Doping Davalarında CAS Standartı
1. Giriş
Doping, sporun adil rekabet ilkesini zedeleyen en ciddi ihlallerden biridir.
CAS (Court of Arbitration for Sport), doping davalarında dünya çapında yeknesak içtihat oluşturmuş bir üst yargı organı işlevi görür.
CAS kararları, WADA (World Anti-Doping Agency) tarafından yayımlanan World Anti-Doping Code (WADC) hükümlerine dayanır.
Bu düzenleme uyarınca doping, kural ihlali niteliğinde olup, ceza hukuku mantığından farklı olarak “kusursuz sorumluluk (strict liability)” ilkesine tabidir.
Bu makalede, CAS içtihatlarında gelişen kusursuzluk, hafif kusur (no significant fault) ve yaptırım ölçümü standartları ayrıntılı biçimde ele alınacaktır.
2. Doping Fiilinin Hukuki Niteliği
2.1. Kusurdan Bağımsız Sorumluluk
WADA Kodu’nun 2.1 maddesi uyarınca:
“Sporcunun vücudunda yasaklı bir madde tespit edilmesi, ihlalin varlığı için yeterlidir; kusur aranmaz.”
Bu ilke, spor hukukunda strict liability olarak bilinir.
Amaç, doping denetiminde objektif ve caydırıcı bir sistem kurmaktır.
CAS 2016/A/4534 – WADA v. Athlete:
“Sporcunun maddeyi bilmeden almış olması, ihlali ortadan kaldırmaz; yalnızca ceza miktarını etkiler.”
2.2. Ceza Hukukundan Farkı
Ceza hukukunda kusur şarttır; ancak doping hukuku, sportif düzeni koruma amacıyla objektif sorumluluğu kabul eder.
Bu nedenle, doping davalarında niyet (mens rea) değil, “ihmal” veya “dikkatsizlik” değerlendirilir.
3. Kusursuzluk (No Fault) İlkesi
Kusursuzluk, sporcunun hiçbir şekilde ihlale katkısı olmaması hâlidir.
Bu durumda ceza tamamen kaldırılabilir.
CAS 2019/A/6349 – Swimmer v. FINA:
“Sporcu, eczacının yanlış etiketlemesi nedeniyle yasaklı madde almış; kusur bulunmadığından ceza kaldırılmıştır.”
3.1. No Fault İçin Aranan Şartlar
-
Sporcunun makul özen göstermesi,
-
Yasaklı maddenin kaynağının belirlenebilmesi,
-
İhlalde hiçbir ihmalkârlığın bulunmaması.
Bu kriterlerden biri eksikse, “no significant fault” değerlendirmesine geçilir.
4. Hafif Kusur (No Significant Fault or Negligence)
WADA Code Art. 10.6.2’ye göre:
“Sporcunun ihlalde önemli bir kusuru yoksa, yaptırım yarı oranına kadar indirilebilir.”
Bu düzenleme, adalet ve orantılılık ilkelerini gözetir.
CAS 2017/A/5022 – Athlete v. IAAF:
“Sporcu, diyet takviyesi etiketiyle güvenilirlik kontrolü yapmamış; bu nedenle hafif kusurlu kabul edilmiştir.”
4.1. Kusur Değerlendirmesinde Ölçütler
-
Sporcu profesyonel mi, amatör mü?
-
Yasaklı madde “specified substance” mı, “non-specified” mı?
-
Tüketim koşulları ne kadar özenli?
-
Doping eğitimi almış mı?
CAS, bu ölçütleri somut olay bazında tartar.
5. Yaptırım Ölçümü ve İndirim Mekanizması
CAS, doping cezasının ölçümünde orantılılık ve deterjans (caydırıcılık) ilkelerini birlikte uygular.
5.1. Standart Cezalar
İhlal Türü | Süre (Yıl) | Açıklama |
---|---|---|
Bilinçli kullanım (intentional) | 4 yıl | Ağır fiil |
Hafif kusur (no significant fault) | 2 yıl veya altı | Kısmi sorumluluk |
Kusursuzluk (no fault) | 0 yıl | Ceza kaldırılır |
5.2. İndirim Sebepleri
-
Sporcunun işbirliği yapması,
-
Yasaklı maddenin kaynağını açıklaması,
-
Dürüst davranış,
-
Kamu yararına bilgi paylaşımı.
CAS 2018/A/5632 – Cyclist v. UCI:
“Sporcunun doping kaynağını açıklaması nedeniyle ceza 4 yıldan 2 yıla indirildi.”
6. Doping Dosyalarında İspat Standardı
CAS doping davalarında “comfortable satisfaction” ölçütünü uygular.
Bu, “adil tatmin” anlamına gelir ve klasik ceza yargısındaki “beyond reasonable doubt” seviyesinden düşüktür.
CAS 2010/A/2268 – WADA v. Athlete:
“İhlalin varlığı konusunda hakemin vicdani kanaati makul bir temele dayanıyorsa, comfortable satisfaction gerçekleşmiştir.”
7. İsviçre Federal Mahkemesi’nin Denetimi
Doping davalarında CAS kararları, İsviçre Federal Mahkemesi tarafından sadece usul yönünden denetlenir.
SFT, cezanın orantısızlığına karışmaz; ancak savunma hakkı ihlali varsa iptal kararı verebilir.
SFT 4A_178/2017:
“Hakem kurulunun delil sunma hakkını engellemesi, adil yargılanma hakkı ihlalidir.”
8. Türk Spor Mevzuatında Doping
Türk hukukunda doping, hem spor hukuku hem de ceza hukuku açısından düzenlenmiştir:
-
TCK m. 190/2: “Spor müsabakalarında doping uygulanması suçtur.”
-
TFF Futbol Disiplin Talimatı m. 45–49: Doping ihlali cezası 2 ila 4 yıl men cezasıdır.
Ancak uluslararası düzeyde yapılan doping soruşturmalarında, TFF kararları da CAS temyizine tabidir.
Yargıtay 15. HD 2020/3176 K.:
“CAS kararları, Türkiye’de kamu düzenine aykırılık bulunmadıkça tanınabilir.”
9. CAS İçtihatlarında Dikkat Çeken Örnekler
Karar | Konu | Sonuç |
---|---|---|
CAS 2016/A/4534 – Athlete v. WADA | Yanlış etiketli ilaç | Kusursuzluk kabul edildi |
CAS 2019/A/6349 – Swimmer v. FINA | Takviye gıda | Hafif kusur, 1 yıl ceza |
CAS 2018/A/5632 – Cyclist v. UCI | İşbirliği indirimi | 2 yıl yerine 1 yıl ceza |
CAS 2020/A/6904 – Player v. FIFA | Bilinçli kullanım | 4 yıl ceza onandı |
10. Pratik Değerlendirme: Avukatın Rolü
Doping davalarında avukatın görevi yalnızca savunma yapmak değil, aynı zamanda bilimsel ve hukuki koordinasyonu sağlamaktır.
-
Laboratuvar sürecini takip etmek,
-
Analitik raporları doğrulamak,
-
Alternatif delil sunmak (örneğin tıbbi reçete),
-
Hafif kusur kriterlerinin somutlaştırılmasını sağlamak gerekir.
CAS uygulamasında, bilimsel kanıtla desteklenen hukuki argümanlar en güçlü savunma yöntemidir.
11. Sonuç ve Değerlendirme
Doping yargılamasında CAS, katı sorumluluk ilkesini adaletle dengeleyen bir yaklaşım geliştirmiştir.
Kusursuzluk, hafif kusur ve yaptırım ölçümü kavramları, sporcuların iyi niyetli hatalarını cezalandırmadan caydırıcılığı sürdürmeyi amaçlar.
CAS içtihatları, hem WADA Kodu’nun evrensel uygulanabilirliğini hem de adil yargılanma ilkesini güçlendirmektedir.
Dolayısıyla, doping davalarında başarı; yalnızca hukuki bilgiye değil, aynı zamanda tıbbi, biyokimyasal ve etik bilinç düzeyine de bağlıdır.