Single Blog Title

This is a single blog caption

Deniz ticareti hukukunda taşıyanın hakları nelerdir?

 

Deniz Ticareti Hukukunda Taşıyanın Hakları

Giriş

Deniz ticareti, dünya ekonomisinin bel kemiğini oluşturan ve uluslararası ticaretin en büyük bölümünü taşıyan sektördür. Taşıma sözleşmeleri, özellikle de navlun sözleşmeleri, deniz ticareti hukukunun en temel yapı taşlarından biridir. Bu sözleşmelerde bir tarafta taşıyan (taşıma işini üstlenen gemi sahibi ya da donatan), diğer tarafta ise yükleten ve/veya gönderilen bulunmaktadır.

Türk Deniz Ticaret Hukuku’nda taşıyanın yükümlülükleri kadar hakları da açıkça düzenlenmiştir. Zira taşıyan, yalnızca yükün emniyetli şekilde taşınmasıyla sorumlu olmayıp; aynı zamanda navlun, masraf ve alacaklarını güvence altına alma hakkına da sahiptir. Bu nedenle taşıyanın haklarının incelenmesi, hem deniz ticareti uygulamasında hem de tarafların menfaat dengesinin korunmasında kritik öneme sahiptir.


1. Taşıyanın Temel Hakları

Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) deniz ticareti hükümleri, taşıyana çeşitli haklar tanımaktadır. Bu haklar, esasen taşıyanın ekonomik menfaatlerini korumak, taşıma sözleşmesinin ifasını sağlamak ve sorumluluklarını dengelemek amacıyla düzenlenmiştir.

Başlıca taşıyan hakları şunlardır:

  1. Navlun Alacağı Hakkı
  2. Masrafların Tahsili Hakkı
  3. Hapis Hakkı
  4. Ücret ve Gecikme Bedelleri Talep Hakkı
  5. Sorumluluk Sınırlama Hakkı
  6. Gemiyi Yönlendirme ve Talimatlara Uymama Hakkı

Aşağıda her bir hak, ayrıntılı olarak ele alınacaktır.


2. Navlun Alacağı Hakkı

Taşıyanın en temel hakkı, taşıma işini üstlendiği karşılık olarak navlun ücretine hak kazanmasıdır. Navlun, taşıma sözleşmesinin ana edimi niteliğinde olup, taşıyanın ekonomik beklentisini oluşturur.

  • Navlun ödeme yükümlüsü: Genellikle sözleşmenin tarafı olan yükleten, bazı durumlarda ise gönderilen olabilir. Yargıtay uygulamasında da, taşıma senedinde gönderilenin navlun borçlusu olarak gösterilmesi halinde, doğrudan gönderilenin sorumlu tutulabileceği kabul edilmektedir.
  • Navlunun kapsamı: Yükün yükleme limanından boşaltma limanına taşınması için gerekli olağan giderler ve taşıma hizmetinin karşılığıdır.

TTK m. 1153 ve devamında, navlunun muacceliyet zamanı, ödenmesi ve indirim halleri detaylı biçimde düzenlenmiştir.


3. Masrafların Tahsili Hakkı

Taşıyan, taşıma sırasında yaptığı zorunlu masrafların (liman ücretleri, ek güvenlik masrafları, olağanüstü giderler vb.) yükleten veya gönderilenden tahsilini talep edebilir. Özellikle avarija (ortak avarya) hallerinde, yükün korunması için yapılan fedakârlık ve masrafların paylaştırılması yükleten ve alıcıyı da bağlamaktadır.

Taşıyan, bu masrafları navlun dışında ayrı bir alacak kalemi olarak talep etme hakkına sahiptir.


4. Hapis Hakkı

Taşıyanın en güçlü hukuki araçlarından biri hapis hakkıdır. TTK m. 1201’e göre taşıyan, navlun ve diğer alacakları ödenmedikçe, taşıdığı eşyayı teslim etmekten kaçınabilir.

  • Şartları: Navlun, masraf veya diğer haklı alacakların ödenmemiş olması.
  • Kapsamı: Hem taşıma sözleşmesinden doğan alacaklar hem de geçmiş taşımalardan doğan alacaklar için uygulanabilir.
  • Etkinliği: Taşıyanın, özellikle yabancı yükleten ve gönderilenlere karşı alacaklarını güvence altına almasını sağlar.

Yargıtay’ın istikrar kazanmış kararlarında, hapis hakkının taşıyan lehine geniş yorumlandığı görülmektedir.


5. Gecikme ve Demuraj Hakkı

Taşıyan, yükleme veya boşaltmada yükleten/gönderilen tarafından gecikmeye uğratılırsa, bu gecikmenin karşılığı olarak demuraj ücreti talep etme hakkına sahiptir.

  • Sürenin aşılması: Sözleşmede kararlaştırılan “günlük” yükleme ve boşaltma sürelerinin aşılması halinde devreye girer.
  • Hukuki dayanak: TTK m. 1159 ve devamı.

Bu hak, taşıyanın gemisini makul süre dışında bekletmek zorunda kalmasını önlemek için tanınmıştır.


6. Sorumluluğu Sınırlama Hakkı

Deniz ticareti hukukunda taşıyan, uluslararası sözleşmelere paralel olarak sorumluluğunu sınırlama hakkına sahiptir.

  • Hukuki dayanak: TTK m. 1186 ve devamı, ayrıca 1976 Londra Sorumluluğun Sınırlandırılması Sözleşmesi (LLMC).
  • Kapsam: Taşıyan, belirli tutarların üzerinde meydana gelen zararlar için sorumlu tutulamaz. Bu, özellikle büyük çaplı deniz kazalarında taşıyanı ekonomik çöküşten korumayı amaçlar.

7. Gemiyi Yönlendirme ve Talimatlara Uymama Hakkı

Taşıyan, gemi kaptanı aracılığıyla güvenlik gerekçeleriyle yükletenin bazı talimatlarına uymaktan kaçınabilir. Örneğin:

  • Tehlikeli malın yanlış bildirilmesi halinde, kaptan bu yükü gemiden çıkarabilir.
  • Gemi emniyetini tehlikeye sokacak rota veya yükleme talimatları reddedilebilir.

Bu hak, taşıyanın hem gemisini hem de mürettebatını koruma amacıyla tanınmıştır.


8. Taşıyanın Haklarının Uygulamadaki Önemi

Taşıyanın hakları, yalnızca teorik bir düzenleme değildir; deniz ticareti pratiğinde büyük önem arz eder. Uluslararası ticarette taraflar farklı ülkelerde bulunduğundan, alacakların güvence altına alınması çoğu zaman zordur. Bu noktada taşıyanın hapis hakkı, sorumluluk sınırlaması ve demuraj talebi gibi hakları, dengeyi sağlayıcı işlev görür.

Örneğin, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin bir kararında, taşıyanın hapis hakkını kullanarak yükü teslimden kaçınması hukuka uygun bulunmuş; bu hakkın alacak güvencesi niteliği vurgulanmıştır.


9. Yargıtay Kararları Işığında Taşıyanın Hakları

Yargıtay içtihatlarında taşıyanın haklarının kapsamı net çizgilerle belirlenmiştir:

  • Navlun alacağı: Yükleten ile gönderilen arasındaki sorumluluk paylaşımı detaylandırılmıştır.
  • Hapis hakkı: Taşıyanın geçmiş taşımadan kaynaklı alacakları için de uygulanabileceği kabul edilmiştir.
  • Demuraj: Sözleşmede açık hüküm olmasa dahi, teamül ve ticari örf-adetler dikkate alınarak taşıyana ek ücret ödenebileceği belirtilmiştir.

Bu kararlar, taşıyanın haklarının yalnızca kanunda değil, yargısal içtihatlarda da güçlü bir şekilde desteklendiğini göstermektedir.


10. Sonuç

Deniz ticareti hukukunda taşıyanın hakları, taşıma sözleşmesindeki taraflar arasındaki dengeyi sağlamak ve taşıyanın ekonomik menfaatlerini korumak açısından vazgeçilmezdir. Navlun alacağı, masraf tahsili, hapis hakkı, demuraj ve sorumluluk sınırlaması gibi haklar, taşıyanı koruyan ve uluslararası ticarette öngörülebilirlik sağlayan düzenlemelerdir.

Özellikle günümüz küresel ticaretinde, taşıyanın bu haklarını etkin şekilde kullanabilmesi, sadece taşıyanın değil; ticaretin güvenliği ve devamlılığı için de önem taşımaktadır. Bu nedenle, hem sözleşme düzenlenirken hem de uyuşmazlık halinde bu hakların göz önünde bulundurulması, deniz ticaretinde hukuki güvenliği sağlayacaktır.

Leave a Reply

Open chat
Avukata İhtiyacım var
Merhaba
Hukuki Sorunuz nedir ?
Call Now Button