Single Blog Title

This is a single blog caption

Geçici İş Göremezlik Tazminatı

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda geçici iş göremezlik zararı doğrudan sayılmamış ve tanımı yapılmamıştır. Ancak, kanunun genel hükümleri çerçevesinde, geçici iş göremezlik zararı kavramı bazı yargı kararları ve öğreti görüşleri tarafından yorumlanmıştır. Geçici iş göremezlik durumları, TBK sistematiğinde kazanç kaybı kapsamında değerlendirilir. Geçici iş göremezlik, kaza geçiren kişinin kalıcı bir sakatlık durumu olmaksızın, tedavi sürecinde çalışamaması ve bu nedenle bir süre iş ve kazanç kaybına uğraması durumunu ifade eder. Bu durumda, kazazedeye iş göremezlik süresince geçici iş göremezlik ödeneği verilir. Yargıtay, geçici iş göremezlik zararını, bir kişinin haksız fiil sonucu tedavi görmesi gerektiğinde, iyileşinceye kadar çalışamaması ve bu nedenle iş ve kazanç kaybına uğraması olarak tanımlamaktadır. Bu nedenle, geçici iş göremezlik zararı, kazazede veya hastanın, iyileşene kadar geçen sürede geçici olarak iş yapamamasından kaynaklanan ekonomik kayıpları ifade eder. Yargıtay, bu kayıpların, tedavi süreci boyunca gerçekleşen tıbbi giderlerin yanı sıra, kişinin kazancına ve işine zarar veren iş kaybı, kaybedilen iş fırsatları, yarım kalan işlerin tamamlanması için ek masraflar gibi diğer ekonomik kayıpların tazmini için talep edilebileceğini de belirtmektedir. Yargıtay, geçici iş göremezlik döneminde kişinin %100 iş gücü kaybına uğradığının kabulü ile hesaplama yapılması gerektiğine ilişkin bir karar vermiştir. Bu karar, iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle geçici iş göremezlik sürecinde olan kişilerin maddi haklarının belirlenmesinde önemli bir etkiye sahiptir.

Yargıtay’ın bu kararı, geçici iş göremezlik sürecindeki kişilerin iş gücü kaybının yüzdesi ve süresi gibi faktörlere göre maddi tazminatlarının belirlenmesi konusunda bir referans noktası olarak kabul edilebilir. Ancak her vakada, kişinin iş gücü kaybı ve süresi gibi faktörler dikkate alınarak ayrıntılı bir değerlendirme yapılması gerekmektedir. Esasında tekrar edecek olursak; geçici iş göremezlik zararı, bir kişinin iş göremezliği nedeniyle, çalışamadığı süre boyunca maddi zarara uğramasıdır. Bu süre içinde kişi normal olarak gelir elde edememekte ve bu nedenle maddi kayıplar yaşayabilmektedir. Örneğin, bir işçinin hastalık nedeniyle işe gelememesi durumunda, çalışamadığı süre boyunca maaşını kaybetmesi geçici iş göremezlik zararına örnek olarak gösterilebilir. Öğretide görüş birliği olmamasına rağmen, yargı kararları geçici iş göremezlik zararının tazmini konusunda önemli bir yol gösterici olabilir.

Geçici iş göremezlik tazminatı, bir kişinin haksız bir fiilden zarar görmesi durumunda, tedavi ve iyileşme sürecindeki iş göremezlik nedeniyle uğradığı maddi kaybın tazmini için ödenen bir tür tazminattır. Bu tazminat, kişinin çalışamama süresi boyunca elde edeceği ücret kaybını karşılamak için ödenir ve genellikle sigorta şirketleri tarafından ödenir. Geçici iş göremezlik tazminatı, özellikle iş kazaları, trafik kazaları ve meslek hastalıkları gibi durumlarda ortaya çıkar. Bu tazminat, kişinin tedavi ve iyileşme sürecinde geçici olarak iş göremez hale gelmesi nedeniyle, işverenin ya da sigorta şirketinin ödemesi gereken bir tür tazminattır. Bu tazminatın miktarı, kişinin kazadan sonra kaç gün iş göremez olduğuna ve kişinin işindeki ücretine bağlı olarak değişebilir. Bu tazminatın hesaplanmasında kullanılan yöntemlerden biri de “fark teorisi” olarak adlandırılan yöntemdir.

Fark teorisi, çalışanın iş kazası veya meslek hastalığı öncesindeki çalışma gücü ile kazaya veya hastalığa bağlı olarak kaybettiği çalışma gücü arasındaki farkın tazmin edilmesini esas alır. Bu fark, iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle çalışanın geçici olarak iş yapamaması süresince ödenmesi gereken tazminatı belirler.

Ancak, “fark teorisi” uyarınca geçici iş göremezlik tazminatının hesaplanması için, malvarlığı zarar görenin rızası dışında azalması gerektiği yönündeki ifade yanlıştır. Bu ifade hukuki açıdan doğru değildir.

Geçici iş göremezlik tazminatının hesaplanmasında, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu çalışanın geçici olarak iş yapamaması nedeniyle gelir kaybı yaşadığı kabul edilir. Dolayısıyla, zarar görenin rızası dışında bir gelir kaybının meydana gelmesi yeterlidir. Malvarlığı zarar görenin rızası dışında azalmak zorunda değildir.

Geçici iş göremezlik zararı her durumda farklılık gösterebilir. Geçici iş göremezlik zararı, bir kişinin geçici olarak iş yapamamasından dolayı kaybettiği geliri ifade eder. Ancak bu kayıp, kişinin mesleği, çalıştığı işyeri, işe geri dönüş süresi gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Örneğin, bir ofis çalışanı ile bir inşaat işçisinin iş göremezlik zararı farklı olabilir çünkü bir ofis çalışanı genellikle masa başında çalışırken, bir inşaat işçisi ağır fiziksel iş yapar. Aynı şekilde, bir kişinin işe geri dönüş süresi de tedaviye ve iyileşme sürecine bağlı olarak değişebilir. Dolayısıyla, her durumda geçici iş göremezlik zararı farklı olabilir ve somut olaya göre değerlendirilmelidir. Geçici iş göremezlik zararının içeriği, her somut olaya göre farklılık gösterir ve üç farklı değerlendirme yapılabilir:

  1. Kazanç Kaybı: Geçici iş göremezlik nedeniyle, kişi normalde kazanacağı ücreti kaybedebilir. Bu durumda, geçici iş göremezlik zararı, kaybedilen ücretin miktarına eşit olacaktır.
  2. Ek Masraflar: Geçici iş göremezlik tedavisi, tıbbi tedavi, ilaçlar ve diğer tıbbi masraflar gibi ek masraflara neden olabilir. Bu masrafların toplamı da geçici iş göremezlik zararının bir parçası olacaktır.
  3. Kaybedilen Olası Kazanç Fırsatları: Geçici iş göremezlik nedeniyle, kişi potansiyel kazanç fırsatlarını da kaybedebilir. Örneğin, bir işe başvuruda bulunmayı planlamış olabilir veya yeni bir iş teklifi almış olabilir. Bu kaybedilen fırsatların kaybı da geçici iş göremezlik zararının bir parçası olacaktır.

Bu üç faktör, geçici iş göremezlik zararının içeriğini oluşturur ve somut olaya göre farklılık gösterir. Uygun değerlendirme, kişinin geçici iş göremezlik zararını doğru bir şekilde hesaplamasına yardımcı olacaktır.

-Geçici İş Göremezlik Tazminatından Sorumluluğun Şartları

Türk Borçlar Kanunu’nda geçici iş göremezlik tazminatının şartları doğrudan düzenlenmemiştir. Bu konuyla ilgili düzenlemeler Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın yayınladığı yönetmeliklerde yer almaktadır.

1- İş yerlerinde zarar gören çalışanların geçici iş göremezlik hali bulunmalıdır.

2- Maddi bir zarar bulunmalıdır.

3- Uygun nedensellik bağı bulunmalıdır.

4- Davalının Sorumlu Olmasını Gerektiren Kusuru veya Bir Kusursuz Sorumluluk Hali Bulunmalıdır.

–  Bu tazminatın hesaplanması, işçinin çalışması karşılığı elde ettiği gelir ve varsa kusuru dikkate alınarak yapılır. Hesaplama yapılırken, geliri olanların elde ettikleri gelirler esas alınır. Bu gelirler, asgari ücretten az olmamak kaydıyla hesaplanır. Asgari ücret, her yıl belirlenen bir tutardır ve herhangi bir çalışanın en az bu kadar bir gelir elde etmesi gerekmektedir. Tazminatın hesaplanması için, çalışanın geliri, iş göremezlik süresi, tedavi süresi ve maluliyet oranı gibi faktörler de dikkate alınır.

Bu nedenle, davacının geliri yanı sıra, tedavi süresi ve iyileşme süresi de dikkate alınarak maluliyet oranının kesin olarak tespit edilmesi gerekmektedir. Bu faktörlerin doğru bir şekilde belirlenmesi, tazminatın adil ve doğru bir şekilde hesaplanmasını sağlayacaktır.

Dolayısıyla, geçici iş göremezlik tazminatı davalarında, davacının gelirinin yanı sıra, iyileşme süresi, tedavi süresi ve maluliyet oranı da dikkate alınarak tazminatın adil bir şekilde hesaplanması gerekmektedir. Son olarak; Yargıtay’ın uygulamasına göre, dava devam ederken davacının vefat etmesi halinde, davacının hakları mirasçılarına geçer ve davaya devam edilir. Geçici iş göremezlik zararı ve bakıcı gideri zararı, kaza tarihinden ölüm tarihine kadar belirlenerek, davacı murisin mirasçılarının miras payları oranında tazminata hükmedilmesi gerekmektedir.

Sürekli iş göremezlik zararı ise, davacının vefatıyla birlikte sona erer ve bu zarar için tazminat talep edilemez. Ancak, ölüm nedeniyle meydana gelen diğer zararlar, örneğin maddi ve manevi zararlar için tazminat talep edilebilir.

Özetle, davacının vefatı durumunda, geçici iş göremezlik zararı ve bakıcı gideri zararı için tazminat talep edilebilir ve bu tazminat davacı murisin mirasçılarının miras payları oranında belirlenerek ödenir. Sürekli iş göremezlik zararı için ise tazminat talep edilemez.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button