Deniz Ticareti Hukukunda Yolculuk Çarteri Sözleşmesi: TTK ve Uygulama
Deniz Ticareti Hukukunda Yolculuk Çarteri Sözleşmesi
Giriş
Deniz taşımacılığı, uluslararası ticaretin en önemli ve yaygın yollarından biridir. Ticaret hacminin büyük kısmı denizyolu ile gerçekleştirilmekte ve bu taşımalar farklı sözleşme türleriyle düzenlenmektedir. Deniz ticareti hukukunda en temel sözleşmelerden biri çarter sözleşmeleridir.
Çarter sözleşmeleri, taşıyanın gemisini belirli şartlar altında kullanıma tahsis etmesini ifade eder. Çarterin farklı türleri vardır: zaman çarteri (time charter), yolculuk çarteri (voyage charter) ve tam çarter (bareboat/demise charter).
1. Yolculuk Çarteri Sözleşmesinin Tanımı
Yolculuk çarteri, Türk Ticaret Kanunu (TTK) m. 1139’da düzenlenmiştir. Buna göre:
“Yolculuk çarteri, taşıyanın bir gemiyi veya geminin belirli bir kısmını, belirli bir navlun karşılığında, yükün bir limandan başka bir limana taşınması için gönderenin kullanımına tahsis ettiği sözleşmedir.”
Başka bir ifadeyle, taşıyan gemisini veya geminin belirli kısmını bir yolculuk için yükletene tahsis eder. Sözleşmenin asli unsuru, belirli bir seferin gerçekleştirilmesidir.
2. Yolculuk Çarteri ile Diğer Çarter Türleri Arasındaki Farklar
2.1. Yolculuk Çarteri
- Geminin tamamı veya belirli kısmı bir yolculuk için tahsis edilir.
- Taşıyan geminin sevk ve idaresini elinde tutar.
- Navlun genellikle taşınan yük miktarına göre belirlenir.
2.2. Zaman Çarteri
- Gemi belirli bir süre için çarterere tahsis edilir.
- Geminin işletmesi taşıyanda kalırken, çarterer yükleme ve boşaltma gibi ticari konularda yetkilidir.
2.3. Tam Çarter (Bareboat/Demise Charter)
- Geminin zilyetliği çarterere geçer.
- Çarterer gemiyi işletir, mürettebatı istihdam eder.
Dolayısıyla yolculuk çarteri, geminin yalnızca belirli bir sefer için tahsis edilmesi bakımından diğerlerinden ayrılır.
3. Yolculuk Çarteri Sözleşmesinin Unsurları
- Taraflar: Taşıyan ve yükleten.
- Konu: Geminin veya bir kısmının, belirli bir sefer için tahsisi.
- Navlun: Taşıma karşılığı ödenecek ücrettir.
- Yük: Taşınacak mal.
- Sefer: Yükün çıkış ve varış limanları.
4. Tarafların Hak ve Yükümlülükleri
4.1. Taşıyanın Yükümlülükleri
- Gemiyi denize ve yola elverişli hale getirmek,
- Ambarları yüklemeye uygun bulundurmak,
- Seferi sözleşmeye uygun gerçekleştirmek,
- Yükü hasarsız ve zamanında teslim etmek.
4.2. Yükletenin Yükümlülükleri
- Kararlaştırılan yükü hazır bulundurmak,
- Navlunu ödemek,
- Tehlikeli yükleri doğru bildirmek,
- Yükleme ve boşaltma sürelerine uymak.
5. Navlun ve Demuraj
5.1. Navlun
Navlun, taşımanın karşılığıdır. Yolculuk çarterinde navlun genellikle taşınan yükün tonajına göre hesaplanır. Navlun, yükün tesliminde veya sözleşmede kararlaştırılan zamanda ödenir.
5.2. Demuraj
Yükleme ve boşaltma için belirlenen süreye sürastarya süresi denir. Bu süre aşılırsa yükleten, taşıyana demuraj (günlük tazminat) öder. Bu, geminin boş yere bekletilmesini telafi eder.
6. Taşıyanın Sorumluluğu
Yolculuk çarterinde taşıyan, TTK hükümleri gereği yükün zıyaı, hasarı ve gecikmesinden sorumludur. Ancak bazı hallerde sorumluluktan kurtulabilir:
- Mücbir sebep (fırtına, deprem vb.),
- Yükletenin kusuru,
- Deniz kazaları,
- Tehlikeli yüklerin yanlış bildirilmesi.
Ancak taşıyanın ağır kusuru veya kastı varsa sorumluluktan kurtulması mümkün değildir.
7. Konşimentonun Rolü
Yolculuk çarteri sözleşmesinde yükletene veya gönderilene konşimento düzenlenir. Konşimento:
- Taşıma sözleşmesinin delili,
- Yükün teslim alındığını gösteren makbuz,
- Ciro edilebilir kıymetli evrak niteliği taşır.
Konşimentonun çarter sözleşmesine aykırı hükümler içermesi halinde, üçüncü kişiler açısından konşimento hükümleri önceliklidir.
8. Uluslararası Düzenlemeler
- Lahey-Visby Kuralları: Taşıyanın sorumluluk rejimini düzenler.
- Hamburg Kuralları: Taşıyanın sorumluluğunu daha geniş tutar.
- Rotterdam Kuralları: Multimodal taşımaları da kapsar, yolculuk çarterine uygulanması tartışmalıdır.
Türk hukuku, büyük ölçüde Lahey-Visby ve Hamburg Kuralları’ndan etkilenmiştir.
9. Yargıtay Kararları Işığında Yolculuk Çarteri
Yargıtay içtihatlarında yolculuk çarterine ilişkin şu ilkeler öne çıkmıştır:
- Çarter sözleşmesi yazılı olmalıdır; ancak konşimentodan da delil elde edilebilir.
- Taşıyan, gemiyi denize elverişli bulundurmadığında sorumludur.
- Navlun ödemesi yapılmadığında taşıyan hapis hakkını kullanabilir.
- Yükleme süresinin aşılması halinde demuraj talebi kabul edilmektedir.
Bu kararlar, yolculuk çarterinin taraf menfaatlerini dengeleyen bir sözleşme türü olduğunu ortaya koymaktadır.
10. Uygulamada Ortaya Çıkan Sorunlar
- Yükleme süresi ihtilafları: Hangi günlerin sürastaryaya dahil olduğu tartışmalı olabilir.
- Konşimento ve çarter sözleşmesi çatışması: Üçüncü kişilere karşı hangi hükmün geçerli olduğu sorun yaratabilir.
- Navlun uyuşmazlıkları: Navlunun ne zaman ve nasıl ödeneceği sıklıkla ihtilaf konusu olur.
- Sigorta ilişkisi: Yük sigortası ile taşıyanın sorumluluk sigortasının kapsamı.
Sonuç
Deniz ticareti hukukunda yolculuk çarteri sözleşmesi, taşıyan ile yükleten arasında belirli bir sefer için yapılan, en yaygın taşıma sözleşmelerinden biridir.
- Taşıyan, gemiyi elverişli bulundurmak ve yükü güvenle taşımakla yükümlüdür.
- Yükleten, yükü hazır bulundurmak ve navlunu ödemekle yükümlüdür.
- Demuraj, yolculuk çarterinin en önemli unsurlarından biridir.
- Konşimento, hem delil hem de kıymetli evrak olarak merkezi bir rol oynar.
- Yargıtay uygulaması, tarafların menfaatlerini dengeleyen bir yaklaşım benimsemiştir.
Sonuç olarak yolculuk çarteri, deniz ticaretinde pratikte en sık kullanılan sözleşme türlerinden biridir ve hem taşıyanın hem yükletenin hak ve sorumluluklarını dengeli bir biçimde düzenlemektedir.