geçici koruma altındaki Suriyeliler

  • Deport (sınır dışı) kararları

Yargı Denetimi

  • Deport kararlarına karşı idare mahkemelerinde iptal davası açılabilir.

  • İdari gözetim altına alınan kişiler için sulh ceza hâkimine başvuru mümkündür.


Geri Göndermeme İlkesinin Önemi

  1. Yaşam hakkı ve işkence yasağının korunması

  2. Uluslararası dayanışma

  3. İnsan onurunun evrenselliği

  4. Devletler arası sorumluluk


Geri Göndermeme İlkesinin İhlali

  • Sığınmacıların hızla sınır dışı edilmesi.

  • Toplu geri göndermeler (push-back).

  • Transit ülkeler aracılığıyla dolaylı gönderim.

İhlalin Sonuçları

  • AİHM ve BM organlarında ihlal kararı.

  • Devletin uluslararası sorumluluğu.

  • İnsan hakları örgütlerinin raporlarıyla siyasi baskı.


Güncel Örnekler

  • Akdeniz’de göçmen teknelerinin geri itilmesi (push-back) Avrupa’da tartışma konusudur.

  • Türkiye – AB Geri Kabul Anlaşması (2016) çerçevesinde mültecilerin geri gönderilmesi eleştirilmiştir.

  • Afganistan ve Suriye’den gelen sığınmacıların geri gönderilmesi birçok ülkede yargı süreçlerine konu olmaktadır.


Eleştiriler ve Sorunlar

  1. Devlet Egemenliği – İnsan Hakları Çatışması

    • Devletler sınır güvenliğini korumak ister, ancak bu durum insan haklarıyla çatışır.

  2. Siyasi Araç Olarak Kullanım

    • Geri kabul anlaşmaları mülteci haklarını ikinci plana itebilmektedir.

  3. Uygulamadaki Eksiklikler

    • Hukuki koruma olmasına rağmen pratikte geri göndermeler yaşanmaktadır.


Sık Sorulan Sorular

Geri göndermeme ilkesi mutlak mıdır?
Evet, özellikle işkence yasağı kapsamında mutlak kabul edilir.

Türkiye’de hangi kurum uygulamadan sorumludur?
Göç İdaresi Başkanlığı ve idare mahkemeleri.

Terör şüphelileri bu korumadan yararlanabilir mi?
Evet, işkence riski varsa iade edilemezler.

AB ülkeleri bu ilkeye uymak zorunda mı?
Evet, AB hukuku ve AİHS gereği tüm üye devletler bu kurala tabidir.


Sonuç

Geri göndermeme ilkesi, uluslararası mülteci hukukunun temel taşıdır. Kişilerin zulüm göreceği ülkeye geri gönderilmemesi, yalnızca bir hukuki düzenleme değil, aynı zamanda insanlık onurunun korunması açısından evrensel bir yükümlülüktür.

Türkiye, AB ve AİHM içtihatları bu ilkeyi tanımış ve iç hukuklarına dâhil etmiştir. Ancak pratikte yaşanan ihlaller, bu ilkenin daha etkin uygulanması gerektiğini göstermektedir.

Sonuç olarak, geri göndermeme ilkesi, yaşam hakkı ve işkence yasağı gibi temel haklarla doğrudan bağlantılı olup, uluslararası toplumun vicdanını temsil eden evrensel bir kuraldır.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button