Single Blog Title

This is a single blog caption

Dijital Pazarlar ve Algoritmik Fiyatlama Rekabet Hukukunun Yeni Failleri mi?

  1. Giriş

Dijitalleşen ekonomi ile birlikte piyasalarda geleneksel aktörler yerlerini platformlara, fiyat analistleri ise algoritmalara bırakmaya başlamıştır. E-ticaret, online seyahat rezervasyonları, finansal hizmetler ve reklamcılık gibi birçok sektörde fiyatlar artık algoritmalar tarafından belirlenmekte ve güncellenmektedir. Bu durum, rekabet hukukunun klasik kartel kavramını dönüştürmekte; kartel anlaşmaları artık toplantı odalarında değil, sunucu merkezlerinde yazılım kodları arasında yapılmaktadır.

Bu makalede, algoritmik fiyatlamanın tanımı ve türleri, bu sistemin kartel teşkil edebilecek yönleri, hukuki tartışmalar ve Türk Rekabet Kurulu ile Avrupa Birliği/ABD uygulamaları ışığında değerlendirmeler yapılacaktır.

  1. Algoritmik Fiyatlama Nedir?

Algoritmik fiyatlama, belirli bir pazar koşuluna göre ürün ya da hizmetin fiyatını otomatik olarak belirleyen yazılım sistemleridir. Bu algoritmalar:

  • Rakip fiyatlarını takip edebilir
  • Talep eğilimlerini analiz edebilir
  • Dinamik fiyat stratejileri uygulayabilir
  • Zaman, stok, lokasyon gibi değişkenleri dikkate alabilir

Bu sistemlerin bazıları öğrenme kabiliyetine sahiptir (makine öğrenmesi), bazıları ise sadece önceden tanımlı kurallara göre hareket eder.

  1. Algoritmalarla Kartel Kurulabilir mi?

Rekabet hukukunda kartel, teşebbüsler arasında açık veya örtülü iş birliği yoluyla rekabetin kısıtlanmasıdır. Algoritmalar ise görünürde bağımsız hareket eden sistemlerdir. Ancak şu senaryolar yeni nesil kartel iddialarına yol açmaktadır:

3.1. “Hub-and-Spoke” Yapısı: Ortak Yazılımın Kullanımı

Farklı teşebbüslerin aynı yazılım sağlayıcısından fiyatlandırma algoritması satın alması, bu yazılımın fiyatları “koordine edecek şekilde” çalışması durumunda, örtülü bir kartel doğabilir.

📌 Örnek: ABD’de online perakendecilerin Amazon üzerinden “PricingBots” yazılımını kullanarak fiyat eşleştirmesi yapmaları üzerine FTC tarafından soruşturma başlatılmıştır.

3.2. “Signalling” Yoluyla Koordinasyon

Rakiplerin algoritmalar üzerinden fiyat sinyali vermesi – örneğin aynı anda fiyat arttırılması ve düşürülmemesi – yazılı olmayan bir koordinasyona yol açabilir. Bu durumda kartel, kodun diliyle kurulmuş olur.

3.3. “Tacit Collusion” (Zımni Uyum) ve Algoritmik Öğrenme

Yapay zekâ destekli algoritmalar zamanla pazar tepkilerini öğrenerek rekabet etmeme eğilimi gösterebilir. Bu durum herhangi bir anlaşma olmadan da piyasa paralelliği doğurur. Bu noktada hukuki sorular ortaya çıkar: Zımni koordinasyon cezalandırılabilir mi? Yapay zekâ “suçlu” olabilir mi?

  1. Rekabet Hukuku Açısından Sorunlar

4.1. Faile Ulaşamama Sorunu

Kartel bir “insan iradesiyle” yapılmadığı için failin belirlenmesi zordur. Sorumlu algoritmayı tasarlayan mı, kullanan mı, yoksa birlikte kullananlar mı?

4.2. Delil Elde Etme Zorluğu

Algoritmaların kaynak kodları karmaşık ve şeffaflıktan uzak olabilir. Rekabet otoriteleri için algoritmik kararların geriye dönük takibi oldukça zordur.

4.3. Hukuki Belirsizlik

Türk Rekabet Kanunu’nun 4. ve 6. maddeleri insan aktörler için yazılmıştır. Algoritmik bir sistemde rekabeti sınırlayan davranışın “anlaşma” mı yoksa “paralel davranış” mı olduğu hukuken tartışmalıdır.

  1. Türk Rekabet Kurumu Yaklaşımı

Türk Rekabet Kurulu henüz doğrudan “algoritmik kartel” konusunda bir ihlal kararı vermemiştir, ancak 2021 yılında yayımlanan “Dijital Pazarlar Ön Raporu”nda bu konuya özel bir bölüm ayrılmış ve şu tespitlere yer verilmiştir:

“Algoritmaların fiyat koordinasyonuna yol açacak şekilde programlanması, doğrudan 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesi kapsamına girebilir.”

2023/41-558 sayılı Trendyol kararı da dolaylı olarak algoritmik sıralama manipülasyonu içerdiğinden dijital pazar düzenlemeleri açısından önemli bir örnek teşkil eder.

  1. Avrupa Birliği Uygulaması

Avrupa Komisyonu ve Avrupa Rekabet Ağı (ECN), algoritmik kartellerin gelecekteki en büyük risk olduğunu belirtmiştir. Özellikle “E-Turistik Oteller Kararı” (Online Travel Agents – 2015), Booking.com ve Expedia’nın fiyat pariteleri üzerinden algoritmik uyum sağladığı iddiasıyla örnek teşkil eder.

DMA (Dijital Piyasalar Yasası), büyük platformlara:

  • Fiyat şeffaflığı sağlama
  • Yapay zekâya dayalı fiyatlamada dışlayıcı uygulamalardan kaçınma
  • Algoritma yapılarını denetime açma

yükümlülüğü getirmiştir.

  1. ABD Antitröst Uygulaması

ABD’de “U.S. v. Topkins” davası, algoritmalarla yapılan ilk kartel davasıdır. Sanık, rakip satıcılarla birlikte fiyatların yazılım aracılığıyla koordine edildiğini kabul etmiş ve ceza almıştır.

Ayrıca FTC ve DOJ, algoritma sağlayıcılarının da kartel yapılarındaki sorumluluğunu araştırmaya başlamıştır. Yani yazılımı sadece kullanan değil, tasarlayan da sorumludur.

  1. Gelecek Perspektifi: Regülasyon ve Uyarlama

Algoritmaların rekabeti ihlal etmesini önlemek için şu önlemler gündeme alınmalıdır:

  • Algoritmik Şeffaflık: Kullanılan yazılımların kodları ve karar süreçleri denetime açık olmalıdır.
  • Yazılım Sağlayıcı Sorumluluğu: Ticari yazılım sağlayıcıları da rekabet hukukuna tâbi olmalıdır.
  • “Etik Algoritmalar” Zorunluluğu: Otomatik fiyatlama sistemlerinde rekabeti kısıtlamaya yönelik kodlamalar yasaklanmalıdır.
  • Kurum İçi Uyumluluk Rehberleri: Şirket içi algoritma kullanımı rehberle denetlenmelidir.
  1. Hukuki Değerlendirme ve Eleştiri

Klasik rekabet ihlallerinde niyet, fail ve sonuç açıkça belirlenebilirken; algoritmalarla yapılan ihlallerde bu unsurlar bulanıklaşmakta ve hatta yok olabilmektedir. Bu da hukukçulara ve rekabet otoritelerine yeni görevler yüklemektedir.

Her ne kadar algoritmanın “kendi başına suç işleyemeyeceği” açıksa da, insan kontrolünde tasarlandığı ve kullanıldığı için kusur ve ihlal yine teşebbüse yüklenebilir. Dolayısıyla 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesindeki “doğrudan veya dolaylı anlaşmalar” ibaresi geniş yorumlanmalı ve algoritmik fiyatlamaya dayalı koordinasyon bu kapsamda değerlendirilmelidir.

  1. Sonuç

Algoritmalar dijital ekonomi için bir verimlilik aracı olduğu kadar, rekabetin yeni düşmanı haline de gelmiştir. Her ne kadar açık bir kartel anlaşması bulunmasa da, algoritmalarla sağlanan fiyat eşgüdümü piyasada aynı zararı doğurmakta, tüketici refahını azaltmaktadır.

Rekabet hukuku, bu yeni döneme ayak uydurmak zorundadır. Algoritmaların hukukla uyumu için sadece yaptırım değil, önleyici regülasyon da şarttır. Türk Rekabet Kurumu, AB ve ABD örneklerinden hareketle, yapay zekâ ve algoritmalara yönelik daha teknik, proaktif ve disiplinlerarası bir yaklaşıma yönelmelidir.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button